1

Giriş
Başlangıç ve Selam
Rom 1,1+
1 Tanrı istemi uyarınca Mesih İsa’nın habercisi olmaya çağrılan Pavlus'tan ve Sostenes kardeşten
2 Korintos'taki Tanrı kilisesine, Mesih İsa’da kutsananlara ve kutsal bir yaşama çağrılmış olanlara, hem onların hem de bizim Rabbimiz olan Mesih İsa'nın adına her yerde yakaranların tümüne:
1,2 Tanrı kilisesine: “Tanrı’nın kilisesi”. Pavlus’un sıkça kullandığı bir ifade, 1Ko 10,32; 1Ko 11,16.22; 1Ko 15,9;2Ko 1,1;Gal 1,13;1Se 2,14, bknz. 2Se 1,4;1Ti 3,5.15;Haİş 20,28+. “Ekklesia” (“kilise”) kavramı hem kilisenin tümü, hem de ayrı ayrı cemaatleri belirtebilir, bknz. “Mesih’in kiliseleri” ifadesi, Rom 16,16, ayrıca Mat 16,18+;Haİş 5,11+; Haİş 7,38+.
Haİş 18,17 Haİş 5,11+ Haİş 9,13+ Haİş 2,21+
3 Babamız Tanrı'dan ve Rab İsa Mesih'ten sizlere kayra ve esenlik olsun.
4 Tanrı'nın size Mesih İsa'da sağlanan kayrasından ötürü sizin için Tanrı'ya her zaman şükrediyorum.
2Ko 8,7.9
5 ''Çünkü Mesih'te her yönden --gerek söz, gerek bilgi bakımından-- zenginleştiniz.
1Ko 12,8+
6 Böylece, Mesih'in tanıklığı sizlerde pekiştirilmiş bulunuyor.
1,6 Mesih’in tanıklığı: Yani Mesih için verilen tanıklık.
7 Sonuç olarak, Rabbimiz İsa Mesih'in görünmesini beklediğiniz şu günlerde, hiçbir ruhsal armağandan yoksun kalmış değilsiniz.
1,7 Tanrı’nın gizemli kurtuluş planının açıklanması, Rom 16,25+, Mesih’in şan içerisinde belirmesiyle doruk noktasına ulaşacak: zamanların sonundaki tekrar “gelişinde”, 1Ko 15,23+; ve “belirmesinde”, 1Ti 6,14+;Luk 17,30;Rom 2,5; Rom 8,19;2Se 1,7;İbr 9,28;1Pe 1,5.7.13; 1Pe 4,13;Va 1,1. Fakat Mesih tarafından yok edilecek olan “yasa tanımayan” insan bunun öncesinde belirecek, 2Se 2,3-8.
2Ko 6,10
8 Rabbimiz İsa Mesih'in Günü'nde kınanmamanız için, kendisi sizi sonuna dek pekiştirecektir.
1,8 kınanmamanız: “kusursuz olmanız için” diye geçer. Bknz. Flp 1,10; Flp 2,15d;Ef 1,4;Kol 1,22;1Se 3,13; 1Se 5,23;Yah 1,24.
1,8 “Rab’bin Günü”, 1Ko 5,5;2Ko 1,14;1Se 5,2, bknz. 2Se 2,2;2Pe 3,10, farklı şekillerde de adlandırılır: “Mesih’in günü”, Flp 1,6.10; Flp 2,16, ya da “o gün”, 1Ko 3,13;1Se 5,4;2Se 1,10;2Ti 1,12.18; 2Ti 4,8;Mat 7,22; Mat 24,36;Luk 10,12; Luk 21,34, bknz. İbr 10,25, “İnsanoğlu’nun günü”, Luk 17,24.26, “Tanrı’nın günü”, 2Pe 3,12, “tanrısal ziyaret günü”, 1Pe 2,12, “büyük gün”, Yah 1,6;Va 6,17; Va 16,14, “son gün”, Yuh 6,39.40.44.54; Yuh 11,24; Yuh 12,48. Peygamberlerin duyurdukları “Yahve’nin gününün”, Amo 5,18+, Mesih tarafından açılan son çağda gerçekleşmesidir. Kurtuluş hikâyesinin Mesih’in birinci gelişiyle, Luk 17,20-24, ve Yeruşalim üzerindeki ceza yargısıyla, Mat 24,1+, kısmen şimdiden gerçekleşen bu son aşaması, bknz. Haİş 1,7+, en üst yargıcın, Rom 2,6+, şanlı tekrar gelişiyle tamamlanmış olacaktır, 1Ko 1,7+; 1Ko 15,23+;1Ti 6,14+. Bu olaylara bağlı olarak kozmik sarsıntılar ve yenileme meydana gelecek, Yak 5,8-9 (bknz. Amo 8,9+);Mat 24,29p+;İbr 12,26d;2Pe 3,10-13;Va 20,11; Va 21,1, bknz. Mat 19,28;Rom 8,20-22. Bu “ışık günü” yaklaşmakta, Rom 13,12;İbr 10,25;Yak 5,8;1Pe 4,7, bknz. 1Se 5,2-3, ancak ne zaman gerçekleşeceği belli değildir, 1Se 5,1+. Bu nedenle kalan zamanda ona hazırlanmak gerek, 2Ko 6,2+.
1Ko 1,21 Flp 1,7 Kol 2,7
9 Tanrı güvenilirdir. O'nun aracılığıyla Oğlu Rabbimiz İsa Mesih'in ruhsal paydaşlığına çağrıldınız.
1,9 ruhsal paydaşlık: “İsa Mesih’le birlik olmaya çağrıldınız” diye tercüme edilebilir. Kullanılan Yunanca “koinonia” kelimesi zengin kullanılış şekillerinde sürekli bir temel anlam barındırır: birliğin temeli birden fazla kişinin ortaklaşa sahip oldukları maddi ya da ruhsal gerçeklerdir. Gerçekten de Hristiyanlar için maddi ve ruhsal gerçekler birbirlerinden ayrı değiller, Rom 15,26-27;2Ko 8,4; 2Ko 9,13;Gal 6,6;Flp 4,15-17. Bazen ortak eylemlerden ya da ortak zihniyetten bahsedilir, 2Ko 1,7; 2Ko 6,14, bknz. 1Ti 5,22;2Yuh 1,11;Va 1,9. Gerçek birlik öz anlamıyla tanrısal gerçeklerle paydaşlıktır, 1Ko 9,23;Flp 1,5;Flm 1,6, ve tüm diğerleri bu anlamdan yola çıkarlar. Bu birlik bizlerin Baba ve Oğul Mesih İsa ile bir olmamızı sağlar, 1Ko 1,9, bknz. 1Yuh 1,3+.7+, Mesih’in kendisiyle, 1Ko 10,16;Flp 3,10, bknz. 1Pe 4,13, ve Kutsal Ruh’la birliği oluşturur, 2Ko 13,13+;Flp 2,1, ve gelecekteki şana paydaş kılar, bknz. 1Pe 5,1. Mesih insan doğasına paydaş olduğundan, İbr 2,14, bizlere de tanrısal doğasıyla bir olma imkânı açıldı, 2Pe 1,4+. Birlik kelimesi Hristiyan cemaatin belirleyici özelliği haline gelir, Haİş 2,42+.
1Yuh 1,3 Flp 3,10d
1. Ayrılıklar ve Rezaletler
A. Korintos Cemaatindeki Gruplaşmalar
İmanlılar Arasında Ayrılıklar
10 Kardeşlerim, Rabbimiz İsa Mesih'in adıyla sizlere yalvarırım: Hepiniz aynı görüşte olun. Aranızda ayrılıklar olmasın. Tam tersine, düşünce birliği, akıl birliği içinde olun.
Rom 15,5 Flp 2,2d
11 Çünkü, kardeşlerim, Kloi'nin yakınları aranızda kavgalar olduğuna ilişkin bana bilgi verdiler.
1,11 Kloi’nin kim olduğu bilinmiyor, büyük ihtimalle çalışanlarında köle, serbest bırakılan köle ve özgürler bulunduran bir tüccardı.
12 Demek istediğim şudur: Her biriniz, "Ben Pavlus'a bağlıyım" ya da, "Ben Apollos'a bağlıyım" ya da, "Ben Kifas'a bağlıyım" ya da, "Ben Mesih'e bağlıyım" diyormuşsunuz.
1,12 Kifas: Ya Kifas (Petrus) Korint’teki cemaati ziyaret ettiğinden, bknz. 1Ko 9,5, ya da bu cemaate mensup bazı Hristiyanların, onunla şahsen karşılaşmadıysalar da, geniş kesimlerce saygı gösterilen otoritesine vurgu yapmalarından dolayı.
1,12 Mesih’e: Kendi fikirlerini, belki dünyadayken şahsen gördükleri Mesih’e, ya da diğerlerine göre tercih ettikleri en yakın tanıklarına, dayandırarak, bknz. Haİş 1,21d; Haİş 10,41;1Ko 9,1;2Ko 5,16+; 2Ko 11,5.23; 2Ko 12,11. Ya da herhangi bir insani arabuluculuğa gerek duymadan Mesih’e bağlı olduklarını öne sürerler.
Haİş 18,24+ Yuh 1,42 1Ko 3,22-23
13 Mesih bölündü mü? Yoksa yerinize Pavlus mu çarmıha gerildi? Ya da Pavlus'un adıyla mı vaftiz edildiniz?
Ef 4,5
14 Çok şükür, Krispos'la Gaios'tan başka hiçbirinizi vaftiz etmedim.
Haİş 18,8 Rom 16,23
15 Öyle ki, hiçbiriniz adımla vaftiz edildiğinizi öne sürmeyesiniz.
16 Evet, İstefanos'un ev halkını da vaftiz ettim. Bu kadar! Bunlardan başkasını vaftiz ettiğimi anımsamıyorum.
1Ko 16,15-17 Haİş 16,15+
Dünyanın Bilgeliği ve Hristiyan Bilgeliği
17 Çünkü Mesih beni insanları vaftiz etmeye değil, Sevindirici Haber'i yaymaya gönderdi. Bunu söz ustalığından kaynaklanan bilgelikle yapmadım. Öyle ki, Mesih'in çarmıhtaki ölümü gücünü yitirmesin!
1,17 söz ustalığından kaynaklanan bilgelikten yapmadım: Bu insani bilgeliğin (mantık ve konuşma sanatı) karşısına Tanrı’nın bilgeliği konulur, a. 24 ve 1Ko 2,6d.
1,17 gücünü yitirmesin: Harfiyen “içeriğini kaybetmesin”, Pavlus bu fikri 1Ko 2,1-5’ de açıklar.
18 Çünkü çarmıhın bildirisi mahvolanlar için akılsızlık, biz kurtulanlar içinse Tanrı gücüdür.
1,18 Bütün bu bölümde “akılsızlık” olumsuz anlamda kullanılır, yiğitliğin akılsızlığı değil, fakat ahmaklık, budalalık, saçmalıktır.
Rom 1,16
19 Çünkü şöyle yazılmıştır: "Bilgelerin bilgeliğini yok edeceğim. Akıllıların aklını boşa çıkaracağım."
1,19 Yşa 29,14’ de aynı düşünce bulunur: Assurlular’ın tehdidi altında korkuya kapılan halka Tanrı, insani bilgeliğin ürettiği çözümlerin onları kurtaramayacağını duyurur.
Yşa 29,14 Mez 33,10
20 Bilge kişi nerede kaldı? Dinsel yorumcu nerede kaldı? İçinde bulunduğumuz çağın tartışmacısı nerede kaldı? Tanrı dünya bilgeliğini akılsızlığa dönüştürmedi mi?
1,20 Pavlus, Tanrı’nın armağanı olup O’nu tanımaya yardım eden gerçek insani bilgeliği yargılamaz, 1Ko 1,21+, gururlu, kendisiyle yetinen bir bilgeliği yargılar.
Yşa 33,18 Yşa 19,12
21 Çünkü Tanrı bilgeliği karşısında dünya insan bilgeliğiyle Tanrı'yı bilemedi. Yayılan sözün akılsızlığı aracılığıyla Tanrı iman edenleri kurtarmaktan hoşnut oldu.
1,21 Tanrı bilgeliği karşısında: Yani bilgeliğini gösteren Tanrı’nın eserleri karşısında, bknz. Bil 13,1-9;Rom 1,19-20.
Rom 1,19-20+
22 Çünkü Yahudiler belirti ister. Yunanlılar da bilgi ararlar.
1,22 İnsani güvenceler aranıyor: Müjdenin doğruluğunu garantileyen mucizeler, bknz. Yuh 4,48; bilgi isteyen zekâyı tatmin eden bilgelik veya öğretiler. Bu arayış özü bakımından yargılanamaz ve Mesih’in haçı ona cevap verecektir, 1Ko 1,24+. Ancak güvencelerin (karşılanmadıkları takdirde onayın reddedildiği) bir ön koşul haline gelmesi kabul edilmezdir.
Mat 12,38p Yuh 2,18+
23 Ama biz çarmıha gerilen Mesih'i yayıyoruz. O Mesih ki, Yahudiler için bir tökez, uluslar içinse akılsızlıktır.
Haİş 17,19-23 Yuh 12,34 Gal 5,11
24 Ama ister Yahudi, ister Yunanlı olsun, Tanrı'ya çağrılmışlar için Mesih Tanrı'nın gücü. Tanrı'nın bilgeliğidir.
1,24 İnsani açıdan haç hem Yahudiler, hem putperestler için beklediklerinin tersidir. Görkem belirtisi yerine iflas, bilgeliğin yerine saçmalıktır. Ancak imanda haç, beklentileri karşılayan ve aşan bir belirtidir: Tanrı’nın gücü ve Tanrı’nın bilgeliğidir.
Yuh 6,35+
25 Çünkü tanrısal akılsızlık insansal bilgelikten, tanrısal güçsüzlük de insansal yeterlilikten üstündür.
1,25 Tanrı’nın eylemlerinin bu “tuhaf” özelliği, 1Ko 1,18-27, Korintoslular’ın seçilmişliğinde, 1Ko 1,26-30, ve Pavlus’un ilanında, 1Ko 2,1-5, açığa çıkar.
2Ko 12,10 2Ko 13,4
26 Kardeşlerim, çağrınızı göz önünde tutun. Dünya ölçüsüyle çoğunuz bilge, güçlü, soylu kişiler değildiniz!
1,26 dünya ölçüsüyle bilge: Harfiyen “ete (bedene) göre bilge”, bknz. Rom 7,5+.
Rom 7,5+
27 Ne var ki, Tanrı bilgeleri utandırmak için, dünya açısından akılsız olanları seçti. Güçlüleri utandırmak için. dünya açısından güçsüz olanları seçti.
Yak 2,5 Hak 7,2 1Sa 16,7 2Ko 4,7
28 Tanrı dünya açısından insan yerine konulmayanları, hor görülenleri seçti. Üstün sayılanları ortadan kaldırmak için bir hiç olanları seçti.
29 Öyle ki. Tanrı katında hiç kimsenin övünmesine olanak kalmasın!
Yas 8,16-18+ Rom 3,27+ Ef 2,9
30 Siz Tanrı sayesinde Mesih İsa’dasınız. Mesih Tanrı tarafından bizler için bilgelik kılındı: Doğruluğumuz, kutsanışımız, kurtuluşumuz O'dur.
1,30 siz: Özellikle vurgulu bir manada: Şimdi Mesih’te varsınız, önceden dünyanın gözünde bir hiç olan sizler, a. 28. Dünyaya göre var olanlar ise tahrip edilecekler, a. 28. Mesih’teki bu yeni var oluşunuzdan dolayı övünmelisiniz, a. 31, sırf bu yeni var oluşunuzdan dolayı, bknz. a. 29.
1,30 Tanrı tarafından bizler için bilgelik kılındı: Böylece Hristiyan bilgeliği, insani ve bedensel çabaların sonucu değildir, vakitler dolduğunda insani bir özde beliren, Gal 4,4, Mesih İsa’da bulunur. “Bilgeliğin ve bilginin tüm hazineleri” bulabilmek üzere, Kol 2,3, O’nu “kazanmamız” gerekir, Flp 3,8. Bu bilgelik kurtuluşun bilgeliğidir: “doğruluk, kutsanış, kurtuluş”.
1,30 doğruluğumuz, kutsanışımız, kurtuluşumuz: Bu üç kavram, daha sonra yazılacak olan, ancak ruhsal hazırlanma sürecine şimdiden başlanan Romalılar’a Mektup’un ana konularını adlandırır, bknz. Rom 1,17; Rom 6,19.22; Rom 3,24.
31 Tıpkı yazıldığı gibi, "Övünen Rab'le övünsün!"
Yer 9,23-24 2Ko 10,17

