1

Giriş
Tanrı’nın Beden Alan Oğlunun Yüceliği
1 Tanrı önceki çağlarda çeşitli biçimlerde, değişik yollardan atalarımızla peygamberler aracılığıyla konuştu.
2 Ama şu son günlerde Oğul aracılığıyla bizimle konuştu. O'nu her şeye mirasçı atadı. O'nun aracılığıyla evreni yarattı.
1,2 şu son günlerde: Zamanların dolmasıyla, Mar 1,15+;Gal 4,4+, “son zamanlar” ya da “son günler” başlar, Haİş 2,17Yoe 2,28);1Pe 1,20, bknz. 2Ti 3,1;2Pe 3,3;1Yuh 2,18;Yah 1,18.
1,2 Oğul aracılığıyla bizimle konuştu: Peygamberlerden sonra Tanrı’nın gönderdiği elçisi, öbürleri gibi “sözcü” değildir, “Oğul’dur”, bknz. Mar 12,2-6;Rom 1,4+, sözün kendisidir, Yuh 1,1+.14+.
1,2 her şeye mirasçı: Oğul olduğundan miras hakkına sahiptir, bknz. Mat 21,38;Gal 4,7. Ancak İsa’ya burada verilen kuvvet yüceltilmesinde Tanrı’nın özgür iradesinin eylemi olarak gösterilir, krallık resminde olduğu gibi, 1Kr 1,20+.
1,2 evreni: Harfiyen “eonları”. Kavram hem dünyayı, hem de kâinatın iki evresini ifade edebiliyordu: Birinci evre zaman özelliğini taşır ve mevcut evrendir, ikincisi ise ebedilik özelliğini taşır ve bizim bakış açımızdan gelecekteki evrendir, ancak Tanrı’nın düzeninde şimdiden mevcuttur, İbr 5,6; İbr 6,20; İbr 7,17.21.28.
Gal 4,4+ 1Ti 4,1+ Yuh 1,18+ Yuh 10,34+ Mat 4,3+ Bil 7,22+
3 Tanrı yüceliğinin parıltısı, Tanrı'nın öz varlığı niteliğinde olan bu kişi, gücünü kanıtlayan sözüyle var olan her şeyi uyumlu bir biçimde sürdürmektedir. Günahların arıtılmasını noktaladıktan sonra, yücelerde ululuğun sağında oturdu.
1,3 Ayet’in ilk bölümü “O Tanrı’nın yüceliğinin parıltısı ve özünün suretidir; ve her şey kuvvetli sözüyle varlığını sürdürmektedir” diye tercüme edilebilir. “Parıltı” ve “suret” resimleri bilgelik ve logos teolojilerinde kullanılır, Bil 7,25-26, ve Baba ile Oğul’un tabiat bakımından özdeş, fakat farklı şahıslar olduklarını ifade eder. Oğul Baba’nın görkeminin, bknz. Çık 24,16+, “parıltısıdır”, “ışıktan ışık”. Ve Baba’nın özünün “sureti” veya “görünümü”, resmidir, bknz. Kol 1,15+, bir damganın eksiksiz izi gibi, bknz. Yuh 14,9.
Kol 1,14.15+.17 Ef 1,7
4 Oğul meleklerden çok üstünlük aldı; miras aldığı ad da onlarınkinden kat kat yüksektir.
Haİş 2,33+ Flp 2,9-11+
1. Oğul, Meleklerden Üstündür
Kutsal Yazı’dan Kanıtlar
5 Çünkü Tanrı meleklerden hangisine, hangi dönemde şu sözleri söylemiştir: "Sen benim Oğlum'sun, Bugün ben sana Baba oldum." Ve yine, "Ben O'na Baba olacağım, O da bana Oğul olacak."
Mez 2,7 Haİş 13,33+ 2Sa 7,14+
6 Tanrı ilk doğanı dünyaya sunduğunda ise yine şöyle der: "Tanrı'nın tüm melekleri O'na tapınsın."
1,6 dünyaya sunduğunda: Beden alınışında ya da yüceliğindeki taht alınışında, bknz. a. 3; İbr 2,5;Ef 1,20-21;Flp 2,9-10. “İlkdoğan” ünvanı hakkında bknz. Kol 1,15.18;Va 1,5.
Kol 1,15+ Yas 32,43 Mez 97,7
7 Melekler için de şunları bildirir: "O ki, meleklerini rüzgara dönüştürür, hizmetkârlarını da ateş alevine."
1,7 Mektubun yazarı, EA’in Yunanca tercümesinden aldığı bu alıntıyı meleklerin tabiatını betimleyen bir metin olarak algılamıştır: geçici ve değişken olduklarından ebediyete kadar sabit tahtında oturan Oğul’dan değersizler.
Mez 104,4
8 Ama Oğul için şöyle der: "Ey Tanrı, tahtın sonsuzluklar boyunca kalıcıdır, krallığının asası da doğruluk asasıdır.
Mez 45,6-7
9 Doğruluğu sevdin, kötülükten nefret ettin. Bu nedenle Tanrı, senin Tanrın, sevinç yağıyla seni meshederek arkadaşlarından üstün kıldı."
1,9 Mezmurun coşkulu bir şekilde krala atfettiği tanrısallık, burada somut ve mutlak bir şekilde İsa Mesih’e verilir, bknz. a. 3. Tanrı olan Mesih ebediyen hükümdarlık sürecek.
10 Ve yine, "Sen, Ya Rab, başlangıçta yeryüzünün temelini attın. Gökler de senin ellerinin yapıtıdır.
Mez 102,25-27
11 Onlar gelip geçecek, ama sen kalıcısın. Hepsi birden giysi gibi eskiyecek.
12 Bir kaftan gibi düreceksin onları. Evet, bir giysi gibi değiştirilecekler. Ama sen hep aynısın. Yılların tükenmeyecek."
13 Kaldı ki, Tanrı meleklerden hangisine, hangi dönemde şunları söylemiştir: "Ben düşmanlarını ayaklarının altına basamak yapıncaya dek sağımda otur!"
Mez 110,1 Haİş 2,33-35+
14 Bütün melekler kurtuluş mirasını alanlara hizmet etmek için gönderilen görevli ruhlar değil de nedir?.
1,14 Oğul’un aksine melekler insanların kurtuluşu uğruna görevlendirilen hizmetçilerden başka bir şey değiller, a. 7.
Tob 5,4+ Mat 4,11 Mat 18,10 Mat 26,53 Luk 1,26

2

Uyarı
1 İşte bunun için, akıntıya kapılıp sürüklenmeyelim diye, işittiklerimize çok dikkat etmemiz gerekir.
2,1 işte bunun için: Tanrı insanlara onları kurtaracak olan ve melekler tarafından hizmet edilen bir oğul aracılığıyla konuşuyorsa, böyle bir kurtuluş yolunu ciddiye almamaları nasıl mümkün olabilir?
2Pe 3,17
2 Çünkü madem melekler aracılığıyla bildirilen söz doğrulandı, her suç ve buyruğa uymamazlık hak ettiği karşılığı aldı,
2,2 melekler aracılığıyla bildirilen söz: Melekler aracılığıyla aktarılan, bknz. Gal 3,19+, ve ağır cezalar içeren Musa’nın Yasası.
Haİş 7,38.53+ Gal 3,19+ Gal 4,3+
3 böylesi yüce bir kurtuluşu savsaklarsak nasıl kaçıp kurtulabiliriz? Başlangıçta Rab'bin kendisi bu kurtuluşu bildirdi; işitenler de onu bize doğruladı.
Haİş 10,37
4 Ayrıca belirtiler, göz kamaştırıcı işler, mucizelerle ve kendi istemi uyarınca Kutsal Ruh'un dağıttığı armağanlarla Tanrı da buna tanıklık etti.
Haİş 1,8+
Mesih Sayesinde Gerçekleşen Kurtuluş
5 Çünkü sözünü ettiğimiz, o gelecek dünyayı Tanrı meleklere bağımlı kılmadı.
Kol 2,15+
6 Tersine, bir yerde şu tanıklık verilmiştir: "İnsan nedir ki onu anasın? Ya da insanoğlu ne ki, ona ilgi gösteresin!
Mez 8,4-6
7 Onu bir süre meleklerden biraz aşağı kıldın. Başına yücelik ve onur tacını koydun.
1Ko 15,25 Ef 1,20-23 Flp 3,21
8 Her şeyi ayakları altına sererek bağımlı kıldın." Her şeyi ona bağımlı kıldı; bu du-rumda ona bağımlı kılınmayan hiçbir şey bırakmamış oldu. Ancak görüyoruz ki, daha her şey ona bağımlı kılınmamıştır.
2,8 her şeyi ayakları altına sererek: Hor görülen ve zulüm edilen ilk Hristiyanlar Tanrı’nın hükümranlığının yeryüzünde belirlenmesini henüz beklemekteler, 2Pe 3,4. Fakat Mesih şimdiden yüceliğine ulaştı, her ne kadar yeryüzündeki egemenliği ancak adım adım gerçekleşiyorsa da, nihai ve tam zaferi öncesinde, 1Ko 14,25;Ef 1,21-22;Flp 3,20-21, tüm düşmanları onun ayakları altına serilecek, İbr 1,13.
9 Bununla birlikte, bir süre meleklerden biraz aşağı kılınan İsa'yı görüyoruz. Çektiği ölüm acılarından ötürü yücelik ve onur tacını taşımaktadır. Tanrı kayrasıyla herkesin yararına ölümü tatması için oldu bu.
2,9 çektiği ölüm acılarından ötürü: Mesih ıstırap çektiği için yüceltildi. Yücelik ve şanla taçlandırılışı ölümün kurtuluş değerini tasdik eder.
2,9 Tanrı kayrasıyla: Tanrı’nın isteği uyarınca.
Flp 2,6-11
10 Her şey Tanrı yararınadır ve her şey Tanrı aracılığıyla var olmuştur. Tanrı'nın birçok oğulu yüceliğe kavuştururken, onların kurtuluş önderini acılar yoluyla yetkinliğe erdirmesi gerekiyordu.
2,10 Tanrı’nın planını tamamlandıran Mesih’in ıstırapları ve ölümü, Mesih’i, insanları Tanrı’nın yüceliğine götürme görevini yerine getiren kurtarıcı olarak yetkin kılarlar: İbr 2,17-18; İbr 4,15; İbr 5,2-3. “Yetkin kılmak”, “mükemmel kılmak”, “tamamlamak” kelimeleri İbr’de sıkça geçer ve Mesih’in kurtuluş eserinin insan ile Tanrı arasındaki ilişkinin üzerindeki değişik etkileri ifade etmek için kullanılır, İbr 11,40+.
Rom 11,36 1Ko 8,6 İbr 5,9+ Haİş 3,15+
11 Çünkü kutsal kılan da, kutsal kılınanlar da hep aynı Babadandır. İşte bunun içindir ki, Oğul onlara “kardeşlerim'' demekten utanç duymuyor.
2,11 aynı Babadandır: “ kutsal kılan ve kutsal kılınanlar bir bütün oluştururlar” diye de tercüme edilebilir. Bundan sonraki ayetler Tanrı’nın Oğlu’nun kabul etmek istediği bu bütünlüğü, etin (bedenin) ve kanın bu birliğini vurgularlar, a. 14, ve böylece mektubun ana konusu hazırlarlar: Mesih’in baş kâhinliği, a. 17; İbr 5,7+.
Yuh 17,19
12 O şöyle diyor: "Adını kardeşlerime bildireceğim. Topluluğun ortasında sana övgüler yükselteceğim."
Mez 22,22 Yuh 17,6
13 Bunun yanı sıra şunu söylüyor: "O'na güveneceğim." Ve ardından şöyle konuşuyor: "İşte ben ve Tanrı'nın bana verdiği çocuklar!"
Yşa 8,17 Yşa 8,18
14 Bu nedenle, çocuklar nasıl etle kana paydaş oldularsa, O kendisi de bu doğayla özdeş oldu. Öyle ki, ölümün güçlü egemenliğini kendinde bulunduranı, yani iblisi ölümüyle ezsin.
2,14 Günah, a. 17, ve ölüm karşılıklı bir ilişki içerisindeler, ikisi de kendisini Mesih İsa’nın hükümranlığına karşı koyan şeytana bağlılar.
Mat 16,17+
15 Ve ölüm korkusu yüzünden yaşam boyu tutsak olanları özgürlüğe kavuştursun.
2,15 özgürlüğe kavuştursun: İmanlıların dirilişinin teminatı olan dirilişi sayesinde, Rom 8,11+.
Yuh 12,31+ Rom 5,12d
16 Çünkü hiç kuşkusuz, meleklerle değil, İbrahim soyuyla özdeş olmayı istedi.
Yşa 41,8-9
17 Bu nedenle her bakımdan kardeşleri gibi olması gerekti. Öyle ki, Tanrı yolunda acımayla dolu, güvenilir bir başkâhin olsun; halkın günahlarını bağışlatsın.
Rom 8,3.29 İbr 3,1+ İbr 4,15 İbr 5,7+
18 Çünkü kendisi acılar çekerek denendiğinden, denenenlere yardım edebilecek güçtedir.
Rom 3,25 1Yuh 2,2 1Yuh 4,10 Mat 4,1+ 1Ko 10,13+

