3 RAB'bin Yeremya'ya seslenişi Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim'in döneminden, Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Sidkiya'nın krallığının on birinci yılının beşinci ayına dek, yani Yeruşalim halkının sürgüne gönderilmesine dek sürdü.
Yeremya Çağrılıyor
4 RAB bana şöyle seslendi:
5 "Ana rahminde sana biçim vermeden önce tanıdım seni. Doğmadan önce seni ayırdım, uluslara peygamber atadım."
15 Çünkü kuzey krallıklarının bütün halklarını çağırıyorum" diyor RAB. "Kralları gelip Yeruşalim surlarında, bütün Yahuda kentlerinin karşısında, Yeruşalim'in kapı girişlerinde tahtlarını kuracaklar.
16 Yaptıkları kötülükten ötürü halkımın cezasını bildireceğim: Beni bıraktılar, başka ilahlara buhur yakıp elleriyle yaptıklarına tapındılar.
17 "Sen kalk, hazırlan! Sana buyuracağım her şeyi onlara söyle. Onlardan yılma! Yoksa onların önünde ben seni yıldırırım.
18 İşte, bütün ülkeye -Yahuda krallarına, önderlerine, kâhinlerine, ülke halkına- karşı bugün seni surlu bir kent, demir bir direk, tunç bir duvar kıldım.
6 'Mısır'dan bizi çıkaran, çölde, çukurlarla dolu çorak toprakta, koyu karanlıkta kalan kurak toprakta, kimsenin geçmediği, kimsenin yaşamadığı toprakta bize yol gösteren RAB nerede?' diye sormadılar.
7 Meyvesini, en iyi ürününü yiyesiniz diye sizi verimli bir ülkeye getirdim. Oysa siz gelir gelmez ülkemi kirlettiniz, mirasımı iğrenç bir yere çevirdiniz.
8 Kâhinler, 'RAB nerede?' diye sormadılar, Kutsal Yasa uzmanları beni tanımadılar, yöneticiler bana başkaldırdılar; peygamberler Baal adına peygamberlik edip işe yaramaz putların ardınca gittiler.
14 - 15 İsrail uşak mı? Köle olarak mı doğdu? Öyleyse neden gümbür gümbür kükreyen genç aslanlara av oldu? Ülkeyi viraneye çevirdiler, kentler yerle bir edildi, kimsesiz bırakıldı!
19 Seni kendi kötülüğün yola getirecek, dönekliğin seni paylayacak. Tanrın RAB'bi bırakmanın, Benden korkmamanın ne kadar kötü, ne kadar acı olduğunu gör de anla." her Şeye Egemen Rab Yahve böyle diyor.
20 "Boyunduruğunu çok önce kırdın, bağlarını kopardın. 'Kulluk etmeyeceğim' dedin. Gerçekten de her yüksek tepede, her bol yapraklı ağacın altında fahişe gibi yatıp kalktın.
22 Çamaşır sodasıyla yıkansan, bol kül suyu kullansan bile, suçun önümde yine leke gibi duruyor" diyor Rab Yahve.
23 "Öyleyken nasıl, 'Ben kirlenmedim, Baallar'ı izlemedim' diyebilirsin? Vadide nasıl davrandığına bak da ne yaptığını anla. Sen orada burada dolaşan ayağı tez bir dişi devesin.
24 Kösnüyüp havayı koklayan kıra alışkın yaban eşeğisin. Azgınken kim tutabilir onu? Peşine düşenlerin yorulması gerekmez, çiftleşme zamanı gelince onu bulurlar.
25 Yalın ayak koşmaktan sakın, susuzluktan boğazını koru. Ama sen, 'Boş ver! Ben başka ilahları seviyorum, onları izleyeceğim' dedin.
26 "Hırsız yakalandığında nasıl utanırsa, İsrail'in halkı, kralları, önderleri, kâhinleri, peygamberleri de öyle utanacak.
27 Onlar ağaca, 'Babamsın', taşa, 'Bizi sen doğurdun' derler. Çünkü bana yüzlerini değil, sırtlarını çevirdiler. Ama felakete uğrayınca, 'Kalk da bizi kurtar' diye yakarırlar.
28 Hani nerede kendiniz için yaptığınız ilahlar? Felakete uğradığınızda kurtarabiliyorlarsa, kalkıp gelsinler. Kentlerinin sayısı kadar ilahların var, ey Yahuda halkı."
31 "Ey siz, bu kuşağın çocukları, RAB'bin sözünü anlayın! Ben İsrail için bir çöl, kapkaranlık bir ülke mi oldum? Öyleyse halkım neden, 'Başımıza buyruğuz, artık sana dönmeyeceğiz' diyor?
35 'Ben suçsuzum, kuşkusuz, RAB'bin bana öfkesi dindi' diyorsun. Ama 'Günah işlemedim' dediğin için yargılayacağım seni.
36 Neden boyuna döneklik yapıp duruyorsun? Asur'da düşkırıklığına uğradığın gibi, Mısır'da da düşkırıklığına uğrayacaksın.
37 Oradan da ellerin başında çıkacaksın, çünkü RAB senin güvendiklerini reddetti; onlardan yarar sağlamayacaksın."
3
Sadakatsiz İsrail
1 "Diyelim ki, bir adam karısını boşar, kadın da onu bırakıp başka biriyle evlenir. Adam bir daha o kadına döner mi? Bu davranış ülkeyi büsbütün kirletmez mi? Oysa sen pek çok oynaşla fahişelik ettin, yine bana mı dönmek istiyorsun?" diyor RAB.
2 "Çıplak tepelere bak da gör. Sevişmediğin yer mi kaldı? Çölde yaşayan bedevi gibi yol kıyılarında oynaşlarını bekleyip durdun. Fahişeliğinle, kötülüklerinle ülkeyi kirlettin.
4 'Baba, gençliğimden beri benim dostumsun' diye az önce bana seslenmedin mi?
5 'Sonsuza dek kızgın mı kalacaksın? Öfken sonsuza dek mi sürecek?' Evet, böyle konuşuyor, ama elinden gelen her kötülüğü yapıyorsun."
Dönek İsrail ve Yahuda
6 Kral Yoşiya döneminde RAB bana, "Dönek İsrail'in yaptığını gördün mü?" dedi, "Her yüksek tepenin üzerine, her bol yapraklı ağacın altına gidip fahişelik etti.
7 Bütün bunları yaptıktan sonra bana geri döneceğini düşündüm, ama dönmedi. Hain kızkardeşi Yahuda da gördü bunları.
8 Fahişeliği yüzünden dönek İsrail'i boşayıp ona boşanma belgesini verdiğim halde, kızkardeşi hain Yahuda'nın hiç korkmadığını, gidip fahişelik ettiğini gördüm.
9 Hiç umursamadan fahişeliğiyle ülkeyi kirletti; taşla, ağaçla zina etti.
10 Bütün bunlara karşın, hain kızkardeşi Yahuda içtenlikle değil, göstermelik olarak bana döndü." Böyle diyor RAB.
11 RAB bana, "Dönek İsrail hain Yahuda'dan daha doğru olduğunu gösterdi" dedi,
12 "Git, bu sözleri kuzeye duyur. De ki: "'Ey dönek İsrail, geri dön' diyor RAB. 'Size artık öfkeyle bakmayacağım, çünkü ben sevecenim' diyor RAB. 'Öfkemi sonsuza dek sürdürmem.
13 Ancak suçunu kabul et: Tanrın RAB'be başkaldırdın, her bol yapraklı ağacın altında sevgini yabancı ilahlarla paylaştın, beni dinlemedin.'" böyle diyor RAB.
14 "Geri dön, ey dönek halk" diyor RAB, "Çünkü kocan benim. Birinizi kentten, ikinizi bir boydan alıp Siyon'a geri getireceğim.
17 O zaman Yeruşalim'e, 'RAB'bin Tahtı' diyecekler. RAB'bin adını onurlandırmak için bütün uluslar Yeruşalim'de toplanacak. Bundan böyle kötü yüreklerinin inadı uyarınca davranmayacaklar.
19 "Ben RAB, demiştim ki: 'Ne kadar isterdim seni çocuklarımdan saymayı; sana güzel ülkeyi, ulusların en güzel mirasını vermeyi! Bana baba diyeceğini, benden hiç ayrılmayacağını sandım.
24 Gençliğimizden bu yana atalarımızın emeğinin ürününü, davarlarını, sığırlarını, oğullarını, kızlarını utanılası putlar yedi.
25 Utanç içinde yatalım, rezilliğimiz bizi örtsün! Çünkü biz de atalarımız da gençliğimizden bu yana Tanrımız RAB'be karşı günah işledik, Tanrımız RAB'bin sesine kulak asmadık."
4
1 "Eğer geri dönersen, ey İsrail, eğer bana geri dönersen" diyor RAB, "İğrenç putlarını gözümün önünden uzaklaştırır, bir daha yoldan sapmazsan;
2 Sadakatle, adaletle, doğrulukla, 'RAB'bin varlığı hakkı için' diyerek ant içersen, uluslar O'nun aracılığıyla kutsanacak, O'nunla övünecekler."
4 Ey sizler, Yahuda halkı ve Yeruşalim'de yaşayanlar, kendinizi RAB'be adayın, bunu engelleyen her şeyi yüreğinizden uzaklaştırın. Yoksa yaptığınız kötülüklerden ötürü öfkem ateş gibi yağacak, her şeyi yiyip bitirecek ve söndüren olmayacak.
6 Siyon'a giden yolu gösteren bir işaret koyun! Güvenliğiniz için kaçın! Durmayın! Üzerinize kuzeyden felaket, büyük yıkım getirmek üzereyim."
7 Aslan ininden çıktı, ulusları yok eden yola koyuldu. Ülkenizi viran etmek için yerinden ayrıldı. Kentleriniz yerle bir edilecek, içlerinde yaşayan kalmayacak.
8 Onun için çula sarının, dövünüp haykırın, çünkü RAB'bin kızgın öfkesi üzerimizden kalkmadı.
9 "O gün" diyor RAB, "Kral da önderler de yılacak, kâhinler şaşkına dönecek, peygamberler donakalacak."
10 O zaman, "Ah, Rab Yahve" dedim, "'Esenlikte olacaksınız' diyerek bu halkı da Yeruşalim'i de tam anlamıyla aldattın. Çünkü kılıç boğazımıza dayandı."
11 O zaman bu halka ve Yeruşalim'e, "Çöldeki çıplak tepelerden halkıma doğru sıcak bir rüzgar esiyor, ama harman savurmak ya da ayıklamak için değil" denecek,
29 Her kentin halkı, atlılarla okçuların gürültüsünden kaçıyor. Kimi çalılıklara giriyor, kimi kayalıklara tırmanıyor. Bütün kentler terk edildi, oralarda kimse yaşamıyor.
30 Ey sen, viran olmuş kent, kırmızı giysiler giymekle, altın süsler bezenmekle, gözüne sürme çekmekle ne elde edeceksin? Kendini böyle güzelleştirmen boşuna. Oynaşların seni küçümsüyor, canını almak istiyorlar.
31 Sancı çeken kadının haykırışını, ilk çocuğunu doğuran kadının çektiği acıyı, ellerini uzatmış, soluğu kesilmiş Siyon kızının, "Eyvah! Katillerin karşısında bayılıyorum" diye haykırdığını işitir gibi oldum.
1 "Yeruşalim sokaklarında dolaşın, çevrenize bakıp düşünün, kent meydanlarını araştırın. Eğer adil davranan, gerçeği arayan bir kişi bulursanız, bu kenti bağışlayacağım.
3 Ya RAB, gözlerin gerçeği arıyor. Onları vurdun, ama incinmediler, onları yiyip bitirdin, ama yola gelmeyi reddettiler. Yüzlerini kayadan çok sertleştirdiler, geri dönmek istemediler.
5 Büyüklere gidip onlarla konuşayım. RAB'bin yolunu, Tanrıları'nın buyruklarını bilirler kuşkusuz." Gelgelelim onlar da boyunduruğu kırmış, bağları koparmıştı.
6 Bu yüzden ormandan bir aslan çıkıp onlara saldıracak, çölden gelen bir kurt onları parça parça edecek, bir pars kentlerinin önünde pusu kuracak, oradan çıkan herkes parçalanacak. Çünkü isyanları çok, döneklikleri sayısızdır.
7 "Yaptıklarından ötürü neden bağışlayayım seni? Çocukların beni terk etti, Tanrı olmayan ilahların adıyla ant içtiler. Onları doyurduğumda zina ettiler, fahişelerin evlerine doluştular.
13 Peygamberler lafebesidir, Tanrı'nın sözü onlarda değil. Onlara böyle yapılacak.
14 Bu yüzden, Her Şeye Egemen RAB Tanrı diyor ki: "Madem böyle şeyler konuşuyorsunuz, ben de sözümü ağzınıza ateş, bu halkı da odun edeceğim; ateş onları yakıp yok edecek.
15 Ey İsrail halkı, uzaktan gelecek bir ulusu üzerinize saldırtacağım" diyor RAB, "Kalıcı, eski bir ulus; sen onların dilini bilmez, ne dediklerini anlamazsın.
19 "'Tanrımız RAB neden bize bütün bunları yaptı?' diye sorduklarında, şöyle yanıtlayacaksın: 'Beni nasıl bıraktınız, ülkenizde yabancı ilahlara nasıl kulluk ettinizse, siz de kendinize ait olmayan bir ülkede yabancılara öyle kulluk edeceksiniz.'
22 Benden korkman gerekmez mi?" diyor RAB, "Huzurumda titremen gerekmez mi? Ben ki, sonsuza dek geçerli bir kuralla denize sınır olarak kumu koydum. Deniz sınırı geçemez; dalgalar kabarsa da üstün gelemez, kükrese de sınırı aşamaz.
1 "Güvenliğiniz için kaçın, ey Benyamin halkı! Yeruşalim'den kaçın! Tekoa'da boru çalın! Beyt-Hakkerem'e bir işaret koyun. Çünkü kuzeyden bir felaket, büyük bir yıkım gelecek gibi görünüyor.
4 "Yeruşalim'e karşı savaş hazırlığı yapın! Kalkın, öğleyin saldırıya geçelim! Vay halimize, gün kararıyor! Akşamın gölgeleri gitgide uzuyor.
5 Haydi, gece saldırıya geçelim, kentin kalelerini yerle bir edelim."
6 Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "Ağaçları kesin, Yeruşalim'e karşı kuşatma rampaları yapın. Bu kent cezalandırılmalı, içinde zorbalıktan başka bir şey yok.
7 Kuyu suyunu nasıl taze tutuyorsa, Yeruşalim de kötülüğünü öyle taze tutuyor. Şiddet ve yıkım yankılanıyor orada, karşımda hep hastalık ve yaralar var.
8 Uyarılara kulak ver, ey Yeruşalim! Yoksa seni bırakacağım, seni bir viraneye, oturulmaz bir ülkeye çevireceğim."
9 Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "Asmadan nasıl üzüm toplanırsa, İsrail halkından artakalanları da öyle toplayacaklar. Üzüm toplayan biri gibi elini yine asma dallarına uzat."
11 Bu yüzden RAB'bin öfkesiyle doluyum, kendimi tutmaktan yoruldum. "Sokaktaki çocukların, toplanan gençlerin üzerine boşalt öfkeni. Nasıl olsa karı da koca da, yaşlı da yıllarca yaşamış olan da kurtulamayacak.
12 Evleri, tarlaları, karıları başkalarına verilecek, çünkü ülkede yaşayanlara karşı elimi kaldıracağım" diyor RAB.
14 Esenlik yokken, 'Esenlik, esenlik' diyerek halkımın yarasını sözde iyileştirdiler.
15 Yaptıkları iğrençliklerden utandılar mı? Hayır, ne utanması? Kızarıp bozarmanın ne olduğunu bile bilmiyorlar. Bu yüzden onlar da düşenlerin arasında yer alacak, onları cezalandırdığımda sendeleyip düşecekler" diyor RAB.
16 RAB diyor ki: "Yol kavşaklarında durup bakın, eski yolları sorun, iyi yol nerede, öğrenin, o yolda yürüyün, canlarınız rahata kavuşur. Ama onlar, 'O yolda yürümeyiz' dediler.
18 Bundan ötürü, ey uluslar, başlarına neler geleceğini işitin! Sen de anla, ey topluluk!
19 Dinle, ey yeryüzü! Bu halkın üzerine felaket, kendi kurduğu düzenin sonucunu getirmek üzereyim. Çünkü sözlerime kulak asmadılar, Kutsal Yasam'ı reddettiler.
20 Neden bana Saba'dan günnük, uzak bir ülkeden güzel kokulu kamış getiriliyor? Yakmalık sunularınızı kabul etmiyorum, kurbanlarınızdan hoşnut değilim."
21 Bu yüzden RAB diyor ki: "Bu halkın önüne tökezler koyacağım, babalar da oğullar da tökezleyip birlikte düşecek, komşu dostuyla birlikte yok olacak."
22 RAB diyor ki: "İşte kuzeyden bir ordu geliyor. Dünyanın uçlarından büyük bir ulus harekete geçiyor.
23 Yay, pala kuşanmışlar, Gaddar ve acımasızlar. Atlara binmiş gelirken, kükreyen denizi andırıyor sesleri. Savaşa hazır savaşçılar karşına dizilecekler, ey Siyon kızı!"
24 Haberlerini aldık, ellerimizde derman kalmadı. Doğuran kadın gibi üzüntü, sancı sardı bizi.
7 burada, sonsuza dek atalarınıza vermiş olduğum ülkede kalmanızı sağlarım.
8 Ne var ki, sizler işe yaramaz aldatıcı sözlere güveniyorsunuz.
9 - 10 "'Çalmak, adam öldürmek, zina etmek, yalan yere ant içmek, Baal'a buhur yakmak, tanımadığınız başka ilahların ardınca gitmek, bütün bu iğrençlikleri yapmak için mi bana ait olan tapınağa gelip önümde duruyor, güvenlikteyiz diyorsunuz?
11 Bana ait olan bu tapınak sizin için bir haydut ini mi oldu? Ama ben görüyorum neler yaptığınızı!' diyor RAB.
17 Onların Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında neler yaptıklarını görmüyor musun?
18 Çocuklar odun topluyor, babalar ateş yakıyor, kadınlar Gök Kraliçesi'ne pide pişirmek için hamur yoğuruyor. Beni öfkelendirmek için başka ilahlara dökmelik sunular sunuyorlar.
19 İncittikleri ben miyim, diyor RAB. Hayır, kendilerini inciterek utanca boğuyorlar.
20 "Bu yüzden Rab Yahve diyor ki: 'Buranın üzerine, insanın, hayvanın, kırdaki ağaçların, toprağın ürününün üzerine kızgın öfkemi yağdıracağım. Yakıp yok edecek her şeyi, sönmeyecek.'
21 "İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: 'Yakmalık sunularınızı öbür kurbanlarınıza ekleyin de et yiyin.
22 Çünkü atalarınızı Mısır'dan çıkardığımda, yakmalık sunularla kurbanlar hakkında onlara seslenip buyruk vermedim.
23 Onlara şunu buyurdum: Sözümü dinlerseniz, ben sizin Tanrınız, siz de benim halkım olursunuz. İyilik bulmanız için her konuda size buyurduğum yolda yürüyün.
24 Ne var ki, dinlemediler, kulak asmadılar; kendi isteklerinin, kötü yüreklerinin inadı doğrultusunda yürüdüler. İleri değil, geri gittiler.
28 Bunun için onlara de ki: 'Tanrısı RAB'bin sözünü dinlemeyen, ders almayan ulus işte budur. Bana bağlılıkları yok oldu, bağlılıktan söz etmez oldular.
31 Oğullarını, kızlarını ateşte kurban etmek için Ben-Hinnom Vadisi'nde, Tofet'te puta tapılan yerler kurdular. Böyle bir şeyi ne buyurdum ne de aklımdan geçirdim.
32 Bundan ötürü oraya artık Tofet ya da Ben-Hinnom Vadisi değil, Kıyım Vadisi deneceği günler geliyor, diyor RAB. Tofet'te yer kalmayana dek gömecekler ölüleri.
2 Toplanmayacak, gömülmeyecek kemikler, toprağın üzerinde gübre gibi olacaklar. Yeruşalim halkının sevdiği, kulluk ettiği, izlediği, danıştığı, tapındığı güneşin, ayın, bütün gök cisimlerinin önüne serilecekler.
3 Bu kötü ulustan bütün sağ kalanlar, kendilerini sürdüğüm yerlerde yaşayanlar, ölümü yaşama yeğleyecekler. Her Şeye Egemen RAB böyle diyor.'
Günah ve Ceza
4 "Onlara de ki: 'RAB şöyle diyor: "'İnsan yere düşer de kalkmaz mı, yoldan sapar da geri dönmez mi?