2

1 Kardeşlerim, size geldiğimde Tanrı'ya ilişkin tanıklığı söz ustalığı ya da üstün bilgelikle bildirmedim.
2,1 Tanrı’ya ilişkin tanıklığı: Bazı metinlerde “Tanrı’nın gizemi”.
2Ko 11,6
2 Çünkü aranızdayken, çarmıha gerilen İsa Mesih'ten başka hiçbir şeyi bilmemeye kararlıydım.
Gal 3,1 Gal 6,14
3 Sizlerle birlikteyken zayıftım, korkuyordum, tir tir titriyordum.
2,3 zayıftım, korkuyordum, tir tir titriyordum: Kutsal Kitap’ta kullanılan kalıplaşmış ifadeler, 2Ko 7,15;Ef 6,5;Flp 2,12, bknz. Mez 2,11d.
4 Sözüm ve yaydığım bildiri bilgeliğin inandırıcı sözleriyle değil, Ruh'un ve gücün açıklamasıyla oldu.
2,4 Ruh’un ve gücün açıklamasıyla: Haberci’nin vaazlerini eşlik eden mucizelere ve Kutsal Ruh’un dökülmesine atıflar, bknz. 1Ko 1,5 ve 2Ko 12,12.
2Ko 12,12 Haİş 1,8+
5 Öyle ki, imanınız insan bilgeliğine değil, Tanrı'nın gücüne dayansın.
2,5 İnsani bilgeliğin konuşmaları ikna edici güçteler, a. 4, ancak dinleyicilerinde sırf insani bir onaya yol açarlar, a. 5. Pavlus bunu reddeder. Sözleri, Kutsal Ruh’un eylemlerini gösterdikleri için kanıt niteliğini taşısalar da, a. 5, değişik bir onay talep eder: Kutsal Ruh’un sayesinde gerçekleşen bir onay.
6 Kaldı ki, ruhsal olgunlukta olanlara bilgelikten söz ediyoruz. Ne bu çağa, ne de ortadan kaldırılacak olan bu çağın yönetimlerine özgü bilgeliktir bu.
2,6 “Olgun olanlar” özel seçilmişler tarafından oluşturulan “esoterik” bir grup değiller, Hristiyan yaşamın ve zihniyetin tam gelişmişliğine ulaşmış olanlardır, bknz. 1Ko 14,20;Flp 3,15;Kol 4,12;İbr 5,14;Mat 19,21+. Pavlus tarafından “Mesih’te reşitliğe ulaşmamış kişilerin” karşısına konulan “ruhsal insanlarla” özdeşler, 1Ko 3,1.
2,6 çağın yönetimleri: Ya dünyasal otoriteler, ya da, daha muhtemelen, dünya üzerine egemenlik sürdüren kötü güçler, cinler, bknz. 1Ko 15,24-25;Ef 6,12 (bknz. ayrıca Luk 4,6 ve Yuh 12,31+), ya da her ikisi de (kötü güçlerin aracı olarak dünyasal otoriteler).
7 Saklı bulunan Tanrı bilgeliğinden gizemli bir biçimde söz ediyoruz. Tanrı'nın bizim yüceltilmemiz için zamanın öncesinde amaçladığı bilgeliktir bu.
2,7 saklı bulunan Tanrı bilgeliğinden gizemli: Yani bilmeceli bir bilgelik değil, fakat içeriği Mesih’te yerine gelen kurtuluş planının gizemi olan bir bilgelik, Rom 16,25+.
Rom 16,25+
8 Bu çağın yöneticilerinden hiçbiri bunu bilmedi. Bilmiş olsalardı Yücelik Rabbi'ni çarmıha germezlerdi.
2,8 “Yücelik” Yahve’nin gücünün parıltısı olup, Çık 24,16+, tanrısal bir özelliktir. Böylece Pavlus, İsa’yı “Yücelik Rabbi” diye adlandırmakla O’nu dolaylı olarak Yahve ile aynı basamağa koyar.
Ef 3,10 1Pe 1,12 Yşa 19,11.13 Bar 3,14
9 Tıpkı yazıldığı gibi, "Tanrı'nın kendisini sevenlere hazırladıklarını hiçbir göz görmedi, hiçbir kulak duymadı, hiçbir insan yüreği kavramadı."
2,9 Bu ayet Yşa 64,4 ve Yer 3,16’ nın serbestçe birleştirilmesiyle oluştu.
Yşa 64,4 Yer 3,16 Sir 1,10
10 Ama Tanrı Ruh aracılığıyla bunları bize açıkladı. Çünkü Ruh her şeyi, Tanrı'ya ilişkin derinlikleri bile araştırır.
2Ko 13,13+ Yuh 14,26+
11 İnsanlar arasında insana ilişkin konuları, insanın varlığında bulunan kendi ruhundan başka kim bilebilir? Tıpkı bunun gibi, Tanrı'ya ilişkin konuları da Tanrı Ruhu'ndan başka kimse bilemez.
Özd 20,27 Rom 11,33d
12 Biz dünyanın ruhunu almadık. Tam tersine, Tanrı tarafından bize bağışlanan armağanları bilebilelim diye Tanrı'dan gelen Ruh'u aldık.
13 Konuştuğumuz konular insansal bilgelik düzeyinde öğretilir türden değildir. Tam tersine, Ruh düzeyinde öğretilir türdendir. Ruhsal gerçekleri ruhsal olanlara açıklıyoruz.
14 Ruhtan yoksun insan Tanrı Ruhu'na özgü konuları kavrayamaz. Çünkü bunlar ona akılsızlık gibi gelir. Onları bilmesi de olanaksızdır. Çünkü bu konular ruhsal yoldan kavranır.
2,14 Ruh’tan yoksun insan: “dünyasal insan” diye de tercüme edilebilir. Dünyasal ölüme mahkum tabiatının kuvvetlerine teslim olmuş insan, bknz. “dünyasal” beden, 1Ko 15,44+.
1Ko 15,44+ Yuh 10,26+ Mat 16,23
15 Ruhsal insan her konuda yargı yürütebilir; ama kimse o insana ilişkin yargı yürütemez.
2,15 Metin kısmen bir polemik içerir. “Ruh’ta biri” olarak Pavlus, kendisini, dünyasal düşünen “bedensel” Korintoslular’ın yargılanması altına bırakmak zorunda değildir, 1Ko 3,1-3. Bölüm 14’de Pavlus “Ruh’ta insanların” da uyması gereken kuralları verecek, bknz. ayrıca 1Ko 12,10+ ve 1Se 15,19-22.
1Ko 15,44+
16 Çünkü, "Rabbin düşüncesini kim anlayabildi ki O'na öğüt verebilsin?" Kaldı ki, biz-lerde Mesih'in düşüncesi vardır.
Yşa 40,13 Rom 11,34 1Ko 7,40

3

1 Ama ben, kardeşlerim, sizlerle ruhsal insanlarla konuşur gibi konuşamadım. Tersine, bedensel kişilerle, Mesih'te bebeklerle konuşur gibi konuştum.
3,1 “Ruhsal insanlar” ve “bedensel kişiler” (harfiyen: “ruhlular” ve “bedenliler; etliler”) karşılaştırılması ve “ruh-beden” kavram çifti hakkında bknz. Rom 1,9+; Rom 7,5+.
İbr 5,12-14 1Se 2,7 1Pe 2,2
2 Sizleri sütle besledim, etle değil! Çünkü şu ana dek buna hazır değildiniz. Kaldı ki, şu anda bile hazır değilsiniz.
Sir 37,28
3 Çünkü hâlâ bedensel kişilersiniz. Aranızda kıskançlık, kavgacılık sürüp giderken bedensel olduğunuzu tartışmaya gerek mi var? Diğer insanlar gibi davranmıyor musunuz?
3,3 kavgacılık: Bazı metinlerde “ve ayrılmalar” diye eklenir.
Gal 5,19-20
4 Çünkü biri, "Ben Pavlus'a bağlıyım", öbürü, "Ben Apollos'a bağlıyım" derken, sıradan insanların düzeyinde değil misiniz?
1Ko 1,12
Müjdeleyicilerin Gerçek Rolü
5 Apollos kim, Pavlus kim? Kendileri aracılığıyla imana kavuştuğunuz hizmetkârlardır. Rab her birine uygun görevler vermiştir.
6 Ben ektim, Apollos suladı, ama Tanrı geliştirdi.
7 Öyle ki, ne ekenin ne de sulayanın önemi var. Gelişmeyi sağlayan Tanrı'dır önemli olan.
8 Eken de, sulayan da eşittir. Emeğine yaraşır biçimde her biri karşılığını alacaktır.
9 Çünkü biz Tanrı'nın iş ortaklarıyız. Sizler Tanrı'nın çiftliği, Tanrı'nın yapısısınız.
2Ko 6,1 Ef 2,20-22 1Pe 2,5
10 Tanrı'nın bana verilen kayrası uyarınca bilge bir mimar gibi temeli attım, başka birisi de yapıyı kuruyor. Herkes yapıyı nasıl kurduğuna dikkat etsin.
Yşa 28,16 1Pe 2,5 Haİş 4,11-12
11 Çünkü hiç kimse atılmış olandan başka temel atamaz. Bu temel İsa Mesih'tir.
12 Bu temel üzerine yapı kuran kim olursa olsun, altın, gümüş, değerli taş, odun, saman, anız kullanabilir.
1Ko 1,8+
13 Herkesin yaptığı iş ortaya çıkacak. Çünkü yapılanlar o gün açıkça görülecek. Ateş aracılığıyla açığa çıkarılacak. Herkesin nasıl iş yaptığını ateş sınayacak.
Mat 3,11-12p 1Pe 1,7
14 Kimin kurduğu yapı kalıcıysa, o kişi karşılığını alacak.
15 Öte yandan, kimin yaptığı iş yanıp giderse, o kişi zararını çekecek. Ama kendisi kurtulacak. Ne var ki, bu kurtuluş ateşten geçercesine olacak.
3,15 ateşten geçercesine: Yani bir yangından nasıl ateşin ortasından geçerek kaçılıyorsa, adalet sayesinde kurtarılacaktır. Kilisenin, haraf öğretisini dayandırdığı ayetlerden bir tanesidir.
16 Tanrı'nın Tapınağı olduğunuzu ve Tanrı Ruhu'nun sizde konut kurduğunu bilmiyor musunuz?
3,16 Tanrı’nın Tapınağı: Mesih’in bedeni olan Hristiyan cemaati, 1Ko 12,12+, Yeni Antlaşmanın gerçek tapınağıdır. Onda konut kuran Kutsal Ruh, tapınağın önceden gösterdiğini gerçekleştirir: Tanrı’nın şanının konut kurduğu yerdir, 1Kr 8,10-13; bknz. Yuh 2,21+;Va 21,22 ve 1Ko 6,19;2Ko 6,16.
1Ko 6,19 Ef 2,20-22 2Ko 6,16
17 Kim Tanrı'nın Tapınağı'nı yok ederse Tanrı da onu yok edecektir. Çünkü Tanrı Tapınağı kutsaldır. Bu tapınak sizlersiniz.
3,17 Pavlus vaazçıları üç gruba ayırır: sağlam inşaat yapanlar, a. 14, denenmelere dayanıklı olmayan malzemelerle inşaat yapanlar, a. 15, ve inşaat etmeyip yıkanlar, a. 17. Bu son grup eylemleriyle Tanrı’ya hakaret ettiklerinden cezalandırılacaklar.
Sonuçlar
18 Hiç kimse kendini kandırmasın. Aranızdan biri içinde bulunduğumuz çağın ölçüleriyle bilgelik taslıyorsa, akılsızlığı benimsesin ki, bilge olabilsin.
1Ko 1,17-25
19 Çünkü bu dünyanın bilgeliği Tanrı katında akılsızlıktır. Çünkü şöyle yazılmıştır: "O, bilgeleri kendi kurnazlıklarında yakalar."
Eyü 5,13
20 Yine şu yazılmıştır: "Rab bilgelerin düşüncelerinin boş olduğunu bilir."
Mez 94,11
21 Bu nedenle, hiç kimse insanlarla övünmesin. Çünkü her şey sizindir;
3,21-22 Bu ayetler kasıtla 1Ko 1,12’ yi tekrar ele alırlar: “Her biriniz: Pavlus’a, Apollos’a, Kifas’a bağlıyım diyor.” Pavlus ise “tam tersi doğrudur” diye karşılık verir. Siz o insanlara ait değilsiniz, dahası onlar size aittir, onlar hizmetçilerinizdir. Onlar, yaratılışın tamamı olduğu gibi sizin hizmetinizdeler, Baba Tanrı’ya ait olan Mesih’e ait olabilmeniz için size hizmet ederler.
22 Pavlus olsun, Apollos olsun, Kifas olsun, dünya olsun, yaşam olsun, ölüm olsun, şimdiki yaşam olsun, gelecek zaman olsun, tümü de sizindir.
1Ko 11,3
23 Siz ise Mesih'insiniz, Mesih de Tanrınındır.

4

1 İnsanlar bizleri Mesih'in hizmetkârları, Tanrı sırlarının kâhyaları olarak düşünsünler.
Luk 12,42-44
2 Bir kâhyada aranan özellik güvenilir biri olmasıdır.
3 Siz ya da herhangi bir insan kurulu tarafından yargılanmak benim için pek önemli değil. Ben de kendimi yargılamıyorum.
4,3 insan kurulu tarafından: Harfiyen: “insani bir gün tarafından”. Pavlus ironik konuşur, kastedilen, aslında son yargı gününde Tanrı’ya ait olan bir yargılama yaparak insanların haksızca taklit ettikleri Rab’bin günüdür, 1Ko 1,8+.
4 Çünkü kendimde hiçbir şey görmüyorum. Ama bu beni aklamaz. Benim yargıcım Rab'dir.
4,4 kendimde hiç bir şey görmüyorum: Burada kullanılan Yunanca “sineidesis” (“vicdan”) kavramı, bknz. 1Sa 25,31;Bil 17,10+, Pavlus’ta belirgin Hristiyan bir anlama kavuşur: Dışsal kurallar ne olursa olsun, insanın davranışı sadece kendi kararına bağlıdır, Haİş 23,1; Haİş 24,16;Rom 2,14-15; Rom 9,1; Rom 13,5;2Ko 1,11, ancak bu karar, Tanrı’nın yargısı altına girecek, 1Ko 8,7-12; 1Ko 10,25-29;2Ko 4,2, bknz. 1Pe 2,19. Vicdan, iman ve sevginin yönetimi altında olduğunda, 1Ti 1,5.19 vs.; 1Pe 3,16.21, ve Mesih’in kanıyla arındırıldığında, İbr 9,14; İbr 10,22, iyi ve temizdir.
2Ko 5,10-11 Mat 7,1
5 Bu nedenle Rab'bin gelişine dek bekleyin, zamanından önce hiçbir konuda yargı yürütmeyin. O, karanlığın gizli kapaklı yönlerini aydınlığa çıkaracak ve yüreklerdeki tasarıları açığa vuracak. İşte o zaman herkes kendisine yaraşan övgüyü Tanrı'dan alacaktır.
Rom 2,16 Luk 12,2-3
6 Kardeşlerim, size örnek olsun diye bütün bunları kendime ve Apollos'a uyguladım. Öyle ki, bize bakarak Yazılı Olan'ın dışına çıkmamayı, birini öbürüne karşı benimseyip böbürlenmemeyi öğrenesiniz.
7 Çünkü kim seni başkasından üstün kılabilir? Tanrı'dan almadığın neyin var? Madem aldın, öyleyse niçin almamış gibi övünüyorsun?
Yuh 3,27
8 Zaten dilediğinizi aldınız, zenginliğe kavuştunuz. Biz olmadan kral oldunuz. Ne iyi olurdu krallık süreydiniz! Biz de sizlerle krallık ederdik.
4,8 kral oldunuz: Biz olmadan göklerin hükümranlığında konut kurdunuz bile ve doyana dek tüm zenginliklerinden istifade ediyorsunuz!
Va 3,17 Hoş 12,8
9 Çünkü, bana öyle geliyor ki. Tanrı biz habercileri ölüme sürüklenenler gibi en geri sırada sergiledi. Dünyaya, meleklere, insanlara seyirlik oyun olduk.
4,9 seyirlik oyun olduk: İzleyicilerin bakışları altında vahşi hayvanların önüne atılan ölüme mahkum olanlar gibi.
2Ko 4,8-12 2Ko 6,4-10 2Ko 11,23-33 2Ti 3,10-11
10 Bizler Mesih yararına akılsız kişileriz, ama sizler Mesih'te akıllısınız. Biz zayıfız, ama siz güçlüsünüz. Siz onurlusunuz, ama biz hor görülenleriz.
4,10 a. 6-10 bölümünün sonu olarak Pavlus bölüm 1-2’nin konularını ironik bir dille tekrar işler: Siz akıllı, güçlü, onurlusunuz, ya da olduğunuzu göstermeye çalışıyorsunuz; bu Tanrı’ya değil, dünyaya uygundur. Dünya bizleri akılsız, zayıf ve hor görülmüş olarak gördüğünden bizlere zulüm eder, a. 11-13; Tanrı’nın gözlerindeki gerçek ise tam tersinedir.
11 Şu ana dek açız, susuzuz, çıplağız, itilip kakılmaktayız, evsiz barksızız.
2Ko 11,27
12 Ellerimizle çalışan emekçileriz. Sövülürken kutsuyoruz, saldırıya uğrarken sabrediyoruz,
Haİş 18,3+
13 aşağılanırken tatlılıkla karşılık veriyoruz. Dünyanın süprüntüsü olduk. Şu ana dek her şeyin tortusuyuz.
4,13 “Dünyanın süprüntüsü” ve “her şeyin tortusu” ifadeleri, kamusal felaketlerde pişmanlık sunusu olarak sunulan zavallılar için kullanılırdı. Pavlus, müjdeleme hizmetini yerine getirirken karşılaştığı acı dolu direnişler ve zulümlerden ve Tanrı’nın nasıl bunların üstesinden gelebilmesini sağladığından sıkça bahseder, 2Ko 4,7-12; 2Ko 6,4-10; 2Ko 11,23-33;1Se 3,4;2Ti 3,10-11. Pavlus’a göre müjdeleyicinin zayıflığı, onu gönderenin gücünü gösterir, 2Ko 12,9-10;Flp 4,13, çünkü gerçekleştirilen eserin büyüklüğüne bakıldığında bu eserin sırf habercinin eylemlerine atfetmek mümkün değildir.
Ağı 3,45
Uyarılar
14 Bunları sizi utandırmak için yazmıyorum. Sevgili çocuklarım olan sizlere öğüt vermek için yazıyorum.
15 Mesih yolunda sayısız eğitmeniniz bile olsa, birçok babanız olamaz. Çünkü Mesih İsa'da, Sevindirici Haber aracılığıyla sizlere ben baba oldum.
4,15 eğitmeniniz: Eğitmen, efendisi için çocuğu ya da genci yönetip ona bakmak ve yanlışlarını düzeltmekle görevli bir köleydi. Cümle burada olumsuz bir mana taşır.
4,15 sizlere ben baba oldum: Bu ruhsal babalık Pavlus’un 1Ko 3,6’ da dediklerine uyar: “Ben ektim”, yani sizi Mesih’e benzer kılacak Ruh’un yeni yaşam tohumunu içinize ektim, bknz. a. 17, Gal 4,19;Flm 1,10. Başka ayetlerde Pavlus, Hristiyanlara duyduğu şefkatli sevgisini bir baba ya da annenin sevgisine benzetir, 1Se 2,7.11, bknz. 2Ko 12,15+.
Gal 4,19 1Se 2,11 Flm 1,10 2Se 3,7+
16 Onun için, size yalvarırım, benim gibi olun.
17 İşte bu yüzden Timoteos'u size gönderdim.. O, Rab'de sevilen ve kendisine güvenilen çocuğumdur. Mesih İsa'ya bağlılık kurallarımı --her yerde, her kilisede öğrettiğim yolları-- Timoteos size anımsatacaktır.
4,17 yolları: bknz. Mez 119,1;Yuh 14,6+;Haİş 9,2+.
Haİş 19,22 Haİş 16,1+
18 Kimileri yanınıza gelmeyecekmişim gibi böbürlendiler.
Haİş 18,21
19 Rab isterse, yakında yanınıza geleceğim ve böbürlenenlerin laflarının değil, güçlerinin ne olduğunu göreceğim.
4,19 güçlerinin: Kutsal Ruh’un gücü sayesinde kazanılan gerçeklerdir, bknz. 1Ko 2,4;1Se 1,5, özellikle de tövbe ve Ruh’a uygun bir yaşam.
20 Tanrı'nın Hükümranlığı sözle değil, güçle belirir.
1Ko 2,4+ 2Ko 10,2
21 Ne istiyorsunuz? Size elimde değnekle mi, yoksa sevgi ve yumuşak huylulukla mı geleyim?