3

2. Sadık Olan ve Bizimle Acı Çeken Yüksek Kâhin İsa
Mesih Musa’dan Üstündür
1 Kutsal kardeşlerim, göksel çağrının paydaşları! Bu nedenle, tanıklığımızın habercisi ve Başkâhini İsa’ya bakın.
3,1 Mesih “habercidir”, yani Tanrı tarafından insanlara “gönderilendir”, bknz. Yuh 3,17.34; Yuh 5,36; Yuh 9,7;Rom 1,1+; Rom 8,3;Gal 4,4+, ve “baş kâhindir”, yani insanların Tanrı katındaki temsilcisidir, bknz. İbr 2,17; İbr 4,14+; İbr 5,5.10; İbr 6,20; İbr 7,26; İbr 8,1; İbr 9,11; İbr 10,21.
İbr 11,16 İbr 12,22 Ef 1,18 Flp 3,14 İbr 4,14 İbr 10,23
2 O kendisini atayan Tanrı'ya sadıktı. Musa da Tanrı Evi'nin tümüne sadıktı.
Say 12,7
3 Evi yapana verilen onur nasıl evinkinden üstünse, İsa da Musa'dan daha üstün yüceliğe layık sayıldı.
2Ko 3,7d
4 Çünkü her evin bir yapıcısı vardır. Her şeyin yapıcısı ise Tanrı'dır.
5 Musa sonradan açıklanacak konularda tanıklık etmek için, bir hizmetkâr olarak, Tanrı Evi'nin tümüne sadık davrandı.
6 Ama Mesih Oğul olarak Tanrı Evi'nin üzerindedir. Eğer güvencimizi ve umudun doğurduğu sevinci sonuna dek sürdürürsek, O'nun Evi bizleriz.
İbr 1,2+ Yuh 8,35 1Ko 3,9 Ef 2,19d 1Ti 3,15
İman Bizi Huzur Diyarına Götürüyor
7 Bu nedenle Kutsal Ruh şöyle diyor: "Bugün O'nun sesini duyarsanız,
Mez 95,7-11
8 Gücendirme olayında, çöldeki denenme gününde olduğu gibi yüreklerinizi nasırlaştırmayın.
9 Atalarınız orada beni sınayıp denediler ve kırk yıl boyunca yaptığım işleri gördüler.
10 İşte bunun için o kuşağa öfkelendim ve, 'Bunların yüreği hep kötü yola sapar' dedim, 'Onlar benim yollarımı bilmediler.
11 Öfkeliyken ant içtiğim gibi, huzur diyarıma hiç girmeyecekler.'
Say 14,21-23
12 Dikkat edin, kardeşlerim, hiçbirinizde size diri Tanrı'yı bıraktıracak kötü, imansız bir yürek barınmasın.
2Se 2,3+
13 Bugün diye bilinen günler sürdükçe birbirinizi yüreklendirin. Böylece, hiçbiriniz günahın aldatmasıyla yüreğini nasırlaştırmasın.
İbr 10,25 2Se 2,10
14 Eğer başlangıçtaki güvenimizi sonuna dek sürdürürsek biz Mesih'in paydaşlarıyız.
15 Belirtildiği gibi: "Bugün O'nun sesini duyarsanız, gücendirme olayında yaptıkları gibi yüreklerinizi nasırlaştırmayın."
16 Kimdi işitmişken gücendirenler? Musa'nın yönetiminde Mısır'dan çıkanların tümü değil mi?
17 Kimdi Tanrı'nın kırk yıl boyunca öfkelendiği kişiler? Günah işlediklerinden cesetleri çölde düşenler değil mi?
Say 14,29 1Ko 10,5
18 Huzur diyarına girmeyeceklerine ilişkin ant içtiği kişiler söz dinlemeyenler değildi de kimdi?
19 Görüyoruz ki, imansızlıkları onların oraya girişini önledi.

4

1 Tanrı'nın huzur diyarına girmekle ilgili vaat daha geçerliyken, içinizden birinin bu fırsatı kaçırdığına karar verilmesinden korkalım.
4,1 Musa ve İsa’nın karşılaştırılması, İbr 3,1d; bknz. Haİş 7,20-44+;Yuh 1,21+, İsrailliler ve Hristiyanların karşılaştırılmasıyla devam ettirilir. Hristiyanlığın ilk müjdelemeleri gibi ( 1Ko 10,1-10;2Pe 1,12;Yah 1,5) İbranilere Mektup da Mısır’dan çıkan İsraillilerin düşüşünü Mez 95 ve Say 14’ ü kullanarak açıklar. Tanrı’nın sözüne iman etmeyen İsrailliler, vaat edilen toprakların huzuruna giremediler, İbr 3,7-19. Fakat bu sırf Mısır’dan çıkan nesille sınırlı kalmaz, Yeşu’nun ardından Kenan ülkesine girenler için de geçerlidir, a. 8, ve Davut da, bu olaylardan uzun bir süre sonra yaşamasına karşın Mez 95’ de tekrar aynı vaadi duyurmak zorunda kalır. Bu da İbranilere Mektup’un EA’i yorumlama şeklini gösterir, bknz. İbr 7,28; İbr 8,7: Peygamberler bu eski vaadi tekrardan duyurmak zorunda kaldıklarına göre Yasa’da içerilen Eski Antlaşma etkisiz kaldı. Fakat Tanrı’nın vaadinin gerçekleşmemiş olarak kalması mümkün değildir. Bu nedenle bu vaat artık Hristiyanlar için geçerlidir: eskilerinden de üstün olan tanrısal huzura kavuşmaya davet edilirler.
2 Sevindirici Haber onlara olduğu gibi bize de bildirildi. Ne var ki, işittikleri söz onlara yaramadı. Çünkü işitenlerin içinde imanla birleşmedi.
4,2 çünkü işitenlerin içinde imanla birleşmedi: Çöl kavmi işittiklerini imanla kabul etmediklerinden. Bazı metinler “çünkü imanla dinleyenlere bağlı kalmadılar” diye tercüme eder, “imanla dinleyenler” ifadesi ile kastedilenler de Yeşu ve Kalevdir, bknz. Say 13-14.
1Ko 10,1-13
3 Biz iman edenlerse, O'nun dediği gibi huzur diyarına giriyoruz: "Öfkeliyken ant içtiğim gibi, Huzur diyarıma hiç girmeyecekler." Oysa Tanrı'nın işleri dünyanın ku-ruluşundan bu yana sonuçlanmış bulunuyordu.
Mez 95,11
4 Çünkü kitabın başka bir yerinde yedinci günden şöyle söz ediyor: "Tanrı bütün işlerinden yedinci gün dinlendi."
Yar 2,2
5 Yine bu konuda şöyle konuşuyor: "Huzur diyarıma hiç girmeyecekler."
Mez 95,11
6 Sevindirici Haber'i önceden duyanlar söz dinlemediklerinden huzur diyarına giremedi. Öyleyse bu diyara girme hakkı bazıları için saklı tutuluyor.
7 Aradan uzun süre geçtikten sonra Tanrı Davut'un ağzından bugün diye kesinleştirdiği güne ilişkin yine konuşuyor. Tıpkı belirtilen sözdeki gibi: "Bugün O'nun sesini duyarsanız, yüreklerinizi nasırlaştırmayın."
Mez 95,7d
8 Yeşu onları huzur diyarına kavuşturmuş olsaydı, Tanrı sonradan başka bir günden söz etmeyecekti.
Yas 31,7 Yşu 22,4
9 Demek ki, Tanrı halkına O'nun yedinci gün dinlendiği gibi bir dinlenme günü ka-lıyor.
10 Çünkü O'nun huzur diyarına giren kişi de işlerini bırakıp dinlenir. Tıpkı Tanrı'nın kendi işlerini tamamlayıp dinlendiği gibi.
Va 14,13
11 Bu yüzden bizler de o huzur diyarına girmek için çaba gösterelim. Böylece kimse aynı türden söz dinlemezlik etmesin.
12 Çünkü Tanrı'nın sözü diridir, etkindir. İki ağızlı kılıçtan daha keskindir. Can ile ruhu, eklemlerle ilikleri ayırıncaya dek derinlere iner; yüreğin düşüncelerini, tasarılarını eleştirir.
4,12 Peygamberler, sonra da Oğul tarafından iletilen Tanrı sözü ( İbr 3,7-11’ de Mez 95’ in alıntısıyla da geçmişti) imanlılarda diri ve etkindir, 1Se 2,13+. Bu söz tanrısal “huzuru” arayan insan kalbinin saklı düşüncelerini ve tasarılarını yargılar, bknz. Yuh 12,48;Va 19,13. “Can” ve “ruh” hakkında ise bknz. 1Se 5,23+.
1Pe 1,23 Yşa 49,2 Va 1,16 Ef 6,17 1Ko 15,44+ Rom 1,9+ Yuh 12,48
13 Tanrı'nın önünde hiçbir yaratık gizlenemez. Kendisine hesap vermekle sorumlu olduğumuz kişinin gözünde her şey tüm çıplaklığıyla açıktır.
Eyü 34,21-22 Bil 1,6
Bizimle Acı Çeken Başkâhin
14 Göklerden geçen yüce bir başkâhine, Tanrı Oğlu İsa'ya sahip olduğumuzu göz önünde tutarak, tanıklığımıza sımsıkı sarılalım.
4,14 göklerden: İbr’de gökler burada ilk kez ve Mesih’in kâhinlik hizmetini gerçekleştirdiği yer olarak geçer. Tanrı’nın sağında oturan Mesih, İbr 1,3; İbr 8,1, Tanrı ile birlikte değiştirilemez ve nihai gerçeklerin parçasıdır. Tek sefer ve her zaman için geçerli sunduğu sunusu, İbr 7,26-27, mükemmel ve sonsuz bir değer alır, İbr 8,1-4+; İbr 9,11-12+.23-24. Hristiyan ümidi, vaat edilen bu kurtuluşun göksel kentte gerçekleşmesini bekler, İbr 9,28; İbr 12,22-24.
İbr 9,11.24
15 Çünkü başkâhinimiz zayıflıklarımıza yakınlık duymayan bir başkâhin değildir. Ter-sine, her bakımdan bizim gibi günahla denenmiş, ama günahsız kalmıştır.
İbr 3,1 İbr 10,23 İbr 2,17-18 İbr 5,7+ Yuh 8,46 Rom 8,3 2Ko 5,21
16 Onun için, kayra tahtına tam bir güvenle yaklaşalım. Öyle ki, yardıma gereksinim duyulan dönemde merhamet edilenler olalım ve kayra bulalım.
İbr 10,19+