5 Öyleyse neden bu halk yoldan saptı? Neden Yeruşalim sürekli döneklik ediyor? Hileye yapışıyor, geri dönmeyi reddediyorlar.
6 Dikkatle dinledim, ama doğru söylemiyorlar. Kimse, ne yaptım, diyerek kötülüğünden pişmanlık duymuyor. Savaşta seğirten at gibi herkes kendi yoluna gidiyor.
7 Gökteki leylek bile belli mevsimlerini bilir. Kumru da kırlangıç da turna da göç etme zamanını gözetir. Oysa halkım buyruklarımı bilmez.
9 Bilgeler utandırıldı, yıldırılıp ele geçirildi. RAB'bin sözünü reddettiler. Nasıl bir bilgelikmiş onlarınki?
10 Bundan ötürü karılarını başkalarına, tarlalarını sahiplenecek yeni kişilere vereceğim. Küçük büyük herkes kazanç peşinde, peygamberler, kâhinler, hepsi halkı aldatıyor.
11 Esenlik yokken, esenlik, esenlik, diyerek halkımın yarasını sözde iyileştirdiler.
12 Yaptıkları iğrençliklerden utandılar mı? Hayır, ne utanması? Kızarıp bozarmanın ne olduğunu bile bilmiyorlar. Bu yüzden onlar da düşenlerin arasında yer alacak, cezalandırıldıklarında sendeleyip düşecekler' diyor RAB.
13 "'Onları büsbütün yok edeceğim, diyor RAB, ne asmada üzüm kalacak, ne incir ağacında incir. Yaprakları solup kuruyacak. Onlara ne verdiysem, ellerinden alınacak.'"
14 "Neden burada oturup duruyoruz? Toplanalım da surlu kentlere kaçalım, orada ölelim! Tanrımız RAB bizi ölüme terk etti, bize zehirli su içirdi. Çünkü O'na karşı günah işledik.
16 Düşman atlarının hırıltısı Dan bölgesinden duyuluyor, aygırlarının kişnemesinden bütün ülke titriyor. Ülkeyi ve içindeki her şeyi, kenti ve orada yaşayanları yok etmeye geliyorlar."
19 Ülkenin en uzak köşelerinden halkımın feryadını dinleyin: "RAB Siyon'da değil mi? Kralı orada değil mi?" RAB, "Oyma putlarıyla, işe yaramaz yabancı ilahlarıyla neden öfkelendiriyorlar beni?" diyor.
20 "Ürün biçme zamanı geçti, yaz sona erdi, biz ise kurtulmadık" diye haykırıyorlar.
21 Halkımın yarasından ben de yaralandım. Yasa büründüm, dehşete düştüm.
22 Gilat'ta merhem yok mu, hekim yok mu? Öyleyse halkımın yarası neden iyi edilmedi?
9
1 Keşke başım bir pınar, gözlerim bir gözyaşı kaynağı olsa! Halkımın öldürülenleri için ağlasam gece gündüz!
2 Keşke halkımı bırakabilmem, onlardan uzaklaşabilmem için çölde konaklayacak bir yerim olsa! Hepsi zina ediyor, hain bir topluluk!
3 "Yalan söylemek için ülkede dillerini yay gibi geriyor, güçlerini gerçek yolunda kullanmıyorlar. Kötülük üstüne kötülük yapıyor, beni tanımıyorlar" diyor RAB.
10 Dağlar için ağlayıp yas tutacağım, kırdaki otlaklar için ağıt yakacağım. Çöle dönüştüler, kimse geçmiyor oralardan. Sığırların böğürmesi duyulmuyor, kuşlar, yabanıl hayvanlar kaçıp gitti.
12 Hangi bilge kişi buna akıl erdirecek? RAB'bin seslendiği kişi kim ki, sözünü açıklayabilsin? Ülke neden yıkıldı? Neden kimsenin geçemediği bir çöle dönüştü?
17 Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "İyi düşünün! Ağıt yakan kadınları çağırın gelsinler. En iyilerini çağırın gelsinler.
18 Hemen gelip bizim için ağıt yaksınlar; gözlerimiz gözyaşı döksün, gözkapaklarımızdan sular aksın.
19 Siyon'dan ağlama sesi duyuluyor: 'Yıkıma uğradık! Büyük utanç içindeyiz, çünkü ülkemizi terk ettik, evlerimiz yerle bir oldu.'"
20 Ey kadınlar, RAB'bin sözünü dinleyin! Ağzından çıkan her söze kulak verin. Kızlarınıza yas tutmayı, komşunuza ağıt yakmayı öğretin.
21 Ölüm pencerelerimize tırmandı, kalelerimize girdi; sokakları çocuksuz, meydanları gençsiz bıraktı.
22 Onlara de ki: "RAB şöyle diyor: 'İnsan cesetleri gübre gibi, biçicinin ardındaki biçilmiş demet gibi toprağa serilecek. Onları toplayacak kimse olmayacak.'"
24 Dünyada iyilik yapanın, adaleti, doğruluğu sağlayanın ben RAB olduğumu anlamakla ve beni tanımakla övünsün övünen. Çünkü ben bunlardan hoşlanırım" diyor RAB.
26 "Mısır'ı, Yahuda'yı, Edom'u, Ammon'u, Moav'ı, çölde yaşayan ve zülüflerini kesenlerin hepsini cezalandıracağım. Çünkü bütün bu uluslar gerçekte sünnetsiz, bütün İsrail halkı da yürekte sünnetsizdir."
5 Salatalık bostanındaki korkuluk gibidir putları, konuşamazlar; onları taşımak gerek, çünkü yürüyemezler. Onlardan korkmayın, zarar veremezler; iyilik de edemezler."
6 Senin gibisi yok, ya RAB, sen büyüksün, adın da büyüktür gücün sayesinde.
25 Öfkeni seni tanımayan ulusların, sana yakarmayan toplulukların üzerine boşalt. Çünkü onlar Yakup soyunu yiyip bitirdiler, onu tümüyle yok ettiler, yurdunu viraneye çevirdiler.
4 Atalarınızı Mısır'dan, demir eritme ocağından çıkardığımda bu antlaşmaya bağlı kalmalarını buyurdum. Onlara dedim ki: Sözümü dinleyin, buyurduğum her şeyi yerine getirin. Böylece siz benim halkım olursunuz, ben de sizin Tanrınız olurum.
5 İşte o zaman süt ve bal akan ülkeyi -bugün sizin olan ülkeyi- atalarınıza vereceğime ilişkin içtiğim andı yerine getirmiş olacağım.'" "Amin, ya RAB" diye karşılık verdim.
6 RAB şöyle dedi: "Söyleyeceğim her şeyi Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında duyur: 'Bu antlaşmanın koşullarını dinleyin, onlara uyun.
7 Atalarınızı Mısır'dan çıkardığım günden bu yana sözümü dinlemeleri için onları defalarca uyardım.
8 Ama dinlemediler, kulak asmadılar. Bunun yerine kötü yüreklerinin inadı uyarınca davrandılar. Ben de uymalarını buyurduğum, ama uymadıkları bu antlaşmada açıklanan bütün lanetleri başlarına getirdim.'"
9 RAB bana dedi ki: "Yahuda halkıyla Yeruşalim'de yaşayanlar bana düzen kuruyorlar.
10 Sözlerimi dinlemek istemeyen atalarının suçlarına döndüler. Tapmak için başka ilahların ardınca gittiler. İsrail halkıyla Yahuda halkı, atalarıyla yaptığım antlaşmayı bozdu.
12 Yahuda kentlerinde oturan halk da Yeruşalim'de yaşayanlar da gidip buhur yaktıkları ilahlara yalvaracaklar. Ama yıkım geldiğinde, bu ilahlar onlara yardım edemez.
17 Seni dikmiş olan Her Şeye Egemen RAB, başına felaket getirmeye karar verdi. Çünkü İsrail ve Yahuda halkları kötülük yaptı, Baal'a buhur yakarak beni öfkelendirdiler.
18 Benim için kurdukları düzeni RAB bana açıkladı. Haberim vardı, çünkü ne yaptıklarını bana gösterdi.
19 Kesime götürülen uysal bir kuzu gibiydim. Bana düzen kurduklarını anlamamıştım. Şöyle diyorlardı: "Ağacı da meyvesini de yok edelim, bir daha adı anılmasın diye onu yaşayanlar diyarından kesip atalım."
1 Davamı önüne getirsem, haklı çıkarsın, ya RAB. Ama adaletin konusunda seninle tartışmak istiyorum. Neden kötülerin işi iyi gidiyor? Neden hainler tasasızca yaşıyor?
2 Onları sen diktin, kök saldılar, büyüyüp ürün verdiler. Adın ağızlarından düşmüyor, yürekleriyse senden uzak.
3 Beni tanırsın, ya RAB, beni görür, yüreğimin seninle olduğunu bilirsin. Kasaplık koyun gibi ayır onları, kesim gününe hazırla!
4 İçinde yaşayanların kötülüğü yüzünden, ülke ne zamana dek yas tutacak, kırdaki otlar ne zamana dek sararıp solacak? Hayvanlarla kuşlar yok oldu. Çünkü bu halk, "O başımıza neler geleceğini görmüyor" dedi.
5 "Ey Yeremya, insanlarla yarışa girip yoruldunsa, atlarla nasıl yarışacaksın? Güvenli bir ülkede sendelersen, Şeria çalılıklarıyla nasıl başa çıkacaksın?
8 Mirasım karşımda ormandaki aslan gibi oldu; kükreyip üzerime saldırdı. Bu yüzden ondan nefret ediyorum.
9 Mirasım sırtlan ya da yırtıcı kuş mu oldu karşımda? Çevresindeki yırtıcı kuşlar saldırıyor ona. Gidin, bütün yabanıl hayvanları toplayıp getirin, yiyip bitirsinler onu.
10 Pek çok çoban bağımı bozdu, tarlamı çiğnedi, güzelim tarlamı ıssız çöle döndürdü.
11 Onu viraneye çevirdiler, önümde viran olmuş ağlıyor; bütün ülke viran olmuş, yine de aldıran yok.
12 Çöldeki çıplak tepelere yıkıcılar geldi. RAB'bin kılıcı ülkeyi bir uçtan bir uca yiyip bitiriyor. Kimse kavuşmayacak esenliğe.
13 Halkım buğday ekip diken biçti, emek verip yarar görmedi. RAB'bin kızgın öfkesi yüzünden ürününüzden utanacaksınız."
14 RAB diyor ki: "Halkım İsrail'e verdiğim mirasa el koyan bütün kötü komşularımı ülkelerinden söküp atacak, Yahuda halkını da atacağım.
15 Hepsini söküp attıktan sonra Yahuda'ya yine acıyacak, her birini kendi mirasına, kendi ülkesine geri getireceğim.
16 Halkıma Baal'ın adıyla ant içmeyi öğrettiler. Bunun gibi, halkımın yolunda yürümeyi ve 'RAB'bin varlığı hakkı için' diye benim adımla ant içmeyi de iyice öğrenirlerse, halkımın arasında sağlam yerleri olacak.
17 Ama kulak asmayan her ulusu kökünden söküp atacak, yok edeceğim" diyor RAB.
13
Keten Kuşak Simgesi
1 RAB bana, "Git, kendine keten bir kuşak satın alıp beline sar, ama suya sokma" dedi.
2 RAB'bin buyruğu uyarınca bir kuşak satın alıp belime sardım.
3 RAB bana ikinci kez seslendi:
4 "Satın aldığın belindeki kuşağı al, Perat'a git. Kuşağı orada bir kaya kovuğuna gizle."
5 RAB'bin buyruğu uyarınca gidip kuşağı Perat'a yakın bir yere gizledim.
6 Uzun süre sonra RAB bana, "Kalk, Perat'a git, gizlemeni buyurduğum kuşağı al" dedi.
7 Bunun üzerine Perat'a gittim, gizlediğim yeri kazıp kuşağı aldım. Ancak kuşak çürümüştü, hiçbir işe yaramazdı.
8 RAB bana şöyle seslendi:
9 "RAB diyor ki: 'İşte Yahuda'nın gururunu da Yeruşalim'in büyük gururunu da böyle çürüteceğim.
10 Sözümü dinlemek istemeyen, yüreklerinin inadı uyarınca davranan, başka ilahları izleyip onlara kulluk eden, tapınan bu kötü halk, bu işe yaramaz kuşak gibi olacak.
11 Kuşak insanın beline nasıl yapışırsa, ben de İsrail ve Yahuda halklarını kendime öyle yapıştırdım' diyor RAB, 'Öyle ki, bana ün, övgü, onur getirecek bir halk olsunlar. Ama dinlemediler.'"
13 onlara de ki: 'Bu ülkede yaşayan herkesi -Davut'un tahtında oturan kralları, kâhinleri, peygamberleri, Yeruşalim'de yaşayanların tümünü- sarhoş olana dek şarapla dolduracağım' diyor RAB.
14 'Onları -babalarla çocukları- birbirlerine çarpacağım. Acımadan, esirgemeden, sevecenlik göstermeden hepsini yok edeceğim' diyor RAB."
Sürgün Yakın
15 Dinleyin, kulak verin, gururlanmayın, çünkü RAB konuştu.
16 Karanlık basmadan, kararan dağlarda ayaklarınız tökezlemeden Tanrınız RAB'bi onurlandırın. Siz ışık beklerken, RAB onu kopkoyu, zifiri karanlığa çevirecek.
17 Ama bu uyarıyı dinlemezseniz, gururunuz yüzünden ağlayacağım gizlice, gözlerim acı acı gözyaşı dökecek, gözyaşlarım sel gibi akacak. Çünkü RAB'bin sürüsü sürgüne gönderilecek.
18 Krala ve ana kraliçeye söyle: "Tahtlarınızdan inin, çünkü görkemli taçlarınız başınızdan düştü."
19 Negev'deki kentler kapanacak, onları açan olmayacak. Sürgüne gönderilecek Yahuda, tamamı sürgüne gönderilecek.
20 Gözlerinizi kaldırıp bakın, kuzeyden gelenleri görün. Nerede sana emanet edilen sürü? Övündüğün kuzular nerede?
21 Sana dost olması için yetiştirdiğin kişileri RAB başına yönetici atayınca ne diyeceksin? Doğuran kadının çektiği sancı gibi seni de ağrı tutmayacak mı?
24 "Çöl rüzgarının savurduğu saman çöpü gibi dağıtacağım sizleri.
25 Payın, sana ayırdığım pay bu olacak" diyor RAB. "Çünkü beni unuttun, sahte ilahlara güvendin.
26 Ayıbın ortaya çıksın diye eteklerini yüzüne dek kaldıracağım.
27 Kırdaki tepeler üzerinde yaptığın iğrençlikleri -zinalarını, çapkın çapkın kişneyişini, yüzsüz fahişeliklerini- gördüm. Vay başına geleceklere, ey Yeruşalim! Ne zamana dek böyle kirli kalacaksın?"
3 Soylular uşaklarını suya gönderiyorlar. Sarnıçlara gidiyor, ama su bulamıyor, kapları boş dönüyorlar. Aşağılanmış, utanç içinde, başlarını örtüyorlar.
10 Bu halk için RAB diyor ki: "Gezip tozmayı pek sever, ayaklarını dolaşmaktan esirgemezler. Bu yüzden RAB onlardan hoşnut değil, şimdi suçlarını anımsayacak, günahları için onları cezalandıracak."
14 RAB, "Peygamberler benim adımla yalan peygamberlik ediyorlar" dedi, "Onları ne gönderdim, ne onlara buyruk verdim, ne de seslendim. Size uydurma görümlerden, falcılıktan, boş şeylerden, akıllarından geçen hayallerden söz ediyorlar.
15 Adımla konuşan peygamberler için ben RAB diyorum ki: Onları göndermediğim halde, 'Bu ülkede kılıç da kıtlık da olmayacak' diyorlar. Ama kendileri de kılıçla, kıtlıkla yok olacaklar.
16 Peygamberlik ettikleri halk da kıtlık ve kılıç yüzünden Yeruşalim sokaklarına atılacak. Onları da karılarını, oğullarını, kızlarını da gömecek kimse olmayacak. Yaptıkları kötülüğü kendi başlarına getireceğim.
17 "Onlara de ki: "'Gözlerim gece gündüz durmadan gözyaşı döksün, çünkü erden kızım, halkım ağır bir yara aldı, ezici bir darbe yedi.
20 Yaptığımız kötülükleri, atalarımızın suçlarını biliyoruz, ya RAB; gerçekten sana karşı günah işledik.
21 Adın uğruna bizi küçümseme, görkemli tahtının hor görülmesine izin verme. Bizimle yaptığın antlaşmayı anımsa, bozma onu.
22 Ulusların değersiz putlarından herhangi biri yağmur yağdırabilir mi? Gökler kendiliğinden sağanak yağdırabilir mi? Bunu yalnız sen yapabilirsin, ya RAB Tanrımız. Umudumuz sende, çünkü bütün bunları yapan sensin.
15
Yahuda Halkına Yıkım
1 RAB bana dedi ki: "Musa'yla Samuel önümde durup yalvarsalar bile, bu halka acımayacağım; kov onları önümden, gitsinler!
2 Sana, 'Nereye gidelim?' diye sorarlarsa de ki, 'RAB şöyle diyor: "'Ölüm için ayrılanlar ölüme, kılıç için ayrılanlar kılıca, kıtlık için ayrılanlar kıtlığa, sürgün için ayrılanlar sürgüne.'
3 "Onların başına dört tür yıkım getirmeye karar verdim" diyor RAB, "Öldürmek için kılıcı, paralamak için köpekleri, yiyip bitirmek, yok etmek için yırtıcı kuşlarla yabanıl hayvanları salacağım üzerlerine.
4 Yahuda Kralı Hizkiya oğlu Manaşşe'nin Yeruşalim'de yaptıkları yüzünden bütün yeryüzü krallıklarını dehşete düşüreceğim.
5 "Kim acıyacak sana, ey Yeruşalim? Kim yas tutacak senin için? Hal hatır sormak için kim yolundan dönüp sana gelecek?
6 Sen beni reddettin" diyor RAB, "Gerisin geri gidiyorsun. Ben de elimi sana karşı kaldıracak, seni yok edeceğim; merhamet ede ede yoruldum.
7 Ülkenin kapılarında, halkımı yabayla savuracak, çocuksuz bırakacak, yok edeceğim; çünkü yollarından dönmediler.
8 Dul kadınlarının sayısı denizdeki kumdan çok olacak. Gençlerinin analarına öğle vakti yok ediciyi göndereceğim; üzerlerine ansızın acı, dehşet salacağım.
9 Yedi çocuklu kadın bayılıp son soluğunu verecek; daha gündüzken güneşi batacak, utandırılıp alçaltılacak. Sağ kalanları düşmanlarının önünde kılıca teslim edeceğim." böyle diyor RAB.
18 Neden sürekli acı çekiyorum? Neden yaram ağır ve umarsız? Benim için aldatıcı bir dere, güvenilmez bir pınar mı olacaksın?
19 Bu yüzden RAB diyor ki: "Eğer dönersen seni yine hizmetime alırım; işe yaramaz sözler değil, değerli sözler söylersen, benim sözcüm olursun. Bu halk sana dönecek, ama sen onlara dönmemelisin.
20 Bu halkın karşısında sağlamlaştırılmış tunç bir duvar kılacağım seni; seninle savaşacak ama yenemeyecekler, çünkü yardım etmek, kurtarmak için ben seninleyim" diyor RAB.
21 "Seni kötünün elinden özgür kılacak, acımasızın avucundan fidyeyle kurtaracağım."
16
Yıkım Günü
1 RAB bana şöyle seslendi:
2 "Kendine karı alma, burada oğulların, kızların olmasın."
3 Bu ülkede doğan oğullarla kızlar ve ana babaları için RAB diyor ki:
4 "Ölümcül hastalıklardan ölecekler. Onlar için yas tutulmayacak, gömülmeyecekler. Cesetleri toprağın üzerinde gübre gibi kalacak. Kılıçla, kıtlıkla yok olacaklar; cesetleri kuşlara, yabanıl hayvanlara yem olacak."
5 Çünkü RAB diyor ki: "Cenaze yemeğinin verildiği eve gitme, dövünmek için gitme, başsağlığı dileme. Çünkü ben bu halktan esenliğimi, sevgimi, sevecenliğimi geri çektim" diyor RAB.
6 "Bu ülkede büyükler de küçükler de ölecek, gömülmeyecekler. Onlar için yas tutan, dövünüp kendini yaralayan, başını tıraş eden olmayacak.
7 Ölene yas tutanı avutmak için kimse onunla yemek yemeyecek. Ana babasını yitirene kimse avunç kâsesini sunmayacak.
8 "Şölen evine de gitme, onlarla oturma, yiyip içme.
9 Çünkü İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: Burada sevinç ve neşe sesine, gelin güvey sesine senin günlerinde gözünün önünde son vereceğim.