5

B. Ahlaksızlık
1 Aranızda zina olduğu açık açık duyuluyor. Hem de öylesine bir zina ki, uluslar arasında bile eşine rastlanmaz! Adam babasının karısıyla yaşıyor.
5,1 babasının karısıyla: Üvey annesiyle. EA’te, Lev 18,8, ve Roma İmparatorluğun hukukunda yasak olan bu ilişki, Yahudi Rabbiler’in çoğunluğuna göre tövbe etmiş putperestlerde müsaade edilebiliniyordu. Roma hukuku altında olmayan Korintos’un cemaatinin tahammülü belki bu şekilde açıklanabilinir. Yeruşalim Konsili, putperestlikten gelen Hristiyanlara bu tür ilişkileri yasaklar, Haİş 15,20+.
Lev 18,8 Lev 20,11 Yas 27,20
2 Siz de yas tutacak yerde bununla böbürleniyorsunuz. Bu işi yapanın aranızdan atılması gerekmez miydi?
Lev 18,29 Yas 13,5
3 Bana gelince, bedenimle olmasa bile ruhumla aranızda olduğumdan, aranızdaymışım gibi bu işi yapanı Rab İsa adıyla yargıladım.
Kol 2,5 Mat 18,20
4 Toplandığınızda, ruhum da sizlerle birlikteyken, Rabbimiz İsa'nın gücüyle
5,4 Pavlus, vermiş olduğu kararın cemaatçe onaylanmasını talep eder. Cemaat İsa’nın isminde hareket eder ve cemaatin kararı Mesih’in kuvvetine sahiptir, bknz. Mat 18,18.
5 bu adam bedeninin yargılanması için şeytana teslim edilsin. Öyle ki, Rab'bin Günü'nde ruhu kurtulabilsin.
5,5 Burada sıkça “aforoz’dan” bahsedilir, ancak bu kavram Kutsal Kitap’ta geçmez (“anatema” kavramıyla tam özdeş değildir, Yşu 6,7+;1Ko 16,22+). “Men edilme” ya da “cemaatin dışına itilme” cezaları EA’te yaygındı. YA de bir kaç vaka göz önüne serer, ancak bu vakalarda verilen cezanın nedenleri ve infaz şekilleri birbirlerinden farklılar: Bazen suçlu bir dönem için cemaatten uzaklaştırılırdı, 1Ko 5,2.9-13;2Se 3,6-14;Tit 3,10, bknz. 1Yuh 5,16-17;2Yuh 1,10. Bazen şeytana “teslim edilerek”, 1Ko 5,5;1Ti 1,20, kutsalların kilisesinin desteğinden yoksun bırakılırdı ve böylece, Tanrı’nın onun karşıtı olmaya müsaade ettiği güce maruz kalırdı, 2Se 2,4, bknz. Eyü 1,6+. Bu en uç durumlarda bile bireyin tövbesi ve kurtuluşu ümit ediliyordu, 1Ko 5,5 ve 2Se 3,15 vs. Böylesine bir disiplin cezası cemaatin, üyeleri üzerine belli başlı bir nüfuz gücü gerekli kılar, bknz. Mat 18,15-18+.
1Ti 1,20 1Ko 1,8+
6 Övüncünüz gereksizdir. Azıcık mayanın tüm hamuru mayaladığını bilmiyor musunuz?
Gal 5,9
7 Eski mayayı kaldırıp atın ki, yepyeni bir hamur olasınız. Doğrusunu isterseniz, siz mayadan arısınız. Çünkü Fısıhımız Mesih kurban edildi.
5,7 siz mayadan arısınız: Harfiyen “mayasız ekmeklersiniz”. Maya, Gal 5,9 ve Mat 16,6p’ da olduğu gibi çürümüşlüğün simgesidir, Mat 13,33p’ nin tersine. “Mayasız ekmek” ise paklığın, açık yürekliliğin ve dürüstlüğün simgesidir, a. 8. Pavlus’un ahlak öğretisinin tipik bir örneğidir: “Ne iseniz olun!”, “paksınız, paklanın!” Hristiyanlığa geldiğiniz zaman Mesih’in içinizde gerçekleştirdiklerini hayatlarınızda gerçekleştirin, bknz. Rom 6,11-12;Kol 3,3-5.
Yuh 1,29 1Pe 1,19 Va 5,6
8 Öyleyse, bayramı eski mayayla, kötülük ve kurnazlık mayasıyla kutlamaya çalışmayalım. Tersine, temiz yürekle ve gerçeğin mayasız ekmeğiyle bayramı kutlayalım.
5,8 Fısıh Bayramı için Yahudi törelerine uygun olarak evde bulunan mayalı ekmekler toplanıp atılırdı, Çık 12,15, Fısıh kuzusu kurban edilirdi, Çık 12,6, ve mayasız ekmek yiyilirdi, Çık 12,18-20. Bunlar Hristiyan gizeminin sembolik hazırlıklarıdır. Gerçek Fısıh Kuzusu olan Mesih, kurbanıyla günahın eski mayalı hamurunu yok edip, mayasız ekmeklerle simgelenen kutsal ve pak bir hayatı mümkün kılar.
9 Mektubumda size zina edenlerle yakınlık kurmamanızı yazdım.
2Ko 6,17
10 Ancak bu dünyada yaşayan zina edenlerden, açgözlülerden, soygunculardan ya da yalancı ilahlara tapanlardan söz etmiyorum. Öyle olsaydı, dünyadan elinizi-eteğinizi çekmeniz gerekirdi.
1Yuh 5,19 Yuh 17,15
11 Size kendisiyle yakınlık kurmamanızı yazdığım kişi, kardeş diye bilinirken zina eden, açgözlülüğüyle tanınan, yalancı ilahlara tapan, sövücü, sarhoş ya da soyguncu kişidir. Böyle biriyle yemek bile yemeyin.
5,11 kardeş diye bilinirken: Yani Hristiyan cemaatin bir üyesi olan, Haİş 1,15+.
Rom 1,29+
12 İnanlılar topluluğunun dışındakileri yargılamak bana mı düştü? Ama topluluğun içindekileri yargılama görevi size düşmez mi?
5,12 dışındakileri: Cemaate dahil olmayanlar, bknz. Mar 4,11;Kol 4,5;1Se 4,12;1Ti 3,7.
13 Topluluk dışındakileri Tanrı yargılayacak. Siz kendi aranızdaki kötü kişiyi içinizden atın.
Yas 13,5

6

C. Putperestlerin Mahkemeleri Önünde Görülen Davalar
1 İçinizden birinin öbürüne karşı bir davası olursa, kutsalları bir yana itip günahlılar önünde yargılanma cesaretini gösterir mi?
6,1-11 Bu bölümde Pavlus, Korintoslular’ı, tartışmalarını barışçıl bir şekilde kendi aralarında çözüp bununla Tanrı’nın kuvvetinin ve lütfunun etkisinin tanıklığını vermek yerine bu vakaları putperestler önüne sermekle suçlar.
6,1 günahlılar önünde: “dürüstsüzlerin mahkemelerinde”. Hristiyan olamayanların mahkemeleri.
2 Dünyayı kutsalların yargılayacağını bilmiyor musunuz? Eğer dünya sizin tarafınızdan yargılanacaksa, böyle küçük sorunlarda yargı vermeye yetersiz misiniz?
6,2 dünyayı kutsalların yargılayacağını: Tanrı’nın yargıçlık görevi Mesih İsa’ya teslim edilmişti, O dünyanın en üst yargıcıdır. Hristiyanlar da bu yargıçlık görevinin paydaşlarıdırlar, Mat 19,28p.
Haİş 9,13+ Dan 7,22.26 Mat 19,28 Va 20,4
3 Bu yaşamla ilgili sorunların ötesinde melekleri bile yargılayacağımızı bilmiyor musunuz?
Yah 1,5-6
4 Bu yaşamla ilgili sorunlara ilişkin yargı vermeniz gerektiğinde, nasıl olur da kilisenin gözünde önemsiz sayılanları yargıç olarak atarsınız?
6,4 kilisenin gözünde önemsiz sayılanları: Yani putperest yargıçlar, bknz. Mat 5,25; Mat 18,17.
5 Utanasınız diye söylüyorum bunu. Kardeşler arasında yargılamaya yeterli bir tek bilge kişi kalmadı mı aranızda?
6 Gelgeldim, kardeş kardeşe karşı dava açıyor. Ve bu, imansızlar önünde oluyor!
7 Kaldı ki, birbirinizden davacı olmanız bile sizin için düpedüz yenilgidir. Hakkınıza el uzatsalardı daha iyi olmaz mıydı? Hakkınızı çiğneselerdi daha iyi olmaz mıydı?
Mat 5,38-42p Rom 12,17-19 1Se 5,15
8 Ama siz bunun tam tersini yapıyorsunuz: Hakka el uzatıyorsunuz ve başkasının hakkını çiğniyorsunuz. Hem de bunu kardeşlere karşı yapıyorsunuz!
9 Günahkârların Tanrı'nın Hükümranlığı'nı miras almayacaklarını bilmez misiniz? Aldanmayın. Fuhuş yapanlar, yalancı ilahlara tapanlar, zina edenler, oğlanlar, oğlancılar,
Rom 1,29+
10 hırsızlar, açgözlüler, sarhoşlar, sövücüler, soyguncular Tanrı'nın Hükümranlığını miras almayacaklar.
Gal 5,21
11 Bazılarınız böyleydiniz. Ama Rab İsa Mesih'in adıyla, Tanrımız'ın Ruh'u aracılığıyla yıkanıp arıtıldınız, kutsal kılındınız, doğrulukla donatıldınız.
6,11 Rab İsa Mesih’in adıyla, Tanrımız’ın Ruh’u aracılığıyla: Üçlü Birliğin ifade edilişine dikkat çekilir, bknz. 2Ko 13,13+.
Ef 2,1-6 Tit 3,3-7 Yuh 3,5 1Yuh 2,12
Ç. Fuhuş
12 Benim için her şey yasaldır, ama her şey yararlı değildir. Kuşkusuz, her şey yasaldır; ama hiçbirinin boyunduruğu altına girmeyeceğim.
6,12 Benim için herşey yasaldır, ama herşey yararlı değildir: Pavlus’un ahlak öğretisinin özetidir: Artık önemli olan neyin yasal, neyin yasak olduğu değil, önemli olan, Mesih’te yeniden doğmuş olan yeni insanın gelişmesini sağlayan olguları ile engelleyen olguları ayırt edebilmektir, bknz. Rom 6,15+.
1Ko 10,23 Rom 6,15+ Yar 4,7
13 Yemekler mide içindir, mide de yemekler için. Tanrı mideyi de, yemekleri de orta-dan kaldıracaktır. Beden de zina için değildir, Rab içindir. Rab de beden içindir.
6,13 beden de zina için değildir: Pavlus, beslenme gerekliliğini ile cinsel istekler arasında fark bulunmadığını öne süren düşünceye karşı mücadele eder. Cevabı: ilki mevcut dünyaya bağlı olup dünya ile birlikte yok olacaklar, a. 13, fakat bknz. 1Ko 10,31. Cinsel hayat ise Mesih’e bağlılığa dahil olduğundan Mesih’in uzuvlarına yaraşır olmalı, a. 15-17, bknz. Ef 5,21-33+.
Kol 2,22 1Ko 10,31
14 Rab'bi dirilten Tanrı, kendi gücüyle bizleri de diriltecektir.
6,14 diriltecektir: Bazı metinlerde geçen “diriltti” şekli, Rom 6,4-8’ den çok Kol 2,12’ ye yakındır ve 1Ko için muhtemel değildir.
1Ko 15,12d Rom 1,4+ Rom 8,11+
15 Bedenlerinizin Mesih'in üyeleri olduğunu bilmiyor musunuz? Öyleyse, Mesih'in üyelerini alıp bir fahişenin üyeleri mi yapayım? Kesinlikle hayır!
1Ko 12,12+ Rom 6,12-13
16 Yoksa bir fahişeyle ilişki kuranın, onunla tek beden olduğunu bilmiyor musunuz? Çünkü şöyle yazılıdır: "İkisi tek beden olacak."
Yar 2,24
17 Rab'le ilişki kuran da O'nunla tek ruh olmuştur.
6,17 O’nunla tek ruh olmuştur: “O’nunla tek beden” diye beklenilebilirdi, ancak Pavlus Mesih’le birliğin fiziksel gerçekçiliğini, a. 15, fazla kabaca maddi bir şekilde anlaşılmasının önüne geçmek ister.
Rom 8,9-10
18 Fuhuştan kaçının. İnsanın işlediği başka her günah beden dışıdır. Ama fuhuş yapan kendi bedenine karşı günah işler.
6,18 Semitik dillerde yaygın olan benzetmeli bir karşılaştırma, bknz. Mat 12,31;Luk 14,26;Rom 9,13. Fuhuş yapan biri, daha ruhsal bir günahı işleyen birine göre, kendi bedenine karşı daha fazla günah işlemiştir: bedenini, kendisinden ayrı bir yaşamla ilişki kurmaya yönelik gerçek çağrısından uzaklaştırır.
19 Üstelik bedeninizin sizlerde bulunan Kutsal Ruh'un tapınağı olduğunu bilmiyor musunuz? Bu Ruh size Tanrı tarafından verilmiştir. Kendi kendinizin değilsiniz.
6,19 bedeninizin sizlerde bulunan Kutsal Ruh’un tapınağı olduğunu: bknz. 1Ko 3,16+;Yuh 2,21+;Va 21,22+.
1Ko 3,16-17 Rom 5,5+ 1Se 4,4-8 1Ko 3,23
20 Bir bedel karşılığında satın alındınız. Öyleyse Tanrı'yı bedeninizde yüceltin.
1Ko 7,23 Rom 3,24+ Rom 6,15+ Flp 1,20