5

1 Çünkü her başkâhin insanlar arasından seçilir. Tanrı'yla ilgili konularda insanlar yararına günahlara karşı armağanlar, sunular getirmekle ilgili işlere atanır.
5,1 Sunuları sunma görevini yapan kâhin, bknz. Lev 1; Lev 4; Lev 9, burada artık Musa’nın yerine Harun’a atfedilir, uzun bir konunun başlangıcıdır. Günahla ilgili olduğundan sunular, kâhinin Tanrı önünde insanlarla dayanışma içerisinde olduğunu gösterir.
İbr 8,3
2 Bilgisizlere, yoldan ayrılanlara karşı anlayışla davranabilir. Çünkü kendisi de insansal zayıflıklarla kuşatılmıştır.
3 Bu nedenle halk için olduğu gibi, kendisi için de günaha karşı sunu getirmek zorundadır.
Lev 9,7 Lev 16,6
4 Hiç kimse başkâhin olma onurunu kendi kendine almaz. Tıpkı Harun gibi, buna Tanrı tarafından çağrılır.
Yuh 3,27 Çık 28,1
5 Mesih de başkâhin olmak için kendi kendini yüceltmedi. Bunu O'na kendisiyle konuşan Tanrı verdi: "Sen benim Oğlum'sun, bugün ben sana Baba oldum."
Mez 2,7
6 Başka bir yerde de şöyle der: "Melkisedek düzeni uyarınca sonsuza dek kâhinsin sen."
Mez 110,4
7 İnsan bedenindeyken, İsa kendisini ölümden kurtarmaya gücü olan Tanrı'ya yüksek sesle bağırarak, gözyaşlarıyla dualar, dilekler sundu. Tanrısayarlığı nedeniyle işitildi.
5,7 insan bedenindeyken: Bütün bölüm kâhinin insanlığını, bedenselliğini vurgulamakta. İnsanları temsil edebilmesi için onlardan biri olmalı; sıkıntılarıyla merhamet duyabilmesi için bu sıkıntıları paylaşmış olmalı, bknz. İbr 2,17-18; İbr 4,15. İsa’nın bedenselliği, Rom 7,5+, dünyada yaşadığı dönem boyunca açıktır, zayıflıkları, a. 2, özellikle de ölüme doğru giden yol ve ölümü sayesinde. Harun’un ve haleflerinin baş kâhinliği ile İsa arasındaki en büyük fark, belli ritlerle halktan ayırt edilen Harun’un, Lev 21,10-23, halkla tek ortak yanı günahtır, a. 3, Mesih ise tam tersine halk arasında yaşadı, fakat günahsızdır, İbr 4,15.
5,7 tanrısallığı nedeniyle: “Tamamen Tanrı’ya teslim olduğundan” ya da “Tanrı korkusu nedeniyle” diye de tercüme edilebilir. İfade edilmek istenen Mesih’in Tanrı’ya gösterdiği saygı ve teslimiyeti. Duası Baba’nın isteğine mutlak itaat ruhundadır, bknz. Mat 26,39.42, ölüm savaşında bile.
5,7 işitildi: Bedensel ölümden kurtarıldı anlamında değil, fakat ölümün egemenliğinden kurtarıldı, Haİş 2,24d. Tanrı bu ölümü dönüştürdü, yükseltilme, yücelme haline getirdi, Yuh 12,27d; Yuh 13,31d; Yuh 17,5;Flp 2,9-11;İbr 2,9.
Rom 7,5+ Mat 26,36dp
8 Oğul olmasına karşın, çektiği acılarla buyruğa uymayı öğrendi.
Flp 2,8
9 Yetkinliğe erdiğinde, buyruğuna uyan herkese sonsuz kurtuluş kaynağı oldu.
5,9 yetkinliğe erdiğinde: Kâhin ve sunu olarak görevinde, bknz. ayrıca İbr 2,10+.
İbr 2,10+ İbr 7,28
10 Tanrı tarafından Melkisedek düzeni uyarınca başkâhin olarak atandı.
5,10 Konu, bir uyarı konuşmasından sonra ( İbr 5,11-6,20), İbr 7,1’de devam edecek.
Rom 1,5+ Yuh 17,19
3. Mesih İsa’nın Kâhinliği
Hristiyan Yaşamı ve Teoloji
11 Bu konuda size söylenecek çok sözümüz var. Ama kulaklarınız işitmekte tembelleştiğinden, anlatabilmek güçtür.
1Ko 3,1-3
12 Şimdiye dek öğretmen olmanız gerekirdi. Tanrı sözünün ilk öğelerini size yeniden öğretecek birine gereksinmeniz var. Katı yiyeceğe değil, süte gereksinim duyar oldunuz.
13 Oysa sütle beslenen, doğruluk sözü konusunda deneyimsizdir. Çünkü çocuktur.
5,13 doğruluk sözü: “Tanrı sözü”, a. 12, “Kutsal yazılar”, bknz. 2Ti 3,16, ya da “öğretinin tümü” diye yorumlanabilinir, ancak büyük ihtimalle bu kavram ile ifade edilmek istenen Mesih’in bize gösterdiği Tanrısal doğruluk hakkındaki öğretidir, Rom 3,21-26.
1Pe 2,2
14 Katı yiyecekse yetişkinlere özgüdür. Onların duyuları iyiyi kötüyü ayırt edebilecek biçimde eğitilmiştir.
1Ko 2,6+ Flp 1,10+ Kol 3,10+

6

Yazarın Tasarısı
1 - 2 Öyleyse, Mesih öğretiminin başlangıç ilkelerini bırakıp yetkinliğe ilerleyelim. Ölü işlerden dönmekle, Tanrı'ya inanmakla, yıkanma töreleriyle, el koyup kutsamayla, ölülerin dirilişi konusuyla, sonsuz yargılamayla ilgili temel konuları yeni baştan kurmaya koyulmayalım.
6,1 Öyleyse: Okuyucularının zayıflığına rağmen onlara İbr 5,11’ de bahsettiği zor öğretiyi bir cesaretlendirme ve teşvik olarak açıklamak ister.
6,1 ölü işlerden: İman ve tanrısal hayat olmadan gerçekleştirilen eylemler ve eserler “ölüler”, çünkü ölüme götüren, Rom 5,12.21; Rom 6,23; Rom 7,5;1Ko 15,56;Ef 2,1;Kol 2,13, bknz. Yak 1,15;Yuh 5,24;1Yuh 3,14, günahtan kaynaklanırlar, Rom 1,18-3,20.
6,2 yıkanma töreleriyle: Harfiyen: “vaftizlerle”. Kastedilen sırf Hristiyan yeni doğuşun gizemi değildir, bknz. Haİş 1,5+;Rom 6,4+, fakat o dönemin tüm arınma ve paklanma ritleri, örneğin Yuhanna’nın vaftizi, Haİş 18,25; Haİş 19,1-5.
İbr 9,14 Mat 3,2+ Rom 1,16+ Haİş 2,38+
1Ti 4,14+ Rom 2,6+
3 Tanrı izin verirse bunu da yapmaya hazırız.
4 Çünkü bir kez aydınlananları, göksel armağanı tadanları, Kutsal Ruh'a paydaş olanları,
İbr 10,32 2Ko 4,4.6 Ef 5,14 Rom 5,5+
5 Tanrı sözünün yararını, gelecek çağın güçlerini tadanları,
6 sonra da yoldan sapanları yeniden tövbe etme durumuna eriştirmek olanaksızdır. Çünkü onlar Tanrı Oğlu'nu kendileri için yeniden çarmıha geriyor, aşağılıyorlar.
6,6 yoldan sapanları: Aslında “İmandan sapmış olanlar”. İmandan sapmış olan kişi, tek kurtuluş yolu olan Mesih’i bilinçli bir şekilde reddedip O’nun kurbanının kuvvetine inanmadığından dolayı imandan sapma, geri dönüştürülemez ve içinden kurtulma imkânı olamayan bir faciadır.
İbr 10,26-31 İbr 12,17 1Yuh 5,16
7 Toprak ardı ardına üzerine yağan yağmuru emer. Bundan sonra kimlerin yararına işlenmişse, onlara verimli ürünü sunarak Tanrı'dan kutsama alır.
2Ti 2,6
8 Ama diken ve devedikeni verirse reddedilir. Onun lanetlenmesi yakındır, sonu ateşte yanmaktır.
Yar 3,17-18
Ümit ve Cesaretlendirme Sözleri
9 Sevgili kardeşlerim, bunları söylememize karşın, kurtuluşu içeren konularda durumumuzun bundan daha iyi olduğuna kesinlikle inanıyoruz.
10 Çünkü Tanrı adaletsiz değildir. Adı uğruna gösterdiğiniz çalışmayı ve sevgiyi kayıtsızlıkla karşılamaz. Sizler kutsallara hizmet sundunuz, yine de sunmaktasınız.
6,10 kutsallara hizmet sundunuz: Rom 15,25.31;2Ko 8,4; 2Ko 9,1.12’ de Yeruşalim cemaati için toplanan yardımlar konusunda buna benzer ifadeler geçer. “Kutsallar” tüm Hristiyan imanlılarıdır, özellikle de Yeruşalim’deki ilk cemaatin üyeleri. Bazen havarileri belirtmek için de kullanılır, bknz. Haİş 9,13+.
İbr 10,32-34 Ef 1,15p
11 Her birinizin sonuna dek aynı çabayı göstermenizi özlüyoruz. Böylece umudunuz sonucuna ersin.
12 Öyle ki, tembelliğe düşmeyesiniz; tersine, imanla ve sabırla vaatleri miras alanlara benzer olasınız.
2Se 3,7 Gal 3,14.29 Ef 1,13-14 Rom 4,20
13 Tanrı İbrahim'e vaatte bulunduğu zaman, ant içilecek daha üstün biri olmadığından, kendisi üzerine ant içerek
Yar 22,16d
14 şunu bildirdi: "Gerçekten seni kutsadıkça kutsayacağım ve soyunu çoğalttıkça çoğaltacağım."
15 İbrahim sabrederek bekledi, vaade erişti.
16 İnsanlar kendilerinden üstün biri üzerine ant içerler. Her tartışmanın sonunda içilen ant sözleri doğrulayan bir kanıttır.
17 Tanrı da vaadin mirasçılarına kararının kesin değişmezliğini daha etkin biçimde kanıtlamak isteyince, araya andı koydu.
18 Böylece, değişmezliği kesinlikle bilinen iki kanıtla Tanrı'nın yalan söyleyemeye-ceği belgeleniyor. Kendisine sığınmış bulunan bizlerin bunlarda teselli bularak önümüzdeki umuda sarılmamız amaçlanıyor.
6,18 iki kanıtla: Tanrı’nın vaadi ve bu vaade bağladığı ant, bknz. Yar 12,1+;Rom 4,11+. Çünkü Tanrı yalan söylemez, Tit 1,2;2Ti 2,13;İbr 10,23.
Say 23,19+ Tit 1,2 2Ti 2,13
19 Gemi demiri gibi, cana güvenlik ve sarsılmazlık sağlayan bir umuda sahibiz. Göklere, perdenin iç bölümüne atılmış demirdir bu.
6,19 gemi demiri: Sağlamlığın ve sürekliliğin klasik sembolü olan gemi demiri ikinci yüzyıl Hristiyan sanatında ümidin simgesidir.
Lev 16,2 İbr 9,3 İbr 10,20 Mat 27,51p
20 Mesih önderimiz olarak oraya gitmiş, Melkisedek düzeni uyarınca sonsuza dek başkâhin niteliğini almıştır.
İbr 5,10 Mez 110,4