10 "Bütün bunları bu halka bildirdiğinde, 'RAB neden başımıza bu büyük felaketi getireceğini bildirdi? Suçumuz ne? Tanrımız RAB'be karşı işlediğimiz günah ne?' diye sorarlarsa,
11 de ki: 'Atalarınız beni terk etti' diyor RAB, 'Başka ilahların ardınca gittiler, onlara kulluk edip tapındılar. Beni terk ettiler, Kutsal Yasam'a uymadılar.
12 Sizse atalarınızdan daha çok kötülük yaptınız. Beni dinleyeceğinize, kötü yüreğinizin inadı uyarınca davrandınız.
13 Bu yüzden sizi bu ülkeden sizin de atalarınızın da bilmediği bir ülkeye atacağım. Orada gece gündüz başka ilahlara kulluk edeceksiniz, çünkü size lütfetmeyeceğim.'
14 "Artık insanların, 'İsrail halkını Mısır'dan çıkaran RAB'bin varlığı hakkı için' demeyeceği günler geliyor" diyor RAB.
15 "Bunun yerine, 'İsrail halkını kuzey ülkesinden ve sürdüğü bütün öbür ülkelerden geri getiren RAB'bin varlığı hakkı için' diyecekler. Çünkü atalarına vermiş olduğum topraklara onları geri getireceğim.
16 "Birçok balıkçı çağırmak üzereyim. Onları yakalayacaklar" diyor RAB, "Ardından birçok avcı çağıracağım. Her dağın, her tepenin üzerinden, kaya kovuklarından avlayacaklar onları.
17 Bütün yaptıklarını görüyorum; hiçbiri benden gizli değil. Günahları da gözümden kaçmıyor.
18 İlkin suçlarını, günahlarını iki katıyla onlara ödeteceğim. Çünkü tiksindirici cansız ilahlarıyla ülkemi kirlettiler, mirasımı iğrenç putlarıyla doldurdular.
19 "Ya RAB, sen benim gücüm, kalem, sıkıntı gününde sığınağımsın. Dünyanın dört bucağından uluslar sana gelip, 'Atalarımız yalnız yalanları, kendilerine hiçbir yararı olmayan değersiz putları miras aldılar' diyecekler,
4 Sana verdiğim mirası kendi suçunla yitireceksin. Bilmediğin bir ülkede düşmanlarına köle edeceğim seni. Çünkü öfkemi alevlendirdiniz, tutuşup sonsuza dek yanacak."
5 RAB diyor ki: "İnsana güvenen, insanın gücüne dayanan, yüreği RAB'den uzaklaşan kişi lanetlidir.
8 Böylesi su kıyılarına dikilmiş ağaca benzer, köklerini akarsulara salar. Sıcak gelince korkmaz, yaprakları hep yeşildir. Kuraklık yılında kaygılanmaz, meyve vermekten geri durmaz."
11 Yumurtlamadığı yumurtaların üzerinde oturan keklik nasılsa, haksız servet edinen kişi de öyledir. Yaşamının ortasında serveti onu bırakır, yaşamının sonunda kendisi aptal çıkar.
12 Tapınağımızın yeri başlangıçtan yüceltilmiş görkemli bir tahttır.
13 Ey İsrail'in umudu RAB, seni bırakanların hepsi utanılacak duruma düşecek. Sana sırtını dönenler toprağa yazılacak, çünkü RAB'bi, diri su pınarını bıraktılar.
15 Bana, "Hani, RAB'bin sözü nerede? Haydi, gelsin yerine bakalım" deyip duruyorlar.
16 Senin hizmetinde çoban olmaktan kaçınmadım, felaket gününü de ben istemedim. Dudaklarımdan çıkan her sözü bilirsin, ya RAB. O söz zaten senin ağzındaydı.
18 Bana eziyet edenler utandırılsın, ama beni utandırma; onları yılgınlığa düşür, ama beni düşürme. Felaket gününü getir üzerlerine, onları iki kat yıkımla ez.
25 Davut'un tahtında oturan krallarla önderler savaş arabalarına, atlara binip Yahuda halkı ve Yeruşalim'de yaşayanlarla birlikte bu kentin kapılarından girecekler. Bu kentte sonsuza dek insanlar yaşayacak.
26 Yahuda kentlerinden, Yeruşalim çevresinden, Benyamin topraklarından, Şefela'dan, dağlık bölgeden, Negev'den gelip RAB'bin Tapınağı'na yakmalık sunular, kurbanlar, tahıl sunuları, günnük ve şükran sunuları getirecekler.
27 Ancak beni dinlemez, Şabat Günü Yeruşalim kapılarından yük taşıyarak girer, o günü kutsal tutmazsanız, kentin kapılarını ateşe vereceğim. Yeruşalim saraylarını yakıp yok edecek, hiç sönmeyecek ateş.'"
18
Çömlekçinin İşliği
1 RAB Yeremya'ya şöyle seslendi:
2 "Kalk, çömlekçinin işliğine git; orada sana sesleneceğim."
3 Bunun üzerine çömlekçinin işliğine gittim. Çark üzerinde çalışıyordu.
4 Yaptığı balçıktan kap elinde bozulunca çömlekçi balçığa istediği biçmi vererek başka bir kap yaptı.
5 RAB bana yine seslendi:
6 "Bu çömlekçinin yaptığını ben de size yapamaz mıyım, ey İsrail halkı? diyor RAB. Çömlekçinin elinde balçık neyse, siz de benim elimde öylesiniz, ey İsrail halkı!
10 o ulus sözümü dinlemeyip gözümde kötü olanı yaparsa, ona söz verdiğim iyiliği yapmaktan vazgeçerim.
11 "Bu nedenle Yahuda halkıyla Yeruşalim'de yaşayanlara de ki: 'RAB şöyle diyor: İşte size bir felaket tasarlıyor, size karşı bir düzen kuruyorum. Onun için her biriniz kötü yolundan dönsün, yaşantınızı da davranışlarınızı da düzeltin.'
12 Ama onlar, 'Boş ver! Biz kendi tasarlarımızı sürdüreceğiz; her birimiz kötü yüreğinin inadı uyarınca davranacak' diyecekler."
17 Onları düşmanlarının önünde doğu rüzgarı gibi dağıtacağım; yıkım günü yüzümü değil, sırtımı çevireceğim onlara."
18 Bunun üzerine, "Haydi, Yeremya'ya karşı bir düzen kuralım!" dediler, "Çünkü Yasa'yı öğretecek kâhin, öğüt verecek bilge, Tanrı sözünü bildirecek peygamber hiç eksik olmayacak. Gelin, ona sözle saldıralım, söylediklerini de dinlemeyelim."
19 Dinle beni, ya RAB, beni suçlayanların dediklerini işit!
20 İyiliğe karşı kötülük mü yapmalı? Ama onlar bana çukur kazdılar. Onlara duyduğun öfkeyi yatıştırmak, onların iyiliğini dilemek için senin önünde nasıl durduğumu anımsa.
21 Bu yüzden çocuklarını kıtlığa ver, kılıcın ağzına at. Karıları çocuksuz, dul kalsın, erkeklerini ölüm alıp götürsün, gençleri savaşta kılıçtan geçirilsin.
22 Sen üzerlerine ansızın akıncılar gönderdiğinde, evlerinden çığlıklar duyulsun. Çünkü beni yakalamak için çukur kazdılar, ayaklarıma gizli tuzak kurdular.
1 RAB bana şöyle dedi: "Git, çömlekçiden bir çömlek satın al. Halkın ve kâhinlerin ileri gelenlerinden birkaçını yanına alıp
2 Harsit Kapısı'na yakın Ben-Hinnom Vadisi'ne git. Sana söyleyeceklerimi orada duyur.
3 De ki: 'RAB'bin sözünü dinleyin, ey Yahuda kralları ve Yeruşalim'de yaşayanlar! İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Dinleyin! Buraya, her işiteni şaşkına çevirecek bir felaket göndermek üzereyim.
4 Çünkü beni terk ettiler, burayı yabancı bir ülke haline getirdiler. Kendilerinin de atalarıyla Yahuda krallarının da tanımadığı başka ilahlara burada buhur yaktılar, burayı döktükleri suçsuz kanıyla doldurdular.
5 Çocuklarını ateşte Baal'a kurban etmek için tapınma yerleri kurdular. Böyle bir şey ne buyurdum ne sözünü ettim ne de aklımdan geçirdim.
6 Bundan ötürü buranın artık Tofet ya da Ben-Hinnom Vadisi değil, Kıyım Vadisi diye anılacağı günler geliyor, diyor RAB.
7 Yahuda ve Yeruşalim'in tasarılarını burada boşa çıkaracağım. Onları canlarına susayanların eline verecek, düşmanlarının önünde kılıçla düşüreceğim. Cesetlerini yem olarak kuşlara, yabanıl hayvanlara vereceğim.
8 Bu kenti viraneye çevirecek, alay konusu edeceğim; oradan her geçen şaşkın şaşkın bakıp başına gelen belalardan ötürü onunla alay edecek.
11 ve onlara de ki: 'Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Çömlekçinin çömleği nasıl kırılıp bir daha onarılamazsa, ben de bu halkı ve bu kenti öyle kıracağım. Ölüleri yer kalmayana dek Tofet'te gömecekler.
12 Bu kente de içinde yaşayanlara da böyle davranacağım, diyor RAB. Bu kenti Tofet gibi yapacağım.
13 Yeruşalim'in evleri de Yahuda krallarının sarayları da Tofet gibi murdar olacak. Çünkü bu evlerin damlarında bütün gök cisimlerine buhur yaktılar, başka ilahlara dökmelik sunular sundular.'"
14 Peygamberlik etmesi için RAB'bin Tofet'e gönderdiği Yeremya oradan döndü. RAB'bin Tapınağı'nın avlusunda durup halka şöyle dedi:
15 "İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: 'İşte bu kente ve çevresindeki köylere sözünü ettiğim bütün felaketleri getireceğim. Çünkü dikbaşlılık edip sözümü dinlemediler.'"
1 RAB'bin Tapınağı'nın baş görevlisi İmmer oğlu Kâhin Paşhur, Yeremya'nın böyle peygamberlik ettiğini duyunca,
2 onun dövülüp RAB'bin Tapınağı'nın Yukarı Benyamin Kapısı'ndaki tomruğa vurulmasını buyurdu.
3 Ertesi gün Paşhur kendisini tomruktan salıverince, Yeremya ona, "RAB sana Paşhur değil, Magor-Missaviv adını verdi" dedi,
4 "RAB diyor ki: 'Seni de dostlarını da yıldıracağım. Dostlarının düşman kılıcıyla düştüğünü gözlerinle göreceksin. Bütün Yahuda'yı Babil Kralı'nın eline teslim edeceğim; onları Babil'e sürecek ya da kılıçtan geçirecek.
5 Bu kentin bütün zenginliğini -ürününü, değerli eşyalarını, Yahuda krallarının hazinelerini- düşmanlarının eline vereceğim. Hepsini yağmalayıp Babil'e götürecekler.
6 Sana gelince, ey Paşhur, sen de evinde yaşayanların hepsi de Babil'e sürgüne gideceksiniz. Sen de kendilerine yalan peygamberlik ettiğin bütün dostların da orada ölüp gömüleceksiniz.'"
7 Beni kandırdın, ya RAB, ben de kandım. Bana üstün geldin, beni yendin. Bütün gün alay konusu oluyorum, herkes benimle eğleniyor.
8 Çünkü konuştukça feryat ediyor, şiddet diye, yıkım diye haykırıyorum. RAB'bin sözü yüzünden bütün gün yeriliyor, gülünç duruma düşüyorum.
9 "Bir daha onu anmayacak, O'nun adına konuşmayacağım" desem, sözü kemiklerimin içine hapsedilmiş, yüreğimde yanan bir ateş sanki. Onu içimde tutmaktan yoruldum, yapamıyorum artık.
10 Birçoklarının, "Her yanda dehşet! Suçlayın! Suçlayalım onu!" diye fısıldaştığını duydum. Bütün güvendiğim insanlar düşmemi gözlüyor, "Belki kanar, onu yeneriz, sonra da öcümüzü alırız" diyorlar.
11 Ama RAB güçlü bir savaşçı gibi benimledir. Bu yüzden bana eziyet edenler tökezleyecek, üstün gelemeyecek, başarısızlığa uğrayıp büyük utanca düşecekler; onursuzlukları sonsuza dek unutulmayacak.
12 Ey doğru kişiyi sınayan, yüreği ve düşünceyi gören Her Şeye Egemen RAB! Davamı senin eline bırakıyorum. Onlardan alacağın öcü göreyim!
17 Çünkü beni anamın rahminde öldürmedi; anam mezarım olur, rahmi hep gebe kalırdı.
18 Neden ana rahminden çıktım? Dert, üzüntü görmek, ömrümü utanç içinde geçirmek için mi?
21
Sidkiya’nın İsteği Reddediliyor
1 Kral Sidkiya Malkiya oğlu Paşhur'la Maaseya oğlu Kâhin Sefanya'yı Yeremya'ya gönderince, RAB Yeremya'ya seslendi. Paşhur'la Sefanya ona şöyle demişti:
2 "Lütfen bizim için RAB'be danış. Çünkü Babil Kralı Nebukadnessar bize saldırıyor. Belki RAB bizim için şaşılacak işlerinden birini yapar da Nebukadnessar ülkemizden çekilir."
3 Yeremya şu karşılığı verdi: "Sidkiya'ya deyin ki:
4 'İsrail'in Tanrısı RAB şöyle diyor: Surların dışında sizi kuşatan Babil Kralı ve Kildaniler'le savaşmakta kullandığınız silahları size karşı çevireceğim; hepsini bu kentin ortasına toplayacağım.
5 Ben de elimi size karşı kaldıracağım; kudretle, kızgınlıkla, gazapla, büyük öfkeyle sizinle savaşacağım.
6 Bu kentte yaşayanları yok edeceğim; insan da, hayvan da korkunç bir salgın hastalıktan ölecek.
7 Ondan sonra da, diyor RAB, Yahuda Kralı Sidkiya'yla görevlilerini, bu kentte salgından, kılıçtan, kıtlıktan sağ çıkan halkı Babil Kralı Nebukadnessar'ın ve canlarına susamış düşmanlarının eline teslim edeceğim. Hepsini kılıçtan geçirecek, canlarını bağışlamayacak, merhamet etmeyecek, acımayacak.'
8 "Bunun yanısıra halka şunları da söyle: 'RAB diyor ki: İşte yaşama giden yolu da ölüme giden yolu da önünüze koyuyorum.
9 Bu kentte kalan kılıçtan, kıtlıktan, salgından ölecek; dışarı çıkıp kenti kuşatan Kildaniler'e teslim olansa yaşayacak, hiç değilse canını kurtarmış olacak.
10 Bu kente iyilik değil, kötülük etmeye karar verdim, diyor RAB. Bu kenti Babil Kralı ele geçirip ateşe verecek.'
Kötü Krallara Karşı Yargı
11 "Yahuda Kralı'nın ailesine de ki: 'RAB'bin sözünü dinleyin:
12 RAB şöyle diyor, ey Davut soyu: "'Her sabah adaleti uygulayın, soyguna uğramış kişiyi zorbanın elinden kurtarın. Yoksa yaptığınız kötülük yüzünden öfkem ateş gibi tutuşup yanacak, söndüren olmayacak.
1 RAB bana dedi ki: "Yahuda Kralı'nın sarayına gidip şu haberi bildir:
2 'RAB'bin sözünü dinleyin, ey Davut'un tahtında oturan Yahuda Kralı'yla görevlileri ve bu kapılardan giren halk!
3 RAB diyor ki: Adil ve doğru olanı yapın. Soyguna uğrayanı zorbanın elinden kurtarın. Yabancıya, öksüze, dula haksızlık etmeyin, şiddete başvurmayın. Burada suçsuz kanı dökmeyin.
4 Bu buyrukları özenle yerine getirirseniz, Davut'un tahtında oturan krallar savaş arabalarıyla, atlarıyla bu sarayın kapılarından girecekler; görevlileriyle halkları da onları izleyecek.
5 Ancak bu buyruklara uymazsanız, diyor RAB, adım üzerine ant içerim ki, bu saray viraneye dönecek.'"
6 Çünkü Yahuda Kralı'nın sarayı için RAB diyor ki: "Sen benim için Gilat gibisin, Lübnan'ın doruğu gibi. Ama hiç kuşkun olmasın, seni çöle döndürecek, kimsenin yaşamadığı kentlere çevireceğim.
14 'Kendim için çatı odaları havadar, geniş bir saray yapacağım' diyenin vay başına! Sarayına büyük pencereler açar, sedir ağacıyla kaplar, kırmızıya boyar.
15 "Bol bol sedir ağacı kullandın diye kral mı oldun sanırsın? Baban doyasıya yiyip içti, ama iyi ve doğru olanı yaptı; onun için de işleri iyi gitti.
16 Ezilenin, yoksulun davasını savundu, onun için de işleri iyi gitti. Beni tanımak bu değil midir?" diyor RAB.
17 "Seninse gözlerin de yüreğin de yalnız kazanca, suçsuz kanı dökmeye, baskı, zorbalık yapmaya yönelik."
18 Bu yüzden RAB Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim için diyor ki: "Onun için kimse, 'Ah kardeşim! Vah kızkardeşim!' diye dövünmeyecek. Onun için kimse, 'Ah efendim! Vah onun görkemi!' diye dövünmeyecek.
25 Seni can düşmanlarının, korktuğun kişilerin, Babil Kralı Nebukadnessar'la Kildaniler'in eline teslim edeceğim.
26 Seni de seni doğuran ananı da doğmadığınız bir ülkeye atacağım; orada öleceksiniz.
27 Dönmeye can attığınız ülkeye bir daha dönemeyeceksiniz."
28 Bu mu Yehoyakin? Bu hor görülmüş kırık çömlek, kimsenin istemediği kap? Neden kendisi de çocukları da bilmedikleri bir ülkeye atıldılar?
29 Ülke, ey ülke, RAB'bin sözünü dinle, ey ülke!
30 RAB diyor ki: "Bu adamı çocuksuz, ömrünce başarısız biri olarak yazın. Çünkü soyundan gelen hiç kimse başarılı olmayacak, soyundan gelen hiç kimse Davut'un tahtında oturamayacak, Yahuda'da bir daha krallık etmeyecek."
23
Doğru Dal
1 "Otlağımın koyunlarını yok edip dağıtan çobanların vay başına!" diyor RAB.
2 Halkımı güden çobanlar için İsrail'in Tanrısı RAB şöyle diyor: "Sürümü dağıtıp sürdünüz, onlarla ilgilenmediniz. Şimdi ben sizinle ilgileneceğim, yaptığınız kötülük yüzünden sizi cezalandıracağım." RAB böyle diyor.
3 "Sürmüş olduğum bütün ülkelerden sürümün sağ kalanlarını toplayıp otlaklarına geri getireceğim; orada verimli olup çoğalacaklar.
8 "Bunun yerine, 'İsrail soyunu kuzey ülkesinden ve sürdüğü bütün öbür ülkelerden geri getiren RAB'bin varlığı hakkı için' diyecekler. Böylece kendi topraklarında yaşayacaklar."
9 Peygamberlere gelince: Yüreğim paramparça, bütün kemiklerim titriyor. RAB'bin yüzünden, O'nun kutsal sözleri yüzünden sarhoş gibi, şaraba yenik düşen bir adam gibiyim.
10 Çünkü ülke zina edenlerle dolu, lanet yüzünden yas tutuyor. Kırdaki otlaklar kurumuş. İzledikleri yol kötü, güçlerini haksızca kullanıyorlar.
11 "Peygamber de kâhin de tanrısız; tapınağımda bile kötülüklerini gördüm" diyor RAB.
12 "Bu yüzden izledikleri yol onlar için kaygan olacak; karanlığa sürülecek, orada tökezleyip düşecekler. Çünkü cezalandırılacakları yıl başlarına felaket getireceğim" diyor RAB.
13 "Samiriye peygamberleri arasında şu iğrençliği gördüm: Baal adına peygamberlik ederek halkım İsrail'i baştan çıkarıyorlar.
14 Yeruşalim peygamberleri arasında şu korkunç şeyi gördüm: Zina ediyorlar, yalan peşindeler. Kötülük edenleri güçlendirdiklerinden, kimse kötülüğünden dönmüyor. Benim için hepsi Sodom gibi, Yeruşalim halkı Gomora gibi oldu."
15 Bu nedenle Her Şeye Egemen RAB peygamberler için şöyle diyor: "Onlara pelinotu yedirecek, zehirli su içireceğim. Çünkü Yeruşalim peygamberleri tanrısızlığın bütün ülkeye yayılmasına neden oldular."