7

2. Çeşitli Sorulara Cevap
A. Evlilik ve Bakirelik
Ef 5,22-33+
1 Şimdi bana yazdığınız sorunlara gelelim: Erkeğin kadına dokunmaması iyidir.
7,1-40 Pavlus burada evliliği ve bakireliği genel bir bakış açısıyla işlemez, muhtemelen kendisine yöneltilen somut soruları şıklarıyla cevaplar. Sırasıyla şu konuları işler: Evliler (Hristiyan karı-koca, a. 1-11, Hristiyan-putperest evliliği, a. 12-16) ve evli olmayanlar (bakireler, a. 25-35, nişanlılar, a. 36-38, dullar, a. 39-40). Sunulan problemlerin çözülmelerine yardım edecek temel ilke a. 17.20.24’de açıklanır: Herkes, çağrıldığı zaman bulunduğu medeni durumunda devam etsin. Ancak Pavlus’un düşünce akışı bir sıraya göre gelişmiyor, evlilik konusunda sıkça bakirelikten de bahsedilir (ve tersi). Pavlus bununla her iki hayat şeklinin de birbirlerini tamamladıklarını vurgular, biri diğeri olmadan anlaşılamaz.
7,1 Ayetin ikinci bölümü belki alıntı değil, Pavlus’un kendi düşüncesidir. Her iki durumda da Pavlus evli olmayanlar için bu düşüncenin geçerliliğini kabul eder (“böyle kalmaları daha iyidir”, a. 8), fakat evlilik içerisinde kullanılmasını reddeder, a. 2-5.
2 Ama zinadan sakınmak için her erkeğin kendi karısı, her kadının da kendi kocası olsun.
7,2 Evlilere, evliliklerini yaşamalarına bir davet olup evlenmeme çağrısını almayanlara yöneltilen bir öneri olarak anlaşılmamalıdır.
3 Erkek kadına erkeklik görevini yapmalı, kadın da erkeğe kadınlık görevini yapmalı.
4 Kadın kendi bedenine egemen değildir, erkek o bedene egemendir. Tıpkı bunun gibi, erkek de kendi bedenine egemen değildir, kadın o bedene egemendir.
7,4 Evliliğin herhangi bir şekilde bencilce kullanılma olasılığın önüne geçilir, istenilen, eşlerin kendilerini sunmalarıdır. Ef 5,25’ de evlilere, Mesih’in kendisini feda etmesinin örneği gösterilir.
5 Bir süre anlaşıp kendinizi duaya adamak dışında birbirinize gerekeni vermemezlik etmeyin. Ama sonra yeniden bir araya gelin ki, tutkunuzu denetleyememeniz yüzünden şeytan sizi ayartmasın.
6 Bu sözü bir buyruk olarak değil, ayrıcalık olarak söylüyorum.
7,6 Bu “ayrıcalık” evlilikteki iffet dönemlerine yöneliktir.
7 Herkesin benim gibi olmasını isterdim. Ama herkes Tanrı tarafından kendine özgü bir armağanla donatılmıştır; kimisi bir tür, kimisi başka bir tür.
7,7 Pavlus’a göre evli olmama durumu ile evlilik arasındaki fark, ilkinin Tanrı’nın özel bir lütfu olması değildir, her ikisi de Tanrı’nın armağanlarıdır.
Mat 19,12
8 Evli olmayanlara ve dullara şunu belirteyim: Onların benim durumumda kalmaları daha iyi olurdu.
7,8 Pavlus, eşi olmayan herkesi, yani ayrılmış çiftleri de, bknz. aynı kelimenin kullanıldığı a. 11, “evli olmayanlar” arasında sayar.
7,8 onların benim durumda kalmaları daha iyi olurdu: Cümle Yar 2,18’ i hatırlatır ve onunla çelişkili gibi gözükür: “insanın yalnız kalması iyi değil” Ancak bu çelişki yapmacıktır, çünkü Mesih ve kardeşleri ile bir olan Hristiyan için artık Adem’in yalnızlığı söz konusu değildir.
9 Ama tutkularını alt edemeyenler evlensin. Çünkü evlenmek, için için yanmaktan iyidir.
1Ti 5,11-14+
10 Evli olanlara buyruk veriyorum: Kadın kocasından ayrılmasın. Bu buyruğu veren ben değilim, Rab'dir.
Mat 5,32p Mat 19,9
11 Ayrılırsa da başkasıyla evlenmesin, ya da kocasıyla barışsın. Erkek de karısını boşamasın.
12 Geriye kalanlara Rab değil, ben söylüyorum: Eğer bir kardeşin iman etmeyen karısı varsa ve kadın onunla yaşamayı uygun buluyorsa, kardeş onu boşamasın.
13 Bunun gibi, bir kadının iman etmeyen kocası varsa ve bu erkek onunla yaşamayı uygun buluyorsa, kadın onu boşamasın.
14 Çünkü iman etmeyen erkek karısı nedeniyle kutsanır. Bunun gibi, iman etmeyen kadın da o kardeş nedeniyle kutsanır. Yoksa, çocuklarınız murdar olurdu. Ama şimdi kutsaldırlar.
7,14 Burada “kutsal” ile kastedilen, Kutsal Kitap’ta sıkça geçtiği gibi canın içsel kutsanmasından çok Tanrı’ya adanmış olma ya da Tanrı’ya ait olma durumudur, bknz. Haİş 9,13+. Kutsal halkın bir uzvuyla bağlantısından dolayı imanlı olmayan eş de gerçek Tanrı ve kilisesiyle belli bir anlamda bağlıdır. Bu evliliğin çocukları da hakkıyla kutsal halkın uzuvlarıdır.
15 İman etmeyen kişi boşanmayı yeğliyorsa boşansın. Böyle durumlarda kardeşin ya da kız kardeşin yükümlülüğü yoktur. Çünkü Tanrı bizi barış içinde yaşamaya çağırdı.
7,15 boşanmayı: Harfiyen “ayrılmayı”. Tekrardan evliliğin katiyen reddedildiği a. 11’de kullanılan kelimesinin aynısı. Pavlus, Hristiyan eşin bundan sonra tekrardan evlenip evlenmediği hakkında bilgi vermez.
16 Ey kadın! Kocanı kurtarıp kurtaramayacağını nasıl bilebilirsin? Ya da, ey koca! Karını kurtarıp kurtaramayacağını nasıl bilebilirsin?
17 Ancak herkes Rab'bin kendisine sağlayışı oranında ve Tanrı'nın çağırdığı koşullar içinde yaşasın. Tüm kiliselerde verdiğim buyruk budur.
1Ko 7,20.24
18 Örneğin, biri çağrıldığında sünnetli miydi? Bunu gidermeye çalışmasın. Başkası sünnetsizken mi çağrıldı? O da sünnet edilmeyi dilemesin.
1Mak 1,15 Gal 5,6 Gal 6,15 Rom 2,25-29
19 Ne sünnetin ne de sünnetsizliğin önemi vardır. Önemli olan. Tanrı buyruklarını tutmaktır.
20 Herkes ne durumda çağrıldıysa öyle kalsın.
1Ko 7,17.24
21 Çağrıldığında köle miydin? Önemseme! Ama özgürlüğünü elde edebilirsen, bundan yararlan.
Kol 3,22-4,1 Ef 6,5-9 Rom 6,15+
22 Çünkü Rab'de köle olarak çağrılan kişi Rab'bin Özgür kılınmış kölesidir. Bunun gibi, özgür olarak çağrılan kişi de Mesih'in kölesidir.
Rom 6,18.22
23 Bir bedel karşılığında satın alındınız; insanlara köle olmayın.
7,23 insanlara köle olmayın: Düşünce şekillerinin ve geleneklerinin kölesi.
1Ko 6,20 Rom 3,24+
24 Kardeşlerim, herkes ne durumda çağrıldıysa Tanrı katında öyle kalsın.
1Ko 7,17.20
25 Erden olanlara gelince, Rab'den onlara ilişkin aldığım bir buyruk yoktur. Ama Rab'bin acıdığı biri olarak, verdiğim yargıya güvenebilirsiniz.
7,25 erden: “Bakire” diye tercüme edilmeli. Bekâr, bakire. Evlenmemiş kimse.
26 Bence şu sıkıntılı döneme yaraşan tutum insanın olduğu durumda kalmasıdır.
7,26 şu sıkıntılı döneme: “şu sıkıntılı dönem nedeniyle”. Mesih’in gelişi ile tekrar gelişi arasındaki dönemin yan etkileri olan sıkıntılar, bknz. 2Ko 6,2+.
27 Kadına bağlı mısın? Bu bağı çözme. Kadından çözülmüş müsün? Evliliği dileme.
28 Ama evlenirsen günah işlemiş olmazsın. Erden kız evlenirse günah işlemiş olmaz. Ne var ki, evlenenler bu yaşamda acılarla karşılaşacak. Amacım sizleri esirgemektir.
7,28 bu yaşamda acılarla: Tutkulardan doğan sıkıntılar değil, 1Ko 7,2.9, evlilik hayatının zorlukları.
29 Kardeşlerim, diyeceğim şudur: Kalan zaman kısadır. Bundan böyle, karısı olanlar yokmuş gibi yaşasın;
7,29 zaman kısadır: Pavlus burada denizciliğin bir terimi kullanır, zaman “kısıtlıdır”. Gelecek dünyanın dirilmiş Mesih’te şimdiden mevcut olduğu gerçeğiyle, mevcut an ile Mesih’in gelişi arasındaki süre önemsiz kalır.
7,29-31 Retorik ifadeler, söylenenlerin ana teması, ayrı ayrı ifadelerden önemlidir. Pavlus, dünyasal gerçekler karşısında kayıtsız olma çağrısında bulunmaz, ancak onlara fazla önem verilerek Mesih ve gelecek hükümranlığının karşısındaki değersizliklerinin unutulmasını engellemeye çalışır.
2Ko 6,2+
30 yas tutanlar yas tutmuyormuş gibi, sevinenler sevinmiyormuş gibi, satın alanlar bir şeyleri yokmuş gibi,
2Ko 6,8-10
31 dünya varlığını kullananlar hiç kullanmıyormuş gibi yaşasın. Çünkü bu dünyanın görünüşü geçip gitmektedir.
1Yuh 2,16-17
32 Sizin kaygıdan uzak olmanızı istiyorum. Evli olmayan kişi Rab'bin işleriyle kaygılanır; Rab'bi nasıl hoşnut edeceğini düşünür.
33 Evli kişiyse dünya işleriyle kaygılanır: Karısını nasıl hoşnut edeceğini düşünür.
34 İlgisi ikiye bölünür. Evli olmayan kadın ya da erden kız ise gerek bedence, gerek ruhça kutsal olmak amacıyla Rab'bin işleri için kaygılanır. Oysa evli kadın dünya işleri için kaygılanır: Kocasını nasıl hoşnut edeceğini düşünür.
35 Bu sözü yararınız için söylüyorum, elinizi kolunuzu bağlamak için değil! Rab katında sizlerin düzenli, hizmeti onaylanan, ilgisi başka yönlere kaymayan kişiler olmanızı diliyorum.
36 Eğer bir kimse kendisini ilgilendiren erden kız konusunda yakışıksız davrandığını düşünüyorsa, eğer aşırı tutkuları varsa, sorunun çözümü gerekiyorsa, istediğini yapsın. Günah işlemiş olmaz; evlensinler.
7,36-38 kendisini ilgilendiren erden kız: Harfiyen “kendi bakiresi”. Eski yorumlara göre “kendi bakiresi”, kızını evlendirsin mi, evlendirmesin mi diye düşünen bir babanın vicdanındaki mücadeleyi konu eder. O takdirde “bakire” yerine “kızı” diye tercüme edilmeli. Ancak bu yorum zorluklarla karşılaştığından artık güncel değildir. Kastedilen, bakireliğinin korunması için güvenilir bir adama sığınan, ancak onunla tehlikeli bir samimiyet yaşayan kızlar da değil, fakat büyük olasılıkla nişanlı kızlardır. Pavlus evliler ve bakireler hakkında konuştuktan sonra, ve dul kadınlardan önce, çağrıldıkları zaman nişanlı olanlardan bahseder. Üç kez tekrarlanan “herkes ne durumda çağrıldıysa öyle kalsın” ilkesi, a. 17.20.24, nişanlılık durumunda uygulanmaya konulamazdı. Pavlus’un çözümü a. 8-9’da söylenenlerle uyumludur.
37 Öte yandan, yüreği kararlı olan kişi zorunluluk duymuyorsa, tutkusunu denetleyebiliyorsa ve sorunu yüreğinde karara bağlamış bulunuyorsa, kendisini ilgilendiren kızı erden saklasın. Çok iyi eder.
38 Bu durumda kendisini ilgilendiren erden kızı evlendirmek iyidir; evlendirmemek ise çok daha iyidir.
39 Kadın kocasına onun yaşamı süresince bağlıdır. Koca ölürse, istediği kişiyle evlenmekte özgürdür. Yeter ki bu kişi Rab'be bağlı biri olsun.
7,39 Rab’be bağlı biri olsun: Kocası Hristiyan olsun.
Rom 7,2
40 Ama kadın olduğu durumda kalırsa daha mutlu olur. Görüşüm budur ve bende Tanrı Ruhu bulunduğunu düşünerek yazıyorum.
1Ko 2,16

8

B. İlahlara Kesilen Kurbanlar
Teorik Açıdan
1 Şimdi de yalancı ilahlara kesilen kurbanlar sorununa geçelim: Dediğimiz gibi, hepinizin bilgisi yerindedir. Bilgi böbürlendirici, sevgi ise yapıcıdır.
8,1-11,1 “Yalancı ilahlara kesilen kurbanlar sorunu” ile kastedilen, ilahlara kurban olarak sunulan hayvanların eti hakkındaki sorundur. Törensel yemeklerden artan etler pazarda satılırdı, 1Ko 10,25, ya da tapınakların yan odalarında yiyilirdi, 1Ko 8,10. Korintoslular bu konuda değişik düşüncelere sahipti: Bu etleri yemekle putperestlerin put ritlerine paydaş olunmuyor mu? Pavlus soruyu Rom 14-15’ deki gibi cevaplar: Hristiyan özgürdür, ancak kardeş sevgisi, korkakların görüşlerine dikkat ederek onlara skandal vermemeye özen gösterir. Pavlus, havarilerin Yeruşalim Kararlarını atıfta bulunmaz, Haİş 15,20.29, sanki onları kayda almaz, Haİş 15,1+.
2 Bir şey bildiğini sanan biri, nasıl bilmesi gerektiğini bilmediğinden, daha hiçbir şey bilmiyor demektir.
Rom 15,2
3 Ama kim Tanrı'yı severse, Tanrı da onu bilir.
8,3 Tanrı da onu bilir: Harfiyen “tanır”. Kutsal Kitap’taki anlamıyla, yani “Tanrı onu sever”, bknz. Hoş 2,20+.
4 Yalancı ilahlara kesilen kurban etini yemek sorununa gelince: "Bu dünyada yalancı ilahın bir hiç olduğunu" ve, "Tek Tanrı'dan başka Tanrı olmadığını" biliriz.
Yas 6,4+
5 Çünkü her ne kadar gökte ya da yerde kendilerine ilah denenler varsa da --gerçekten de birçok ilah, birçok egemen güç bulunmaktadır-
6 bizim için tek Tanrı vardır: Her şeyin kendisinden oluştuğu Baba. Bizler de O'nun için yaşamaktayız. Ve tek Rab olarak İsa Mesih vardır. Her şey O'nun aracılığıyla oluştu; biz de O'nun aracılığıyla varız.
8,6 Vaftiz litürjilerinde kullanılan bir dua. Mesih’in tüm zamanlardan önce var oluşunun ifadesine dikkat çekilir, bknz. Kol 1,15+;Flp 2,6+.
Çık 20,2-3+ 1Ti 2,5 Rom 11,36 Ef 4,5-6 Kol 1,16-17 İbr 1,2 Yuh 1,3
Sevgi Açısından
7 Ne var ki, bu bilgi herkese özgü değildir. Bazıları şu ana dek yalancı ilahlara alışkanlıkları yüzünden, eti yalancı ilahlara kesilen sunuyu yer gibi yemektedirler. Vicdanları da zayıf olduğundan, lekelenmektedir.
Rom 14 Rom 15,1-2.7 1Se 5,14
8 Kuşkusuz, yiyecek bizi Tanrı gözünde beğenilir kılamaz. Yemezsek bir şey yitirmiş olmayız, yersek de hiçbir şey kazanmış sayılmayız.
Rom 14,17 Kol 2,21d İbr 13,9
9 Yalnız dikkat edin, bu özgürlüğünüz zayıf kişilerin günaha sürüklenmesine yol açmasın.
Rom 6,15+ Rom 14,15
10 Çünkü biri, bilgili olan seni bir yalancı ilahın tapınağında sofraya oturmuş görürse, vicdanı da zayıfsa, kesilen sunuları yemeye teşvik edilmiş olmaz mı?
11 Böylece senin bilgin, Mesih'in kendisi için öldüğü zayıf bir kardeşin mahvına yol açar.
12 Kardeşlere karşı böyle günah işleyerek, zayıf vicdanlarını yaralayarak, Mesih'e karşı günah işlemiş olursunuz.
Mat 10,40+ Haİş 9,5
13 Onun için, yediğim şey kardeşimi suç işlemeye sürüklüyorsa, kardeşimi suç işlemeye sürüklememek için bir daha hiç et yemeyeceğim.
Rom 14,13.20d

9

Habercinin Örneği
1 Özgür değil miyim? Haberci değil miyim? Rabbimiz İsa'yı görmüş değil miyim? Sizler Rab yolunda verdiğim emeklerin sonucu değil misiniz?
9,1-27 İlahlara kesilen kurbanların eti ile ilgili tartışmalarda sevgi, kendi kararımızın özgürlüğünden öncelliklidir. Pavlus, haberci oluşuyla ona tanınan bazı haklardan insanlara duyduğu sevgi uğruna vazgeçtiğini anlatır.
Rom 6,15+ Rom 1,1+ Haİş 9,17+ 1Ko 15,8
2 Başkaları için haberci değilsem bile sizler için haberciyim. Çünkü haberci oluşumun kanıtı Rab'de sizlersiniz.
2Ko 3,3
3 Beni sorguya çekmek isteyenlere karşı savunmam budur:
4 Yediğimiz, içtiğimiz üzerinde hakkımız yok mu?
9,4 Cemaatin hesabına.
5 Öbür habercilerin, Rab'bin kardeşlerinin ve Kifas'ın yaptığı gibi, imanlı bir eş alıp birlikte yolculuk etmeye bizim de hakkımız yok mu?
9,5 imanlı bir eş: Bazı metinlerde “imanlı bir kadın”. Bu kadınların görevi ev hizmetleri olduğundan, Kifas (Petrus) gibi evli haberciler genellikle eşlerini yanlarına alırlardı.
Luk 8,2-3 Mat 12,46+
6 Yoksa yalnız benle Barnabas mı geçimimiz için çalışmak zorundayız?
Yuh 1,42 Haİş 4,36+
7 Kim kendi parasıyla askerlik yapar? Kim bağ dikip de ürününü yemez? Yada kim sürüyü güder de sürünün sütünden yararlanmaz?
Haİş 18,3+ 2Ti 2,6
8 Bunları insansal açıdan mı söylediğimi sanıyorsunuz? Kutsal Yasa da aynı konulardan söz etmiyor mu?
9 Musa'nın yasasında şunlar yazılıdır: "Harman döven öküzün ağzını bağlamayacaksın." Tanrı öküzleri mi kayırıyor?
Yas 25,4
10 Yoksa doğrudan doğruya bizlere ilişkin mi konuşuyor? Evet, yazılan söz bizlere ilişkindir. Bu demektir ki, çift süren de umutla çift sürmeli, harman döven de üründen pay almak umuduyla harman dövmeli.
Luk 12,6.24 1Ko 10,6+
11 Eğer biz size ruhsal değerleri ektiysek, sizden maddesel değerleri biçmemiz çok mu sayılır?
Rom 15,27
12 Eğer başkaları sizlerden yararlanmaya yetkili sayılıyorsa, bizim yetkimiz daha önemli değil midir? Ne varki, biz bu yetkiyi kullanmadık. Mesih'in Sevindirici Haberi'ne engel olmayalım diye her güçlüğe göğüs geriyoruz.
1Ko 4,12
13 Tapınakta hizmet edenlerin tapınaktan yiyecek sağladıklarını, sunakta görev yapanların sunaktan pay aldıklarını bilmez misiniz?
14 Tıpkı bunun gibi, Rab de Sevindirici Haber'i bildirenlerin Sevindirici Haber'den geçinmelerini buyurmuştur.
Mat 10,10p
15 Ama ben bu hakların hiçbirini kullanmadım. Onlardan yararlanmak için de yazmadım bunları. Çünkü biri beni övüncümden edeceğine, ölmeyi yeğlerim.
16 Eğer Sevindirici Haber'i yayıyorsam, bu benim için övünç nedeni değildir. Bunu yapmak zorundayım. Sevindirici Haber'i yaymazsam yazıklar olsun bana!
Haİş 4,20 Haİş 9,15-16 Haİş 22,14-15 Haİş 26,16-18
17 Çünkü bunu kendi isteğimle yapıyorsam, karşılığım olur. Ama isteksizce yapıyorsam, demek ki bu kâhyalıkta bana güveniliyor.
18 Öyleyse karşılığım nedir? Sevindirici Haber'i yayarken bu sevindirici bildiriyi karşılıksız yaymak, böylece Sevindirici Haber'e ilişkin doğal hakkımı hiç kullanmamak.
2Ko 11,7
19 Özgür olmama ve kimsenin kölesi sayılmamama karşın, herkese köle oldum. Amacım daha çok kişiyi Mesih'e kazanmaktır.
Rom 6,15+ Mat 20,26p
20 Yahudiler'le Yahudi gibi oldum. Amacım Yahudiler'i Mesih'e kazanmaktır. Kendim Kutsal Yasa'nın denetimi altında olmamama karşın. Yasa altındakilere Yasa altındaymışım gibi davrandım. Amacım Yasa'nın denetimi altında olanları Mesih'e kazanmaktır.
Gal 4,4-5
21 Yasa'nın denetimi altında olmayanlara ben de Yasanın altında değilmişim gibi davrandım. Amacım Yasa'nın denetimi altında olmayanları Mesih'e kazanmaktır. Oysa Tanrı doğrultusunda Yasadan bağımsız biri değilim; Mesih Yasası'nın denetimi altındayım.
9,21 Mesih Yasası’nın denetimi altındayım: 1Ko 11,1’ in manasında, Gal 2,20+.
22 Zayıf olanlarla ben de zayıf oldum. Amacım zayıf olanları Mesih'e kazanmaktır. Herkesle her şey oldum. Amacım her yola başvurarak insanların bazılarını kurtarmaktır.
2Ko 11,29
23 Bunların tümünü Sevindirici Haber yararına yapıyorum. Amacım Sevindirici Haber'in sevincine paydaş olmaktır.
24 Bilmez misiniz? Koşu alanında yarışanların tümü koşuya katılır, ama ödülü tek kişi alır. Sizler de ödülü elde etmek amacıyla koşun.
Gal 5,7+
25 Her atlet her konuda tutkularına üstün gelmek zorundadır. Bunu solup giden bir çelengi başlarına geçirtebilmek için yaparlar. Ama bizim amacımız hiç solmayandır.
Bil 4,2 Bil 5,16 Flp 3,14 2Ti 4,7-8 1Pe 5,4 Yak 1,12 Va 2,10 Va 3,11
26 Onun içindir ki, ben gelişigüzel koşmuyorum. Yumruğumu ha-vayı döver gibi boşa atmıyorum.
27 Tam tersine, başkalarına sözü bildirdikten sonra, kendim onaylanmayan biri durumuna düşmeyeyim diye bedenime eziyet edip onu tutsak kılıyorum.
9,27 onaylanmayan biri durumuna: “reddedilmiş; kınanmış biri”. Bölüm o dönemin sporcu dilinden terimler kullanır (“men edilmiş”). Pavlus, güçlülerden kendisini taklit etmelerini ister: göksel ödüle bakarak kardeş sevgisi adına haklarından vazgeçmelerini ister, aynen zaferci olmak adına her türlü kötü alışkanlıktan vazgeçen sporcular gibi.