7

A. Mesih Levili Kâhinlerden Üstündür
Melkisedek
Yar 14,18+ Mez 110,4+
1 Melkisedek'e gelince, Salem Kralı, Ulu Tanrı'nın kâhiniydi. Krallara karşı zafer kazandıktan sonra geri dönen İbrahim'i karşılayıp kutsadı.
7,1 Melkisedek: Kral ve kâhin olarak Mesih’in peygambersel bir önresmidir. Yazıların onun uyruğu ve nesli hakkında ilginç bir şekilde sessiz kalması, Yar 14, onun temsil ettiği kâhinliğinin ebedi bir kahinlik olduğu düşüncesini destekler, a. 1-3; bknz. a. 15-17 ve Mez 110,4+. İbrahim’den ondalık aldığına göre ondan üstündür, Yar 14,20, ve buna göre İbrahim’in neslinden olan Levili kahinlerden de kat kat üstündür, a. 4d.
Yar 14,17-20
2 İbrahim elde ettiği tüm malların onda birini ona verdi. Melkisedek adının çevirisi ilkin DOĞRULUK KRALI, sonra Salem Kralı, yani ESENLİK KRALl'dır.
3 Onun ne babası, ne anası, ne de soyu var. Ne doğduğu gün biliniyor, ne de öldüğü gün! Tanrı Oğlu gibi, o da sürekli olarak kâhin kalır.
İbr 1,2+ Yuh 7,27
Melkisedek ve İbrahim’in Ondalığı
4 Onun yüceliğini bir düşünün! Yüce ata İbrahim kazandıklarının onda birini ona verdi.
7,4 onda birini: Levili kâhinlere verilen ondalık, Say 18,25-32; bknz. Yas 14,22+, hem onların ayin hizmetlerinin karşılığıydı, hem de onların kâhinliğine gösterilen bir saygı işaretiydi. Öyleyse Levi bile İbrahim’in şahsında Melkisedek’e ondalığını vermişse, o zaman Melkisedek daha üstün bir kâhinliğin resmi olmalıdır.
Yar 14,20
5 Levioğulları'ndan kâhinlik görevini alanlar Kutsal Yasa uyarınca halktan, yani kendi kardeşlerinden ondalık toplamak için buyruk almışlardır. Onların da İbrahim soyundan geldiği unutulmasın!
Yas 14,22+
6 Öte yandan, Levililer'in soyundan gelmeyen Melkisedek İbrahim’den ondalık aldı ve vaatlere sahip olan İbrahim'i kutsadı.
7 Büyüğün küçüğü kutsadığı tartışılmaz.
8 Birinde ölümlü insanlar ondalık alıyorlar; öbüründeyse, yaşadığına tanıklık edilen kişi ondalık alıyor.
9 Bu durumda, halktan ondalık alan Levioğulları ataları İbrahim aracılığıyla ondalık vermiştir diyebiliriz.
10 Çünkü Melkisedek onunla karşılaştığında Levi daha atası İbrahim'in bedenindeydi.
Yar 14,17
Levili Kâhinlikten Melkisedek Düzeninin Kâhinliğine
11 Kutsal Yasa halka Levililer'in kâhinlik ettiği düzende verildi. Eğer Levililer'in kâhinliğiyle yetkinliğe ermek olanağı bulunsaydı, Melkisedek düzenine göre başka bir kâhinin çıkmasına ne gerek kalırdı? Niçin Harun düzenine göre bir kâhin atanmasın?
7,11-14 Geliştirilen fikirler Mez 110,4’ e dayanır. Bu Mezmur, Levi uyruğundan olmayan Mesihsel krala “Melkisedek düzeni uyarınca” ebedi kâhinliği atfeder. Böylece Mesihsel çağlarda eski kâhinliğin yerine bu ebedi kâhinliğin ve Levili kahinler tarafından düzenlenen eski antlaşmanın yerine yeni bir antlaşmanın geçeceğini duyurur, a. 12.16d.21.
Mez 110,4
12 Çünkü kâhinlik düzeni değişince. Kutsal Yasa'nın da değişmesi zorunludur.
İbr 8,6d
13 Çünkü kendisi için bunların söylendiği kişi başka bir ailedendir. Bu soydan hiç kimse sunakta hizmet etmemiştir.
İbr 8,4 Yar 49,10
14 Rabbimiz'in Yahuda soyundan geldiği açıktır. Musa bu soydan kâhinler yetişeceğine ilişkin hiçbir söz söylemedi.
Mat 1,1d Mat 2,6 Rom 1,3 Va 5,5
Eski Yasa’nın Kaldırılması
15 Melkisedek'e benzer başka bir kâhinin ortaya çıkmasıyla sorun daha da açıklığa kavuşuyor.
16 Bu kişi dünyasal kurallar, yasalar uyarınca değil, yok edilemeyen yaşam gücüyle yetişti.
7,16 dünyasal kurallar, yasalar: Musa’nın Yasası’nda bulunan, Levili kâhinliğini ancak kendi neslinden olanlara ayıran kural, bknz. Say 1,47d; Say 3,5d;Yas 10,18d; Yas 18,1d; Yas 33,8d.
Rom 1,4+
17 Çünkü kendisine ilişkin şöyle tanıklık edildi: "Melkisedek düzeni uyarınca sonsuza dek kâhinsin sen."
Mez 110,4
18 Güçsüzlüğü ve yararsızlığı yüzünden, daha önce gelen buyruk geçersiz sayılıyor.
19 Çünkü Yasa hiçbir şeyi yetkinliğe erdiremedi. Bunun yerine daha üstün bir umut getiriliyor. İşte bununla Tanrı'ya yaklaşıyoruz.
Rom 7,7+ İbr 11,40 İbr 10,19+
Mesih’in Kâhinliğinin Sürekliliği
20 Üstün bir umut, çünkü içilen antla önem kazanıyor. Önceki kâhinler ant içilmeden kâhinliğe getirildi.
21 Ama İsa kendisine şu sözü bildirenin andıyla geldi: "Rab ant içti, kararından dönmeyecek. Sonsuza dek kâhinsin sen."
Mez 110,4
22 Bununla İsa daha üstün bir antlaşmanın güvencesi oldu.
İbr 8,6-13
23 Öncekiler sayıca çoktu, birbiri ardından kâhinlik ederlerdi. Çünkü ölüm onların sürekliliğini önlerdi.
24 Ama İsa sonsuza dek kalıcı oluşu nedeniyle, hiçbir zaman değişmeyen kâhinliği elinde tutuyor.
25 İşte bunun içindir ki, kendi aracılığıyla Tanrı'ya gelenleri tamamen kurtarmaya yeterlidir. Çünkü onlar adına yakarmak için her an yaşamaktadır.
7,25 Ebedi kâhin olan Mesih gökte arabuluculuk ve şefaat etme hizmetini yerine getirir, bknz. Rom 8,34;1Yuh 2,1. Mesih’in yakarması, Tanrı katında kutsallar için yalvaran Kutsal Ruh’unkine benzer, Rom 8,27.
İbr 9,24 İbr 10,19+ Va 1,18 Rom 8,34 1Yuh 2,1
Göksel Başkâhinin Kusursuzluğu
26 Bize böyle kutsal, kusursuz, lekesiz, günahlılardan apayrı, göklerden daha yücelere yükselmiş bir başkanın gerekiyordu.
İbr 3,1+
27 Başkâhinler gibi her gün önce kendi günahları, sonra da halkın günahları için sunular sunmak zorunda olmayan bir başkâhin. O yalnız bir tek kez kendini sun-duğunda bunu yaptı.
7,27 yalnız bir tek kez: Mesih’in bu tek sunusu kurtuluş hikâyesinin merkezini oluşturur, Haİş 1,7+. Mesih’in sunusu, uzun hazırlanma dönemini kapatıp, İbr 1,1d, bknz. Rom 10,4, “zamanların doluluğunda” gerçekleşir, Gal 4,4+, önceden “belirlenen zamanda”, Rom 3,26+, gerçekleşir ve eskatolojik çağı açar. Son yargı günü, 1Ko 1,8+;Rom 2,6+, süresi belirsiz, 1Se 5,1+, bir ara dönemi, 2Ko 6,2+, nedeniyle gecikse de, insanın Mesih’in şahsında günah için öldüğü ve yeni hayata diriltildiği anda kurtuluşun özü kazanıldı. Mesih’in sunusunun mutlak ve nihai geçerliliği İbranilere Mektup tarafından özellikle vurgulanır: “yalnız bir tek kez” sunduğu, fakat sürekli olarak geçerli kalan, geçerliliğini koruyan, İbr 7,27; İbr 9,12.26.28; İbr 10,10, bknz. Rom 6,10,1Pe 3,18, bu sunu, İbr 10,12.14, eski antlaşmanın kurtuluşu veremediklerinden dolayı sürekli olarak tekrarlanılması gereken sayısız sunulardan tamamen farklıdır. Sunuların özü, kurban edilen hayvanın ölümü ya da ateşte yakılması değil, fakat Tanrı tarafından kabul edilmesidir, Yar 4,4. Mesih, kendisini sunduğunda tanrısal ebediyetliğe kabul edilir ve böylece her eylemi ebedi bir değer alır.
İbr 9,25-28 İbr 10,11-14 İbr 5,3+
28 Çünkü Yasaca atanan başkâhinler yetkinlikten yoksun insanlardır. Yasa'dan sonra gelen ant sözüyse, sonsuza dek yetkinliğe ermiş olan Oğul'u atadı.
7,28 yasadan sonra gelen: Fakat bknz. Musa’nın Yasası’ndan önce verilmiş olan vaatler, Gal 3,17.
İbr 5,9+

8

B. Mesih’in Kâhinliğinin Üstünlüğü
Yeni Kâhinlik ve Yeni Tapınak
1 Söylenenlerin özü şudur: Göklerde ululuk tahtının sağında oturmuş böyle bir başkâhinimiz var.
İbr 3,1+ Mez 110,1 Haİş 2,33+
2 İnsanın değil, Rab'bin kurduğu kutsal yerde ve gerçek çadırda görev yapmaktadır.
8,2 Ebedi ve mükemmel kâhin olan Mesih’in kişiliği, günahkâr ve ölümlü olan Levili kahinlerden üstün olduğu açıklandı, İbr 7. Bu bölümde ise bu üstünlüğün kahinlik hizmetinde de fark edildiği belirtilir. Bu hzimeti daha üstün bir tapınakta, gökte sunar, İbr 8,1-5, bknz. İbr 9,11d (eski tapınak Çık 25,40’ a göre daha üstün bir örneğin resmiydi). O daha iyi bir antlaşmanın, a. 6-13, bknz. İbr 9,15, aracıdır, İbr 8,6d.
Say 24,6
3 Çünkü her başkâhin armağanlar, sunular getirmek üzere atanır. Bu nedenle İsa'nın da bir sunu getirmesi gerekir.
İbr 5,1
4 Kendisi yeryüzünde olsaydı, hiç kâhin olamazdı. Çünkü Yasa gereğince armağanları sunan kâhinler var.
İbr 7,13d
5 Bunlar göklerdekilerin ancak bir benzeri, bir gölgesi olana ruhsal hizmette bulunuyorlar. Nasıl ki, Musa çadırı kurmak üzereyken Tanrı kendisine şöyle buyurdu:"Her şeyi sana dağda gösterilen örnek uyarınca yapmaya özen göster."
Va 11,19 İbr 9,23 İbr 10,1 Çık 25,40
Mesih, Daha Üstün Bir Antlaşmanın Aracı
6 Ama gerçekte Mesih daha üstün vaatlere dayanarak saptanan daha üstün bir antlaşmanın aracısı olduğu için O'na daha üstün bir görev verilmiştir.
8,6 aracısı: Mesih için kullanıldığında kelime aslında terimseldir, İbr 9,15; İbr 12,24; İbr 13,20: Tamamıyla insan olup içinde tanrısallığın bolluğunu barındıran biri olarak, Kol 2,9, İsa Tanrı ve insanlık arasında tek “arabulucudur”, Rom 5,15-19;1Ti 2,5, bknz. 1Ko 3,22-23; 1Ko 11,3, her iki tarafı da birbirleriyle barıştırıp birlik olmalarını sağladı, 2Ko 5,14-20. O, lütfun, Yuh 1,16-17;Ef 1,7, ve nihai vahiyin, İbr 1,1-2, taşıyıcısıdır. Gökte ise imanlıları için aracılık etmeye devam eder, İbr 7,25+.
İbr 9,15 İbr 12,24 1Ti 2,5
7 Çünkü o ilk antlaşma kusursuz olsaydı, ikincisine gerek kalmayacaktı.
8 Ne var ki, Tanrı onlarda kusur bularak şöyle diyor: 'İsrail ve Yahuda halkıyla yeni bir antlaşma yapacağım günler geliyor' diyor Rab,
Yer 31,31-34 1Ko 11,25 Mat 26,28+
9 Atalarını Mısır'dan çıkarmak için ellerinden tuttuğum gün onlarla yaptığım antlaşmaya benzemeyecek! Çünkü onlar, yaptığım antlaşmaya sadık kalmadılar. Ben de onlardan ilgimi kestim.' Rab buyuruyor.
10 Rab, 'O günlerden sonra İsrail halkıyla yapacağım antlaşma şudur' diyor, 'Yasalarımı zihinlerine yerleştireceğim, yüreklerine yazacağım. Ben onların Tanrısı olacağım, onlar da benim halkım olacaklar.
İbr 10,16-17
11 Yurttaş yurttaşı, kardeş kardeşi, "Rab’bi tanı!" diye eğitmeyecek. Çünkü küçük büyük herkes tanıyacak beni.
12 Çünkü suçlarına karşı sevecen davranacağım, günahlarını artık anımsamayacağım.'
13 Tanrı yeni antlaşmayı bildirmekle, öncekini eskimiş saymıştır. Eskiyen ise yok olmak üzeredir.
2Ko 5,17 Va 21,4-5