16 Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "Size peygamberlik eden peygamberlerin dediklerine kulak asmayın, onlar sizi aldatıyor. RAB'bin ağzından çıkanları değil, kendi hayal ettikleri görümleri anlatıyorlar.
30 "İşte bunun için sözlerimi birbirlerinden çalan peygamberlere karşıyım" diyor RAB.
31 "Evet, kendi sözlerini söyleyip, 'RAB böyle diyor' diyen peygamberlere karşıyım" diyor RAB.
32 "Uydurma düşler gören peygamberlere karşıyım" diyor RAB. "Bu düşleri anlatıyor, yalanlarla, boş övünmelerle halkımı baştan çıkarıyorlar. Ben onları ne gönderdim, ne de atadım. Bu halka hiç mi hiç yararları yok" diyor RAB.
33 "Halktan biri, bir peygamber ya da kâhin, 'RAB'bin bildirisi nedir?' diye sorarsa, 'Ne bildirisi?' diye karşılık vereceksin. Sizi başımdan atacağım" diyor RAB.
34 "Eğer bir peygamber, kâhin ya da başka biri, 'Bu RAB'bin bildirisidir' derse, onu da ailesini de cezalandıracağım.
35 Her biriniz komşunuza ve kardeşinize, 'RAB ne yanıt verdi?' ya da, 'RAB ne söyledi?' demelisiniz.
36 Bundan böyle, 'RAB'bin bildirisi' lafını ağzınıza almayacaksınız. Herkesin sözü kendi bildirisi olacak. Yaşayan Tanrı'nın, Her Şeye Egemen RAB'bin, Tanrımız'ın sözlerini çarpıtıyorsunuz siz.
37 Bir peygambere, 'RAB sana ne yanıt verdi?' ya da, 'RAB ne söyledi?' demelisiniz.
38 Ama, 'RAB'bin bildirisidir' derseniz, RAB diyor ki: 'RAB'bin bildirisidir' diyorsunuz. Oysa, 'RAB'bin bildirisidir' demeyeceksiniz diye sizi uyarmıştım.
39 Bu yüzden sizi büsbütün unutacağım, sizi de size ve atalarınıza verdiğim kenti de önümden söküp atacağım.
40 Sizi hiç unutulmayacak bir utanca düşürecek, sürekli alay konusu edeceğim."
1 Babil Kralı Nebukadnessar Yahuda Kralı Yehoyakim oğlu Yehoyakin'le Yahuda önderlerini, zanaatçıları, demircileri Yeruşalim'den Babil'e sürdükten sonra, RAB bana tapınağının önüne konmuş iki sepet incir gösterdi.
7 Benim RAB olduğumu anlayacak bir yürek vereceğim onlara. Onlar benim halkım olacaklar, ben de onların Tanrısı olacağım. Çünkü bütün yürekleriyle bana dönecekler.
8 "'Ama Yahuda Kralı Sidkiya'yla önderlerini, Yeruşalim'den sağ çıkıp da bu ülkede ya da Mısır'da yaşayanları yenmeyecek kadar çürük incir gibi yapacağım' diyor RAB,
9 'Onları bütün ülkelerin gözünde iğrenç, korkunç bir duruma düşüreceğim. Onları sürdüğüm her yerde ayıplanacak, ibret olacak, alaya alınacak, lanetlenecekler.
10 Kendilerine ve atalarına verdiğim topraktan yok olana dek üzerlerine kılıç, kıtlık, salgın hastalık salacağım.'"
25
Yetmiş Yıl Sürgünlük
1 Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim'in döneminin dördüncü yılında, RAB Yahuda halkıyla ilgili olarak Yeremya'ya seslendi. Nebukadnessar'ın Babil Kralı oluşunun birinci yılıydı bu.
2 Peygamber Yeremya Yahuda halkına ve Yeruşalim'de yaşayanlara RAB'bin sözünü aktararak şöyle dedi:
3 Yirmi üç yıldır, Yahuda Kralı Amon oğlu Yoşiya'nın döneminin on üçüncü yılından bugüne dek, RAB bana sesleniyor. Ben de RAB'bin sözünü defalarca size aktardım, ama dinlemediniz.
5 Sizi uyardılar, "Şimdi herkes kötü yolundan, kötü işlerinden dönsün ki, RAB'bin sonsuza dek size ve atalarınıza verdiği toprakta yaşayasınız" dediler,
6 "Kulluk etmek, tapınmak için başka ilahların ardınca gitmeyin; elinizle yaptığınız putlarla beni öfkelendirmeyin ki, ben de size zarar vermeyeyim."
8 Bunun için Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "Madem sözlerimi dinlemediniz,
9 ben de bütün kuzeydeki halkları ve kulum Babil Kralı Nebukadnessar'ı çağırtacağım" diyor RAB, "Onları bu ülkeye de burada yaşayanlarla çevresindeki bütün uluslara da karşı getireceğim. Bu halkı büsbütün yok edeceğim, ülkelerini dehşet ve alay konusu edip sonsuz bir viraneye çevireceğim.
11 Bütün ülke bir virane, dehşet verici bir yer olacak. Bu uluslar Babil Kralı'na yetmiş yıl kulluk edecekler.
12 "Ama yetmiş yıl dolunca" diyor RAB, "Suçları yüzünden Babil Kralı'yla ulusunu, Kildan ülkesini cezalandıracak, sonsuz bir viranelik haline getireceğim.
16 Şarabı içince sendeleyecek, üzerlerine göndereceğim kılıç yüzünden çıldıracaklar."
17 Böylece kâseyi RAB'bin elinden alıp beni gönderdiği bütün uluslara içirdim:
18 Bugün olduğu gibi viranelik, dehşet ve alay konusu, lanetlik olsunlar diye Yeruşalim'e, Yahuda kentlerine, krallarıyla önderlerine;
19 Firavun'la görevlilerine, önderlerine ve halkına,
20 Mısır'da yaşayan bütün yabancılara; Uts krallarına, Filist krallarına -Aşkelon'a, Gazze'ye, Ekron'a, Aşdot'tan sağ kalanlara-
21 Edom'a, Moav'a, Ammon'a;
22 bütün Sur ve Sayda krallarına, deniz aşırı ülkelerin krallarına;
23 Dedan'a, Tema'ya, Bûz'a, zülüflerini kesen bütün halklara;
24 Arabistan krallarına, çölde yaşayan yabancı halkın krallarına;
25 Zimri, Elam, Med krallarına;
26 sırasıyla uzak yakın bütün kuzey krallarına, yeryüzündeki bütün ulusların krallarına içirdim. Hepsinden sonra Şeşak Kralı da içecektir.
27 "Sonra onlara de ki: 'İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Üzerinize salacağım kılıç yüzünden sarhoş olana dek için, kusun, düşüp kalkmayın.'
28 Eğer kâseyi elinden alır, içmek istemezlerse, de ki: 'Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Kesinlikle içeceksiniz!
29 Bana ait olan kentin üzerine felaket getirmeye başlıyorum. Cezasız kalacağınızı mı sanıyorsunuz? Sizi cezasız bırakmayacağım. İşte dünyada yaşayan herkesin üzerine kılıcı çağırıyorum. Her Şeye Egemen RAB böyle diyor.'
30 "Bütün bu peygamberlik sözlerini onlara ilet: "'Yükseklerden kükreyecek RAB, kutsal konutundan gürleyecek, ağılına şiddetle kükreyecek. Dünyada yaşayanların tümüne üzüm ezenler gibi bağıracak.
31 Gürültü yeryüzünün dört yanında yankılanacak. Çünkü RAB uluslara dava açacak; herkesi yargılayacak ve kötüleri kılıca teslim edecek'" diyor RAB.
32 Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "İşte felaket ulustan ulusa yayılıyor! Dünyanın dört bucağından büyük kasırga kopuyor."
33 O gün RAB dünyayı bir uçtan bir uca öldürülenlerle dolduracak. Onlar için yas tutulmayacak, toplanıp gömülmeyecekler. Toprağın üzerinde gübre gibi kalacaklar.
34 Haykırın, ey çobanlar, acı acı bağırın! Toprakta yuvarlanın, ey sürü başları! Çünkü boğazlanma zamanınız doldu, değerli bir kap gibi düşüp parçalanacaksınız.
1 Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim'in krallığının başlangıcında RAB şöyle seslendi:
2 "RAB diyor ki: RAB'bin Tapınağı'nın avlusunda dur, tapınmak için Yahuda kentlerinden oraya gelen herkese seslen. Sana buyurduğum her şeyi tek söz eksiltmeden onlara bildir.
7 Kâhinler, peygamberler ve bütün halk Yeremya'nın RAB'bin Tapınağı'nda söylediği bu sözleri duydular.
8 Yeremya Tanrı'nın halka iletmesini buyurduğu sözleri bitirince, kâhinlerle peygamberler ve halk onu yakalayıp, "Ölmen gerek!" dediler,
9 "Neden bu tapınak Şilo'daki gibi olacak, bu kent de içinde kimsenin yaşamayacağı bir viraneliğe dönecek diyerek RAB'bin adıyla peygamberlik ediyorsun?" Bütün halk RAB'bin Tapınağı'nda Yeremya'nın çevresinde toplanmıştı.
10 Yahuda önderleri olup bitenleri duyunca, saraydan RAB'bin Tapınağı'na gidip tapınağın Yeni Kapı girişinde yerlerini aldılar.
11 Bunun üzerine kâhinlerle peygamberler, önderlere ve halka, "Bu adam ölüm cezasına çarptırılmalı" dediler, "Çünkü bu kente karşı peygamberlik etti. Kendi kulaklarınızla işittiniz bunu."
12 Bunun üzerine Yeremya önderlerle halka, "Bu tapınağa ve kente karşı işittiğiniz peygamberlik sözlerini iletmem için beni RAB gönderdi" dedi,
13 "Şimdi yollarınızı, davranışlarınızı düzeltin, Tanrınız RAB'bin sözüne kulak verin. O zaman RAB başınıza getireceğini söylediği felaketten vazgeçecek.
14 Bana gelince, işte elinizdeyim! Gözünüzde iyi ve doğru olan neyse, bana öyle yapın.
15 Ancak şunu kesinlikle bilin ki, eğer beni öldürürseniz, siz de bu kent içinde yaşayanlar da suçsuz birinin kanını dökmekten sorumlu tutulacaksınız. Çünkü bütün bu sözleri bildirmem için beni gerçekten RAB size gönderdi."
16 Bunun üzerine önderlerle halk, kâhinlerle peygamberlere, "Bu adam ölüm cezasına çarptırılmamalı" dediler, "Çünkü bizimle Tanrımız RAB'bin adıyla konuştu."
17 Halkın ileri gelenlerinden birkaçı öne çıkıp orada toplanmış halka,
18 "Moreşetli Mika Yahuda Kralı Hizkiya döneminde peygamberlik etti" dediler, "Yahuda halkına dedi ki: Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor, "'Siyon tarla gibi sürülecek, Yeruşalim taş yığınına dönecek, tapınağın kurulduğu dağ ormanlık bir tepe olacak.'
19 "Yahuda Kralı Hizkiya ya da Yahuda halkından biri onu öldürdü mü? Bunun yerine Hizkiya RAB'den korkarak O'nun lütfunu diledi. RAB de onlara bildirdiği felaketten vazgeçti. Bizse, üzerimize büyük bir yıkım getirmek üzereyiz."
Kral Yehoyakim Uriya’yı Öldürüyor
20 Kiryat-Yearimli Şemaya oğlu Uriya adında peygamberlik eden bir adam daha vardı. Tıpkı Yeremya gibi o da RAB'bin adıyla bu kente ve ülkeye karşı peygamberlik etti.
21 Kral Yehoyakim'le askerleri ve komutanları Uriya'nın sözlerini duydular. Kral onu öldürmek istedi. Bunu duyan Uriya korkuya kapılarak kaçıp Mısır'a gitti.
22 Bunun üzerine Kral Yehoyakim peşinden adamlarını -Akbor oğlu Elnatan'la başkalarını- Mısır'a gönderdi.
23 Uriya'yı Mısır'dan çıkarıp Kral Yehoyakim'e getirdiler. Kral onu kılıçla öldürtüp cesedini sıradan halk mezarlığına attırdı.
24 Ancak Şafan oğlu Ahikam Yeremya'yı korudu. Böylece Yeremya öldürülmek üzere halkın eline teslim edilmedi.
8 "'Hangi ulus ya da krallık Babil Kralı Nebukadnessar'a kulluk edip boyunduruğuna girmezse, o ulusu onun eline teslim edene dek kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla cezalandıracağım, diyor RAB.
10 Size yalan peygamberlik ediyorlar. Bunun sonucu sizi ülkenizden uzaklaştırmak oluyor. Sizi süreceğim, yok olacaksınız.
11 Ama Babil Kralı'nın boyunduruğuna girip ona kulluk eden ulusu kendi toprağında bırakacağım, diyor RAB. O ulus toprağını işleyecek, orada yaşayacak.'"
12 Yahuda Kralı Sidkiya'ya bütün bu sözleri ilettim. Dedim ki: "Boyunlarınızı Babil Kralı'nın boyunduruğu altına koyun. Ona ve halkına kulluk edin ki sağ kalasınız.
13 RAB'bin Babil Kralı'na kulluk etmeyen her ulus için dediği gibi, niçin sen ve halkın kılıç, kıtlık, salgın hastalık yüzünden ölesiniz?
14 Size, 'Babil Kralı'na kulluk etmeyeceksiniz' diyen peygamberlerin sözlerine kulak asmayın. Onlar size yalan peygamberlik ediyorlar.
15 'Onları ben göndermedim' diyor RAB, 'Adımla yalan peygamberlik ediyorlar. Bu yüzden sizi de size peygamberlik eden peygamberleri de süreceğim, hepiniz yok olacaksınız.'"
16 Sonra kâhinlerle halka şöyle dedim: "RAB diyor ki: 'İşte RAB'bin Tapınağı'nın eşyaları yakında Babil'den geri getirilecek' diyen peygamberlerinize kulak asmayın. Onlar size yalan peygamberlik ediyorlar.
17 Onları dinlemeyin. Sağ kalmak için Babil Kralı'na kulluk edin. Bu kent neden viraneye çevrilsin?
18 Eğer bunlar peygamberse ve RAB'bin sözü onlardaysa, RAB'bin Tapınağı'nda, Yahuda Kralı'nın sarayında ve Yeruşalim'de kalan eşyalar Babil'e götürülmesin diye Her Şeye Egemen RAB'be yalvarsınlar.
19 - 20 "Çünkü Babil Kralı Nebukadnessar Yahuda Kralı Yehoyakim oğlu Yehoyakin'i Yahuda ve Yeruşalim soylularıyla birlikte Yeruşalim'den Babil'e sürdüğünde alıp götürmediği sütunlar, havuz, ayaklıklar ve kentte kalan öbür eşyalar için Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor.
1 Aynı yıl Yahuda Kralı Sidkiya'nın krallığının başlangıcında, dördüncü yılının beşinci ayında Givonlu Azzur oğlu Peygamber Hananya RAB'bin Tapınağı'nda kâhinlerle bütün halkın önünde bana şöyle dedi:
3 Babil Kralı Nebukadnessar'ın buradan alıp Babil'e götürdüğü RAB'bin Tapınağı'na ait bütün eşyaları iki yıl içinde buraya geri getireceğim.
4 Yahuda Kralı Yehoyakim oğlu Yehoyakin'le Babil'e sürgüne giden bütün Yahudalılar'ı buraya geri getireceğim' diyor RAB, 'Çünkü Babil Kralı'nın boyunduruğunu kıracağım.'"
5 Bunun üzerine Peygamber Yeremya, kâhinlerin ve RAB'bin Tapınağı'ndaki halkın önünde Peygamber Hananya'yı yanıtladı.
6 Yeremya şöyle dedi: "Amin! RAB aynısını yapsın! RAB tapınağına ait eşyalarla bütün sürgünleri Babil'den buraya geri getirerek ettiğin peygamberlik sözlerini gerçekleştirsin!
7 Yalnız şimdi sana ve halka söyleyeceğim şu sözü dinle:
8 Çok önce, benden de senden de önce yaşamış peygamberler birçok ülke ve büyük krallığın başına savaş, felaket, salgın hastalık gelecek diye peygamberlik ettiler.
9 Ancak esenlik olacağını söyleyen peygamberin sözü yerine gelirse, onun gerçekten RAB'bin gönderdiği peygamber olduğu anlaşılır."
10 Bunun üzerine Peygamber Hananya, Peygamber Yeremya'nın boynundan boyunduruğu çıkarıp kırdı.
11 Sonra halkın önünde şöyle dedi: "RAB diyor ki: 'Babil Kralı Nebukadnessar'ın bütün ulusların boynuna taktığı boyunduruğu iki yıl içinde işte böyle kıracağım.'" Böylece Peygamber Yeremya yoluna gitti.
12 Peygamber Hananya Peygamber Yeremya'nın boynundaki boyunduruğu kırdıktan sonra RAB Yeremya'ya şöyle seslendi:
13 "Git, Hananya'ya de ki: 'RAB şöyle diyor: Sen tahtadan yapılmış boyunduruğu kırdın, ama yerine demir boyunduruk yapacaksın!
14 Çünkü İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: Babil Kralı Nebukadnessar'a kulluk etmeleri için bütün bu ulusların boynuna demir boyunduruk geçirdim, ona kulluk edecekler. Yabanıl hayvanları da onun denetimine vereceğim.'"
15 Peygamber Yeremya Peygamber Hananya'ya, "Dinle, ey Hananya!" dedi, "Seni RAB göndermedi. Ama sen bu ulusu yalana inandırdın.
16 Bu nedenle RAB diyor ki: 'Seni yeryüzünden silip atacağım. Bu yıl öleceksin. Çünkü halkı RAB'be karşı kışkırttın.'"
1 Peygamber Yeremya'nın sürgünde sağ kalan halkın ileri gelenlerine, kâhinlerle peygamberlere ve Nebukadnessar'ın Yeruşalim'den Babil'e sürdüğü bütün halka Yeruşalim'den gönderdiği mektubun metni aşağıda yazılıdır.
2 Bu mektup Kral Yehoyakin'in, ana kraliçenin, saray görevlilerinin, Yahuda ve Yeruşalim önderlerinin, zanaatçılarla demircilerin Yeruşalim'den sürgüne gitmelerinden sonra,
14 Kendimi size buldurtacağım" diyor RAB. "Sizi eski halinize kavuşturacağım. Sizi sürdüğüm bütün yerlerden ve uluslardan toplayacağım" diyor RAB. "Ve sizi sürgün ettiğim yerden geri getireceğim."
15 Madem, "RAB bizim için Babil'de peygamberler çıkardı" diyorsunuz,
16 Davut'un tahtında oturan kral, bu kentte kalan halk ve sizinle sürgüne gitmeyen yurttaşlarınız için RAB şöyle diyor.
17 Evet, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "Üzerlerine kılıç, kıtlık, salgın hastalık göndereceğim. Onları yenilmeyecek kadar çürük, bozuk incir gibi edeceğim.
18 Kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla peşlerine düşeceğim. Yeryüzündeki bütün krallıklara dehşet saçacak, kendilerini sürdüğüm bütün ülkeler arasında lanetlenecek, dehşet ve alay konusu olacak, aşağılanacaklar.
20 Bunun için, ey sizler, Yeruşalim'den Babil'e gönderdiğim sürgünler, RAB'bin sözüne kulak verin!
21 Adımı kullanarak size yalan peygamberlik eden Kolaya oğlu Ahav'la Maaseya oğlu Sidkiya için İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "Onları Babil Kralı Nebukadnessar'ın eline teslim edeceğim, gözünüzün önünde ikisini de öldürecek.
22 Onlardan ötürü Babil'deki bütün Yahuda sürgünleri, 'RAB seni Babil Kralı'nın diri diri yaktırdığı Sidkiya ve Ahav'la aynı duruma düşürsün.' diye lanet edecek.
23 Çünkü İsrail'de çirkin şeyler yaptılar; komşularının karılarıyla zina ettiler, onlara buyurmadığım halde adımla yalan sözler söylediler. Bunu biliyorum ve buna tanığım" diyor RAB.
Şemaya’ya Bildiri
24 Nehelamlı Şemaya'ya diyeceksin ki:
25 "İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Sen Yeruşalim halkına, Maaseya oğlu Kâhin Sefanya'yla bütün öbür kâhinlere kendi adına mektuplar göndererek şöyle yazmıştın:
26 "'RAB tapınağın sorumlusu olarak Yehoyada yerine seni kâhin atadı. Peygamber gibi davranan her deliyi tomruğa, demir boyunduruğa vurmak görevindir.
27 Öyleyse aranızda kendini peygamber ilan eden Anatotlu Yeremya'yı neden azarlamadın?
28 Çünkü Yeremya biz Babil'dekilere şu haberi gönderdi: Sürgün uzun olacak. Onun için evler yapıp içinde oturun; bahçe dikip ürününü yiyin.'"