10

Uyarılar
1 Kardeşlerim, şunu bilmelisiniz ki, atalarımızın tümü bulutun altında korunarak hep birlikte Kızıldeniz'i aştılar.
10,1-13 Bu bölüm önceki bölümün son kelimesini (“reddedilmiş”) açıklar. Reddedilme tehlikesi mevcuttur, İsrail’in tarihinden örnekler bunu kanıtlar. Reddedilmenin nedeni gurur ve şımarıklıktı. Bu nedenle güçlüler kendilerini bu kötü huylardan sakınmalılar.
Çık 13,21 1Ko 14,22
2 Bulutta ve denizde tümü Musa'ya vaftiz edildi,
3 tümü aynı ruhsal yiyeceği yedi,
Çık 16,4-35+
4 tümü aynı ruhsal içeceği içti. Çünkü kendilerini izleyen ruhsal Kaya'dan içiyorlardı. Bu Kaya Mesih'ti.
10,4 Pavlus Korintoslular’ı akıllı ve alçakgönüllü olmalarına uyarmak üzere bulut ile Kızıl Deniz’den geçişini (vaftizin sembolleri) ve Man ekmeğiyle kayadan çıkan suyu (Efkaristiya’nın sembolleri) hatırlatır. Tanrı çöldeki İbranililere bu armağanları vermişti, buna rağmen onların büyük bir çoğunluğundan hoşnut kalmamıştı, a. 5.
10,4 Yahudi Rabbiler’in bir geleneğine göre Say 20,8’ in kayası, çölde İsrail kavmini takip ediyordu. Pavlus’a göre bu kaya tüm zamanlardan önce var olup İsrail’in tarihinde de etkisini gösteren Mesih’in sembolüdür.
Çık 17,5-6 Say 20,7-11
5 Ne var ki, Tanrı onların çoğundan hoşnut olmadı. Çünkü ölü bedenleri hasır gibi çöle serildi.
Say 14,16
6 Bu olaylar onlar gibi biz de kötülüğe özlem duymayalım diye bizim için uyarı niteliğindedir.
10,6 uyarı: “örnek” diye de tercüme edilir, Yunanca “tipos” (“suret”) kavramı kullanılmıştır. Tanrı, Mesihsel dönemin ruhsal gerçeklerini önceden bildirmek amacıyla EA’te “tiposlar” oluşturdu, 1Pe 3,21, fakat bknz. İbr 9,24. Bunlar YA’in yazarlarından sıkça vurgulanır, Pavlus onları birçok ayette hatırlatır, a. 11 ve 1Ko 9,9d,Rom 4,23d; Rom 5,14; Rom 15,4, bknz. 2Ti 3,16. Yuhanna’nın incili ya da İbraniler’e Mektup gibi bazı yazılar tamamıyla EA’in bir “tipolojisine” dayanırlar.
Say 11,4.34
7 Onlardan bazısına benzeyerek yalancı ilahlara da tapmayın. Yazılı olduğu gibi: "Halk yiyip içmeye oturdu, sonra kalkıp çılgınca eğlendi."
Çık 32,6
8 Yine onlardan bazılarının yaptığı gibi, biz de fuhuş yapmayalım. Bu olayda yirmi üç bin kişi bir günde kırıldı.
Say 25,1-9
9 Onlardan bazıları gibi, biz de Rab'bi denemeyelim. Bu olayda yılanlar tarafından yok edildiler.
Say 21,5-6
10 Onlardan bazılarının söylendiği gibi, siz de söylenmeyin. Bu olayda onlar yok edici tarafından yok edildiler.
Say 16,41-15
11 Bütün bunlar başkalarına örnek olsun diye onların başına geldi, çağların sonuna ulaşan bizleri uyarmak için yazıldı.
Çık 12,23+ 1Ko 10,6+ Rom 15,4
12 Bu nedenle sağlam durduğunu sanan düşmemeye dikkat etsin.
Gal 6,1
13 İnsanlar için olağan denemeler dışında hiçbir denenmeye uğramadınız. Ama Tanrı güvenilirdir, katlanabileceğinizden daha çetin denenmeye düşmenize izin vermeyecektir. Katlanabilmeniz için denenmeyle birlikte çıkış yolunu da sağlayacaktır.
10,13 Denenme ilk olarak denetlemek, sınamak, yüzeysel görünüşün arkasındaki gerçeği görmek anlamına gelir. Tanrı insanı derinliklerine kadar tanımasına rağmen, Yer 11,20+;2Ta 32,31, onu “dener”, insanın, kendi kalbinin derinliklerinin farkına varabilmesi için, Yar 22,1+;Çık 16,4;Yas 8,2.16; Yas 13,3;Yud 8,25-27. Ancak bu sınanmanın oluşum şekli sıkça dışsal etkenlere, şeytana, Eyü 1,8-12;Mat 4,1p+;1Ko 7,5;1Se 3,5;Va 2,10, ya da tutkulara bağlıdır, Yak 1,13-14;1Ti 6,9. Bu şekilde kavram, imanlının Tanrı’nın yardımıyla yenebileceği bir “kandırılma”, “kötülüğe eğilim” manası alır, Sir 44,20;Mat 6,13p; Mat 26,41p;Luk 8,13;1Pe 1,6-7. İsa’nın kendisi denemeye maruz kalmak istedi, Baba’nın isteğine buyun eğdiğini pekiştirmek için, Mat 4,1p+; Mat 26,39-41p;İbr 2,18; İbr 4,15. İnsanın Tanrı’yı denemesi ise Tanrı’ya hakarettir, Çık 17,2.7;Haİş 15,10+.
Sir 15,11-20 1Ko 1,9+ Yak 1,13-14 Mat 6,13 Mat 26,41
Putperestlik ve Rab’bin Sofrası
14 İşte onun için, sevgili kardeşlerim, putperestlikten sakının.
15 Aklı başında insanlara konuşur gibi konuşuyorum. Dediklerimi tartın.
16 Kutsadığımız şükran kâsesi, Mesih'in kanının paydaşlığı değil midir? Böldüğümüz ekmek Mesih'in bedeninin paydaşlığı değil midir?
10,16 şükran kasesi: Yani Son Akşam yemeğinde Mesih’in yapmış olduğu gibi üzerine takdis söylediğimiz kase.
1Ko 11,23-26+
17 Çünkü ekmek birdir. Çokluk olan bizler tek bedeniz. Çünkü hepimiz tek ekmekten pay alıyoruz.
10,17 Mesih’in bedeniyle olan birlik sayesinde Hristiyanlar Mesih’le ve kendi aralarında birleştirilirler. Efkaristiya kilisenin Mesih’te birliğini gerçekleştirir.
1Ko 12,12+
18 İsrailliler'e bakın. Sunuları yiyenler sunağa paydaş olanlar değil midir?
10,18 İsrailliler’e: Aslında “dünyasal İsrail”, harfiyen: “bedene (ete) göre İsrail”, yani tarihin İsrail halkı, bknz. Rom 7,5+. Hristiyanlar ise “Tanrı’nın İsrail’i”, Gal 6,16, gerçek İsrail halkıdır.
Lev 3,1+
19 Öyleyse ne demek istiyorum? Yalancı ilahlara kesilen sununun ya da yalancı ilahın önemi var mı?
20 Hayır! Demek istiyorum ki, uluslar sunduklarını Tanrı'ya değil, cinlere sunuyorlar. Cinlerle paydaşlık etmenizi istemem.
Yas 32,17 2Ko 6,14-16
21 Hem Rab'bin kâsesinden, hem cinlerin kâsesinden içemezsiniz. Hem Rab'bin sofrasına, hem cinlerin sofrasına paydaş olamazsınız.
10,21 a. 16-18’de Efkaristiya’da Mesih’le olan birlik, imanlıların sunağa paydaş oldukları EA’in kurban şekillerine benzetilir. a. 21’de ise Efkaristiya masası, putperest sunuların sonrasından gelen yemek şölenlerin karşısına konulur. Pavlus Efkaristya’yı “kurban sunusu” bakış açısı altında inceler.
22 Yoksa Rab'bi öfkelendirecek miyiz? Yoksa O'ndan daha mı güçlüyüz?
10,22 öfkelendirecek: Harfiyen “Tanrı’nın kıskançlığını uyandıracak”. Tanrı’nın kıskançlığı, Çık 20,5;Yas 4,24, EA’te gelin ve evlilik konularıyla bağlantılıydı, Hoş 2,19’ de ve YA’te de geçer. Kelime burada tam manasına kavuşur, çünkü gerçek Tanrı’ya bağlılık, putlarla “birliği” olanaksız kılar. Diğer ayetlerde ise pahası ne olursa olsun muhafaza edilmesi gereken bir sadıklığı, 2Ko 11,2, ya da imanın hizmetindeki şevkli çabayı belirtir, Haİş 22,3;Rom 10,2;Gal 1,13-14;Flp 3,6.
Yas 4,24+
Uygulamalar
23 Her şey yasaldır; ama her şey yararlı değildir. Kuşkusuz her şey yasaldır, ama her şey yapıcı değildir.
1Ko 6,12+ Rom 14,19 Rom 15,2
24 Kimse kendi yararını aramasın, başkasının yararını arasın.
1Ko 10,33 Flp 2,4
25 Et pazarında satılan her şeyi vicdanınız rahatsız olmadan yiyin.
26 Çünkü, "Yeryüzü ve içindeki her şey Rab'bindir."
Mez 24,1
27 inanlı olmayan biri sizi evine çağırır, siz de gitmek isterseniz, önünüze konulan her şeyi vicdanınız rahatsız olmadan yiyin.
28 Ama biri çıkar da size, "Bu yalancı ilahlara kesilmiştir" derse, bu bilgiyi verenin yararına ve vicdan rahatlığı için onu yemeyin.
29 Vicdan rahatlığı diyorum. Bu kendi vicdanınız değil, karşınızdakinin vicdanıdır. Yi-ne biri, "Başka birinin vicdanı elvermiyor diye neden benim özgürlüğüm kısıtlansın?" diyebilir,
10,29 Diğer insanların yanılan vicdanlarına saygı göstermek üzere bu şekilde davranılmalı, yanlış kararlarına boyun eğmek için değil.
30 "Teşekkür ederek, Tanrı'ya şükür sunarak yediğim şey için neden kötüleneyim?"
Sonuç
31 Ne yerseniz yiyin, ne içerseniz için, ne yaparsanız yapın, tümünü Tanrı'nın yüceliği için yapın.
Kol 3,17 1Pe 4,11
32 Yahudiler'e, Yunanlılar'a, Tanrı'nın kilisesine tökez olmayın.
1Ko 1,2+ 1Ko 9,19-23
33 Bana gelince, her zaman, herkesi hoşnut etmeyi ilke edindim. Kendi yararımı değil, kurtuluş bulmaları için birçoklarının yararını arıyorum
Rom 15,2 2Ko 10,24+

11

1 Ben nasıl Mesih'i örnek aldıysam, siz de beni örnek alın.
2Se 3,7+
C. Cemaatlerde Düzen
Kadınların Başörtüsü
2 Her konuda beni anımsadığınız ve size aktardığım öğretileri tuttuğunuz için sizleri övmem gerekir.
1Se 2,13+ 1Se 4,1-2 2Se 2,15 1Ko 15,1-3
3 Şunu bilmenizi istiyorum: Her erkeğin başı Mesih'tir. Kadının başı erkektir. Mesih'in başı Tanrı'dır.
Ef 5,23+ 1Ko 3,23
4 Başı örtülü olarak dua ya da peygamberlik eden her erkek, başının saygınlığını hiçe indirir.
11,4 başının saygınlığını hiçe indirir: Yani “açılmış yüzle Rab’bin yüceliğini yansıtmak” yerine, 2Ko 3,18, karşısında saklanmaya çalıştığı Mesih. Bu bölümde, a. 1-16, Pavlus Yunanca “kefale” (“baş”) kelimesinin çift anlamını (“kafa” ve “önder”) bir kelime oyunu olarak kullanır.
Haİş 11,27+
5 Öte yandan, başı örtülmemiş olarak dua ya da peygamberlik eden her kadın başının saygınlığını hiçe indirir. Böyle davrananla başını tıraş eden arasında hiçbir ayrım yoktur.
2Ko 3,18
6 Kadın başını örtmeyecekse, saçlarını da kessin! Madem kadının saçlarını kesmesi ya da tıraş etmesi saygınlığını hiçe indiriyor, başını örtmesi zorunludur.
1Ko 11,15
7 Ama erkek başını örtmemeli. Çünkü o, Tanrı'nın benzeri ve yüceliğidir. Oysa kadın erkeğin yüceliğidir.
Yar 1,26-27
8 Çünkü erkek kadından değil, ama kadın erkekten yaratıldı.
Yar 2,21-23
9 Üstelik erkek kadın için değil, ama kadın erkek için yaratıldı.
1Ko 14,34
10 İşte bu nedenle ve melekler yüzünden kadının başı üzerinde bir yetki bulunduğunu belgeleyen bir simgeye gerek vardır.
11,10 melekler: Yas 23,14’ i yorumlayan bir Yahudi geleneğine göre meleklerin gözle görünmeyen mevcudiyeti, insanı doğru düzene ve ahlaki bir yaşama mecbur eder.
11 Kaldı ki, Rab'de kadın erkekten, erkek de kadından bağımsız düşünülemez.
12 Çünkü kadın erkekten yaratıldığı gibi, erkek de kadından doğar. Ama her şey Tanrı'dan oluşur.
13 Sorunu kendiniz tartın: Kadının başı örtülmemiş durumda Tanrı'ya dua etmesi hiç yakışık alır mı?
14 Erkeğin uzun saçlı olmasının onu gözden düşürdüğünü, doğanın kendisi bize öğretmez mi?
15 Oysa kadının uzun saçlı olması onun onuru sayılmaz mı? Çünkü uzun saç kendisine bir örtü olarak verilmiştir.
16 Bu konuda sürtüşmek isteyen olursa, ne bizim böyle bir alışkanlığımız vardır, ne de Tanrı kiliselerinin.
1Ko 4,17 1Ko 7,17 1Ko 14,33 1Ko 1,2+
Rab’bin Sofrası
17 Şimdi bildireceğim konuda sizleri övemem; çünkü ruhsal toplantılarınız yüce amaçtan çok, kötü amaca yöneliyor.
18 Her şeyden önce, kilise olarak toplandığınızda aranızda ayrılıklar bulunduğunu duyuyorum. Bunda gerçek payı olduğuna inanıyorum.
19 Aranızda ayrılık bulunması zorunludur. Öyle ki, onaylananlarınız açığa çıksın.
20 Toplandığınızda, Rab'bin yemeğini yemek için buluşmuyorsunuz.
21 Her biriniz öbüründen önce yemeğini yiyor. Biri aç kalıyor, Öbürü sarhoş oluyor.
11,21 yemeğini: Aslında “kendi yemeğini”. “Kendi yemeği”, bencillikten oluşan gruplaşmalar yerine kardeş sevgisinde ortak bir kutlama gerektiren a. 20’deki “Rab’bin yemeği” ile karşılaştırılır.
22 Bu nasıl olur? Yiyip içmek için evleriniz yok mu? Yoksa. Tanrı'nın kilisesini küçümsüyor musunuz? Yiyeceği olmayanları utandırmak mı istiyorsunuz? Size ne diyeyim? Sizi öveyim mi? Hayır, bu konuda övemem.
1Ko 1,2+
23 Rab'den aldığımı sizlere ilettim. Rab İsa ele verildiği gece ekmek aldı,
11,23 Rab’den aldığını: Direk bir esinlenme vasıtasıyla değil, fakat Rab’be dayanan bir gelenek ile.
1Ko 15,3+ Mat 26,26-29 Mar 14,22-25 Luk 22,14-20 1Ko 10,16-17
24 teşekkür sunduktan sonra onu böldü ve, "Bu sizler için verilen bedenimdir" dedi, "Bunu anılmam için yapın!"
25 Aynı biçimde, akşam yemeğinden sonra kâseyi aldı ve, "Bu kâse kanımda yeni antlaşmadır" dedi, "Her içtiğinizde bunu beni anmak için yapın."
11,25 Pavlus’un metni Luka’nınkine yakındır, Luk 22,19-20.
Çık 12,14 Çık 24,8 Yas 16,3 İbr 8,6-13 Yer 31,31+
26 Bu nedenle, her ekmeği yediğiniz ve kâseden içtiğiniz zaman Rab’bin gelişine dek Rab'bin ölümünü bildirmiş olursunuz.
1Ko 16,22 Va 22,17.20
27 İşte onun için, uygun olmayan biçimde her kim ekmeği yer, Rab'bin kâsesinden içerse, Rab’bin bedenine ve kanına karşı suçlu olur.
28 Kişi önce kendini sınasın, sonra ekmekten yesin, kâseden içsin.
29 Çünkü o bedeni farketmeden yiyip içen kendine karşı yargı yer, yargı içer.
11,29 bedeni fark etmeden yiyip içen: Bazı metinlerde “layık olmadan yiyip içen”.
30 İşte bu yüzdendir ki, içinizden birçoğu hastadır, sağlığını yitirmiştir, birçoğu da ölmüştür.
11,30 Yani Pavlus’a göre, Rab’bin bedeni ve kanına karşı saygısız davrandıklarından dolayı birçok Korintos’lu hastalıklara, hata ölüme maruz kaldı.
31 Kendimizi yargılasaydık Tanrı tarafından yargılanmayacaktık.
32 Ama Rab tarafından yargılanırken terbiye ediliyoruz. Öyle ki, dünyayla bir arada yargılanmayalım.
11,32 Rab’bin verdiği “terbiyeler” son yargının ön aşamaları olan “yargılardır”. Amaçları insanın tövbesidir, nihai mahkûmiyete maruz kalmamak için, a. 32. Herkes kendisini, özellikle Rab’bin yemeği, yani Mesih’in bedeniyle olan birlik konusunda, denetlemiş olsaydı bu yargılara gerek duyulmayacaktı, a. 29.
Yas 8,5+
33 Bu durumda, kardeşlerim, yemek için toplandığınızda birbirinizi bekleyin.
34 Aç olan evinde yesin. Öyle ki, ruhsal toplantılarınız tanrısal yargıya dönüşmesin. Öbür konular üzerinde oraya geldiğimde bilgi vereceğim.