9

Göksel Tapınağa Girdi
1 Önceki antlaşmanın da ruhsal hizmete özgü kuralları ve yeryüzünde bir tapınağı vardı.
9,1 önceki antlaşmanın: “ilk antlaşmanın” diye de geçer.
2 Bir çadır kurulmuştu. 'Kutsal Yer' denen dış bölümde şamdan, masa, kutsal sunu ekmekleri bulunurdu.
9,2 Çöldeki çadırda, Çık 25-26 (bknz. Süleyman’ın tapınağı, 1Kr 6), “Kutsal” ve “En Kutsal” olan yer bir perde aracılığıyla birbirinden ayrılıyordu, Çık 26,33. “Kutsallar Kutsalına” sırf yüksek kâhin girebiliyordu, yılda tek bir kez, Yom Kippur (“barışma”) Bayramında, bknz. Lev 16,1+.
Çık 25-26+
3 İkinci perdenin gerisinde 'En Kutsal Yer' denen iç çadır vardı.
4 İçinde buhur yakılan altın sunakla 'Antlaşma Sandığı' orada dururdu. Baştan başa altın kaplı 'Antlaşma Sandığı'nda içinde man saklanan altın testi, Harun'un filizlenen asası ve antlaşma levhaları vardı.
9,4 buhur yakılan altın sunak: Çık 30,6; Çık 40,26’ ya göre bu sunak, Çık 30,1+, tapınağın “kutsal” denilen bölümündeydi. İbranilere Mektup bundan farklı bir gelenek tanır.
Çık 30,1+ Çık 25,10+ Çık 16,1+ Say 17,10
5 Sandığın üzerindeki 'Yücelik Keruvlar'ı Bağışlanma Kapağı'na gölge salardı. Şu an-da bunları ayrıntılarıyla konuşamayız.
Çık 24,12+ Çık 25,17+.18+
6 Bunların böylece kurulmasıyla, kâhinler her zaman dış bölüme girip ruhsal hizmetlerini uygularlar.
7 Ama 'İç Çadır'a yılda ancak bir kez, yalnız başkâhin girer. O da, hem kendisinin, hem de halkın bilmeden işlediği günahlara karşı sunmak üzere kurban kanı getirmeden giremez.
Çık 30,10 Lev 16,2-29 İbr 7,27+
8 Kutsal Ruh bununla, dış bölüm durdukça, 'En Kutsal Yer'e giden yolun daha açıklanmadığını belirtiyor.
İbr 10,20
9 Bu, şimdiki zamana ilişkin bir simgedir. Buna göre, getirilen armağanların ve sunuların ruhsal hizmet sunanın vicdanını yetkinliğe eriştirmediği anlaşılıyor.
9,9 simgedir: Ritler hakkında verilen buyruğun ruhsal bir manası var: Eski antlaşmada halkın Tanrı’ya yanaşması mümkün değildi. Yeni antlaşmada ise Mesih, Tanrı’ya götüren yol olacaktır, Yuh 14,6, bknz. İbr 10,19+. Eski antlaşmanın kaldırılışı İsa’nın ölümünde tapınağın perdesinin yırtılmasıyla simgelenir, Mat 27,51p.
1Ko 10,6+ İbr 11,40+ Kol 2,16-17
10 Yalnızca yiyecekleri, içecekleri, çeşitli yıkanma kurallarını ve bedene ilişkin buyrukları kapsayan bu uygulamalar ancak tanrısal düzen gelinceye dek geçerlidir.
Mesih Kanı’yla Yeni Antlaşmayı Mühürlüyor
11 Ama Mesih, gelmiş iyi şeylerin başkâhini olarak belirince, elle kurulmamış daha yüce ve yetkin çadırdan --bu yersel yaradılışla hiçbir ilgisi olmayan yerden-- geçti.
9,11 İsrail halkının barışma ritinin, a. 7; Lev 16, yerine Mesih’in kanının, a. 14, Rom 3,24+, benzersiz sunusu geçer, İbr 7,27+. Bu sunu, insanların yeniden Tanrı’ya yanaşabilmelerini sağlar, İbr 10,1.19; bknz. Yuh 14,6+,Ef 2,18. Sunularının kanının “Kutsallar Kutsalı’nın” içerisine serpilmesinin derin anlamı kanın Kutsal Kitap’taki manasına bakıldığında anlaşılır: Kan, yaşamın taşıyıcısıdır. Buna göre kan serpilmesi de Tanrı’nın halkıyla olan hayati önemdeki bağın, antlaşmanın yenilenmesidir, a. 20; Yşa 24,6-8+, ve İsrail üzerindeki otoritesini tekrardan doğrulamaktır.
İbr 4,14 İbr 9,24 İbr 10,20
12 Erkeçlerin, danaların kanıyla değil, kendi kanıyla sonsuz kurtuluşu sağlayarak bir tek kez 'Kutsal Yer'e girdi.
9,12 kutsal yere: Dirilmiş Mesih, göğe çıkmasıyla göklerden, İbr 4,14+, göksel çadırın “Kutsalından” geçip, a. 11, “Kutsallar Kutsalı’nda” Tanrı’nın mevcudiyetine erişti.
İbr 7,27+ Mat 26,28 Rom 3,24+
13 Çünkü erkeçlerle boğaların kanı ve yakılan genç ineklerin külü kirli sayılanlara serpildiğinde bedensel temizlik açısından onları kutsal kılarsa,
Say 19,2-10.17-20
14 suçsuz olarak sonsuz Ruh aracılığıyla kendini Tanrı'ya sunan Mesih'in kanı, diri Tanrı'ya hizmet sunabilmemiz için vicdanımızı ölü işlerden ne kadar daha derinden arıtabilir!
9,14 sonsuz Ruh: bazı metinlerde “Kutsal Ruh” diye geçer, bknz. Rom 1,4+.
2Ko 13,13+ 1Pe 1,18-19 İbr 10,10+ İbr 6,1+ Rom 1,9+
15 Bu nedenle Mesih, sonsuz mirasa çağrılanlar verilen vaadi alsınlar diye Yeni Antlaşma'nın aracısı oldu. Çünkü O ilk antlaşmayla ilgili suçlara kurtulmalık olarak öldü.
9,15-28 Bu bölüm İbr 8,6-13’ e paraleldir, Mesih’in aracılık hizmetini gerçekleştirebilmesi için ölümünün gerekliliğini gösterir. Yunanca “diateke” kavramı, EA’in Yunanca tercümesinde İbranice “berit” (“antlaşma; ahit”) kavramının tercümesidir, normalde ise “vasiyetname” anlamına gelir. Bütün bölüm, bu Yunanca kavramının çift anlamları arasında geçer. “Ahit”, a. 15.18-20, miras bırakan kişinin ölümünü gerektirir, a. 16-17. Bir antlaşmanın kurulması için de bir kanın dökülmesi gerekiyordu, Çık 24,6-8. Bu nedenle Yeni Antlaşmanın kurulması için de Mesih’in ölmesi gerekiyordu, bknz. İbr 7,22; İbr 8,6-10; İbr 12,24;Mat 26,28+.
İbr 8,6+ Gal 4,1-7
16 Herhangi bir yerde bir vasiyetin uygulanması için vasiyet edenin ölümü zorunlu-dur.
17 Çünkü vasiyet ancak ölümden sonra uygulanır. Vasiyet eden sağ oldukça vasiyet geçerli değildir.
18 Bu nedenle, ilk antlaşma da kansız yürürlüğe konmadı.
19 Çünkü Kutsal Yasa'nın her buyruğu Musa'nın ağzından tüm halka bildirilince, Musa danalarla erkeçlerin kanını ve suyu alıp kırmızı yün ve zufa otuyla hem kitaba, hem de bütün halkın üzerine serpti.
Çık 24,6-8+
20 "Tanrı'nın size buyurduğu antlaşmanın kanıdır bu" dedi.
Mat 26,28p
21 Aynı biçimde Çadır'a ve ruhsal görevle ilgili tüm kaplara kan serpti.
22 Kutsal Yasa uyarınca hemen her şey kanla arıtılır. Kan dökülmeden günahların bağışlanması olanaksızdır.
9,22 kanla arıtılır: örneğin sunak, Lev 8,15; Lev 16,19, kâhin, Lev 8,24.30, Levililer, Say 8,15, günahkâr halk, Lev 9,15-18, anne, Lev 12,7-8 vs.
23 Göksel gerçeklerin yersel örnekleri bu tür sunularla arıtılmak zorundadır. Ama göksel olanlar bunlardan daha üstün sunuları gerektirir.
9,23 Tapınağın arıtılması kutsama ve hizmete açma ritidir. Göksel veya yersel tapınak daha önce murdardı, bundan dolayı arıtılması gerek diye bir anlam çıkartılamaz.
İbr 8,5 İbr 9,11d
24 Çünkü Mesih elle kurulan kutsal yere girmedi. Gerçek olanın simgesidir bunlar. Ama O bizim adımıza Tanrı'nın önünde şimdi görünmek için doğrudan doğruya göğe girdi.
1Ko 10,6+
25 Başkâhinin kendisinin olmayan kanla her yıl 'En Kutsal Yer'e girmesi gibi, İsa'nın kendini birçok kez sunması söz konusu değildir.
9,25 kendisinin olmayan kanla: “başkalarının kanıyla”, yani kurban edilen hayvanların kanı. Peygamberler bu ritlerin geçerliliği için kalbin paklığını koşul olarak sayarlardı, Yşa 1,11-13;Yer 6,20; Yer 11,15;Hoş 6,6;Amo 5,21+. İbraniler’e Mektup ise bunun da ötesine geçerek, eski sunularının hiçbir etkisi olmadığını açıklar, bknz. İbr 9,13-14. Sadece Mesih’in tamamıyla kusursuz olan sunusu insanları kutsal kılabilir, İbr 10,12-14.
İbr 7,25+
26 Böyle olsaydı, dünyanın kuruluşundan bu yana O'nun birçok kez acı çekmesi gerekirdi. Ama gerçekte çağların sonunda bedeninin sunulmasıyla günahın ortadan kaldırılması için bir tek kez göründü.
9,26 Mesih’in sunusu tek ve benzersizidir, İbr 7,27+. “Zamanların sonunda” sunuldu, dünyanın tarihini tamamlamaktadır ve bu nedenle tekrar edilmesine de gerek yoktur. Günahı “başka bir kanla” değil, fakat Mesih’in öz kanıyla ortadan kaldırdığı için, İbr 9,12-14, etkisi mutlaktır.
İbr 7,27+ Gal 4,4+ Yuh 1,29
27 İnsanları nasıl bir kez ölmek, ardından da yargılanmak bekliyorsa,
28 Mesih de birçoklarının günahını taşımak için bir tek kez sunuldu. İkinci kezinde Mesih, günah sorunu bütünüyle çözülmüş durumda, tüm kurtuluşu getirmek için kendisini bekleyenlere görünecek.
9,28 Mesih’in beden alarak dünyaya gelişi günahla yakından ilgiliydi, Rom 8,3;2Ko 5,21. Kurtuluş gerçekleştirildikten sonra kurtarıcının yeni ve nihai görünmesinin günahla ilgisi kalmayacak. Hristiyanlar, yargının da olacağı bu şanlı tekrar gelişi ümitle beklemektedirler, 1Ko 1,8+;Rom 2,6+.
Yşa 53,12 1Ti 6,14+ Flp 3,20-21 Haİş 3,20-21