31 "Bütün sürgünlere şu haberi gönder: 'Nehelamlı Şemaya için RAB diyor ki: Madem ben göndermediğim halde Şemaya peygamberlik edip sizleri yalana inandırdı,
32 ben de Nehelamlı Şemaya'yı ve bütün soyunu cezalandıracağım: Bu halkın arasında soyundan kimse sağ kalmayacak, halkıma yapacağım iyiliği görmeyecek, diyor RAB. Çünkü o halkı bana karşı kışkırttı.'"
7 Ah, ne korkunç gün! Onun gibisi olmayacak. Yakup soyu için sıkıntı dönemi olacak, yine de sıkıntıdan kurtulacak.
8 "'O gün' diyor Her Şeye Egemen RAB, 'Boyunlarındaki boyunduruğu kıracak, bağlarını koparacağım. Bundan böyle yabancılar onları kendilerine köle etmeyecekler.
10 "'Korkma, ey kulum Yakup, yılma, ey İsrail' diyor RAB. 'Çünkü seni uzak yerlerden, soyunu sürgün edildiği ülkeden kurtaracağım. Yakup yine huzur ve güvenlik içinde olacak, kimse onu korkutmayacak.
11 Çünkü ben seninleyim, seni kurtaracağım' diyor RAB. 'Seni aralarına dağıttığım bütün ulusları tümüyle yok etsem de, seni büsbütün yok etmeyecek, adaletle yola getirecek, hiç cezasız bırakmayacağım.'
12 "RAB diyor ki: 'Senin yaran şifa bulmaz, beren iyileşmez.
13 Davanı görecek kimse yok, yaran umarsız, şifa bulmaz.
18 "RAB diyor ki: 'Yakup'un çadırlarını eski haline kavuşturacağım, konutlarına acıyacağım. Yeruşalim höyük üzerinde yeniden kurulacak, saray kendi yerinde duracak.
19 Oralardan şükran ve sevinç sesleri duyulacak. Sayılarını çoğaltacağım, azalmayacaklar, onları onurlandıracağım, küçümsenmeyecekler.
20 Çocukları eskisi gibi olacak, toplulukları önümde sağlam duracak; onlara baskı yapanların hepsini cezalandıracağım.
21 Önderleri kendilerinden biri olacak, yöneticileri kendi aralarından çıkacak. Onu kendime yaklaştıracağım, bana yaklaşacak. Kim canı pahasına yaklaşabilir bana?' diyor RAB.
6 Efrayim'in dağlık bölgesindeki bekçilerin, 'Haydi, Siyon'a, Tanrımız RAB'be çıkalım' diye bağıracakları bir gün var."
7 RAB diyor ki: "Yakup için sevinçle haykırın! Ulusların başı olan için bağırın! Övgülerinizi duyurun! 'Ya RAB, halkını, İsrail'den sağ kalanları kurtar' deyin.
8 İşte, onları kuzey ülkesinden geri getirmek üzereyim; onları dünyanın dört bucağından toplayacağım. Aralarında kör, topal, gebe kadın da, doğuran kadını da olacak. Büyük bir topluluk olarak buraya dönecekler.
9 Ağlaya ağlaya gelecekler, benden yardım dileyenleri geri getireceğim. Akarsular boyunca tökezlemeyecekleri düz bir yolda yürüteceğim onları. Çünkü ben İsrail'in babasıyım, Efrayim de ilk oğlumdur.
12 Siyon'un yüksek tepelerine gelip sevinçle haykıracaklar. RAB'bin verdiği iyilikler karşısında -Tahıl, yeni şarap, zeytinyağı, davar ve sığır yavruları karşısında- yüzleri sevinçle parlayacak. Sulanmış bahçe gibi olacak, bir daha solmayacaklar.
13 O zaman erden kızlar, genç yaşlı erkekler hep birlikte oynayıp sevinecek. Yaslarını coşkuya çevirecek, üzüntülerini avutup onları sevindireceğim.
16 RAB diyor ki: "Sesini ağlamaktan, gözlerini yaş dökmekten alıkoy. Çünkü verdiğin emek ödüllendirilecek" diyor RAB. "Halkım düşman ülkesinden geri dönecek.
17 Geleceğin için umut var" diyor RAB. "Çocukların yurtlarına dönecekler.
18 "Efrayim'in inlemelerini kuşkusuz duydum: 'Beni eğitilmemiş dana gibi yola getirdin ve yola geldim. Beni geri getir, döneyim. Çünkü RAB Tanrım sensin.
20 "Efrayim değerli oğlum değil mi? Hoşnut olduğum çocuk değil mi? Kendisi için ne dersem diyeyim, onu hiç unutmuyorum. Bu yüzden yüreğim sızlıyor, çok acıyorum ona" diyor RAB.
23 İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: "Yahuda ve kentlerindeki halkı eski durumlarına kavuşturduğum zaman yine şu sözleri söyleyecekler: 'RAB sizi kutsasın, ey doğruluk yurdu, ey kutsal dağ!'
24 Halk, ırgatlar, sürüleriyle dolaşan çobanlar Yahuda'da ve kentlerinde birlikte yaşayacak.
32 "Atalarını Mısır'dan çıkarmak için ellerinden tuttuğum gün onlarla yaptığım antlaşmaya benzemeyecek. Onların kocası olmama karşın, bozdular o antlaşmamı" diyor RAB.
33 "Ama o günlerden sonra İsrail halkıyla yapacağım antlaşma şudur" diyor RAB, "Yasamı içlerine yerleştirecek, yüreklerine yazacağım. Onların Tanrısı ben olacağım, onlar da benim halkım olacak.
34 Bundan böyle kimse komşusunu ya da kardeşini, 'RAB'bi tanıyın' diye eğitmeyecek. Çünkü küçük büyük hepsi tanıyacak beni" diyor RAB. "Çünkü suçlarını bağışlayacak, günahlarını artık anmayacağım."
35 Gündüz ışık olsun diye güneşi sağlayan, gece ışık olsun diye ayı, yıldızları düzene koyan, dalgaları kükresin diye denizi kabartan RAB -O'nun adı Her Şeye Egemen Yahve'dir- diyor ki:
40 Ölülerle küllerin atıldığı bütün vadi, Kidron Vadisi'ne dek uzanan tarlalar, doğuda At Kapısı'nın köşesine dek RAB için kutsal olacak. Kent bir daha kökünden sökülmeyecek, sonsuza dek yıkılmayacak."
1 Yahuda Kralı Sidkiya'nın onuncu, Nebukadnessar'ın on sekizinci yılında RAB Yeremya'ya seslendi.
2 O sırada Babil Kralı'nın ordusu Yeruşalim'i kuşatmaktaydı. Peygamber Yeremya Yahuda Kralı'nın sarayındaki muhafız avlusunda tutukluydu.
3 Yahuda Kralı Sidkiya onu orada tutuklatmıştı. "Neden böyle peygamberlik ediyorsun?" demişti, "Sen diyorsun ki, 'RAB şöyle diyor: Bu kenti Babil Kralı'nın eline teslim etmek üzereyim, onu ele geçirecek.
4 Yahuda Kralı Sidkiya Kildaniler'in elinden kaçıp kurtulamayacak, kesinlikle Babil Kralı'nın eline teslim edilecek; onunla yüzyüze konuşacak, onu gözleriyle görecek.
5 Sidkiya Babil'e götürülecek, ben onunla ilgilenene dek orada kalacak, Kildaniler'le savaşsanız bile başarılı olamayacaksınız diyor RAB.'"
6 Yeremya, "RAB bana şöyle seslendi" diye yanıtladı,
7 "Amcan Şallum oğlu Hanamel sana gelip, 'Anatot'taki tarlamı satın al. Çünkü en yakın akrabam olarak tarlayı satın alma hakkı senindir' diyecek.
8 "Sonra RAB'bin sözü uyarınca amcam oğlu Hanamel muhafız avlusunda yanıma gelip, 'Benyamin bölgesinde, Anatot'taki tarlamı satın al' dedi, 'Çünkü miras hakkı da en yakın akrabalık hakkı da senindir. Onu kendin için satın al.' "O zaman RAB'bin sözünün yerine geldiğini anladım.
9 Böylece Anatot'taki tarlayı amcam oğlu Hanamel'den satın aldım. Tarlaya karşılık kendisine on yedi şekel gümüş tartıp ödedim.
10 Satış belgesini çağırdığım tanıkların önünde imzalayıp mühürledim, gümüşü terazide tarttım.
11 Satış belgesini -kural ve koşulları içeren mühürlenmiş kağıdı ve açık sözleşme belgesini- aldım.
12 Amcam oğlu Hanamel'in, satış belgesini imzalayan tanıkların ve muhafız avlusunda oturan bütün Yahudiler'in gözü önünde satış belgesini Mahseya oğlu Neriya oğlu Baruk'a verdim.
13 "Hepsinin gözü önünde Baruk'a şu buyrukları verdim:
14 'İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: Bu satış belgesini -mühürlenmiş, açık olanını- al, uzun süre durmak üzere bir çömleğe koy.
15 Çünkü İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB söz veriyor, bu ülkede yine evler, tarlalar, bağlar satın alınacak' diyor.
16 "Tarlanın satış belgesini Neriya oğlu Baruk'a verdikten sonra RAB'be şöyle yakardım:
17 "Ya Rab Yahve! Büyük gücünle, kudretinle yeri göğü yarattın. Yapamayacağın hiçbir şey yok.
18 Binlerce insana sevgi gösterir, ama babaların işlediği günahların karşılığını çocuklarına ödetirsin. Ey büyük ve güçlü Tanrı! Her Şeye Egemen Yahve'dir senin adın.
19 Öğütlerin ne büyük, işlerin ne güçlü! Gözlerin insanların bütün yaptıklarına açıktır. Herkese davranışlarına, yaptıklarının sonucuna göre karşılığını verirsin.
23 Gelip ülkeyi mülk edindiler, ama senin sözünü dinlemediler, Kutsal Yasan uyarınca yürümediler. Yapmalarını buyurduğun şeylerin hiçbirini yapmadılar. Bu yüzden bütün bu felaketleri getirdin başlarına.
24 "İşte, kenti ele geçirmek için kuşatma rampaları yapıldı. Kılıç, kıtlık, salgın hastalık yüzünden kent saldıran Kildaniler'e teslim edilecek. Söylediklerin yerine geldi, sen de görüyorsun!
25 Yine de, Rab Yahve, kent Kildaniler'e teslim edileceği halde sen bana, 'Tarlayı çağırdığın tanıklar önünde gümüşle satın al' dedin."
26 Bunun üzerine RAB Yeremya'ya şöyle seslendi:
27 "Bütün insanlığın Tanrısı RAB benim. Var mı yapamayacağım bir şey?
28 Bu yüzden RAB diyor ki: Bak, bu kenti Kildaniler'le Babil Kralı Nebukadnessar'ın eline vermek üzereyim; onu ele geçirsin.
29 Kente saldıran Kildaniler gelip onu ateşe verecekler. Kenti de damlarında Baal'ın onuruna buhur yakıp başka ilahlara dökmelik sunular sunarak beni öfkelendirdikleri evleri de yakacaklar.
30 "Çünkü İsrail ve Yahuda halkları gençliklerinden beri hep gözümde kötü olanı yapıyor; İsrail halkı ellerinin yaptıklarıyla beni sürekli öfkelendiriyor, diyor RAB.
31 Evet, bu kent kurulduğundan bu yana beni öyle öfkelendirdi, kızdırdı ki onu önümden söküp atacağım.
32 Çünkü İsrail ve Yahuda halklarının -kendilerinin, krallarının, önderlerinin, kâhinlerinin, peygamberlerinin, Yahuda ve Yeruşalim'de yaşayanların- beni öfkelendirmek için yaptıkları kötülüklerin haddi hesabı yok.
33 Bana yüzlerini değil, sırtlarını çevirdiler. Onları defalarca uyarmama karşın dinlemediler, yola gelmediler.
34 Bana ait olan bu tapınağa iğrenç putlarını yerleştirerek onu kirlettiler.
35 Ben-Hinnom Vadisi'nde Molek'e sunu olarak oğullarını, kızlarını ateşte kurban etmek için Baal'ın tapınma yerlerini kurdular. Böyle iğrenç şeyler yaparak Yahuda'yı günaha sürüklemelerini ne buyurdum, ne de aklımdan geçirdim.
36 "Siz bu kent için, 'Kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla Babil Kralı'nın eline veriliyor' diyorsunuz. Ama şimdi İsrail'in Tanrısı RAB diyor ki:
37 Kızgınlıkla, gazapla, büyük öfkeyle onları sürdüğüm ülkelerden hepsini toplayacağım. Onları buraya geri getirip güvenlik içinde yaşamalarını sağlayacağım.
38 Onlar benim halkım olacak, ben de onların Tanrısı olacağım.
41 Onlara iyilik etmekten sevinç duyacağım; gerçekten bütün yüreğimle, bütün canımla onları bu ülkede dikeceğim.
42 "RAB diyor ki: Bu halkın başına bütün bu büyük felaketleri nasıl getirdiysem, onlara söz verdiğim bütün iyilikleri de öyle sağlayacağım.
43 Sizlerin, 'Viran olmuş, insansız, hayvansız, Kildaniler'in eline verilmiş' dediğiniz bu ülkede yine tarlalar satın alınacak.
44 Benyamin bölgesinde, Yeruşalim çevresindeki köylerde, Yahuda kentlerinde, dağlık bölgenin, Şefela'nın ve Negev'in kentlerinde gümüşle tarlalar satın alınacak, satış belgeleri tanıkların önünde imzalanıp mühürlenecek. Çünkü eski haline kavuşturacağım onları" diyor RAB.
33
Yeniden Toparlanma Umudu
1 Yeremya muhafız avlusunda tutukluyken, RAB ona ikinci kez seslendi:
2 "Dünyayı yaratan, yerini alsın diye ona biçim veren, adı Yahve olan şöyle diyor:
3 'Bana yakar da sana yanıt vereyim; bilmediğin büyük, akıl almaz şeyleri sana bildireyim.'
4 Kuşatma rampalarına, kılıca karşı siper olsun diye bu kentin yıkılmış olan evleriyle Yahuda krallarının sarayları için İsrail'in Tanrısı RAB şöyle diyor:
5 'Kildaniler savaşmak, evleri öfke ve kızgınlıkla vurduğum insanların cesetleriyle doldurmak üzere gelecekler. O insanlar ki, yaptıkları kötülükler yüzünden bu kentten yüzümü çevirdim.
6 "'Yine de bu kenti iyileştirip sağlığa kavuşturacağım. Halkına şifa verecek, bol esenlik, güvenlik içinde yaşamalarını sağlayacağım.
7 Yahuda'yı ve İsrail'i eski durumuna kavuşturacak, önceden olduğu gibi bina edeceğim.
8 Onları bana karşı işledikleri bütün günahlardan arındıracak, bana karşı işledikleri günahları da isyanlarını da bağışlayacağım.
9 Dünyadaki bütün ulusların önünde bu kent benim için sevinç, övgü ve onur kaynağı olacak. Bu uluslar Yeruşalim halkına yaptığım iyilikleri, sağladığım gönenci duyunca, korkuya kapılıp titreyecekler.'
10 - 11 "RAB şöyle diyor: 'Bu kent viran olmuş, insansız, hayvansız kalmış diyorsunuz. Ne var ki, terk edilmiş, insansız, hayvansız Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında sevinç ve neşe sesi, gelin güvey sesi, RAB'bin Tapınağı'na şükran sunuları getirenlerin sesi yine duyulacak: 'Her Şeye Egemen RAB'be şükredin, çünkü O iyidir, sevgisi sonsuza dek kalıcıdır. Çünkü ülkeyi eski haline kavuşturacağım' diyor RAB.
12 "Her Şeye Egemen RAB diyor ki: 'Viran olmuş, insansız, hayvansız kalmış bu ülkenin bütün kentlerinde çobanların sürülerini dinlendireceği otlaklar olacak yeniden.
13 Dağlık bölgede, Şefela, Negev, Benyamin bölgesindeki kentlerde, Yeruşalim'in çevresindeki köylerde, Yahuda kentlerinde çoban değneğinin altından geçen sürüler olacak' diyor RAB.
14 "'İsrail ve Yahuda halkına verdiğim güzel sözü yerine getireceğim günler geliyor' diyor RAB.
15 "'O günlerde, o zamanda, davut için doğru bir dal yetiştireceğim; ülkede adil ve doğru olanı yapacak.
20 - 21 "RAB diyor ki: 'Eğer belirlenmiş zamanlarda gece ve gündüz olması için gece ve gündüzle yaptığım antlaşma bozulabilirse, tahtında oturan oğulları krallık yapsın diye kulum Davut'la ve bana hizmet eden Levili kâhinlerle yaptığım antlaşma da ancak o zaman bozulabilir.
24 "Bu halkın, 'RAB seçtiği iki aileyi de reddetti' dediğini görmüyor musun? Halkımı öyle küçümsüyorlar ki, artık bir ulus saymıyorlar onu.
25 RAB diyor ki: 'Gece ve gündüzle bir antlaşma yapıp yerin, göğün kurallarını saptamasaydım,
26 Yakup soyuyla kulum Davut'u da reddeder, Davut'un oğullarından birinin İbrahim, İshak, Yakup soyuna krallık etmesini sağlamazdım. Ama ben onları eski hallerine kavuşturacak, onlara acıyacağım.'"
1 Babil Kralı Nebukadnessar'la bütün ordusu, krallığı altındaki bütün uluslarla halklar, Yeruşalim ve çevresindeki kentlere karşı savaşırken RAB Yeremya'ya şöyle seslendi:
2 "İsrail'in Tanrısı RAB diyor ki: 'Git, Yahuda Kralı Sidkiya'ya RAB şöyle diyor de: Bu kenti Babil Kralı'nın eline teslim etmek üzereyim, onu ateşe verecek.
3 Ve sen Sidkiya, onun elinden kaçıp kurtulamayacaksın; kesinlikle yakalanacak, onun eline teslim edileceksin. Babil Kralı'nı gözünle görecek, onunla yüzyüze konuşacaksın. Sonra Babil'e götürüleceksin.
4 "'Ancak, ey Yahuda Kralı Sidkiya, RAB'bin sözünü dinle! RAB senin için şöyle diyor: Kılıçla ölmeyeceksin,
5 esenlikle öleceksin. Ataların olan senden önceki kralların onuruna ateş yaktıkları gibi, senin onuruna da ateş yakıp senin için ah efendimiz diyerek ağıt tutacaklar. Ben RAB söylüyorum bunu.'"
6 Peygamber Yeremya bütün bunları Yeruşalim'de Yahuda Kralı Sidkiya'ya söyledi.
7 O sırada Babil Kralı'nın ordusu Yeruşalim'e ve Yahuda'nın henüz ele geçirilmemiş kentlerine -Lakiş'e, Azeka'ya- saldırmaktaydı. Yahuda'da surlu kent olarak yalnız bunlar kalmıştı.
Kölelere Özgürlük
8 Kral Sidkiya Yeruşalim'deki halkla kölelerin özgürlüğünü ilan eden bir antlaşma yaptıktan sonra RAB Yeremya'ya seslendi.
9 Bu antlaşmaya göre herkes erkek, kadın İbrani kölelerini özgür bırakacak, hiç kimse Yahudi kardeşini yanında köle olarak tutmayacaktı.
10 Böylece bu antlaşmanın yükümlülüğü altına giren bütün önderlerle halk erkek, kadın kölelerini özgür bırakarak antlaşmaya uydular. Artık kimseyi köle olarak tutmadılar. Antlaşmaya uyarak köleleri özgür bıraktılar.
11 Ama sonra düşüncelerini değiştirerek özgür bıraktıkları erkek, kadın köleleri geri alıp zorla köleleştirdiler.
12 Bunun üzerine RAB Yeremya'ya şöyle seslendi:
13 "İsrail'in Tanrısı RAB diyor ki: Atalarınızı Mısır'dan, köle oldukları ülkeden çıkardığımda onlarla bir antlaşma yaptım. Onlara dedim ki:
14 'Size satılıp altı yıl kölelik eden İbrani kardeşlerinizi yedinci yıl özgür bırakacaksınız.' Ama atalarınız beni dinlemediler, kulak asmadılar.
15 Sizse sonradan yola gelip gözümde doğru olanı yaptınız: Hepiniz İbrani kardeşlerinizin özgürlüğünü ilan ettiniz. Önümde, bana ait olan tapınakta bu doğrultuda bir antlaşma yapmıştınız.
16 Ama düşüncenizi değiştirerek adıma saygısızlık ettiniz. Kendi isteğinizle özgür bıraktığınız kadın, erkek kölelerinizi geri alıp zorla köleleştirdiniz.