12

Ruhsal Armağanlar (“Karizmalar”)
1 Kardeşlerim, ruhsal armağanlara gelince, bu konuda bilgisiz kalmanızı istemiyorum.
12,1 Bölüm 12-14 Ruh’un armağanlarının (“karizmaların”) doğru kullanışından bahseder. Bu armağanlar, putperestlikten gelen düşünce şekilleri henüz tam olarak atmayan genç cemaatleri imanda desteklemek üzere Ruh’un mevcudiyetinin görülür belirtisi olarak verilir. Korintoslu’lar, görünüşte daha dikkat çekici “karizmalara” fazla önem verme denemesini yaşayıp onları putperest ritleri taklit etmek amacıyla tamamen düzensiz bir şekilde kullanmak isterler. Pavlus bu armağanların cemaatin yararı için verildiğini ve bu nedenle düşmanlıklara sebep vermemeleri gerektiğini vurgular, bölüm 12. Sonra ise sevginin her şeyden üstün olduğunu gösterir, bölüm 13. Sonunda Ruh’un armağanlarının önemine göre sıralanışı, cemaatin oluşturulmasındaki katkılarına bağlı olduğunu açıklar, bölüm 14.
2 Biliyorsunuz, putperestken bir şekilde dilsiz yalancı ilahlara yöneltildiniz.
3 Bu nedenle, bilmenizi isterim ki, Tanrı Ruhu'yla etkilenen hiç kimse, "İsa lanet-lensin" demez. Kutsal Ruh'la etkilenmeyen de, "İsa Rab'dir" diyemez.
Yuh 14,26+ 1Yuh 4,1-3 Haİş 2,21+.36+ Rom 10,9 Flp 2,11
Karizmaların Çeşitliliği ve Birliği
4 Ruhsal armağanlar çeşit çeşittir, ama onları sağlayan Ruh aynıdır.
5 Bunun gibi, çeşitli hizmetler vardır, ama bunu sağlayan Rab aynıdır.
6 Çeşitli işler vardır; ama her insanda her işi uygulayan Tanrı aynıdır.
12,6 Kutsal Üçlü Birliğin ifade edilişi şekline dikkat çekilir, bknz. 2Ko 13,13+.
7 Genel yarar için herkese Ruh'u açıklayan bir armağan verilir.
Haİş 1,8+ 1Ko 12,28-30 Rom 12,6-8
8 Ruh aracılığıyla birine bilgece konuşma yeteneği verilir, aynı Ruh aracılığıyla başka birine bilgi verilir.
12,8 bilgece konuşma yeteneği: Büyük ihtimalle tanrısal hayat ve Tanrı’nın içimizdeki yaşamından bahseden en yüksek Hristiyan gerçekleri anlatma, iletme armağanı. İbr 6,1’ e göre Mesih ilanının en “yetkin” şekli, bknz. 1Ko 2,6-16.
12,8 bilgi: Hristiyanlığın temeli gerçeklerini iletme armağanı. İbr 6,1’ e göre Mesih öğretiminin başlangıcı.
9 Yine aynı Ruh aracılığıyla birine iman, o tek Ruh'la başkasına hastaları iyi etmek için ruhsal armağanlar verilir.
12,9 iman: Sıra dışı bir iman, bknz. 1Ko 13,2.
10 Birine mucizeler oluşturan güçlü işler, başkasına peygamberlik, başkasına ruhları ayırt edebilme yeteneği, başkasına bilinmeyen dilde konuşma, başkasına da bu dili çevirme yeteneği verilir.
12,10 Peygamberlik armağanı hakkında bknz. Haİş 11,27+. “Ruhları ayırt edebilme” ise karizmatik olguların kaynağını (Tanrı, doğa, kötü olan) görebilme armağanıdır.
12,10 bilinmeyen dilde konuşma: “Dil konuşma” (“glosolali”) armağanı, Kutsal Ruh’un etkisiyle az çok kendinden geçmiş bir durumda anlaşılmaz sesler çıkartarak Tanrı’yı övme armağanıdır. Pavlus bunu “bilinmeyen dilde konuşma” diye adlandırır, 1Ko 14,2.4.5 vs. Bu “karizma”, kilisenin ilk yıllarında Ruh’un imanlıların kalplerini inişinin ilk sezilir etkisi olarak görülürdü, bknz. Haİş 2,3-4; Haİş 10,44-46; Haİş 11,15; Haİş 19,6.
Haİş 11,27+ 1Yuh 4,1-3 Haİş 2,4+
11 Bunların tümünü tek ve aynı Ruh etkin kılar. Herkese istemi uyarınca ayrı ayrı dağıtır.
Beden Benzetmesi
12 Nasıl ki beden de tektir, ama birçok üyesi vardır. Çok sayıda üyesi olmasına karşın beden tektir. Mesih de böyledir.
12,12-30 Toplumu, uzuvlarının farklılıklarına rağmen bir birlik oluşturan bedene benzetilmesi Antik edebiyatında yaygındı, ancak Pavlus, onu Mesih’e ilk imanına dayandırır, Gal 1,15d, bknz. Haİş 9,4d. Bedeninde dirilmiş ve Ruh ile canlanan Mesih, Rom 1,4+, yeni dünyanın ilk ürünüdür, 1Ko 15,23. Hristiyanlar da bedenleriyle ona bağlı olurlar, vaftiz, 1Ko 12,13, bknz. Rom 6,4+, ve Efkaristiya, 1Ko 10,16d, sayesinde. Böylece O’nun uzuvları olurlar, 1Ko 6,15, ki bu uzuvların her biri O’nun bedenine bağlıdır ve böylece hep birlikte Mesih’in “mistik” bedenini oluşturur, 1Ko 12,27, bknz. Rom 12,4d. 1Ko’dan başlayarak ortaya çıkan bu öğreti Pavlus’un öbür mektuplarında daha da geliştirilir. Bedene göre haçlandırılmış ve Ruh’ta canlandırılmış Mesih’in bedeninde, Ef 2,14-18;Kol 11,22, kendi uzuvları olan insanların barıştırıldığı orada da söylenir, Ef 5,30, ancak tüm Hristiyanları tek bir ruhta toplayan bu bedenin birliği, Ef 4,4;Kol 3,15, ve kilise ile olan özdeşliği, Ef 1,22d; Ef 5,23;Kol 1,18.24, da ha fazla vurgulanır. Böylece bir şahsiyet olarak görülen bedenin, Ef 4,12d;Kol 2,19, başı Mesih’tir, Ef 1,22; Ef 4,15d; Ef 5,23;Kol 1,18; Kol 2,19, bknz. 1Ko 12,21. Bunun dayanağı “güçlerin başı” olan Mesih düşüncesidir, Kol 2,10. Ayrıca beden, Kirios’un egemenliğinde birleştirilen tüm evreni de kapsar, Ef 1,23+, bknz. Yuh 2,21+.
12,12 Mesih de böyledir: İnsanın bedeni, uzuvlarının çokluğunu nasıl birleştiriyorsa, kilisesinin birlik ilkesi olan Mesih de tüm Hristiyanları bedeninin birliğinde toplar.
Rom 12,4-5
13 Çünkü tek Ruh'ta hepimiz --ister Yahudi, ister Yunanlı, ister köle, ister özgür olalım-- bir tek bedene vaftiz edildik. Ve hepimize tek Ruhtan içirildi.
Ef 4,4-6 Gal 3,28 Kol 3,11 Flm 1,16+
14 Beden tek üyeden değil, birçok üyeden oluşur.
15 Ayak, "Ben el değilim, onun için bedene bağlı sayılmam!" dese bile, bu onun bedenle ilişkisini kesmez.
16 Kulak, "Ben göz değilim, onun için bedene bağlı sayılmam!" dese bile, bu onun bedenle ilişkisini kesmez.
17 Tüm beden bir göz olsaydı, nasıl duyardık? Ya da tüm beden bir kulak olsaydı, nasıl koklardık?
18 Ama gerçek şudur ki, Tanrı kendi isteği uyarınca üyelerden her birini bedenin gerekli yerine koymuştur.
19 Tümü bir tek beden üyesi olsaydı, beden diye bir şey kalmazdı.
20 Ama gerçek şudur ki, birçok üye olmakla birlikte, tek beden vardır.
21 Göz ele, "Sana gereksinmem yok!" diyemez. Bunun gibi, baş ayaklara, "Size ge-reksinmem yok!" diyemez.
22 Tam tersine, bedenin daha zayıf görünen üyelerine duyulan gereksinme en önde gelir.
23 Bedenin en az saygıdeğer saydığımız üyelerine daha üstün saygı gösteririz. Güzel olmayan üyelerimiz düzenli bakımı gerektirir.
24 Oysa düzeni yerinde olan üyelerin buna gereksinmesi yoktur. Ama Tanrı bedeni birleştirirken, geride kalan üyeye daha üstün onur ayırmıştır.
25 öyle ki, bedende ayrılık olmasın; üyeler birbirleri için aynı kaygıyı taşısın.
26 Bir üye acı çekerse, üyelerin tümü birlikte acı çeker. Bir üye yücelirse, üyelerin tümü birlikte sevinir.
Rom 12,15
27 Sizlere gelince, Mesih'in bedeni ve teker teker O'nun üyelerisiniz.
1Ko 12,7-11 Rom 12,6-8 Ef 4,11
28 Tanrı kilisesinde ilkin bazılarını haberci atadı; ikinci olarak peygamberleri, üçüncü olarak öğretmenleri atadı. Sonra mucize yapanları, sonra hastaları iyileştirmek için ruhsal armağanla donatılanları, başkalarına yardım edenleri, yöneticileri, bilinmeyen dilde konuşanları atadı.
12,28 “Öğretmenlere” her cemaatte düzenli ve sürekli öğretme görevi verilmişti, bknz. Haİş 13,1+.
12,28 yardım edenleri: Kardeş sevgisinin eylemlerini gerçekleştirme armağanı.
12,28 yöneticileri: Cemaatleri “yönlendirmek” (dümenciliğe benzetilebilir) armağanı, düzen sağlamak üzere.
Rom 1,1+ Haİş 11,27+
29 Tümü haberci mi? Tümü peygamber mi? Tümü öğretmen mi? Tümü mucize mi yapıyor?
30 Tümü hastaları iyileştirmek için ruhsal armağanlarla mı donatıldı? Tümü bilinmeyen dilde mi konuşuyor? Tümü bu dili mi çeviriyor?
31 Daha üstün ruhsal armağanları gayretle isteyin.
12,31-13,13 Bölüm üç kısımdan oluşur: sevginin öncülüğü, a. 1-3, sevginin eylemleri, a. 4-7, sevginin kesintisiz sürekliliği, a. 8-13. Bahsedilen, kardeş sevgisidir. Tanrı’ya sevgiden direk olarak bahsedilmiyorsa dahi konuya dahildir, özellikle iman ve ümidin de geçtiği a. 13’te.
Karizmaların Sırası. Sevgi Ezgisi
31b Ama ben size daha da üstün bir yol göstereceğim.

13

1 İnsanların ve meleklerin dilleriyle konuşsam, ama sevgim olmasa, ses veren bir pirinç çalgı ya da gürültü çıkaran bir zil durumuna düşerim.
13,1 Tutkulu ve bencil sevginin aksine “agape”, diğerlerin iyiliğini isteyen bir sevgidir. Bu sevginin kaynağı Tanrı’dır: O ilk olarak sevdi, 1Yuh 4,19, ve günahkârları kendisiyle barıştırıp, Rom 5,8; Rom 8,32-39;2Ko 5,18-21;Ef 2,4-7, bknz. Yuh 3,16d;1Yuh 4,9-10, onları seçilmişler, Ef 1,4, ve oğulları kılmak üzere, 1Yuh 3,1, oğlunu feda etti. İlk olarak Baba Tanrı’ya atfedilen, Rom 5,5; Rom 8,39;2Ko 13,11.13;Flp 2,1;2Se 2,16, bknz. 1Yuh 2,15, ve Tanrı’nın özü olan bu sevgi, 1Yuh 4,7d.16, aynı şekilde Oğul’da da bulunur, Rom 8,35.37.39;2Ko 5,14;Ef 3,19;1Ti 1,14;2Ti 1,13. O, Baba tarafından sevildiği gibi Baba’yı sever, Ef 1,6;Kol 1,13, bknz. Yuh 3,35; Yuh 10,17; Yuh 14,31, insanları da Baba’sı gibi sever, Yuh 13,1.34; Yuh 14,21; Yuh 15,9, ve onlar için hayatını feda eder, 2Ko 5,14d;Gal 2,20;Ef 5,2.25;1Ti 1,14d, bknz. Yuh 15,13;1Yuh 3,16;Va 1,5. Sevgiyi Hristiyanların kalplerine döken, Rom 5,5+, bknz. Gal 5,22, Kutsal Ruh’un da sevgisidir, Rom 15,30;Kol 1,8. Kutsal Ruh, insanların Yasa’nın temel buyruğunu yerine getirebilmelerini sağlar, bknz. Rom 8,4: Tanrı’yı ve komşuyu sevmek, Mat 22,37-40p;Rom 13,8-10;Gal 5,14. Çünkü kardeşlere ve hatta düşmanlara gösterilen sevgi, Mat 5,43-48p, Tanrı’nın sevgisinin gerekli sonucu ve gerçek belirtisidir, 1Yuh 3,17; 1Yuh 4,20d. İsa’nın verdiği, Yuh 13,34d; Yuh 15,12.17;1Yuh 3,23 vs., ve havarilerin sürekli vurguladıkları yeni buyruktur, Rom 13,8;Gal 5,13d;Ef 1,15;Flp 2,2d;Kol 1,4;1Se 3,12;2Se 1,3;Flm 1,5.7, bknz Yak 2,8;1Pe 1,22; 1Pe 2,17; 1Pe 4,8;1Yuh 2,10; 1Yuh 3,10d.14 vs. Pavlus da kendilerinkini sever, 2Ko 2,4; 2Ko 12,15 vs., ve onlar tarafından da sevilir, Kol 1,8;1Se 3,6 vs. Alçakgönüllülük, kendisinden vazgeçme, kendisini feda etmek, Rom 12,9d;1Ko 13,4-7;2Ko 6,6;Flp 2,2d, hizmet, Gal 5,13, bknz. İbr 6,10, ve karşılıklı yardımlaşma, Ef 4,2, bknz. Rom 14,15;2Ko 2,7d, temelindeki bu sevgi, eylemlerde, 2Ko 8,8-11.24, bknz. 1Yuh 3,18, ve Tanrı’nın buyruklarını yerine getirmekte, Yuh 14,15;1Yuh 5,2d vs., kendisini ispatlamalı ve imanı etkin hale getirmeli, Gal 5,6, bknz. İbr 10,24. Sevgi, mükemmelliğin bağıdır, Kol 3,14, bknz. 2Pe 1,7, ve “günahları örter”, 1Pe 4,8, bknz. Luk 7,47. Tanrı’nın sevgisine dayanarak hiç bir şeyden korkmaz, Rom 8,28-39, bknz. 1Yuh 4,17d. Hakikat içerisinde uygulamaya konulduğunda, Ef 4,15, bknz. 2Se 2,10, insana gerçek ahlaki anlamını kazandırır, Flp 1,9d, ve insanın, tanrısal gizeminin ruhsal boyutu olan, ve tüm “tanımanın” üstünde olan Mesih’in sevgisini, Ef 3,17-19, bknz. 1Ko 8,1-3; 1Ko 13,8-12, anlayabilmesini sağlar, Kol 2,2, bknz. 1Yuh 4,7. Mesih’in, Ef 3,7, ve tüm Kutsal Üçlü Birliğin kalplerde konut kurmasını sağlar, 2Ko 13,13+, bknz. Yuh 14,15-23;1Yuh 4,12. Bununla, teolojik erdemlere bağlı bir yaşamın yeşermesini sağlar, bknz. Rom 1,16+; Rom 5,2+. Sevgi bu erdemlerin kraliçesidir, 1Ko 13,13, çünkü sadece sevgi geçici değildir, 1Ko 13,8, Tanrı’yı “olduğu gibi görmekle” gelişir, 1Ko 13,12, bknz. 1Yuh 3,2, Tanrı, kendisine sevenlere vaat ettiği iyilikleri kendisinin seçtiklerine verdiği zaman, 1Ko 2,9;Rom 8,28;Ef 6,24;2Ti 4,8, bknz. Yak 1,12; Yak 2,5.
2 Peygamberlik etme yeteneğim olsa, tüm gizleri ve bilgileri bilsem, üstelik dağları yerinden oynatabilecek kadar imana sahip olsam, ama sevgim olmasa, bir hiçim.
Mat 7,22 Mat 17,20 Yak 2,14-17
3 Sahip olduğum her şeyi yardım olarak versem, bedenimi de yakılmaya sunsam, ama sevgim olmasa, bu bana hiçbir şey kazandırmaz.
Mat 6,2 Dan 3,95
4 Sevgi sabırlıdır, iyilikle davranır, kıskançlık tanımaz. Sevgi büyüklenmez, böbürlenmez,
13,4-7 Bu ayetlerde sevgi on beş fiil ile tasvir edilir. Özellikleri soyut kavramlarla değil, yaptığı eylemleriyle tanımlanır.
Rom 12,9-10 Rom 13,8-10 1Se 5,14-15
5 utandırıcı bir şey yapmaz, kendi çıkarını gözetmez, içerlemez, kötülüğün hesabını tutmaz.
6 Haksızlık karşısında sevinmez, gerçek karşısında sevinir.
7 Sevgi her güçlüğe dayanır, her şeye inanır, her şeyden umutlanır, her duruma katlanır.
Özd 10,12
8 Sevgi asla son bulmaz. Peygamberliklere gelince, sona erecekler. Diller ortadan kalkacak, bilgi de yok olacak.
13,8 Tamamlanmamış, a. 11, ve dolaylı, a. 12, “Tanrı’yı tanıma, bilme” geçicidir, yerini “Tanrı’yı yüz yüze görebilme” fırsatı alacak. Ancak sevgi geçici değildir, seçilmişlerde, dünyada sahip oldukları sevginin aynısı devam eder.
1Ko 13,13 Haİş 2,4+ Haİş 11,27+
9 Çünkü bilgimiz de, peygamberliğimiz de tam değil, kısıtlıdır.
10 Ama Yetkin Olan geldiğinde, kısıtlı olan ortadan kalkacaktır.
11 Çocukken çocuk gibi konuşur, çocuk gibi anlar, çocuk gibi düşünürdüm. Olgunluk döneminde çocukluğa özgü davranışları geride bıraktım.
12 Çünkü şimdi her şeyi aynada silik bir görüntü gibi görüyoruz; ama o zaman yüz yüze göreceğiz. Şimdi kısıtlı olarak biliyorum; ama Tanrı'nın beni tam olarak bildiği gibi, o zaman ben de tam olarak bileceğim.
2Ko 5,7 Say 12,8 1Yuh 3,2 Gal 4,9
13 Şimdi kalıcı olan üç şey vardır: İman, umut ve sevgi. İçlerinden en üstünüyse sevgidir.
13,13 üç şey: “Üçü birlikte”, ya da “sırf bu üç şey” manasında. Bu üçlü grup Pavlus’ta 1Se 1,3’ den beri görülür ve büyük olasılıkla ondan önce de vardı. Hristiyan var oluşunun bir betimlemesidir ve daha sonra “üç teolojik erdem” diye adlandırırlar. Bu üçlü, sıralanışında bazı farklar göstererek, mektuplarda sıkça geçer: 1Se 5,8;1Ko 13,7.13;Gal 5,5d;Rom 5,1-5; Rom 12,6-12, bknz. Kol 1,4-5;Ef 1,15-18; Ef 4,2-5;1Ti 6,11;Tit 2,2;İbr 6,10-12; İbr 10,22-24;1Pe 1,3-9.21d. Ayrıca şu bağlantılar bulunur: iman ve sevgi, 1Se 3,6;2Se 1,3;Flm 1,5, sabır ve iman, 2Se 1,4, sevgi ve sabır, 2Se 3,5. Bknz. 2Ko 13,13+.