10

C. Özet: Mesih’in Sunusunun Üstünlüğü
Eski Sunuların Faydasızlığı
1 Kutsal Yasa gelecek iyi şeylerin yalnızca bir gölgesidir, somut görünüşü değildir. Yıldan yıla sürekli olarak hep aynı sunular sunulduğundan, Yasa bunlarla yaklaşanları hiçbir zaman yetkinliğe erdiremez.
İbr 8,5 Kol 2,17 İbr 7,19 Rom 7,7+ İbr 10,19+ İbr 11,40+
2 Yetkinliğe erdirebilseydi, hiç kuşkusuz, bu sunular durdurulacaktı. Çünkü ruhsal hizmet sunanların bir kez de arıtılmasıyla, vicdanlarında artık hiçbir günah suçlaması kalmazdı.
3 Ancak, bu sunular aracılığıyla günahlar yıldan yıla anımsanır.
4 Çünkü boğaların, erkeçlerin kanıyla günahların kaldırılması olanaksızdır.
İbr 9,13
5 İşte bunun içindir ki, Mesih dünyaya gelirken şunları söyler: "Kurban ve sunu istemedin. Ama bana bir beden hazırladın.
Mez 40,6-8+
6 Yakmalık sunulardan da, günah sunularından da hoşnut olmadın.
7 Bunun üzerine, 'Kutsal Yazı tomarında benim için yazıldığı gibi, işte senin istemini uygulamaya geldim, ey Tanrı' dedim."
8 Önce şunu bildiriyor: "Kurbanlar, sunular, yakmalık sunular, günah sunuları istemedin; bunlardan hoşlanmadın da!" Bunlar Kutsal Yasa uyarınca sunulur.
1Sa 15,22
9 Sonra şöyle diyor: "İşte istemini uygulamaya geldim." İlkini ortadan kaldırıyor ki, ikincisini kesinleştirsin.
Yuh 6,38 Yuh 10,17d Mat 26,39.42p
10 İsa Mesih'in bedeninin bir tek kez sunulmasıyla, Tanrı istemi uyarınca kutsal kılındık.
Yuh 17,19 İbr 9,14.28 İbr 10,12.14 Ef 5,2 İbr 7,27+
Mesih’in Sunusunun Etkinliği
11 Her kâhin her gün görevini yapar, ardı ardına hep aynı sunuları sunar. Bunlar hiçbir zaman günahları ortadan kaldıramaz.
İbr 10,1-4
12 Oysa Mesih günahlılara karşı sürekli etkisi olan tek sunuyu sunduktan sonra Tanrı'nın sağında oturdu.
İbr 10,10+ İbr 7,27+
13 Orada düşmanlarının ayakları altına basamak edilmesini beklemektedir.
Mez 110,1 Haİş 2,33+
14 Çünkü tek sunuyla kutsal kılınanları sürekli yetkinliğe erdirdi.
İbr 11,40+ Yuh 17,19+
15 Bu konuda Kutsal Ruh da bize tanıklık ederek önce şöyle diyor:
16 "Rab, 'Onlarla yapacağım antlaşma budur' diyor, 'O günlerin ardından yasalarımı yüreklerine yerleştireceğim ve zihinlerine yazacağım.'
Yer 31,33-34 İbr 8,10.12
17 Sonra konuyu sürdürüyor: " 'Günahlarını ve yasaları çiğnemelerini artık anımsamayacağım.'"
18 Her nerede bunlar bağlanmışsa, artık günaha karşı sunuya gereksinim kalmaz.
4. İmana Sadık Kalmak
Yeni Konuya Geçiş
19 Kardeşlerim, İsa'nın kanı aracılığıyla 'En Kutsal Yer'e girmeye kesin güvenimiz var.
10,19 Sırf Yüksek Kâhin yılda bir “Kutsallar Kutsalı’na” girebiliyordu. Bundan böyle tüm imanlılar Tanrı’ya yanaşabilecekler, Mesih sayesinde, bknz. İbr 4,14-16; İbr 7,19.25; İbr 9,11; İbr 10,9;Rom 5,2;Ef 1,4; Ef 2,18; Ef 3,12;Kol 1,22.
İbr 6,19-20 İbr 9,8.11-12 Yuh 14,6
20 O'nun bizim için açtığı yeni ve diri yol olan perdeden, yani O'nun bedeninden gire-lim.
21 Tanrı'nın evinden sorumlu ulu bir kâhinimiz var.
İbr 3,1+.6 İbr 4,14 Zek 6,11-12
22 Öyleyse gerçeğe bağlı yürekle, tam imanla, yüreklerimiz serpmeyle kötü vicdandan arıtılmış, bedenimiz tertemiz suyla paklanmış olarak Tanrı'ya yaklaşalım.
Rom 6,4+ 1Pe 3,21 2Ko 7,1
23 Umudumuzun tanıklığına sımsıkı sarılalım. Çünkü vaat eden kendisine güvenilendir.
İbr 11,11 1Ko 1,9+
24 Sevgide, yararlı işlerde birbirimizi nasıl isteklendireceğimizi akıldan çıkarmayalım.
25 Bazılarının alıştıkları gibi, ruhsal toplantılarımızı bırakmayalım. Bunun yerine Son Gün'ün yaklaştığını gördükçe birbirimizi yüreklendirelim.
10,25 Son Gün’ün yaklaştığını: Rab’bin günü, 1Se 5,2;1Ko 1,8+. Ayet, Rab’bin gelişinin ön işaretleri sayılan karışıklıkların ve mücadelelerin olduğunu var saymakta, bknz. 2Se 2,1+.
İbr 3,13 1Ko 1,8+
İmanı Terk Etme Tehlikesi
26 Çünkü gerçeği bilme aşamasına geldikten sonra bile bile günah işlersek, artık günahlara karşı sunu diye bir şey kalmaz.
10,26 Bahsedilen, imandan sapma, bilinçli ve kasıtlı bir şekilde Tanrı’ya isyan etmek, bknz. İbr 6,6+. Ateş, a. 27, tanrısal öcün aracıdır, Yşa 26,11;Mat 3,11-12;Mar 9,48-49;Va 11,5.
İbr 6,4-6 İbr 12,17
27 Geriye yalnız korkunç yargılama ve Tanrı'ya karşı koyanları yiyip tüketecek olan öfke ateşini bekleme kalır.
Yşa 26,11
28 Musa'nın yasasını hiçe sayan, iki ya da üç tanığın tanıklığıyla, acımasızca öldürülür.
Yas 17,6
29 Tanrı Oğlu'nu ayakları altında çiğneyene, aracılığıyla kutsal kılındığı antlaşma kanını bayağılaştırana, kayra ruhunu aşağılayana ne denli daha ağır ceza yaraşacağını sanırsınız?
İbr 6,6+ İbr 9,20 Çık 24,8
30 Çünkü şu sözü söyleyeni biliriz: "Öç benimdir, karşılığını ben vereceğim." Ve yine, "Rab kendi halkını yargılayacak."
Yas 32,35-36
31 Diri Tanrı'nın ellerine düşmek korkunç bir şeydir.
Mat 10,28p Mat 12,31-32p
Sabretmek
32 Aydınlandıktan sonra uğradığınız çok ağır baskıları, sıkıntıları sabırla göğüslediğiniz geçmiş günleri anımsayın.
10,32 “Aydınlanma” YA’te ve kilise Babaları’nda vaftizi belirtirdi, İbr 6,4;Ef 5,14; bknz. Rom 6,4+.
İbr 6,4+ Ef 5,14
33 Kimi zaman aşağılanarak, acılara itilerek sergilendiniz. Kimi zaman da böyle davranışlara uğrayanlarla ruhsal paydaş oldunuz.
1Ko 4,9
34 Çünkü cezaevinde yatanların dertlerine ortak oldunuz. Mallarınızın yağma edil-mesine sevinçle boyun eğdiniz. Çünkü çok daha üstün ve kalıcı şeylere sahip olduğunuzu biliyordunuz.
10,34 cezaevinde yatanların: Bazı metinlerde “zincirlerimin” diye geçer. Pavlus’un tutukluluğuna atıf, Flp 1,7;Kol 4,18;Flm 1,9.
İbr 13,3 Mat 5,40 Mat 6,20
35 Öyleyse güvencinizi yitirmeyin. Bunun ödülü büyüktür.
36 Tanrı'nın istemini uygulayıp vaat ettiğini almanız için sabretmeye gereksinmeniz vardır.
37 "Çünkü gelmekte olan çok kısa zamanda gelecek ve gecikmeyecek.
Yşa 26,20
38 Doğru insanım imanla yaşayacak, ama geri çekilirse, canım ondan hoşnut olmayacak."
Hab 2,3-4 Rom 1,17
39 Kuşkusuz, biz geri çekilip yıkıma gidenlerden değiliz. Tersine, imanı koruyup canı güvenliğe alanlarız.
1Pe 1,9