17 "Bu nedenle RAB diyor ki: İbrani köle kardeşlerinizi, yurttaşlarınızı özgür bırakmayarak beni dinlemediniz. Şimdi ben size, 'Özgürlük' -kılıç, kıtlık ve salgın hastalıkla yok olmanız için 'Özgürlük'- ilan edeceğim, diyor RAB. Sizi dünyadaki bütün krallıklara dehşet verici bir örnek yapacağım.
18 - 19 Antlaşmamı bozan, danayı ikiye ayırıp parçaları arasından geçerek önümde yaptıkları antlaşmanın koşullarını yerine getirmeyen bu adamları -Yahuda ve Yeruşalim önderlerini, saray görevlilerini, kâhinleri ve dana parçalarının arasından geçen bütün ülke halkını-
20 can düşmanlarının eline teslim edeceğim. Cesetleri kuşlara, yabanıl hayvanlara yem olacak.
21 "Yahuda Kralı Sidkiya'yla önderlerini de can düşmanlarının eline, üzerinizden çekilen Babil ordusunun eline teslim edeceğim.
22 Buyruğu ben vereceğim diyor RAB. Babilliler'i bu kente geri getireceğim. Saldırıp kenti ele geçirecek, ateşe verecekler. Yahuda kentlerini içinde kimsenin yaşamayacağı bir viraneye çevireceğim."
1 Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim döneminde RAB Yeremya'ya şöyle seslendi:
2 "Rekavlılar'ın evine gidip onlarla konuş. Onları RAB'bin Tapınağı'nın odalarından birine götürüp şarap içir."
3 Bunun üzerine Havassinya oğlu Yeremya oğlu Yaazanya'yı, kardeşlerini, bütün çocuklarını ve Rekav ailesinin öbür üyelerini yanıma alıp
4 Tanrı adamı Yigdalya oğlu Hanan'ın oğullarının RAB'bin Tapınağı'ndaki odasına götürdüm. Bu oda önderlerin odasının bitişiğinde, kapı görevlisi Şallum oğlu Maaseya'nın odasının üstündeydi.
5 Rekav ailesinin üyelerinin önüne şarap dolu testiler, kâseler koyarak, "Buyrun, şarap için" dedim.
6 Ne var ki, "Biz şarap içmeyiz" diye karşılık verdiler, "Çünkü atamız Rekav oğlu Yehonadav bize şu buyruğu verdi: 'Siz de soyunuzdan gelenler de asla şarap içmeyeceksiniz!
7 Ayrıca ev yapmayacak, tohum ekmeyecek, bağ dikmeyeceksiniz. Böyle şeyler edinmeyecek, ömür boyu çadırlarda yaşayacaksınız. Öyle ki, göç ettiğiniz topraklarda uzun süre yaşayasınız.'
8 Atamız Rekav oğlu Yehonadav'ın bize buyurduğu her şeyi yaptık. Kendimiz de karılarımız, oğullarımız, kızlarımız da hiç şarap içmedik.
9 İçinde oturmak için evler yapmadık, bağlar, tarlalar, ekinler edinmedik.
10 Çadırlarda yaşadık; atamız Yehonadav ne buyurduysa hepsini yaptık.
11 Ama Babil Kralı Nebukadnessar bu ülkeye saldırınca, 'Haydi, Kildan ve Aram ordusundan kaçmak için Yeruşalim'e gidelim' dedik. Bunun için Yeruşalim'de kaldık."
12 Bundan sonra RAB Yeremya'ya şöyle seslendi:
13 "İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: 'Git, Yahuda halkına ve Yeruşalim'de yaşayanlara şunları söyle: Sözlerimi dinleyerek hiç ders almayacak mısınız, diyor RAB.
14 Rekav oğlu Yehonadav, soyuna şarap içmemelerini buyurdu; buyruğuna uyuldu. Bugüne dek şarap içmediler. Çünkü atalarının buyruğuna uydular. Bense size defalarca seslendiğim halde beni dinlemediniz.
15 Defalarca size kullarım peygamberleri gönderdim. Kötü yolunuzdan dönmeniz, davranışlarınızı düzeltmeniz, tapınmak amacıyla başka ilahların ardınca gitmemeniz için hepinizi uyardılar. Ancak o zaman size ve atalarınıza verdiğim toprakta yaşayacaksınız. Ama kulak verip beni dinlemediniz.
16 Rekav oğlu Yehonadav'ın soyu atalarının verdiği buyruğu tuttu, ama bu halk beni dinlemedi.'
17 "Bu yüzden İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: 'İşte, Yahuda ve Yeruşalim'de yaşayan herkesin başına sözünü ettiğim her felaketi getirmek üzereyim. Çünkü onları uyardım, ama dinlemediler; onları çağırdım, ama yanıt vermediler.'"
18 Yeremya Rekav ailesine şöyle dedi: "İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: 'Atanız Yehonadav'ın buyruğuna uydunuz, onun bütün uyarılarını dikkate aldınız, size buyurduğu her şeyi yaptınız.'
19 Bunun için İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: 'Rekav oğlu Yehonadav'ın soyundan önümde hizmet edecek olanlar hiçbir zaman eksilmeyecek.'"
36
Kral Yehoyakim Tomarı Yakıyor
1 Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim'in krallığının dördüncü yılında RAB Yeremya'ya şöyle seslendi:
2 "Bir tomar al, Yoşiya'nın döneminden bu yana İsrail, Yahuda ve öbür uluslarla ilgili sana söylediğim her şeyi yaz.
3 Belki Yahuda halkı başına getirmeyi tasarladığım bütün felaketleri duyar da kötü yolundan döner; ben de suçlarını, günahlarını bağışlarım."
4 Yeremya Neriya oğlu Baruk'u çağırıp RAB'bin kendisine söylediği bütün sözleri tomara yazdırdı.
5 Sonra Baruk'a şu buyruğu verdi: "Ben tutukluyum, RAB'bin Tapınağı'na gidemem.
6 Sen oruç günü RAB'bin Tapınağı'na git. Oradaki halka sana yazdırdığım RAB'bin sözlerini tomardan oku. Yahuda kentlerinden gelen halka da oku.
7 Belki RAB'be yalvarır, kötü yollarından dönerler. Çünkü RAB'bin bu halka karşı sözünü ettiği öfke ve kızgınlığı büyüktür."
8 Neriya oğlu Baruk, Peygamber Yeremya'nın buyurduğu her şeyi yaptı. RAB'bin tomarda yazılı sözlerini tapınakta okudu.
9 Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim'in krallığının beşinci yılının dokuzuncu ayı, Yeruşalim'de yaşayan bütün halk ve Yahuda kentlerinden Yeruşalim'e gelen herkes için RAB'bin önünde oruç ilan edildi.
10 Şafan oğlu Yazman Gemarya'nın yukarı avluda, tapınağın Yeni Kapısı'nın girişindeki odasında Baruk, Yeremya'nın sözlerini tomardan RAB'bin Tapınağı'ndaki bütün halka okudu.
11 Şafan oğlu Gemarya oğlu Mikaya tomardan okunan RAB'bin sözlerini duyunca,
12 aşağıya inip saraydaki yazman odasına gitti. Bütün önderler orada toplantı halindeydi: Yazman Elişama, Şemaya oğlu Delaya, Akbor oğlu Elnatan, Şafan oğlu Gemarya, Hananya oğlu Sidkiya ve öbürleri.
13 Mikaya Baruk'un halka okuduğu tomardan duyduğu her şeyi onlara iletti.
14 Bunun üzerine bütün önderler Kuşi oğlu Şelemya oğlu Netanya oğlu Yehudi'yi Baruk'a gönderdiler. Yehudi Baruk'a, "Halka okuduğun tomarı al, gel" dedi. Neriya oğlu Baruk tomarı alıp yanlarına gitti.
15 Önderler, "Lütfen otur, bize de oku" dediler. Baruk da tomarı onlara okudu.
16 Bütün bu sözleri duyar duymaz, korkuyla birbirlerine bakıp Baruk'a, "Bütün bu sözleri kesinlikle krala bildirmemiz gerek" dediler.
17 Sonra Baruk'a, "Söyle bize, bütün bunları nasıl yazdın? Yeremya mı yazdırdı sana?" diye sordular.
18 Baruk, "Evet" diye yanıtladı, "Bütün bu sözleri o söyledi. Ben de hepsini mürekkeple tomara yazdım."
19 Bunun üzerine Baruk'a, "Git, sen de Yeremya da gizlenin. Nerede olduğunuzu kimse bilmesin" dediler.
20 Tomarı Yazman Elişama'nın odasında bırakıp avluda bulunan kralın yanına gittiler. Ona duydukları her sözü ilettiler.
21 Kral tomarı alıp getirmesi için Yehudi'yi gönderdi. Yehudi tomarı Yazman Elişama'nın odasından getirdi. Krala ve yanındaki önderlere okudu.
22 Dokuzuncu aydı, kral kışlık sarayındaydı. Önünde mangalda ateş yanıyordu.
23 Yehudi tomardan üç dört sütun okur okumaz kral yazman çakısıyla onları kesip mangaldaki ateşe attı. Tomarın tümü yanıp bitene dek bu işi sürdürdü.
24 Tomardaki sözleri duyan kralla görevlileri ne korktular ne de giysilerini yırttılar.
25 Elnatan, Delaya ve Gemarya tomarı yakmaması için yalvardılarsa da kral onları dinlemedi.
26 Yazman Baruk'u ve Peygamber Yeremya'yı tutuklamaları için oğlu Yerahmeel'e, Azriel oğlu Seraya'ya ve Avdeel oğlu Şelemya'ya buyruk verdi. Oysa RAB onları gizlemişti.
27 Kral, Yeremya'nın Baruk'a yazdırdığı sözleri içeren tomarı yaktıktan sonra, RAB Yeremya'ya şöyle seslendi:
28 "Başka bir tomar al, Yahuda Kralı Yehoyakim'in yaktığı ilk tomardaki bütün sözleri yazdır.
29 Yahuda Kralı Yehoyakim için de ki: 'RAB şöyle diyor: Babil Kralı'nın kesinlikle gelip bu ülkeyi viraneye çevireceğini, içindeki insanı da hayvanı da yok edeceğini neden tomara yazdın diye sorup tomarı yaktın.
30 Bu yüzden RAB Yahuda Kralı Yehoyakim için şöyle diyor: Davut'un tahtında oturan kimsesi olmayacak; ölüsü gündüzün sıcağa, gece ayaza bırakılacak.
31 İşledikleri suçlar yüzünden kendisini de çocuklarıyla görevlilerini de cezalandıracağım. Onların, Yeruşalim'de yaşayanların ve Yahuda halkının başına sözünü ettiğim bütün felaketleri getireceğim. Çünkü beni dinlemediler.'"
32 Bunun üzerine Yeremya başka bir tomar alıp Neriya oğlu Yazman Baruk'a verdi. Yahuda Kralı Yehoyakim'in ateşe atıp yaktığı tomardaki bütün sözleri Baruk Yeremya'nın ağzından tomara yazdı. Bu sözlere, benzer birçok söz daha eklendi.
2 Ama kendisi de görevlileriyle ülke halkı da RAB'bin Peygamber Yeremya aracılığıyla söylediği sözleri dikkate almadılar.
3 Kral Sidkiya, Şelemya oğlu Yehukal'la Maaseya oğlu Kâhin Sefanya'yı şu haberle Peygamber Yeremya'ya gönderdi: "Lütfen bizim için Tanrımız RAB'be yalvar."
4 O sırada Yeremya daha tutukevine konmamıştı, halk arasında dolaşıyordu.
5 Firavunun ordusu Mısır'dan çıkmıştı. Yeruşalim'i kuşatma altında tutan Kildaniler bu haberi duyunca Yeruşalim'den çekildiler.
6 Derken RAB Peygamber Yeremya'ya şöyle seslendi:
7 "İsrail'in Tanrısı RAB diyor ki: Danışmak için sizi bana gönderen Yahuda Kralı'na şöyle deyin: 'Size yardım etmek için Mısır'dan çıkıp gelen firavunun ordusu ülkesine dönecek.
8 Kildaniler de dönecek; bu kentle savaşıp onu ele geçirecek, ateşe verecekler.'
9 "RAB diyor ki: 'Kildaniler üzerimizden çekilip gidecek' diyerek kendinizi aldatmayın. Çünkü çekilip gitmeyecekler!
10 Sizinle savaşan bütün Babil ordusunu bozguna uğratsanız, çadırlarında yalnız yaralılar kalsa bile, bunlar çadırlardan çıkıp bu kenti ateşe verecekler."
11 Firavunun ordusu yüzünden Babil ordusu Yeruşalim'den çekilince,
12 - 13 Peygamber Yeremya Benyamin topraklarındaki halkın arasında payına düşen mirası almak üzere Yeruşalim'den gitmek istedi. Benyamin Kapısı'na vardığında, Hananya oğlu Şelemya oğlu bekçibaşı Yiriya, "Sen Kildaniler'in tarafına geçiyorsun!" diyerek onu tutukladı.
14 Yeremya, "Yalan!" dedi, "Ben Kildaniler'in tarafına geçmiyorum." Ama Yiriya onu dinlemedi. Yeremya'yı tutuklayıp önderlere götürdü.
15 Yeremya'ya öfkelenen önderler onu dövdürtüp tutukevine çevirdikleri Yazman Yonatan'ın evine kapattılar.
16 Böylece bodrumda bir hücreye kapatılan Yeremya uzun süre orada kaldı.
17 Sonra Kral Sidkiya Yeremya'yı sarayına getirtti. Orada kendisine gizlice, "RAB'den bir söz var mı?" diye sordu. "Evet" diye yanıtladı Yeremya, "Babil Kralı'nın eline verileceksin."
18 Sonra Kral Sidkiya'ya şöyle dedi: "Sana, görevlilerine ve bu halka karşı ne günah işledim ki beni tutukevine kapattınız?
19 'Babil Kralı sana da bu ülkeye de saldırmayacak' diyen peygamberlerin hani nerede?
20 Şimdi lütfen beni dinle, ey efendim kral! Lütfen dileğimi kabul et. Beni Yazman Yonatan'ın evine geri gönderme. Orada ölmek istemiyorum."
21 Bunun üzerine Kral Sidkiya Yeremya'nın muhafız avlusuna kapatılmasını, kentteki ekmek bitene dek her gün fırıncılar sokağından kendisine bir ekmek verilmesini buyurdu. Böylece Yeremya muhafız avlusunda kaldı.
38
Yeremya Sarnıca Atılıyor
1 Mattan oğlu Şefatya, Paşhur oğlu Gedalya, Şelemya oğlu Yehukal ve Malkiya oğlu Paşhur Yeremya'nın halka söylediği şu sözleri duydular:
2 "RAB diyor ki: 'Bu kentte kalan kılıçtan, kıtlıktan, salgından ölecek. Kildaniler'e gidense sağ kalacak, canını kurtarıp yaşayacak.'
3 RAB diyor ki: 'Bu kent kesinlikle Babil Kralı'nın ordusuna teslim edilecek, Babil Kralı onu ele geçirecek.'"
4 Önderler krala, "Bu adam öldürülmeli" dediler, "Çünkü söylediği bu sözlerle kentte kalan askerlerin ve halkın cesaretini kırıyor. Bu adam halkın yararını değil, zararını istiyor."
5 Kral Sidkiya, "İşte o sizin elinizde" diye yanıtladı, "Kral size engel olmaz ki."
6 Böylece Yeremya'yı alıp kralın oğlu Malkiya'nın muhafız avlusundaki sarnıcına halatlarla sarkıtarak indirdiler. Sarnıçta su yoktu, yalnız çamur vardı. Yeremya çamura battı.
7 Sarayda görevli hadım Kûşlu Eved-Melek Yeremya'nın sarnıca atıldığını duydu. Kral Benyamin Kapısı'nda otururken,
8 Eved-Melek saraydan çıkıp kralın yanına gitti ve ona şöyle dedi:
9 "Efendim kral, bu adamların Peygamber Yeremya'ya yaptıkları kötüdür. Onu sarnıca attılar, orada açlıktan ölecek. Çünkü kentte ekmek kalmadı."
10 Bunun üzerine kral, "Buradan yanına üç adam al, Peygamber Yeremya'yı ölmeden sarnıçtan çıkarın" diye ona buyruk verdi.
11 Eved-Melek yanına adamları alarak saray hazinesinin alt odasına gitti. Oradan eski bezler, yırtık pırtık giysiler alıp halatlarla sarnıca, Yeremya'ya sarkıttı.
12 Sonra Yeremya'ya, "Bu eski bezleri, yırtık giysileri halatlarla bağlayıp koltuklarının altına geçir" diye seslendi. Yeremya söyleneni yaptı.
13 Onu halatlarla çekip sarnıçtan çıkardılar. Yeremya muhafız avlusunda kaldı.
Sidkiya Yeremya’ya Yine Danışıyor
14 Kral Sidkiya Peygamber Yeremya'yı RAB'bin Tapınağı'nın üçüncü girişine getirterek, "Sana bir şey soracağım" dedi, "Benden bir şey gizleme."
15 Yeremya, "Sana bir şey bildirirsem, beni öldürmeyecek misin?" diye karşılık verdi, "Üstelik öğüt versem bile beni dinlemeyeceksin."
16 Kral Sidkiya, "Bize yaşam veren RAB'bin varlığı hakkı için seni öldürmeyeceğim, canının peşinde olan bu adamların eline seni teslim etmeyeceğim" diyerek gizlice ant içti.
17 Bunun üzerine Yeremya Sidkiya'ya şu karşılığı verdi: "İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB Tanrı diyor ki: 'Babil Kralı'nın komutanlarına teslim olursan, canın bağışlanacak, bu kent de ateşe verilmeyecek. Sen de ailen de sağ kalacaksınız.
18 Ama Babil Kralı'nın komutanlarına teslim olmazsan, kent Kildaniler'e teslim edilecek, onu ateşe verecekler. Sen de onlardan kaçıp kurtulamayacaksın.'"
19 Kral Sidkiya, "Kildaniler'in tarafına geçen Yahudiler'den korkuyorum" dedi, "Kildaniler beni onların eline verebilir, onlar da bana kötü davranırlar."
20 "Vermezler" diye yanıtladı Yeremya, "Lütfen sana aktardığım RAB'bin sözünü işit. O zaman sağ kalır, iyilik görürsün.
21 Ama teslim olmak istemezsen, RAB bana şunu açıkladı:
22 Yahuda Kralı'nın sarayında kalan bütün kadınlar Babil Kralı'nın komutanlarına çıkarılacak. O kadınlar sana, "'Güvendiğin insanlar seni aldattı, sana üstün geldi; çamura battı ayakların, güvendiğin insanlar seni bırakıp gitti.' diyecekler.
23 "Bütün karıların, çocukların Kildaniler'e teslim edilecek. Sen de onlardan kaçıp kurtulamayacak, Babil Kralı'nın eliyle yakalanacaksın. Bu kent ateşe verilecek."
24 Sidkiya, "Ölmek istemiyorsan, konuştuklarımızı kimse duymasın" dedi,
25 "Görevliler seninle konuştuğumu duyup da gelir, 'Krala ne söyledin, kral sana ne dedi, açıkla bize, bizden gizleme! Yoksa seni öldürürüz' derlerse,
26 'Beni Yonatan'ın evine geri gönderme, yoksa orada ölürüm diye krala yalvardım' dersin."
27 Bütün görevliler gelip Yeremya'yı sorguya çektiler. Yeremya kralın kendisine söylemesini buyurduğu her şeyi onlara anlattı. Sorguyu bıraktılar. Çünkü kralla yaptığı konuşma duyulmamıştı.
28 Yeremya Yeruşalim'in ele geçirildiği güne dek muhafız avlusunda kaldı.
39
Yeruşalim’in Düşüşü
1 Yahuda Kralı Sidkiya'nın dokuzuncu yılının onuncu ayında Babil Kralı Nebukadnessar bütün ordusuyla Yeruşalim üzerine yürüyerek kenti kuşattı.
2 Sidkiya'nın krallığının onbirinci yılında, dördüncü ayın dokuzuncu günü kent surlarında gedik açıldı.
3 Yeruşalim ele geçirilince Babil Kralı'nın bütün komutanları -Samgarlı Nergal-Sareser, askeri danışman Nebo- Sarsekim, baş görevli Nergal-Sareser ve bütün öteki görevliler- içeri girip Orta Kapı'da oturdular.
4 Yahuda Kralı Sidkiya'yla askerler onları görünce kaçtılar. Gece kralın bahçesinin yolundan iki duvarın arasındaki kapıdan kentten ayrılıp Arava yoluna koyuldular.