14

Cemaate Yararı Bakımından Karizmaların Sırası
Haİş 2,4+ Haİş 11,27+
1 Sevginin ardından koşun; ruhsal armağanları, özellikle peygamberlik etmeyi gayretle isteyin.
1Se 5,20 Haİş 11,27+
2 Çünkü bilinmeyen dilde konuşan, insanlarla değil Tanrı'yla konuşur. Çünkü kimse onu anlamaz; yalnızca ruhta gizler konuşur.
Haİş 2,4+ Rom 1,9+
3 Öte yandan, peygamberlik eden yapıcı, yüreklendirici, avutucu sözlerle insanlarla konuşur.
4 Bilinmeyen dilde konuşanın yapıcılığı kendine, peygamberlik edenin yapıcılığı ise kiliseye yöneliktir.
5 Hepinizin bilinmeyen dilde konuşmanızı isterdim; ama daha önemlisi, peygamberlik etmenizi isterdim. Diller kilisenin gelişmesi için çevrilmedikçe peygamberlik eden kişi bilinmeyen dilde konuşandan daha önemlidir.
Say 11,29
6 Kardeşlerim, şimdi varsayalım ki, bilinmeyen dilde konuşarak yanınıza geldim. Size bir vahiy, bir bilgi, bir peygamberlik, ya da bir öğreti getirmedikten sonra gelişimin ne yararı olur?
7 Kaval olsun, saz olsun, cansız çalgılar bile belirgin, ayrı ayrı sesler çıkartırlar. Öyle olmasa, kaval mı, saz mı çalındığı nasıl anlaşılır?
8 Borazan açık-seçik bir ses vermese, savaşa kim hazırlanır?
9 Bunun gibi siz de bilinmeyen dilde kolayca anlaşılabilen bir söz söylemezseniz, ne dendiğini kim anlayabilir? Bu durumda havaya konuşmuş olursunuz.
10 Dünyada çeşit çeşit diller vardır. Hiçbiri de anlamsız değildir.
11 Ne var ki, sesin anlamını bilmezsem konuşana yabancı olurum; konuşan da bana yabancı olur.
14,11 yabancı: Harfiyen “barbar”, yani Yunanca bilmeyen biri.
12 İşte bunun gibi, siz de ruhsal armağanlara çok istekli olduğunuza göre, kilisenin gelişmesine yarayacak armağanlarla zenginleşmeyi arayın.
13 Bu nedenle, bilinmeyen dilde konuşan, çeviri yapabilmek için dua etsin.
14 Çünkü eğer bilinmeyen dilde dua ediyorsam, ruhum dua etmekte ama aklım buna katılmamaktadır.
15 Öyleyse bundan nasıl bir sonuç çıkarılabilir? Ruhumla dua edeceğim, bunun yanı sıra aklımla da dua edeceğim. Ruhumla ilahi söyleyeceğim, bunun yanı sıra aklımla da ilahi söyleyeceğim.
16 Böyle olmasaydı, sen ruhunla Tanrı'yı kutsarken, ruhsal armağanı almayanlardan biri senin teşekkür sunmana nasıl, "Amin" diyebilir? Çünkü o senin ne dediğini bilmiyor.
2Ko 1,20
17 Teşekkür sunman yerinde olsa da karşındaki kişiyi geliştirmiyor.
18 Hepinizden daha çok bilinmeyen dilde konuşabildiğim için Tanrı'ya şükürler olsun!
19 Ne var ki, kilisede başkalarını da eğitmek için, zihnimden beş sözcük söylemeyi bilinmeyen bir dille on bin sözcük söylemeye yeğlerim.
20 Kardeşlerim, çocuk gibi düşünmeyin. Kötülük karşısında bebek gibi, ama düşüncede olgun olun.
Ef 4,14 Rom 16,19
21 Kutsal Yasa'da şu yazılıdır: "Bu halka anlaşılmaz diller konuşan kişiler aracılığıyla, yabancıların dudaklarıyla konuşacağım. O zaman bile beni dinlemeyecekler. Rab böyle buyuruyor."
Yşa 28,11-12
22 Yani bilinmeyen dil armağanı inananlar için değil, inanmayanlar için bir belirtidir. Peygamberlik ise inanmayanlar için değil, inananlar için bir belirtidir.
23 Bu nedenle, tüm kilise bir yerde toplansa ve herkes bilinmeyen dilde konuşsa, bu arada ruhsal armağanı almayanlar ya da inanmayanlar içeri girse, çıldırmış olduğunuzu söylemezler mi?
Haİş 2,4.13
24 Ama herkes peygamberlik etse, bu arada inanmayan ya da ruhsal armağanı almayan biri içeri girse, herkesçe eleştirilir, herkesçe yargılanır.
25 Yüreğinin gizli-kapaklı yönleri açığa çıkar. Öyle ki, yüzüstü düşüp Tanrı'ya tapınır, "Tanrı gerçekten aranızdadır" der.
Yşa 45,14 Zek 8,23
Karizmalara Dair Talimatlar
26 Öyleyse nasıl olmalı, kardeşlerim? Ruhsal toplantılarınızda herkesin bir ilahisi, bir öğretisi, bir vahyi, bilinmeyen dilde bir sözü, bir çevirisi vardır. Bunların tümü topluluk için yapıcı olmalı.
27 Biri bilinmeyen bir dilde konuşuyorsa, iki ya da en çok üç kişi sırayla konuşsun, bir kişi de çeviri yapsın.
28 Ama çevirmen yoksa her biri kilisede ağzını açmasın; içinden kendi kendine ve Tanrı'ya seslensin.
29 Peygamberlerden iki ya da üç kişi konuşsun; öbürleri söylenenleri iyice düşünüp tartsın.
30 Orada oturanlardan birine bir vahiy gelecek olursa, ilk konuşan ağzını kapasın.
31 Çünkü her biriniz teker teker peygamberlik edebilirsiniz. Öyle ki, tümü öğrensin, cesaret bulsun.
32 Peygamberlerin ruhu peygamberlere bağımlı olur.
33 Çünkü Tanrı kargaşalığın değil, esenliğin Tanrısı'dır.
1Ko 11,16+ Haİş 9,13+
33b Kutsalların tüm kiliselerinde olduğu gibi,
34 kadınlar kilisede sessiz kalsınlar. Çünkü onların konuşmalarına izin verilmemiştir. Yasanın bildirdiği gibi uysal olsunlar.
Yar 3,16 1Ko 11,3.9
35 Öğrenmek istedikleri bir şey varsa, evde kocalarına sorabilirler. Kadının kilisede konuşması saygınlığı hiçe indirir.
1Ko 11,5
36 Ne oluyor? Yoksa Tanrı'nın sözü sizden mi çıktı, ya da yalnızca sizlere mi erişti?
14,36 Cevap “hayır” olduğuna göre Pavlus, Korintoslular’ı diğer cemaatlerin uyguladığı kuralları kabul etmeleri için uyarır.
37 içinizde peygamber olduğunu ya da ruhsal armağanlarla donatıldığını düşünen varsa, size yazdıklarımın Rab buyruğu olduğunu bilsin.
1Ko 2,16 1Ko 7,40
38 Eğer biri bunu kabul etmezse, kendisi de tanınmayacaktır.
14,38 tanınmayacaktır: Tanrı onu kendisine ait olarak tanımayacak. Bazı metinlerde “tanımasın” (yani: “boşuna uğraşmasın” anlamında) diye geçer: Pavlus tartışmayı aniden bitirir, bknz. 1Ko 11,16;Flp 3,15.
1Ko 15,34
39 Özet olarak, kardeşlerim, peygamberlik etmeyi gayretle isteyin ve bilinmeyen dilde konuşulmasına engel olmayın.
40 Her şey düzenli ve uyumlu olsun.