11

Ataların İmanı
1 İman umut edilen şeylere güvenmek, görünmeyen şeylerden emin olmaktır.
11,1 Mektubun yazarı, zulüm dalgaları nedeniyle ümitlerini kaybeden Hristiyanlara imanın tamamen geleceğe yönelik olup görünmeyen şeylere tutunduğunu açıklar. Bu ayet imanın tanımlarından biridir: İman, göksel gerçeklere zamanından önce, güven içinde sahip olmaktır, bknz. İbr 6,5,Rom 5,2;Ef 1,13d. EA’in azizlerinin hayatlarından alınan örnekler, bknz. Sir 44-50, bu iman nasıl bir sabır ve nasıl bir gücün kaynağı olduğunu gösterir. Bunu vurgulamak amacıyla da bu örneklerin her biri “imanla” (“iman sayesinde; iman vasıtasıyla”) diye başlar, a. 3.4.5.7.8.9.11.17.20.21.22.23.24.27.28.29.30.31.
Rom 1,16+
2 Çünkü atalarımız imanla onaylandı.
3 Evrenin Tanrı'nın sözüyle yaratıldığını, görülen şeylerin görülmeyenlerce oluşturulduğunu imanla anlamaktayız.
11,3 “İmanla evrenin Tanrı’nın sözüyle ... anlamaktayız.” diye olmalı. Yaratılışa iman görünmeyen şeylerin kavranabilmesi hakkında güzel bir örnektir: nesneler, yaratılmadan önce Tanrı’daydılar, ve her şey ondan çıkmaktadır.
Yar 1 Rom 1,20
4 İmanla Habil Tanrı'ya Kayin'inkinden daha iyi kurban getirdi ve bununla doğru kişi olduğu onaylandı. Tanrı onun armağanlarına ilişkin tanıklıkta bulundu. O öldürüldü ama imanı nedeniyle bugüne dek konuşmaktadır.
Yar 4,4.10 Mat 23,35 Eyü 16,18+
5 İmanla Hanok ölümü tatmamak için göklere götürüldü. Bu dünyada gözden kayboldu. Çünkü Tanrı onu göklere almıştı. Yukarıya alınmadan önce, Tanrı'yı hoşnut ettiğine ilişkin tanıklık vardı.
Yar 5,22-24
6 İman olmaksızın Tanrı'yı hoşnut etmek olanaksızdır. Çünkü Tanrı'ya yaklaşanın O'nun var olduğuna ve kendisini arayanları ödüllendirdiğine iman etmesi gerekir.
11,6 Kurtuluş için vazgeçilmez olan imanın içeriği çifttir: Birincisi, özü gereği görünmeyen, Yuh 1,18;Rom 1,20;Kol 1,15;1Ti 1,17; 1Ti 6,16; bknz. Yuh 20,29;2Ko 5,7, tek ve şahsi bir Tanrı’nın varlığıdır, Bil 13,1. İkincisi ise Tanrı’nın ödüllendirici tedarikçiliği, ki ümitle beklenen mutluluğun temelidir, çünkü Tanrı, O’nu bulabilmek için gösterilen gayretlerinin karşılığını verecektir, bknz. Mat 5,12p; Mat 6,4.6.18; Mat 10,41dp; Mat 16,27; Mat 20,1-16; Mat 25,31-46;Luk 6,35; Luk 14,14;Rom 2,6;1Ko 3,8.14;2Ko 5,10;Ef 6,8;2Ti 4,8.14;1Pe 1,17;2Yuh 1,8;Va 2,23; Va 11,18; Va 14,13; Va 20,12-13; Va 22,12, bknz. ayrıca Mez 62,12+. Mesih isminin geçmemesi ise Hanok’un antlaşmaların kurtuluş düzeninden de daha eski olmasıyla açıklanılabilir, bknz. Yuh 17,3; Yuh 20,31.
Çık 3,14+ Yer 29,12-14
7 İmanla Nuh henüz olmamış olaylara ilişkin Tanrı'dan bilgi aldı. Tanrısayar tutumla ev halkının kurtulması için gemiyi yaptı. Bunu yapmakla dünyayı yargıladı ve imanının getirdiği doğruluğun mirasçısı oldu.
11,7 dünyayı yargıladı: Nuh’un Tanrı sözüne güveni, iman etmeyip onunla dalga geçen insanları yargılamakta, aynen dürüst insanın kötü olanları kınadığı gibi, bknz. Bil 4,16;Mat 12,41.
Yar 6,8-22 Mat 24,37-39 1Pe 3,20 2Pe 2,5 Rom 1,16+
8 İbrahim çağrıldığında miras alacağı yere gitmek için imanla Tanrı buyruğuna uydu ve nereye gittiğini bilmeden ülkesinden ayrıldı.
11,8 “İmanla İbrahim, miras olarak alması gereken bir yere doğru yola çıkma çağrısına itaat etti, ve nereye varacağını bilmeden yola çıktı.” İbrahim’de iman, bilinmeyenlere doğru yola çıkmasına, İshak’ın doğuşunu ümitle beklemesine ve bu biricik oğlunun kurban olarak sunulmasına neden oldu.
Rom 1,5+ Yar 12,1-4+
9 İmanla vaat edilen toprakta, yabancı bir ülkede konakladı. Aynı vaadin miras ortakları olan İshak ve Yakup'la birlikte çadırlarda yaşadı.
11,9 Ataların vaat edilen topraklarda yabancı gibi yaşamaları, bu toprağın gerçek vatanın bir simgesi olduğunu gösterir.
Yar 23,4 Yar 26,3 Yar 35,12
10 Çünkü mimarı ve kurucusu Tanrı olan sağlam temelli kenti gözlemekleydi.
Va 21,10-20
11 İmanla Sara da, vaatte bulunanın sözüne güvenilir olduğuna inanarak, yaşı geçmişken çocuk doğurma gücünü buldu.
Yar 17,19 Yar 21,2 Rom 4,19-21 İbr 10,23
12 Bu nedenle, bedeni ölü sayılabilecek yaştaki bir adamdan, göğün yıldızları kadar çok, deniz kıyısındaki kumlar kadar sayısız bir soy yetişti.
Dan 3,36 Yar 22,17 Çık 32,13
13 Bu insanların hepsi imanda öldü. Vaatlere kavuşamadılar, ama onları uzaktan görüp selamladılar. Yeryüzünde yabancı ve konuklar olduklarına açıkça tanıklık ettiler.
Yuh 8,56 Yar 23,4 Mez 39,12 Mez 119,19
14 Bunları söyleyen kişiler bir yurt aradıklarını açıkça gösteriyorlar.
15 Eğer ayrıldıkları yeri anımsasalardı, geri dönmek için yeteri kadar zamanları olur-du.
16 Ama onlar daha üstün bir yeri, yani göksel yurdu özlüyorlar. Bunun içindir ki. Tanrı onların Tanrısı diye anılmaktan utanç duymuyor. Çünkü olar için bir kent hazırlamış bulunuyor.
İbr 13,14 Flp 3,20 Va 21,2
17 İbrahim denendiği zaman imanla İshak'ı sundu. Tanrı vaatlerini almış biri olarak tek oğlunu sunmaya hazırlandı.
11,17 “İmanla İbrahim, denendiği zaman İshak’ı sundu.”
Yar 22,1-14 Yak 2,21-22
18 Ona, "Soyun İshak'ta anılacak" diye vaat edilmişti.
Yar 21,12 Rom 4,17-21
19 Bunun için, Tanrı'nın ölüler arasından diriltmeye bile gücü olduğunu düşündü. Böylece İshak'ı simgesel anlamda ölümden geri aldı.
11,19 simgesel anlamda: İshak’ın kurtuluşu hem genel dirilişin, hem de, eski bir geleneğe göre, Mesih’in ıstıraplarının ve dirilişinin simgesidir.
1Ko 10,6+
20 İmanla İshak Yakup'la Esav'ı gelecek olaylara ilişkin kutsadı.
Yar 27,27d.39d
21 Yakup ölürken imanla Yusuf’un oğullarından her birini kutsadı ve asasının başına yaslanarak Tanrı'ya tapındı.
Yar 48,15d Yar 47,31
22 Gözlerini yaşama yumarken, Yusuf imanla İsrailoğulları'nın Mısır'dan çıkacağına değindi ve kemiklerini ne yapacaklarına ilişkin onlara buyruk verdi.
Yar 50,24-25
23 Musa doğunca annesi babası imanla onu üç ay gizlediler. Çünkü çocuğun çok güzel olduğunu gördüler. Kralın buyruğundan korkmadılar.
11,23 Bazı metinler ayetin sonuna Mısırlı’nın öldürülüşü hakkında bir cümle eklerler, bknz. Çık 2,11-12;Haİş 7,24.
Çık 2,2 Haİş 7,20
24 Musa büyüyünce imanla firavunun kızına oğul olmayı kabul etmedi.
Çık 2,11
25 Geçici bir süre için günahın sürüklediği eğlenceye dalmaktansa, Tanrı'nın halkıyla birlikte sıkıntılara katlanmayı yeğledi.
26 Mesih uğruna aşağılanmayı Mısır'ın zenginliklerine üstün tuttu. Çünkü gözlerini gelecek ödüle doğrultmuştu.
11,26 Mesih uğruna aşağılanmayı: Harfiyen “Mesih’in utancını”. Mez 89,50d’ den alıntı, orada “Mesih”, “mesh edilen” anlamında kullanılmaktadır. “Mesih’in utancı” ise Yahve için kutsanmış olan, Çık 19,6+, Tanrı’nın halkının utancıdır, a. 25. Ancak İbraniler’e Mektup’un yazarı bu “Mesh edilen” kelimesini Mesih İsa olarak algılar ve Musa’nın İsa uğruna acı çektiği sonucuna varır. Bknz. İbr 2,10+; İbr 10,33; İbr 13,13.
Mez 89,50d
27 Kralın öfkesinden korkmadan imanla Mısır'dan ayrıldı. Çünkü göze görünmeyeni görüyormuş gibi dayandı.
Çık 2,15
28 İmanla ilk Fısıh'ı kutladı ve kan serpmesini uyguladı. Öyle ki, ilk doğan çocukları yok eden melek İsrail çocuklarına ilişemesin.
Çık 12,11.22-23
29 Karadan geçercesine, imanla Kızıldeniz'i aştılar. Mısırlılar bunu yapmaya kalkıştıklarında suların içinde boğuldular.
Çık 14,22.27
30 Eriha Kenti'nin kale duvarları yedi gün süreyle İsrailliler'ce kuşatıldıktan sonra imanla yıkıldı.
Yşu 6,20
31 İmanla fahişe Rahav söz dinlemezlerle birlikte mahvolmadı. Çünkü casusları esen-likle karşıladı.
Yşu 2,1d Yşu 6,17
32 Daha başka hangi örneklere değineyim? Gidyon, Barak, Şimşon, Yiftah, Davut, Samuel ve peygamberlerden söz etmeme zaman yetmeyecek.
33 Bu insanlar imanla krallıkları alt ettiler, adaleti uyguladılar, vaatleri aldılar, aslanların ağzını bağladılar,
Dan 3,49-50 Dan 6,22
34 ateşin gücünü söndürdüler, kılıcın ağzından kaçtılar, zayıflıktan güç buldular, savaşta güçlü kılındılar, yabancı orduları dağıttılar.
35 Kadınlar ölülerini dirilmiş olarak geri aldılar. Bazıları serbest bırakılmaya yanaşmayarak, ölümle sonuçlanan işkenceler çekti. Öyle ki, daha üstün bir dirilişe kavuşsunlar.
1Kr 17,23 2Kr 4,36 2Mak 6,18 2Mak 7,42
36 Kimisi de alaya alınarak, kamçılanarak denendi. Zincire bile vuruldular, cezaevine atıldılar.
Yer 20,2 Yer 37,15d
37 Taşa tutularak öldürüldüler, testereyle biçildiler, kılıçtan geçirildiler. Koyun postu, keçi derisi giyerek sağda solda dolaştılar. Yoksunluk içinde, acılar ortasında, düşmanca davranışlara katlandılar.
11,37 testereyle biçildiler: Bazı apokrif yazılara göre Manasse’nin krallığı döneminde Peygamber Yeşaya bu şekilde öldürüldü.
38 Dünya onlara layık değildi. Çöllerde, dağlarda, mağaralarda, yerin yarıklarında göçebe gibi dolaşıp durdular.
39 Bu insanların tümü, imanla ilgili parlak tanıklığa sahip olmalarına karşın, vaadi alamadılar.
40 Çünkü Tanrı bizler için daha üstün bir şey hazırlamıştır. Öyle ki, biz olmadan onlar yetkinliğe erdirilmesinler.
11,40 yetkinliğe: “Tamamlama; mükemmel kılınmanın” eskatolojik çağı Mesih’in gelişiyle başladı, İbr 2,10; İbr 5,9; İbr 7,28; İbr 10,14, ve göksel yaşama giriş Mesih tarafından açıldı, İbr 9,11d; İbr 10,19d. Yasa’yı “tamamlayamayan” eski antlaşmanın sadıkları, İbr 7,19; İbr 9,9; İbr 10,1, göğün mükemmel yaşamına girebilmek için O’nun dirilişini beklemek zorundaydılar, İbr 12,23, bknz. Mat 27,52d;1Pe 3,19+.
1Pe 1,10-12 1Pe 3,19+

12

Mesih İsa, Yüce Örneğimiz
1 Bu nedenle biz de çevremizi böylesi yoğun bir tanıklar bulutu sardığına göre her tür ağırlığı ve bizi kolaylıkla kuşatabilen günahı üzerimizden atarak önümüzdeki koşuyu sabırla koşalım.
Yar 4,7 Gal 5,7+
2 Gözlerimiz imanımızın önderi ve tamamlayıcısı İsa'ya baksın. O utancı hiç önemsemeyerek önündeki sevinç için çarmıha katlandı. Şimdi Tanrı'nın tahtının sağında oturmuştur.
İbr 2,10 Mat 4,3-11p Yuh 6,15 2Ko 8,9 Mez 110,1 Haİş 2,33+ Flp 2,6-8
3 Bu nedenle, günahlıların kendisine bu kadar karşı çıkışına katlanan İsa'yı düşünün. Öyle ki, yorulup cesaretinizi yitirmeyesiniz.
Luk 2,34
Tanrı Bir Baba Gibi Bizi Eğitiyor
4 Günaha karşı sürdürdüğünüz savaşta kanınızı akıtacak kadar direnmediniz.
İbr 10,32d
5 Size "oğullarım" diyen yüreklendirici Tanrı'nın sözünü belki de unuttunuz:"Oğlum, Rab'bin terbiye edişini hafife alma, O'nun azarlamasından usanma.
Özd 3,11-12
6 Çünkü Rab sevdiği kişiyi terbiye eder ve kabul ettiği her oğulu cezalandırır."
Va 3,19
7 Terbiyeyi sabırla karşılamanız gerekir. Tanrı sizi çocukları olarak görüyor. Hangi baba çocuğunu terbiye etmez?
12,7 İman gözüyle hayatın zorlukları, Tanrı’nın çocuklarını bir baba gibi eğitmesinin parçasıdır. Fikir, Kutsal Kitap’ın kullandığı “eğitim” kavramına dayanır: İbranicesi “musar”, Yunancası “paideia” ile ifade edilen kavram “düzeltilerek eğitmek; terbiye etmek” anlamına gelir, bknz. Eyü 5,17; Eyü 33,19;Mez 94,12;Sir 1,27; Sir 4,17; Sir 23,2. Hayatın zorlukları ya da sınanmaları Tanrı’nın baba sevgisini ifade eden bir terbiye olarak görülür.
Yas 8,5+
8 Herkesin paylaştığı terbiye size de uygulanmazsa evlat değil, yasadışı çocuklar olursunuz.
9 Kaldı ki, beden açısından bizi terbiye eden babalarımız vardı; onlara saygı göster-dik. Ruhların Babası'na bağımlılık göstererek yaşam bulmamız bundan çok daha önemli sayılmaz mı?
Say 16,22 Say 27,16 2Mak 3,24
10 Babalarımız kendilerine doğru görünen yolda kısa bir süre için bizi terbiye ettiler. Ama Tanrı kendisine özgü kutsallığı paylaşmamızı amaçlayarak, bu işi yararımıza uygular.
Lev 17,1+ 2Pe 1,4
11 Terbiye edilmek ilk anda hiç sevindirici görünmez; tersine, üzücüdür. Ne var ki, onunla eğitilenlerde sonradan doğruluğun esenlik ürününü ortaya çıkartır.
2Ko 7,8-11 Yuh 16,20 1Pe 1,6-7 Yak 1,2-4
12 "Öyleyse, sarkık ellerinizi güçlendirin. Çözülen dizlerinizi pekiştirin.
Yşa 35,3
13 Ayaklarınız için düz yollar oluşturun." Öyle ki, kötürüm olan parça eklemden çıkmasın; tersine, iyileşsin.
Özd 4,26
Sadıksızlığın Cezası
14 Bütün insanlarla barışı arayın ve kutsallığı amaçlayın. Bu olmaksızın hiç kimse Rab'bi görmeyecek.
Mez 34,14 Rom 12,18 Mat 5,8-9 1Yuh 3,2
15 Dikkat edin, kimse Tanrı kayrasına kavuşmaktan yoksun kalmasın. 'Hiçbir acılık kökü büyüyüp topluluğu tedirgin etmesin' ve sayısız insan bu yüzden yozlaşmasın.
Yas 29,18 Haİş 8,23
16 Esav gibi erdemsiz ya da ruhsallığa saygısız biri ortaya çıkmasın. Bu adam kendisinin olan ilk oğulluk hakkını bir öğün yemeğe karşılık sattı.
12,16 Esav, onu Mesihsel vaatlerin mirasçısı yapan ilk oğulluk hakkından vazgeçerek kutsal olanı hiçe saydı.
Yar 25,33
17 Biliyorsunuz, sonradan kutsanma mirasını almak isteyince geri çevrildi. Gözyaşları dökerek onu aramasına karşın, yaptığı işten dönme olanağını bulamadı.
Yar 27,30-40
Eski ve Yeni Antlaşma
18 Yaklaştığınız dağ elle tutulur türden ateşin kavurduğu, karanlığın boğduğu, koyu karanlık bir fırtınanın sardığı,
12,18-29 Tanrı’ya “yanaşma”, İbr 4,16; İbr 10,22, artık Sina Dağı’nda korkutucu bir görünümde değil, a. 18, fakat atalarının özlemle beklemiş olduğu, Tanrı’nın yaptırdığı göksel bir kentte gerçekleşir, İbr 11,10.16; İbr 4,14;Va 21,1+. Mesih tarafından kutsanan ve yetkin kılınan tüm Hristiyanlar, a. 14; İbr 10,14; İbr 11,40+, meleklerle birlikte Mesih’in etrafında toplanmış bulunuyorlar, bknz. Luk 10,20;Yak 1,18.
Çık 19,18.16 Yas 4,11
19 boru sesinin duyulduğu, işitenlerin kendilerine başka bir söz söylenmemesini diledikleri, göksel seslerle titreşen dağ değildir.
Çık 20,19
20 Çünkü, "Dağa bir hayvan bile dokunsa taşa tutulacak" buyruğuna katlanamadılar.
Çık 19,12d
21 Gerçekten, görünüm o denli ürkütücüydü ki, Musa, 'Titriyorum" dedi, "Korkuyorum."
Yas 9,19
22 Hayır, yaklaştığınız dağ Siyon Dağı, diri Tanrı'nın kenti, göksel Yeruşalim, sayısız meleğin sevinçle kutlamaya katıldığı yerdir.
Va 14,1 Va 21,10
23 Kutlama için toplananlara, göklerde adı yazılı ilk doğanların topluluğuna, herkesin yargıcı olan Tanrı'ya ve yetkinliğe erdirilen doğru kişilerin ruhlarına yaklaştınız.
Rom 2,6+
24 Yeni Antlaşma'nın aracısı İsa'ya ve Habil'inkinden daha üstün şeyler bildiren serpilmiş kana yaklaştınız.
İbr 11,40+ İbr 8,6+ İbr 11,4+ Yar 4,10
25 Dikkat edin, Tanrı'nın konuşmasından yüzünüzü çevirmeyin. Kendilerini yeryüzünde uyarandan yüz çevirenler kaçamadılarsa, gökten konuşanı geri çeviren bizler hiç kaçamayız.
12,25 Vurgulanılmak istenen fark, Musa ile İsa arasındaki farktan çok, antlaşmayı alıp kabul edenlerle ilgilidir. Eski Ahit dünyadaki hayatı düzenliyordu, fakat aslında Yeni Ahit’in açtığı göksel hayatın bir taslağıydı. Buna göre Yeni Antlaşma’dan uzaklaşmak daha ciddi bir cezaya yol açar.
İbr 2,2-3
26 zaman O'nun sesi yeri sarsmıştı, ama şimdi şunları bildirerek vaatte bulunuyor: "Bir kez daha Yalnız yeri değil, göğü de sarsacağım."
Çık 19,18 Hak 5,4-5 Mez 68,8
27 "Bir kez daha" demekle, sarsılanların, yani yaratılmış olanların ortadan kaldırılacağı belirtiliyor. Öyle ki, sarsılmayan ne varsa kalıcı olsun.
12,27 Kozmik sarsılmalar Tanrı’nın müdahalesini ve yeni bir hükümranlığın kuruluşunu simgeleyen apokaliptik resimlerdir, bknz. Amo 8,9+;1Ko 1,8+;Mat 24,1+. Dünyanın geçiciliğini de simgeler.
Hag 2,6 2Pe 3,12-13 Va 21,1 Mat 24,35p
28 Bize sarsılmaz bir hükümranlığın verilmesine teşekkür edelim. Böylece Tanrı'nın beğendiği tutumla, saygıyla ve Tanrı yolunda yürüyerek ruhsal hizmet sunalım.
12,28 “Sarsılmayan hükümdarlık” Oğul’un Tanrı ile birlikte meleklerin ve kutsalların arasında hüküm sürdüğü göksel kenttir, İbr 1,8. Hristiyanlar şimdiden orada yaşamaktalar ve hayatları bir şükran litürjisidir, Tanrısal kutsallığın paklandırıcı ateşi altında. Mektup’un aslı belki bu ayetle sonlanıyordu.
Dan 7,18 İbr 9,14 Rom 1,9+
29 Çünkü Tanrımız yakıp yok eden ateştir.
Yas 4,24+ Yşa 33,14