5 Ama artlarına düşen Kildan ordusu Eriha ovalarında Sidkiya'ya yetişti, onu yakalayıp Hama topraklarında, Rivla'da bulunan Babil Kralı Nebukadnessar'a götürdüler. Nebukadnessar orada onun hakkında hüküm verdi:
6 Rivla'da Sidkiya'nın gözü önünde oğullarını, sonra da bütün Yahuda ileri gelenlerini öldürttü.
7 Bunun ardından Sidkiya'nın gözlerini kör etti ve onu zincire vurup Babil'e götürdü.
8 Kildaniler sarayla halkın evlerini ateşe verdiler, Yeruşalim surlarını yıktılar.
9 Muhafız birliği komutanı Nebuzaradan kentte sağ kalıp kendi tarafına geçen kaçakları ve geri kalan halkı Babil'e sürgüne gönderdi.
10 Ancak, hiçbir şeyi olmayan kimi yoksulları Yahuda'da bıraktı ve onlara bağlar, tarlalar verdi.
Yeremya Özgür Bırakılıyor
11 Babil Kralı Nebukadnessar, muhafız birliği komutanı Nebuzaradan aracılığıyla Yeremya'yla ilgili şu buyruğu verdi:
12 "Onu sorumluluğun altına al, ona iyi bak, hiç zarar verme, senden ne dilerse yap."
13 Bunun üzerine muhafız birliği komutanı Nebuzaradan, askeri danışman Nebuşazban, baş görevli Nergal-Sareser ve Babil Kralı'nın öbür görevlileri
14 adam gönderip Yeremya'yı muhafız avlusundan getirttiler. Evine geri götürmesi için Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya'nın koruyuculuğuna verdiler. Böylece Yeremya halkı arasında yaşamını sürdürdü.
15 Yeremya daha muhafız avlusunda tutukluyken RAB ona şöyle seslenmişti:
16 "Git, Kûşlu Eved-Melek'e de ki: 'İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: Bu kent üzerine yarar değil, zarar verecek sözlerimi yerine getirmek üzereyim. O gün olanları sen de göreceksin.
17 Ama o gün seni kurtaracağım diyor RAB. Korktuğun adamların eline teslim edilmeyeceksin.
18 Seni kesinlikle kurtaracağım, kılıçla öldürülmeyeceksin. Hiç değilse canını kurtarmış olacaksın. Çünkü bana güvendin, diyor RAB.'"
1 Muhafız birliği komutanı Nebuzaradan Yeremya'yı Rama'da salıverdikten sonra RAB Yeremya'ya seslendi. Nebuzaradan onu Babil'e sürülen Yeruşalim ve Yahuda halkıyla birlikte zincire vurulmuş olarak Rama'ya götürmüştü.
2 Muhafız birliği komutanı Yeremya'yı yanına çağırtıp, "Tanrın RAB buraya karşı bu felaketi belirledi" dedi,
3 "Şimdi dediğini yaptı, yapacağını söylediği her şeyi yerine getirdi. Çünkü RAB'be karşı günah işlediniz, O'nun sözünü dinlemediniz. Bütün bunlar bu yüzden başınıza geldi.
4 İşte ellerindeki zincirleri çözüyorum. Benimle Babil'e gelmeyi yeğlersen gel, sana iyi bakarım; eğer benimle Babil'e gelmek istemezsen de sorun yok. Bak, bütün ülke önünde! İyi ve doğru bildiğin yere git.
5 Ama burada kalırsan Babil Kralı'nın Yahuda kentlerine vali atadığı Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya'nın yanına dönüp onunla birlikte halkın arasında yaşa ya da istediğin yere git." muhafız birliği komutanı Yeremya'ya yiyecek ve armağan verip yoluna gönderdi.
6 Yeremya Mispa'ya, Ahikam oğlu Gedalya'nın yanına gitti. Onunla ve ülkede kalan halkla birlikte orada yaşamaya başladı.
7 Kırdaki ordu komutanlarıyla adamları, Babil Kralı'nın Ahikam oğlu Gedalya'yı ülkeye vali atadığını, Babil'e sürülmemiş yoksul erkek, kadın ve çocukları ona emanet ettiğini duyunca,
8 Mispa'ya, Gedalya'nın yanına geldiler. Gelenler Netanya oğlu İsmail, Kareah'ın oğulları Yohanan ve Yonatan, Tanhumet oğlu Seraya, Netofalı Efay'ın oğulları, Maakalı oğlu Yaazanya ve adamlarıydı.
9 Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya onlara ve adamlarına ant içerek, "Kildaniler'e kulluk etmekten korkmayın" dedi, "Ülkeye yerleşip Babil Kralı'na hizmet edin. Böylesi sizin için daha iyi olur.
10 Bana gelince, Mispa'da kalacağım, gelecek Kildaniler'in önünde sizi temsil edeceğim. Siz şarap, yaz meyveleri, zeytinyağı toplayıp kaplarınızda depolayın ve aldığınız kentlerde yaşayın."
11 Moav, Ammon, Edom ve öbür ülkelerde yaşayan Yahudiler'in hepsi, Babil Kralı'nın Yahuda'da bir kesim halkı sağ bıraktığını ve Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya'yı onlara vali atadığını duyunca,
12 sürülmüş oldukları ülkelerden geri dönüp Yahuda'ya, Mispa'da bulunan Gedalya'nın yanına geldiler. Sonra bol bol şarap ve yaz meyvesi topladılar.
13 Kareah oğlu Yohanan'la kırdaki bütün ordu komutanları da Mispa'da bulunan Gedalya'nın yanına geldiler.
14 Ona, "Ammon Kralı Baalis'in seni öldürmek için Netanya oğlu İsmail'i gönderdiğini bilmiyor musun?" dediler. Gelgelelim Ahikam oğlu Gedalya onlara inanmadı.
15 Kareah oğlu Yohanan Mispa'da Gedalya'ya gizlice, "İzin ver de gidip Netanya oğlu İsmail'i öldüreyim" dedi, "Kimse bilmeyecek! Neden seni öldürsün de çevrende toplanan bütün Yahudiler dağılsın, Yahuda'da sağ kalmış olanlar yok olsun?"
16 Ama Ahikam oğlu Gedalya, "Böyle birşey yapma! İsmail'le ilgili söylediklerin yalan" dedi.
41
1 O yılın yedinci ayında kral soyundan ve kralın baş görevlilerinden Elişama oğlu Netanya oğlu İsmail, on adamıyla birlikte Mispa'ya, Ahikam oğlu Gedalya'nın yanına gitti. Orada, Mispa'da birlikte yemek yerlerken,
2 Netanya oğlu İsmail'le yanındaki on adam ayağa kalkıp Babil Kralı'nın ülkeye vali atadığı Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya'yı kılıçla vurup öldürdüler.
3 İsmail Mispa'da Gedalya'yla birlikte olan bütün Yahudiler'i ve oradaki Kildan askerlerini de öldürdü.
4 Gedalya öldürüldükten bir gün sonra, ölüm haberi duyulmadan önce
5 Şekem'den, Şilo'dan, Samiriye'den sakallarını tıraş etmiş, giysilerini yırtmış, bedenlerinde yaralar açmış seksen adam geldi. RAB'bin Tapınağı'nda sunmak için yanlarında tahıl, günnük getirmişlerdi.
6 Netanya oğlu İsmail Mispa'dan ağlaya ağlaya onları karşılamaya çıktı. Onları görünce, "Ahikam oğlu Gedalya'ya gelin" dedi.
7 Kente girince, Netanya oğlu İsmail ve yanındakiler onları öldürüp bir sarnıca attılar.
8 Ancak onlardan on kişi İsmail'e, "Bizi öldürme!" dediler, "Tarlada saklı buğdayımız, arpamız, zeytinyağımız ve balımız var." Böylece İsmail vazgeçip onları öbürleriyle birlikte öldürmedi.
9 İsmail'in öldürdüğü adamların bedenlerini atmış olduğu sarnıç büyüktü. Kral Asa, İsrail Kralı Baaşa'dan korunmak için kazmıştı. Netanya oğlu İsmail orayı ölülerle doldurdu.
10 İsmail, muhafız birliği komutanı Nebuzaradan'ın Ahikam oğlu Gedalya'nın sorumluluğuna bıraktığı Mispa'daki bütün halkı ve kral kızlarını tutsak aldı. Netanya oğlu İsmail tümünü tutsak alıp Ammonlular'a sığınmak üzere yola çıktı.
Yohanan Halkı Kurtarıyor
11 Kareah oğlu Yohanan ve yanındaki ordu komutanları, Netanya oğlu İsmail'in işlediği cinayetleri duyunca,
12 bütün adamlarını alıp Netanya oğlu İsmail'le savaşmaya gittiler. Givon'daki büyük havuzun yakınında ona yetiştiler.
13 İsmail'in yanındaki adamlar, Kareah oğlu Yohanan ve yanındaki ordu komutanlarını görünce sevindiler.
14 İsmail'in Mispa'dan tutsak olarak götürdüğü herkes geri dönüp Kareah oğlu Yohanan'a katıldı.
15 Netanya oğlu İsmail ve sekiz adamıysa Yohanan'dan kaçıp Ammonlular'a sığındılar.
16 Kareah oğlu Yohanan'la yanındaki ordu komutanları sağ kalanların hepsini -Ahikam oğlu Gedalya'yı öldüren Netanya oğlu İsmail'den kurtarıp Givon'dan geri getirdiği yiğit askerleri, kadınları, çocukları, saray görevlilerini- Mispa'dan alıp götürdüler.
17 - 18 Kildaniler'den kaçmak için Mısır'a doğru yola çıktılar. Beytlehem yakınında, Gerut-Kimham'da durdular. Kildaniler'den korkuyorlardı. Çünkü Netanya oğlu İsmail, Babil Kralı'nın ülkeye vali atadığı Ahikam oğlu Gedalya'yı öldürmüştü.
1 Ordu komutanları, Kareah oğlu Yohanan, Hoşaya oğlu Azarya ve küçük büyük bütün halk yaklaşıp
2 Peygamber Yeremya'ya şöyle dediler: "Lütfen dileğimizi kabul et! Bizim için, bütün sağ kalan bu halk için Tanrın RAB'be yakar. Çünkü bir zamanlar sayıca çok olan bizler gördüğün gibi şimdi azınlıkta kaldık.
3 Tanrın RAB nereye gideceğimizi, ne yapacağımızı bize bildirsin."
4 Peygamber Yeremya, "Olur" dedi, "İsteğiniz uyarınca Tanrınız RAB'be yakaracağım. RAB bana ne yanıt verirse, bir şey saklamadan size bildireceğim."
5 Bunun üzerine, "Tanrın RAB'bin senin aracılığınla bize bildireceği her sözü yerine getirmezsek, RAB aramızda gerçek ve güvenilir tanık olsun" dediler,
6 "Seni kendisine gönderdiğimiz Tanrımız RAB'bin sözünü beğensek de beğenmesek de dinleyeceğiz ki, üzerimize iyilik gelsin. Evet, Tanrımız RAB'bin sözünü dinleyeceğiz."
7 On gün sonra RAB Yeremya'ya seslendi.
8 Yeremya, Kareah oğlu Yohanan'la yanındaki ordu komutanlarını ve küçük büyük bütün halkı çağırdı.
9 Onlara şöyle dedi: "Dileğinizi önüne sunmam için beni kendisine gönderdiğiniz İsrail'in Tanrısı RAB diyor ki:
10 'Bu ülkede kalırsanız, sizi bina ederim, yıkmam; dikerim, sökmem. Çünkü başınıza getirdiğim felakete üzülüyorum.
11 Korktuğunuz Babil Kralı'ndan artık korkmayın, ondan korkmayın diyor RAB. Çünkü ben sizinleyim, sizi kurtaracak, onun elinden özgür kılacağım.
12 Size sevecenlik göstereceğim. Şöyle ki, Babil Kralı size acıyacak, sizi topraklarınıza geri gönderecek.'
13 "Ama, 'Bu ülkede kalmayacağız' der, Tanrınız RAB'bin sözünü dinlemezseniz,
14 'Savaş görmeyeceğimiz, boru sesi duymayacağımız, açlık çekmeyeceğimiz Mısır'a gidip orada yaşayacağız' derseniz,
15 RAB'bin sözünü dinleyin, ey Yahuda'dan sağ kalanlar! İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: 'Eğer Mısır'a gidip orada yerleşmeye kesin kararlıysanız,
16 korktuğunuz kılıç size orada yetişecek, tasalandığınız kıtlık Mısır'da yakanıza yapışacak, orada öleceksiniz.
17 Yerleşmek üzere Mısır'a gitmeye kararlı olan herkes kılıçtan, kıtlıktan, salgın hastalıktan ölecek. Başlarına getireceğim felaketten kurtulup sağ kalan olmayacak.'
18 "İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: 'Öfkem, kızgınlığım Yeruşalim'de yaşayanların üzerine döküldüğü gibi, siz Mısır'a gidenlerin üzerine de dökülecek. Siz lanetlik, dehşet konusu olacak, aşağılanacak, yerileceksiniz. Burayı bir daha görmeyeceksiniz.'
19 Ey Yahuda'dan sağ kalanlar, RAB size, 'Mısır'a gitmeyin!' diye buyurmuştur. Bunu iyi bilin. Bugün sizi uyarıyorum:
20 Beni Tanrınız RAB'be gönderip, 'Bizim için Tanrımız RAB'be yakar. O'nun bize söyleyeceği her şeyi bildir, yapacağız' demekle kendinizi aldatıyorsunuz!
21 Bugün size bildirdim, ama Tanrınız RAB'bin benim aracılığımla size ilettiği sözlerin hiçbirini dinlemediniz.
22 Şimdi iyi bilin ki, yerleşmek üzere gitmeye can attığınız yerde kılıçtan, kıtlıktan, salgın hastalıktan öleceksiniz."
43
Yeremya Mısır’a Götürülüyor
1 Yeremya Tanrıları RAB'bin bütün bu sözlerini -Tanrıları RAB'bin onun aracılığıyla kendilerine ilettiği her şeyi- halka bildirmeyi bitirince
2 Hoşaya oğlu Azarya, Kareah oğlu Yohanan ve bütün küstah adamlar ona, "Yalan söylüyorsun!" dediler, "Tanrımız RAB, 'Yerleşmek üzere Mısır'a gitmeyin' demek için göndermedi seni bize.
3 Bizi öldürsünler, Babil'e sürsünler diye Kildaniler'in eline teslim etmek için Neriya oğlu Baruk seni bize karşı kışkırtıyor."
4 Böylece Kareah oğlu Yohanan, bütün ordu komutanları ve halk RAB'bin Yahuda'da kalmalarına ilişkin buyruğuna karşı geldiler.
5 Kareah oğlu Yohanan'la bütün ordu komutanları, sürüldükleri uluslardan yerleşmek üzere Yahuda'ya geri gelen Yahuda halkını alıp götürdüler.
6 Muhafız birliği komutanı Nebuzaradan'ın Şafan oğlu Ahikam oğlu Gedalya'nın sorumluluğuna bırakmış olduğu bütün erkekleri, kadınları, çocukları, kral kızlarını da götürdüler. Peygamber Yeremya'yla Neriya oğlu Baruk'u da alıp
9 "Yahudiler'in gözü önünde eline büyük taşlar al, Tahpanhes'te firavun sarayının girişindeki tuğla kaldırımın harcına göm.
10 Onlara de ki: 'İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: İşte kulum Babil Kralı Nebukadnessar'ı buraya getirtip tahtını harca gömdüğüm bu taşların üzerine kuracağım. Nebukadnessar otağını bu taşların üzerine kuracak.
12 Mısır ilahlarının tapınaklarını ateşe verip yakacak, ilahları alıp götürecek. Çoban giysisiyle kendisini nasıl örterse, o da Mısır'ı öyle örtecek. Sonra oradan sağ salim çıkacak.
13 Mısır'daki Güneş Tapınağı'nın dikili taşlarını kıracak, Mısır ilahlarının tapınaklarını ateşe verecek.'"
44
Yeremya Mısır’daki Yahudiler’i Uyarıyor
1 Mısır'ın Migdol, Tahpanhes, Nof kentlerinde ve Patros bölgesinde yaşayan Yahudiler'e ilişkin RAB Yeremya'ya şöyle seslendi:
2 - 3 "İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: Siz Yeruşalim ve Yahuda kentlerine getirdiğim bütün felaketleri gördünüz. İşte yaptıkları kötülük yüzünden kentler bugün yıkık; içlerinde oturan yok. Sizin de kendilerinin ve atalarının da önceden tanımadığınız başka ilahlara buhur yakıp taparak beni öfkelendirdiler.
4 Peygamber kullarımı defalarca gönderip, 'Nefret ettiğim bu iğrençlikleri yapmayın!' diyerek onları uyardım.
5 Ama dinlemediler, kulak asmadılar. Kötülüklerinden dönmediler, başka ilahlara buhur yakmaktan vazgeçmediler.
6 Bu yüzden kızgın öfkemi döktüm; Yahuda kentlerine, Yeruşalim sokaklarına karşı öfkem giderek şiddetlendi. Onlar bugün olduğu gibi yıkık ve ıssız bırakıldı.
7 "İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB Tanrı şöyle diyor: Neden bu büyük felaketi başınıza getiriyorsunuz? Erkek kadın, çoluk çocuk Yahuda halkından kesilip atılacak, sizden sağ kalan olmayacak.
8 Yerleşmek üzere geldiğiniz Mısır'da ellerinizin yaptıklarıyla, başka ilahlara buhur yakmakla beni öfkelendiriyorsunuz. Başınıza felaket getiriyorsunuz. Dünyadaki uluslarca aşağılanacak, yerileceksiniz.
10 Bugüne dek pişmanlık duymadılar, benden korkmadılar. Size ve atalarınıza verdiğim yasa ve kurallar uyarınca yaşamadılar.
11 "Bu yüzden İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: Başınıza yıkım getirmeye, bütün Yahuda halkını yok etmeye kararlıyım.
12 Yerleşmek üzere Mısır'a gelmeye kararlı olan Yahuda'nın sağ kalanlarını ele alacağım. Hepsi Mısır'da yok olacak; kılıçtan geçirilecek ya da kıtlıktan ölecek. Küçük büyük hepsi kılıçtan, kıtlıktan ölecek. Lanetlenecek, dehşet konusu olacak, aşağılanacak, yerilecekler.
13 Yeruşalim'i cezalandırdığım gibi, Mısır'da yaşayanları da kılıçla, kıtlıkla, salgın hastalıkla cezalandıracağım.
14 Yerleşmek için Mısır'a gelen Yahuda halkının sağ kalanlarından hiçbiri kurtulmayacak, hiç kimse sağ kalıp Yahuda'ya dönmeyecek. Yerleşmek üzere oraya dönmek isteseler de, kaçıp kurtulan birkaç kişi dışında dönen olmayacak."
15 Karılarının başka ilahlara buhur yaktığını bilen erkekler, orada duran kadınlar, Mısır'ın Patros bölgesinde yaşayan bütün halk -ki büyük bir topluluktu- Yeremya'ya şu karşılığı verdi:
16 "Yahve'nin adıyla bize söylediklerini dinlemeyeceğiz!
17 Tersine, yapacağımızı söylediğimiz her şeyi kesinlikle yapacağız: Gök Kraliçesi'ne buhur yakacak, atalarımızın, krallarımızın, önderlerimizin ve kendimizin Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında yaptığımız gibi ona dökmelik sunular dökeceğiz. O zamanlar bol yiyeceğimiz vardı, her işimiz yolundaydı, sıkıntı çekmiyorduk.
18 Oysa Gök Kraliçesi'ne buhur yakmayı, dökmelik sunular dökmeyi bıraktığımız günden bu yana her yönden yokluk çekiyoruz; kılıçtan, kıtlıktan yok oluyoruz."
19 Kadınlar, "Evet, Gök Kraliçesi'ne buhur yakıp dökmelik sunular dökeceğiz! Ona benzer pideler pişirip kendisine dökmelik sunular döktüğümüzü kocalarımız bilmiyor muydu sanki?" diye eklediler.
20 Bunun üzerine Yeremya ona karşılık veren kadın erkek bütün halka şöyle dedi:
21 "Sizin, atalarınızın, krallarınızın, önderlerinizin, ülke halkının Yahuda kentlerinde, Yeruşalim sokaklarında yaktığınız buhuru RAB unuttu mu? Haberi yok muydu?
22 RAB yaptığınız kötülüklere, iğrençliklere artık dayanamadığı için, bugün olduğu gibi ülkeniz aşağılanıp yerildi, kimsenin yaşamadığı dehşet verici bir viranelik oldu.
23 Siz başka ilahlara buhur yaktınız, RAB'be karşı günah işlediniz; O'nun sözünü dinlemediniz, yasasına, kurallarına, antlaşma koşullarına uymadınız. Bu yüzden bugün olduğu gibi başınıza felaket geldi."