15

3. Ölülerin Dirilişi
Diriliş Gerçeği
1 Şimdi, kardeşlerim, sizlere bildirdiğim Sevindirici Haber'den söz etmek istiyorum. Almış olduğunuz ve benimsediğiniz Haber'dir bu.
15,1d Korintoslu Hristiyanların bazıları ölülerin dirilişini reddediyordu, 1Ko 15,12. Yunanlıların gözünde “diriliş” saçma bir düşünceydi, Haİş 17,32+, Yahudiler ise adım adım önce bir önsezi, Mez 16,10+;Eyü 19,25+;Hez 37,10+, sonrasında ise belirgin bir öğreti geliştirirler, Dan 12,2+.3+;2Mak 7,9+. Korintoslular’ın yanılgısıyla mücadele etmek üzere Pavlus, incilin müjdesinin temel konusundan yola çıkar: ölen ve dirilen Mesih’in Paskalya Gizemi, a. 3-4, bknz. Rom 1,4;Gal 1,2-4;1Se 1,10. Dirilmiş Mesih’in gözükmelerini sıralayarak konuyu geliştirir, a. 5-11, bknz. Haİş 1,8+. Bu temele dayanıp mücadele ettiği düşüncenin saçmalığını ortaya çıkarır, a. 12-34, bknz. 1Ko 15,13+. Mesih ölülerin dirilişinin ilki ve kaynağıdır, a. 20-28, bknz. Rom 8,11+. Son ayetlerde ise Pavlus, dirilişin nasıl gerçekleştiğine dair kuşkulara cevap verir, a. 35-53, ve bir övgü ilahisiyle konuyu bittirir, a. 54-57.
1Se 2,13+
2 Bu bildiriye sıkı tutunursanız, kurtuluşunuz onun aracılığıyla gerçekleşir; yoksa boşa iman etmiş olursunuz.
3 Almış olduğum bildiriyi öncelikle size verdim: Kutsal Yazılar'ın çok önceden bildirdiği gibi, Mesih günahlarımız için öldü.
15,3 İncilin (“Evangelium”) diri sözü “bildirilir”, “alınır” ve “muhafaza edilir”. Bunlar Yahudi Rabbiler’in geleneklerinden alınan terimlerdir, bknz. 1Ko 11,23. Fakat her şeyden önce bu incil “ilan edilir” (“evangelizo”, a. 1.2, “kerizo”, a. 11, bknz. “kerigma” kelimesi), bknz. Mat 4,23 vs., imanın öğesi, a. 2.11, bknz. Mar 1,15, ve kurtuluş yolu olarak, a. 2, bknz. Haİş 11,14; Haİş 16,17.
15,3-4 Kalıplaşmış bir ifade olan bu cümleler, Hristiyan iman açıklamasının (credo’nun) filizini oluştururlar.
15,3 günahlarımız için öldü: Mesih’in ölümünün kurtarıcı özelliği Pavlus öncesi müjdelemede de mevcuttu, Rom 6,3.
1Ko 11,23 Luk 1,2 1Ko 11,2+ Haİş 2,23+
4 Sonra gömüldü. Yine Kutsal Yazılar uyarınca, üçüncü gün dirildi.
5 Bundan sonra Petrus'a, ardından On İkiler'e göründü.
Mat 28,10+ Luk 24,34d
6 Daha sonra, bir kez beş yüzü aşkın kardeşe göründü. Bunların çoğu şu ana dek yaşamaktadır, bazıları ise uyumuştur.
15,6 şu ana dek yaşamaktadır: Halen, bugün, tanıklık edebilirler. Mesih’in dirilişine imanımız sağlam bir tanıklığa dayanır.
15,6 uyumuştur: Yani öldüler. Aynı ifade a. 18.20.51’de bulunur, bknz. 1Se 4,13+.
7 Sonra Yakup'a göründü, sonra da habercilerin tümüne.
15,7 “Habercilerin” burada a. 5’teki “On İkilerden” daha geniş bir grup olarak geçerler.
Haİş 12,17+
8 Hepsinden sonra da, zamansız doğan bir çocuğa benzeyen bana göründü.
15,8 zamansız doğan bir çocuğa: Çağrılışının anormal niteliğine atıf. Pavlus, Mesih’in, Şam yolunda ona görünmesi ile dirilişi ve göğe yükselişi arasında gerçekleşen görünümleri arasında hiçbir ayırım yapmaz.
Rom 1,1+
9 Çünkü ben habercilerin en önemsiziyim. Haberci adını taşımaya bile lâyık değilim. Çünkü Tanrı'nın kilisesine baskı yaptım.
Ef 3,8 1Ti 1,15-16
10 Tanrı'nın kayrasıyla şimdi neysem oyum. Tanrı'nın bana olan kayrası boşa gitmiş değildir. Tam tersine, öbür habercilerin tümünden daha çok emek harcadım. Ama bunu başaran ben değilim, benimle birlikte olan Tanrı kayrasıdır.
2Ko 11,23d Gal 1,13-14 Haİş 8,3+
11 Bu nedenle, ister ben olayım, ister onlar olsun, yaydığımız söz budur; siz de böyle iman ettiniz.
Haİş 2,22+
12 Mesih'in ölüler arasından dirildiğine ilişkin sözün yayılmasına karşın, aranızdan bazıları nasıl, "Ölüler dirilmez" diyebiliyor?
13 Ölüler dirilmezse, Mesih de dirilmemiştir.
14 Mesih dirilmemişse sözü yaymamız boşunadır, imanınız da boştur.
15,14 Ölülerin dirilişini reddeden biri İsa’nın dirilişini de reddeder. Değişik bir yorum: Mesih’in dirilişi ancak bizim kendi dirilişimizin öncüsü olarak anlamlıdır, kendi dirilişimiz inkâr edilirse Mesih’in dirilişi de manasız kalır. Fakat bu düşünce ancak a. 20’de ortaya çıkar.
15,14 Hristiyan müjdesinin ve imanının merkezi Dirilmiş Mesih’tir. Bu merkez ortadan kalktığında her şey manasız bir şekilde çöker.
Haİş 2,22+
15 Üstelik, bizler de Tanrı'nın yalancı tanıkları durumuna düşüyoruz. Çünkü Mesih'i diriltti diye Tanrı'ya tanıklık ettik. Ölülerin dirilmediğini varsayarsak Tanrı O'nu diriltmemiştir.
Haİş 1,8+ Haİş 26,16
16 Çünkü ölüler dirilmiyorsa Mesih de dirilmedi.
17 Eğer Mesih dirilmediyse, imanınızın da değeri yoktur; siz de hâlâ günahlarınızın içindesiniz.
15,17 hala günahlarınızın içindesiniz: Çünkü günahı ortadan kaldıran olgu yeni hayattır, Dirilmiş Mesih’in hayatına paydaşlıktır, bknz. Rom 6,8-10; Rom 8,2+.
Rom 4,24-25 Rom 10,9
18 Bu durumda, Mesih'te ölmüş olanlar da yok oldular.
19 Yalnızca şimdiki yaşamda Mesih'e umut bağlamışsak, tüm insanlar içinde en çok acınılması gereken de bizleriz.
15,19 Son hedef ölüm olsaydı mevcut zamanın zevklerinden vazgeçmek enayilik olurdu.
20 Ama gerçekte Mesih ölüler arasından dirilmiştir. O, ölenlerin ilk ürünüdür.
Rom 8,11+ Kol 1,18 1Se 4,14
21 Çünkü ölüm insan aracılığıyla geldi, ölülerin dirilmesi de insan aracılığıyla oldu.
Rom 5,12-21+ 1Ko 15,45-49
22 Nasıl tümü Ademde öldüyse, tümü de Mesih'te yaşama getirilecektir.
15,22 Bakış açısı fiziksel ve biyolojik gerçeklerle sınırlı değildir ve tüm insanı kapsar: günahın ruhsal ölümü, sevgi ve dürüstlük içinde diriltilmiş bir hayat. Pavlus’un açısı, Yuh 5,29 ve Haİş 24,15’ de sözü edilen, günahkârların dirilişini kapsamadığına dikkat çekilir, bknz. Dan 12,2.
23 Ama herkes sırası gelince: İlk-ürün Mesih, sonra O geldiğinde Mesih'tekiler.
15,23 O geldiğinde: Harfiyen “gelişinde” (“parusia”). Kavram Helenistik kaynaklıdır. İlkel Hristiyanlık onu Mesih’in, kendi “günündeki”, 1Ko 1,8+, “zamanların sonundaki”, Mat 24,3+, şanlı gelişin ifade etmek için kullanmaya başlar, bknz. ayrıca 1Se 2,19; 1Se 3,13; 1Se 4,15; 1Se 4,23;2Se 2,1;Yak 5,7.8;2Pe 1,16; 2Pe 3,4.12;1Yuh 2,28.2Se 2,8.9’ da bu kavram “yasa tanımayanın” gelişi için kullanılır. Bknz. ayrıca buna benzeyen “vahiy; esinleme” (“apokalipsis”), 1Ko 1,7+, ve “görkemle belirmesi” (“epifaneia”) kavramları, 1Ti 6,14+.
1Se 4,16
24 Mesih her ruhsal yönetimi, her yetkiyi, her gücü ortadan kaldırdıktan sonra hükümranlığı Baba Tanrı'ya verecek; böylece her şeyin sonu gelecek.
15,24 her ruhsal yönetimi, her yetkiyi, her gücü: aslında “her yönetimi, her yetkiyi, her gücü”. Tanrı’nın egemenliğine karşıt tüm kuvvetler, bknz. 1Ko 2,6;Ef 1,21;Kol 1,16; Kol 2,15;1Pe 3,22.
25 Çünkü tüm düşmanlarını ayakları altına serinceye dek Mesih'in hükümranlık etmesi gerekir.
Mez 110,1
26 Ezilecek son düşman ölümdür.
Va 20,14 Va 21,4
27 Çünkü Tanrı her şeyi Mesih'in ayakları altına bağımlı kıldı. "Her şeyin ayakları altına bağımlı kılındığı" bildirilirken, her şeyi O'nun ayakları altına bağımlı kılan Tanrı'nın bunların dışında olduğu açıkça bellidir.
Mez 8,6 Flp 3,21
28 Her şey O'na bağımlı kılınınca, bu kez Oğul da her şeyi kendisine bağımlı kılana bağımlı olacaktır. Öyle ki, Tanrı herkese her şey olsun.
Rom 9,5+ Kol 3,11 Ef 4,6
29 Yoksa, ölüler için vaftiz edilenler bunu niçin yapsınlar? Eğer ölüler gerçekten dirilmiyorsa, onlar için vaftiz edilmek de ne oluyor?
15,29 Manasını tanımadığımız bir âdete (“ölüler için vaftiz edilenler”) atıf. Pavlus bu âdetin değeri hakkında konuşmaz, ölülerin dirilmediği takdirde anlamsızlığını vurgulamakla yetinir.
2Mak 12,44
30 Neden her saat tehlikeyle burun burunayız?
31 Kardeşlerim, Rabbimiz İsa Mesih'te sizler için duyduğum övünç adına ant içerim ki, ben her gün ölüyorum.
2Ko 4,10-12
32 Eğer insan deyişiyle, "Efesos'ta canavarlarla boğuştumsa", bunun yararı ne? Ölüler dirilmiyorsa, "Yiyelim içelim; nasıl olsa yarın ölüp gideceğiz."
15,32 Muhtemelen resimli bir anlatım. Böylesi bir sınanma başka hiç bir yerde geçmez, fakat bknz. 2Ko 11,23-26.
15,32 yiyelim, içelim, nasıl olsa yarın ölüp gideceğiz: bknz. Vai 9,7-10. Abartılı bir konuşma şekli: maddi zevklerden sırf insansal gerekçelerden dolayı da vazgeçmek mümkündür, ki Pavlus’un kendisi de bunu söyler, 1Ko 9,25.
Yşa 22,13
33 Aldanmayın, "Kötü arkadaşlıklar güzel ahlakı bozar."
15,33 kötü arkadaşlıklar güzel ahlakı bozar: Menander isimli Yunan şairin belki deyimleşmiş bir sözü.
34 Kendinize gelin ve artık günah işlemeyin. Çünkü bazıları Tanrı bilgisinden habersizdir. Bunları utanasınız diye söylüyorum.
Dirilişin Şekli ve Biçimi
35 Biri soracak olur: "Ölüler nasıl dirilir? Ne tür bedenle gelirler?"
36 Ey akılsız! Yere ektiğin ölmedikçe, ona yaşam verilmez.
Yuh 12,24
37 Ektiğin ilerde oluşacak beden değil, belki çıplak bir buğday, ya da öbür tohumlardan birinin tanesidir.
38 Ama Tanrı ona dilediği bedeni --tohumlardan her birine kendine özgü bedeni-- verir.
15,38 Halkın görüşünde tohumun filizlenmesi doğal bir olay değil, fakat tanrıların iyi niyetine bağlıydı, 2Mak 7,22-23. Şu anki beden ile dirilmiş bedenin karşılaştırılmasında Pavlus, benzerliklerden çok farklılıkları vurgular. Hez 37,1-10+’ dakine benzer resimsel düşüncelerin harfiyen anlaşılmasını hakklı olarak reddeden a. 35’deki soruya cevap vermeye çalışır.
39 Her et aynı değildir. İnsan eti başkadır, hayvanların eti başka, kuşların eti başka, balıklarınki başka.
40 Bunların yanı sıra göksel bedenler vardır, dünyasal bedenler vardır. Göksel olan-ların görkemi başkadır, dünyasal olanlarınki başka.
41 Güneşin görkemi bir tür, ayın görkemi başka tür, yıldızların görkemi başka türdür. Görkem bakımından bir yıldız öteki yıldızdan başkadır.
42 Ölülerin dirilişi de tıpkı böyledir. Çürüme ortamında ekilir, çürümez durumda dirilir.
43 Gözden düşmüş durumda ekilir, görkem içinde dirilir. Zayıflık ortamında ekilir, güçlü durumda dirilir.
44 Doğal beden olarak ekilir, ruhsal beden olarak dirilir. Doğal beden varsa, ruhsal beden de vardır.
15,44 doğal beden: harfiyen “psikik” bir beden. Pavlus ve Kutsal Kitap’ın geleneklerine göre “psike” (İbranice “nefeş”, bknz. Yar 2,7) insanın bedenine ruh veren yaşam ilkesidir, 1Ko 15,45. Onun “yaşamıdır”, Flp 2,30;1Se 2,8, bknz. Mat 2,20;Mar 3,4;Luk 12,20;Yuh 10,11;Haİş 20,10, vs., diri “canıdır”, 2Ko 1,23, ve insanı bütünlüğüyle ifade eden kavram olarak da kullanılabilir, Rom 2,9; Rom 13,1;2Ko 12,15;Haİş 2,41.43, vs. Fakat doğal bir ilke kalır, 1Ko 2,14, bknz. Yah 1,19, ve insanın, tanrısal hayatı tekrardan bulabilmesi için “pneuma’nın” (“ruhun”) karşısında geri çekilmeli. Ruh’un armağan edilmesiyle ölümlü hayatta başlatılan bu değişim aşaması, Rom 5,5, bknz. 1Ko 1,9+, ölümden sonra tamamlanır. Yunan Felsefesi ölümsüz bir hayatı üstün ve nihayetinde bedenden kurtulan candan (“nous”) beklerken, Hristiyanlık, ölümsüzlüğü, insanın tamamıyla yeniden oluşturulması olarak algılar: Günah nedeniyle insanların elinden alınan, Yar 6,3, fakat göksel insan ve yaşam veren ruh olan, 1Ko 15,45-49, dirilmiş Mesih sayesinde, Rom 1,4+; Rom 8,11+, insana tekrardan verilen ve tanrısal ilke olan ruh aracılığıyla bedenin diriltilmesi. Böylece dünyasal (“psikik”) bedenden, dünya üstü (“pneumatik”), çürüyemez ve ölümsüz, 1Ko 15,33, şanlı bir beden oluşur, 1Ko 15,43, bknz. Rom 8,18;2Ko 4,17;Flp 3,21;Kol 3,4, dünyasal maddenin kurallarından ve belirmelerinden, Luk 24,16, kurtarılmış, Yuh 20,19.26, bir beden. Daha geniş bir anlamda “psike”, bedenin zıtı olarak, ahlaki yaşamın ve hissiyatın mekânı olarak algılanılabilinir, Flp 1,27;Ef 6,6;Kol 3,23, bknz. Mat 22,37p; Mat 26,38p;Luk 1,46;Yuh 12,27;Haİş 4,32; Haİş 14,2;1Pe 2,1, vs., hatta ruhsal ve ölümsüz canı da, Mat 10,28.39p;Haİş 2,27;Yak 1,21; Yak 5,20;1Pe 1,9;Va 6,9, vs.
45 Şöyle yazılmıştır: "İlk insan Adem yaşayan can oldu, son Adem yaşam veren ruh oldu."
15,45 yaşayan can: aslında “yaşayan bir canlı”. “Psikesi” sayesinde canlı, ancak sırf doğal bir yaşamla canlı olan ve bu nedenle geçicilik ve çürümüşlüğün egemenliğine giren bir yaratık, bknz. 1Ko 15,44+.
Yar 2,7
46 Önce gelen ruhsal olan değildir; doğal olandır. Ruhsal olan daha sonra gelir.
1Ko 15,20-28+
47 İlk insan yerdendir, topraktandır. İkinci insan göktendir.
48 Topraktan olan insan nasılsa, topraktan olanlar da öyledir. Göksel olan nasılsa, göksel olanlar da öyledir.
Dan 7,13 Yuh 3,13
49 Topraktan olan insana nasıl benzediysek, göksel olana da benzeyeceğiz.
Flp 3,21 Rom 8,29+
50 Kardeşlerim, şunu belirteyim: Etle kan Tanrı'nın Hükümranlığı'nı miras alamaz. Çürüyen de çürümezliği miras alamaz.
Yuh 3,5-6 1Ko 6,10+
51 - 52 Bakınız, size bir sır bildiriyorum. Hepimiz uyumayacağız. Ama son boru öttüğünde, bir anda, göz açıp kapayıncaya dek hepimiz değiştirileceğiz. Çünkü boru ötecek ve ölüler çürümez durumda dirilecek; biz de değiştirileceğiz.
15,52 Borular Sina dağından beri, Çık 19,16.19, Tanrı görünümlerinin betimlemelerine dahildi, Mat 24,31;1Se 4,16+. Tanrı’nın planına göre “son zamanların” aşamalarını işaretler, bknz. Va 8,6-11,19’ un yedi borusu.
15,52 biz de: Yani o vakit hayatta olacak olanlar. Pavlus belki onlara dahil olabileceğini düşünür, ancak bknz. 1Se 4,15+; 1Se 5,1+.
1Se 4,15-17 Say 10,3 Yoe 2,1+ Mat 24,31+
53 Çünkü bu çürüyen bedenin çürümezliği ve bu ölümlü bedenin ölümsüzlüğü kuşanması gerekir.
2Ko 5,1-5
Sevinç Haykırışı ve Sonuç
54 Bu çürüyen beden çürümezliği ve bu ölümlü beden ölümsüzlüğü kuşanınca, yazılı söz yerine gelecek:
Yşa 25,8 Hoş 13,14 Va 20,14
55 "Ölüm yok edildi, zafer kazanıldı. Ey ölüm, zaferin nerede? Ey ölüm, dikenin nerede?"
56 Ölümün dikeni günahtır ve günahın gücü Kutsal Yasa'dır.
İbr 6,1+ Rom 7,7+
57 Ama Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla bizlere zafer sağlayan Tanrı'ya şükür!
Yuh 16,33
58 Sevgili kardeşlerim, işte bunun için kararlı olun, sarsılmayın. Rab için her zaman bol emek verin, Rab'de emeğinizin boşa gitmediğini bilin.
15,58 Bu ayet, bundan önceki düşünceyi öğretinin çıkış noktası olan 1Ko 15,14’ e bağlar. Zafer eminliği imanlıya ilerleyebilme kuvveti verir. Pavlus’a göre gelişerek ilerleyen bir yaşam olmadan iman da yoktur.

16

Mektubun Sonu
Öneriler. Dilek ve Selam.
1 Kutsallar için para toplama konusuna gelince: Siz de Galatya kiliselerine vermiş olduğum buyruğu uygulayın.
16,1 Bu para toplama hakkında bknz. Rom 15,26-28;Gal 2,10;2Ko 8-9;Haİş 24,17. “Kutsallar”, bknz. 2Ko 8,4, çok erken dönemlerden beri yardıma ihtiyaç duyan Yeruşalim’in Hristiyanlarıdır, Haİş 11,29-30. Bu toplama Pavlus için önemliydi, onu, kendisinin kurduğu cemaatler ile Yahudi uyruklu Hristiyan cemaatlerin arasındaki birliğin işareti ve güvencesi olarak görüyordu.
Haİş 9,13+ Gal 2,10
2 Haftanın ilk günü herkes kazancına göre belirli bir parayı ayırsın ve bunu yanında bulundursun. Öyle ki, geldiğimde para toplama işiyle uğraşılmasın.
16,2 haftanın ilk günü: yani “Rab’bin Günü”, bknz. Haİş 20,7;Va 1,10;Mat 28,1, Pazar günü.
Mat 28,1+
3 Oraya vardığımda, tanıtıcı mektuplar yazarak onayladığınız kişileri bağışlarınızı alıp götürsünler diye Yeruşalim'e göndereceğim.
4 Benim de gitmem gerekirse benimle birlikte gidecekler.
5 Makedonya'ya uğradıktan sonra size geleceğim. Çünkü Makedonya’ya uğramak istiyorum.
Haİş 19,21 Haİş 20,1d
6 Sanırım bir süre yanınızda kalacağım. Belki kışı da orada geçiririm. Öyle ki, her nereye gidersem beni yolcu edesiniz.
7 Sizi öyle görüp geçmek istemiyorum. Çünkü Rab izin verirse, bir süre aranızda kalmayı umuyorum.
8 Ama Pentekost'a dek Efes'te kalacağım.
9 Çünkü önümde etkin biçimde çalışabileceğim geniş bir kapı açıldı. Buna karşı direnen de çok.
16,9 kapı: Aynı resim 2Ko 2,12;Kol 4,3’ de de bulunur, bknz. Va 3,8.
10 Timoteos gelirse, aranızda korkusuzca kalmasını sağlayın. Çünkü benim gibi o da Rab'bin işinde çalışmaktadır.
1Ko 4,17
11 Bu nedenle, kimse onu hor görmesin. Kendisini esenlikle yolcu edin ki, yanıma gelebilsin. Çünkü kardeşlerle birlikte onun gelmesini beklemekteyim.
1Ti 4,12
12 Kardeşimiz Apollos'a gelince, öbür kardeşlerle birlikte yanınıza gelsin diye çok üsteledim. Ama şu ara gelmeye pek istekli değil. Uygun zamanı bulduğunda gelecek.
16,12 şu ara gelmeye pek istekli değil: Belki Apollos, orada bulunarak, kendi ismi etrafında toplanan gruba güç katmaktan kaçınmak istiyordu, 1Ko 1,12; 1Ko 3,4-6; 1Ko 4,6.
Haİş 18,24+
13 Uyanık olun, imanda sıkı durun, mertçe davranın, güçlü olun.
1Pe 5,8-9
14 Her yaptığınızı sevgiyle yapın.
15 Kardeşlerim, sizden bir dileğim var. Biliyorsunuz, İstefanos'un ev halkı Ahaya bölgesindeki ilk inanlılardır. Üstelik, kendilerini kutsallara hizmete adamışlardır.
1Ko 1,16
16 Bu tür insanlara, tüm iş arkadaşlarımıza ve tüm emek harcayanlara bağımlı olun.
1Se 5,12-13 Flp 2,29-30
17 İstefanos, Fortunatos ve Ahaikos'un gelişine çok sevindim. Çünkü sizin yokluğunuzu giderdiler.
16,17 Büyük ihtimalle Korintoslular’ın Pavlus’a yönelttikleri mektubu Pavlus’a ulaştıranlardır, 1Ko 7,1.
18 Çünkü hem benim ruhumu, hem de sizinkini dinlendirdiler. Böylelerin değerini bilesiniz.
19 Asya bölgesindeki kiliseler size selam eder. Akila ile Priska ve onların evindeki kilise Rab bağlılığında size çok selam eder.
Haİş 18,2+
20 Tüm kardeşler sizi selamlar. Kutsal öpüşle birbirinizi selamlayın.
Rom 16,5+ 2Ko 13,12+
21 Ben Pavlus, elimle bu selamı yazıyorum.
Gal 6,11+
22 Rab'bi sevmeyenler lanetlensin. Maranata.
16,22 lanetlensin: Kullanılan Yunanca “anatema” kavramı EA’te İbranice “herem” kelimesi ile ifade edilir, Yşu 6,17+. YA’te çoğunlukla bir laneti ifade eder: ya onu söyleyene yönelik, yani kutsal bir görev yerine getirilmediği takdirde devreye girecek bir lanet, Haİş 23,12-21;Rom 9,3, ya da ağır bir suç için mahkûm edilen birine yönelikti, a. 22; Gal 1,8-9, bknz. 1Ko 12,3;Va 22,3.
16,22 Maranata: Litürji diline geçen Aramiçe bu ifade, yakın olan parusia’nın gelişine dair ümidi dile getirir. “Rab gel!” anlamına gelir, Va 22,20. “Maran atha”, yani “Rab geliyor” diye de okunabilir, bknz. rom 1Ko 13,12;Flp 4,5;Yak 5,8;1Pe 4,7.
23 Rab İsa'nın kayrası sizlerle olsun.
24 Mesih İsa bağlılığında hepinize sevgiler. Amin.