13

Ek
Son Uyarılar
1 Kardeşlik sevgisi kalıcı olsun.
13,1 kardeşlik sevgisi: Hristiyan kardeşleri arasındaki sevgi, Rom 12,10;1Se 4,9;1Pe 1,22;2Pe 1,7; bknz. 1Yuh 3,14-18.
2 Yabancılara konukseverlik göstermeyi unutmayın. Bazıları bunu yapmakla, bilmeden melekleri ağırladılar.
Rom 12,13 Yar 18,2d Yar 19,1d Tob 5,4d Hak 6,11-24 İbr 13,3-23
3 Sanki kendiniz de onlarla birlikteymişsiniz gibi, cezaevinde bulunanları anımsayın. Kendinizin de bu dünyada yaşadığınızı düşünerek, düşmanca davranışlara uğrayanları anımsayın.
İbr 10,34 Mat 25,36
4 Herkes evliliğe saygıyla baksın, evlilik yatağını da lekesiz tutsun. Fuhuşa ve zinaya düşenleri Tanrı yargılayacaktır.
13,4 Ayet hem evliliğin kutsallığını dünyasallaştıranlara, hem de evliliğin Hristiyanlığa yakışmayan ya da değersiz bir olgu olarak görenlere yöneliktir, bknz. 1Ko 7,1+.
Bil 3,13 Ef 5,5d
5 Tutumunuz para sevgisinden uzak olsun; elinizdekiyle yetinin. Çünkü Tanrı şöyle demiştir: "Seni asla terk etmeyeceğim. Seni asla yüzüstü bırakmayacağım."
Flp 4,12 Yas 31,6
6 Öyleyse tam güvenle şöyle diyebiliriz: "Rab yardımcımdır, korkmayacağım. İnsan bana ne yapabilir?"
Mez 27,1-3 Mez 118,6 Rom 8,31-39
Sadıklık Hakkında
7 Size Tanrı'nın sözünü bildiren önderlerinizi anın. Yaşamları nasıl başladı, nasıl sona erdi, bunları düşünerek onların imanını örnek alın.
Tit 1,5+ 2Se 3,7+
8 İsa Mesih dün, bugün ve sonsuza dek aynıdır.
13,8 Tanrı Sözü’nü ve imanı tekrardan hatırlatan a. 7 ile hazırlanan buradaki açıklama, önderlerin vaaz ettiği temeli gerçeği vurgular. Onlar değişirse de, ortalıktan yok olsalar da, Mesih kalıcıdır, O’na tutunmalıyız.
9 Çeşitli ve yabancı öğretilerin etkisiyle sürüklenmeyin. Çünkü yüreğin yiyecek, içecekle değil, kayrayla pekiştirilmesi yararlıdır. Yiyecek, içecekle zaman harcayanlar bunun bir yararını görmedi.
Ef 4,14 1Ko 8,8+
10 Bir sunağımız var. Çadır'da ruhsal hizmet sunanların bu sunaktan yemeye yetkileri yoktur.
13,10 sunağımız: Efkaristiya masası değil, Mesih’in kurban edildiği haç, a. 11-12. Mesih’in kendisi diye de yorumlanır, çünkü O’nun aracılığıyla dualarımızı Tanrı’ya sunarız. “Çadır’da hizmet sunmakta” ısrar eden Yahudi kâhinleri buna paydaş olamazlar.
Lev 3,1+
11 Çünkü başkâhin tarafından kanı günah bağışlamalığı olarak 'Kutsal Yer'e getirilen hayvanların bedenleri, ordugahın dışında yakılır.
Lev 16,27
12 Bunun içindir ki, İsa da kendi kanı aracılığıyla halkı kutsal kılsın diye, kent kapısının dışında acı çekti.
13,12 kent kapısının dışında: Büyük Barışma Günün’de (“Yom Kippur Bayramı”) Yüksek Kâhin “Kutsallar Kutsalı’na” girerek orada kurbanlık hayvanların kanını serpiyordu. Kurban hayvanları ise kentin dışında yakılıyordu, Lev 16,27. Bu ritin önceden simgelediğini günah sunusu olan İsa tarafından gerçekleştirildi, Yeruşalim surlarının dışarısında haça gerildiğinde, Mat 27,32p. Bu nedenle Hristiyanlar da Yahudiliğin ve dünyanın “kentini” terk etmeliler, a. 13-14.
İbr 10,14 Yuh 19,20 Haİş 7,58 Mat 21,39p
13 Bu nedenle, O'nun aşağılanmasını yüklenerek ordugahın dışına O'na gidelim.
İbr 11,26
14 Çünkü burada kalıcı bir kentimiz yok. Tersine, gelecek olanı aramaktayız.
1Ko 7,29-31 Flp 3,20 İbr 11,10.14-16
15 Öyleyse, Tanrı'ya İsa aracılığıyla sunu olarak her an övgü sunalım; yani O'nun adını kutsayan dudakların ürününü getirelim.
Mez 50,14.23 Hoş 14,2 Rom 1,9+ Rom 10,9 Haİş 2,21+ Flp 4,18
16 İyilik etmeyi, sahip olduklarınızı başkalarıyla paylaşmayı savsaklamayın. Çünkü Tanrı bu tür kurbanlardan hoşnut olur.
İtaat
17 Önderlerinizi dinleyin, onlara bağımlı olun. Onlar hesap verecek kişiler olarak, canınızın yararı için uyanık duruyorlar. Öyle ki, yaptıkları işi inleyerek değil, sevinerek yapabilsinler. Yoksa siz zararlı çıkarsınız.
1Se 5,12+ 1Ko 16,16 Hez 3,18
18 Bizler için dua edin. Temiz vicdanlı olduğumuza güvenimiz var. Her konuda erdemli bir davranış sergilemek istemekteyiz.
Rom 15,30 Ef 6,19 Kol 4,3 1Se 5,25 2Se 3,1
19 Özellikle dua etmenizi öğütlerim. Böylece, çabucak yeniden aranıza dönebileyim.
Flm 1,22 Flp 2,24
Selam ve Esenlik Dileği
20 Koyunların Yüce Çobanı'nı, Rabbimiz İsa Mesih'i, sonsuz antlaşma kanıyla ölüler arasından geri getiren esenlik kaynağı Tanrı,
13,20 ölüler arasından geri getiren: İbraniler’e Mektup İsa’nın dirilişini genellikle direk olarak ifade etmez, ölümün egemenliğinden kurtarılıp Tanrı’nın hükümdarlığında yücelmesinden konuşur, İbr 2,14; İbr 5,7+. Böylece koyunlar, yani imanlılar, nihai ölüm ve dirilişten önce de Mesih sayesinde Tanrı’ya yanaşabilirler, İbr 7,25+; İbr 10,19+.
Yşa 63,11 Yşa 55,3 Zek 9,11 Hez 34,1+ Hez 37,26 Yuh 10,11 1Pe 2,25 1Pe 5,4
21 istemini uygulamanız için sizi her çeşit iyilikle donatsın. Hoşnut olacağı tutumu İsa Mesih aracılığıyla sizde oluştursun. Yücelik sonsuzlara dek O'nundur. Amin.
Rom 16,27+ Flp 2,13
22 Kardeşlerim, sizlere ilettiğim şu kısa, yüreklendirici sözü sabırla değerlendirmenizi rica ederim.
23 Bilmenizi isterim ki, kardeşimiz Timoteos serbest bırakıldı. Yakında gelebilirse, kendisiyle birlikte sizi göreceğim.
13,23 serbest bırakıldı: Yunaca “apoluo” fiili hem “bir görev yerine getirmek üzere serbest bırakmak, gönderilmek”, bknz. Haİş 13,3; Haİş 15,30-33; Haİş 16,35;1Ko 4,17;Flp 2,19, hem de “tutsaklıktan serbest kalmak” anlamına gelebilir. Timoteos’un olası bir tutukluluğu hakkında bunun dışında belgeler bulunmuyor.
Haİş 16,1+
24 Önderlerinizin ve kutsalların tümüne selamlar. İtalya kökenliler size selam eder.
25 Tanrı'nın kayrası hepinizle olsun. Amin.