24 Yeremya bütün halka, özellikle de kadınlara, "RAB'bin sözüne kulak verin, ey Mısır'da yaşayan Yahudalılar" dedi,
25 "İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: 'Gök Kraliçesi'ne buhur yakacağız, dökmelik sunular dökeceğiz, adaklarımızı kesinlikle yerine getireceğiz' diyerek siz de karılarınız da verdiğiniz sözü yerine getirdiniz. "Öyleyse verdiğiniz sözü tutun! Adadığınız adakları tümüyle yerine getirin!
26 Mısır'da yaşayan Yahudiler, RAB'bin sözünü dinleyin! 'Büyük adım üzerine ant içiyorum ki' diyor RAB, 'Mısır'da yaşayan Yahudiler'den hiçbiri bundan böyle adımı ağzına alıp Rab Yahve'nin varlığı hakkı için diye ant içmeyecek.
27 Çünkü onların yararını değil, zararını gözlüyorum; Mısır'da yaşayan Yahudiler yok olana dek kılıçtan, kıtlıktan ölecek.
28 Kılıçtan kurtulup da Mısır'dan Yahuda'ya dönenlerin sayısı pek az olacak. Mısır'a yerleşmeye gelen Yahuda halkından sağ kalanlar o zaman kimin sözünün yerine geldiğini anlayacak: Benim sözümün mü, yoksa onlarınkinin mi?
29 "'Başınıza yıkım getireceğim dedim; sözümün yerine geleceğini bilesiniz diye' diyor RAB, 'Sizi burada cezalandıracağıma ilişkin belirti şu olacak.'
30 RAB diyor ki: 'Yahuda Kralı Sidkiya'yı can düşmanı Babil Kralı Nebukadnessar'ın eline nasıl teslim ettimse, Mısır Firavunu Hofra'yı da can düşmanlarının eline öyle teslim edeceğim.'"
1 Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim'in dördüncü yılında Neriya oğlu Baruk, Peygamber Yeremya'nın kendisine söylediği sözleri tomara yazdıktan sonra Yeremya ona şunları söyledi:
2 "Ey Baruk, İsrail'in Tanrısı RAB sana şöyle diyor:
3 Sen, 'Vay başıma! Çünkü RAB acıma acı kattı. İnlemekten bitkin düştüm, bana rahat yok' dedin.
4 "RAB bana, 'Ona şöyle diyeceksin' dedi: 'RAB diyor ki, bütün ülkeyi yıkacağım; bina ettiğimi yıkacak, diktiğimi sökeceğim.
5 Sana gelince, büyük şeyler peşinde mi koşuyorsun? Sakın koşma! Çünkü bütün halkın üzerine felaket getirmek üzereyim' diyor RAB, 'Ama sen nereye gidersen git, canını bağışlayacağım.'"
1 RAB uluslara ilişkin Peygamber Yeremya'ya şöyle seslendi:
2 Mısır'a ilişkin: Yahuda Kralı Yoşiya oğlu Yehoyakim'in dördüncü yılında, Babil Kralı Nebukadnessar'ın Fırat Irmağı kıyısında, Karkamış'ta yenilgiye uğrattığı Firavun Neko'nun ordusuyla ilgili bildiri:
3 "Küçük büyük kalkanları dizin, savaşmak için ilerleyin!
8 Mısır'dır Nil gibi yükselen, ırmak gibi suları çalkalanan. 'Yükselip yeryüzünü kaplayacağım; kentleri de içlerinde oturanları da yok edeceğim' diyor Mısır.
9 Şahlanın, ey atlar! Çılgınca saldırın, ey savaş arabaları! Ey kalkan taşıyan Kûşlu, Pûtlu yiğitler, yay çeken Lidyalılar, ilerleyin!
10 "Çünkü o gün Her Şeye Egemen Rab Yahve'nin günüdür. Düşmanlarından öç alması için öç günüdür. Kılıç doyana dek yiyecek, kanlarını kana kana içecek. Çünkü Rab, Her Şeye Egemen RAB kuzeyde, Fırat kıyısında kurban hazırlıyor.
11 "Ey erden kız Mısır, Gilat'a git de merhem al! Ama boşuna çok ilaç kullanıyorsun, senin için şifa yok.
16 Boyuna tökezleyip birbirlerinin üzerine düşecekler. 'Kalkın, acımasızların kılıcı yüzünden halkımıza, yurdumuza dönelim' diyecekler.
17 'Firavun için yaygaracının biri, fırsatı kaçırdı' diyecekler.
18 "Varlığım hakkı için" diyor Kral, adı Her Şeye Egemen Yahve, "Dağlar arasında Tavor Dağı nasılsa, Karmel Dağı deniz kıyısında nasılsa, size saldıracak kişi de öyledir.
19 Ey sizler, Mısır'da yaşayanlar, toplayın eşyanızı, sürgüne gideceksiniz! Nof öyle viran olup yanacak ki, kimse oturmayacak içinde.
20 "Mısır güzel bir düve, ama kuzeyden atsineği geliyor ona.
21 Ücretli askerleri besili danalar gibi. Onlar da geri dönüp birlikte kaçacak, yerlerinde durmayacaklar. Çünkü üzerlerine yıkım günü, cezalandırılacakları an gelecek.
22 Düşman ordusu ilerleyince, Mısır yılan gibi tıslayarak kaçacak. Ağaç kesen adamlar gibi baltalarla ona saldıracaklar.
23 Gür olsa bile kesecekler ormanını" diyor RAB, "Çünkü çekirgelerden daha çok onlar, sayıya vurulamazlar.
24 Mısır utandırılacak, kuzey halkının eline teslim edilecek."
25 İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "İşte No Kenti'nin ilahı Amon'u, Firavun'u, Mısır'la ilahlarını, krallarını ve Firavun'a güvenenleri cezalandırmak üzereyim.
26 Hepsini can düşmanları Babil Kralı Nebukadnessar'la görevlilerinin eline teslim edeceğim. Ama sonra, eskiden olduğu gibi insanlar yine Mısır'da yaşayacak" diyor RAB.
RAB Halkını Kurtaracak
27 "Korkma, ey kulum Yakup, yılma, ey İsrail. Çünkü seni uzak yerlerden, soyunu sürgün edildiği ülkeden kurtaracağım. Yakup yine huzur ve güvenlik içinde olacak, kimse onu korkutmayacak.
28 Korkma, ey kulum Yakup, çünkü ben seninleyim" diyor RAB. "Seni aralarına sürdüğüm ulusların hepsini tümüyle yok etsem de, seni büsbütün yok etmeyeceğim. Adaletle yola getirecek, hiç cezasız bırakmayacağım seni."
47
Filistliler’le İlgili Bildiri
1 Firavun Gazze'ye saldırmadan önce RAB'bin Peygamber Yeremya'ya bildirdiği Filistliler'e ilişkin söz şudur:
2 RAB diyor ki: "Bakın sular kuzeyden nasıl yükseliyor! Taşkın bir ırmak olacak, ülkeyi ve içindeki her şeyi, kentleri ve içinde yaşayanları kaplayacak. İnsanlar yakaracak, ülkede yaşayan herkes feryat edecek.
3 Dörtnala koşan aygırların toynak seslerinden, savaş arabalarının takırtısından, tekerleklerin gürültüsünden babalar dönüp çocuklarına bakmayacak; ellerinde derman kalmayacak.
4 Çünkü Filistliler'in yok edileceği gün geliyor. Sur ve Sayda'ya yardım edebilecek sağ kalan herkes kesilip yok edilecek. RAB Kaftor kıyısından gelen Filistliler'in sağ kalanlarını yok edecek.
2 Moav artık övülmeyecek, Heşbon'da onun yıkımı için düzen kuracak, 'Haydi, şu Moav ulusuna son verelim' diyecekler. Ey Madmen, sen de susturulacaksın, kılıç kovalayacak seni.
3 Horonayim'den feryat duyulacak: 'Kent mahvoldu, büyük yıkıma uğradı!'
6 Kaçın, canınızı kurtarın! Çölde yaban eşeği gibi koşun!
7 "Evet, başarılarına, mal varlığına güvendiğin için sen de ele geçirileceksin. İlahın Kemoş da kâhinleri ve görevlileriyle birlikte sürgün edilecek.
8 Yok edici her kente uğrayacak, tek kent kurtulmayacak. Vadi yerle bir olacak, yayla altüst edilecek" diyor RAB.
9 "Moav toprağına tuz dökün, kısırlaşsın, kentleri öyle viran olacak ki, kimse yaşamayacak oralarda.
10 Lanet olsun RAB'bin işini savsaklayana! Kılıcını kan dökmekten alıkoyana lanet olsun!
11 Moav gençliğinden bu yana güvenlikteydi, şarap tortusu gibi durgun kaldı, bir kaptan öbürüne boşaltılmadı, sürgüne gönderilmedi. O yüzden tadını yitirmedi, kokusu bozulmadı.
12 "Ama onu boşaltacak adamları göndereceğim günler geliyor" diyor RAB, "Onu boşaltacaklar. Kaplarını boşaltacak, küplerini paramparça edecekler.
13 İsrail halkı güvendiği Beyt-El'den nasıl utandıysa, Moav da Kemoş ilahından öyle utanacak.
14 "Nasıl, 'Biz yiğidiz, savaşa hazır askerleriz' dersiniz?
32 Ey Sivma asması, senin için Yazer halkından çok ağlayacağım. Filizlerin göle dek uzandı, Yazer'e ulaştı. Yok edici yaz meyvelerini, üzümünü yok etti.
33 Moav'ın meyve bahçelerinden, tarlalarından sevinç ve neşe yok oldu. Masaralarından şarap akışını durdurdum; kimse sevinç çığlıklarıyla üzüm ezmiyor, çığlıklar var, ama sevinç çığlıkları değil.
34 "Heşbon'dan Elale'ye dek yükselen çığlıklar Yahsa'ya ulaşıyor. Soar'dan Horonayim'e, Eglat-Şelişiya'ya dek çığlıklar yükseliyor. Çünkü Nimrim suları bile kurudu.
38 Moav damlarında, meydanlarında yalnız ağlayış var. Çünkü Moav'ı kimsenin beğenmediği bir kap gibi kırdım" diyor RAB.
39 "Nasıl da darmadağın oldu Moav! Nasıl acıyla feryat ediyor! Nasıl da sırtını dönüyor utançtan! Moav çevresindekilere alay konusu, dehşet verici bir örnek oldu."
40 RAB diyor ki: "Bakın! Düşman birden çullanan bir kartal gibi kanatlarını Moav'ın üzerine açacak.
1 RAB Ammonlular'a ilişkin şöyle diyor: "İsrail'in çocukları yok mu? Yok mu mirasçısı? Öyleyse neden Molek Gad'ı mülk edindi? Neden onun halkı Gad kentlerinde oturuyor?
2 İşte bu nedenle" diyor RAB, "Ammonlular'ın Rabba Kenti'ne karşı savaş narasını işittireceğim günler geliyor. Rabba ıssız bir höyük olacak, köyleri ateşe verilecek. Böylece İsrail, kendisini mülk edinenleri mülk edinecek" diyor RAB.
3 "Haykır, ey Heşbon! Ay Kenti yıkıldı! Feryat edin, ey Rabba kızları! Çul sarınıp yas tutun. Duvarların arasında oraya buraya koşuşun. Çünkü Molek kâhinleri ve görevlileriyle birlikte sürgüne gönderilecek.
10 Oysa ben Esav'ı çırılçıplak soyacak, gizli yerlerini açığa çıkaracağım, gizlenemeyecek. Çocukları, akrabaları, komşuları yıkıma uğrayacak. Kendisi de yok olacak!
11 Öksüz çocuklarını bırak, ben yaşatırım onları. Dul kadınların da bana güvensinler."
12 RAB diyor ki: "Layık olmayanlar bile kâseyi içmek zorundayken, sen mi cezasız kalacaksın? Hayır, cezasız kalmayacaksın, kesinlikle içeceksin kâseyi.
13 Adım üzerine ant içerim ki" diyor RAB, "Bosra dehşet konusu olacak, yerilecek, viraneye dönecek, aşağılanacak. Bütün kentleri sonsuza dek yıkık kalacak."
14 RAB'den bir haber işittim, uluslara bir elçi gönderildi: "Ona saldırmak için toplanın, savaşa hazırlanın!
15 "Bak, seni uluslar arasında küçük düşüreceğim, insanlar seni hor görecek.
16 Saçtığın dehşet ve yüreğindeki gurur seni aldattı. Sen ki, kaya kovuklarında yaşıyor, tepenin doruğunu elinde tutuyorsun. Yuvanı kartal gibi yükseklerde kursan bile, oradan indireceğim seni" diyor RAB.
19 "Şeria çalılıklarından sulak otlağa çıkan aslan gibi Edom'u bir anda yurdundan kovacağım. Seçeceğim kişiyi ona yönetici atayacağım. Var mı benim gibisi? Var mı bana dava açacak biri, bana karşı duracak çoban?"
20 Bu yüzden RAB'bin Edom'a karşı ne tasarladığını, Teman'da yaşayanlara karşı ne amaçladığını işitin: "Sürünün küçükleri bile sürülecek, halkı yüzünden Edom otlakları çöle dönüştürülecek.
21 Yıkılışlarının gürültüsünden yeryüzü titreyecek, çığlıkları Kızıldeniz'e dek duyulacak.
22 Düşman kartal gibi üzerlerine çullanacak, kanatlarını Bosra'ya karşı açacak. O gün Edomlu askerlerin yüreği, doğum sancısı çeken kadının yüreği gibi olacak."
Şam’a İlişkin Bildiri
23 Şam'a ilişkin: "Hama ve Arpat utanacak, çünkü kötü haber işittiler. Korkudan eridiler, sessiz duramayan deniz gibi kaygıyla sarsıldılar.
28 Babil Kralı Nebukadnessar'ın bozguna uğrattığı Kedar ve Hasor krallıklarına ilişkin RAB şöyle diyor: "Kalkın, Kedar'a saldırın, doğu halkını yok edin.
30 Kaçın, uzaklaşın! Derinliklere sığının, ey Hasor'da oturanlar!" diyor RAB. "Çünkü Babil Kralı Nebukadnessar size düzen kurdu; sizin için bir tasarısı var.
31 Kalkın, tasasız ve güvenlik içinde yaşayan ulusa saldırın" diyor RAB. "Onun kent kapıları, sürgüleri yok, halkı tek başına yaşıyor.
32 Develeri yağma edilecek, sayısız sürüleri çapul malı olacak. Zülüflerini kesenleri dört yana dağıtacağım, her yandan felaket getireceğim başlarına" diyor RAB.
33 "Çakalların uğrağı Hasor, sonsuza dek viran kalacak, orada kimse oturmayacak, insan oraya yerleşmeyecek."
Elam’a İlişkin Bildiri
34 Yahuda Kralı Sidkiya'nın krallığının başlangıcında RAB'bin Peygamber Yeremya'ya bildirdiği Elam'a ilişkin söz şudur:
35 Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "Bakın, Elam'ın yayını, asıl gücünü kıracağım.
36 Üzerine göğün dört ucundan dört rüzgarı gönderecek, halkını bu rüzgarlara dağıtacağım. Elam sürgünlerinin gitmediği bir ulus kalmayacak.
37 Düşmanlarının önünde, can düşmanlarının önünde Elam'ı darmadağın edeceğim. Başlarına felaket gönderecek, şiddetli öfkemi yağdıracağım" diyor RAB, "Onları büsbütün yok edene dek peşlerine kılıcı salacağım.
3 Çünkü kuzeyden gelen bir ulus ona saldıracak, ülkesini viran edecek. Orada kimse yaşamayacak, insan da hayvan da kaçıp gidecek.
4 O günlerde, o zamanda" diyor RAB, "İsrail halkıyla Yahuda halkı birlikte gelecek; Tanrıları RAB'bi aramak için ağlaya ağlaya gelecekler.
5 Yüzleri Siyon'a dönük, oraya giden yolu soracak, kalıcı, unutulmaz bir antlaşmayla RAB'be bağlanmak için gelecekler.
6 "Halkım yitik koyunlardır, çobanları onları baştan çıkardı. Dağlarda başıboş dolandırdılar onları, dağ, tepe avare dolaştılar, kendi ağıllarını unuttular.
7 Kim bulduysa yedi onları. Düşmanları, 'Biz suçlu değiliz' dediler, 'Çünkü onlar gerçek otlakları olan RAB'be, atalarının umudu RAB'be karşı günah işlediler.'
8 "Babil'den kaçıp kurtulun! Kildan ülkesini terk edin, sürüye yön veren teke gibi olun!
9 Çünkü birbiriyle anlaşmış büyük ulusları kuzeydeki topraklardan kışkırtıp Babil'in karşısına çıkaracağım. Babil'le savaşmak üzere karşısına dizilecek, onu kuzeyden ele geçirecekler. Okları usta savaşçı oku gibidir, hiçbiri boş dönmeyecek.
10 Kildan ülkesi yağmaya uğrayacak, onu yağmalayanlar mala doyacak" diyor RAB.
Babil’in Çöküşü
11 "Ey mirasımı soyan sizler! Madem sevinip coşuyorsunuz, harman döven düve gibi sıçrıyor, aygır gibi kişniyorsunuz;
12 Ananız büyük utanca boğulacak, sizi doğuranın yüzü kızaracak. Ulusların en önemsizi, kurak, bozkır, çöl olacak.
13 RAB'bin öfkesi yüzünden kimse yaşamayacak orada, büsbütün ıssız kalacak. Babil'den her geçen aldığı yaraları görünce şaşacak, hayrete düşecek.
14 Babil'in çevresinde savaşmak üzere dizilin, ey bütün yay çekenler! Oklarla saldırın ona, oklarınızı esirgemeyin! Çünkü o RAB'be karşı günah işledi.
15 Her yandan ona karşı savaş narası yükseltin! Teslim oldu, kuleleri düştü, surları yerle bir oldu. Çünkü RAB'bin öcüdür bu. Ondan öç alın. Yaptığının aynısını yapın ona.
18 Bu yüzden İsrail'in Tanrısı, her Şeye Egemen RAB diyor ki: "Asur Kralı'nı nasıl cezalandırdıysam, Babil Kralı'yla ülkesini de öyle cezalandıracağım.
19 İsrail'i yeniden otlağına kavuşturacağım, Karmel'de, Başan'da otlayacak; Efrayim ve Gilat dağlık bölgelerinde istediği kadar yiyip doyacak.
20 O günlerde, o zamanda" diyor RAB, "İsrail'in suçu araştırılacak ama bulunamayacak; Yahuda'nın günahları da araştırılacak ama bulunamayacak. Çünkü sağ bıraktıklarımı bağışlayacağım.
30 Bu yüzden gençleri meydanlarda düşecek, bütün savaşçıları susturulacak o gün" diyor RAB.
31 "İşte, sana karşıyım, ey küstah!" diyor Her Şeye Egemen Rab Yahve. "Çünkü senin günün, seni cezalandıracağım zaman geldi.
32 Küstah tökezleyip düşecek, onu kaldıran olmayacak. Kentlerini ateşe vereceğim, bütün çevresini yakıp yok edecek."
33 Her Şeye Egemen RAB şöyle diyor: "İsrail halkı da Yahuda halkı da eziyet çekiyor. Onları tutsak edenler sıkı tutmuş, salıvermek istemiyorlar.
34 Ama onların Kurtarıcısı güçlüdür, O'nun adı Her Şeye Egemen Yahve'dir. Onların ülkesine huzur, Babil'de yaşayanlaraysa kargaşalık getirmek için davalarını hararetle savunacak.
42 Yay, pala kuşanmışlar, Gaddar ve acımasızlar. Atlara binmiş gelirken, kükreyen denizi andırıyor sesleri. Savaşa hazır savaşçılar karşına dizilecekler, ey Babil kızı!
43 Babil Kralı onların haberini aldı, ellerinde derman kalmadı. Doğuran kadın gibi üzüntü, sancı sardı onu.
44 Şeria çalılıklarından sulak otlağa çıkan aslan gibi Kildaniler'i bir anda yurdundan kovacağım. Seçeceğim kişiyi oraya yönetici atayacağım. Var mı benim gibisi? Var mı bana dava açacak biri, bana karşı duracak çoban?"
45 Bu yüzden RAB'bin Babil'e karşı ne tasarladığını, Kildan ülkesine karşı ne amaçladığını işitin: "Sürünün küçükleri bile sürülecek, halkı yüzünden otlakları çöle dönüştürülecek.
46 'Babil düştü' sesiyle yeryüzü titreyecek, çığlığı uluslar arasında duyulacak."
51
1 RAB diyor ki: "İşte Babil'e ve Lev-Kamay'da yaşayanlara karşı yok edici bir rüzgar çıkaracağım.
2 Tahıl savuranları göndereceğim Babil'e; onu savurup ayıklasınlar, ülkesini boşaltsınlar diye. Yıkım günü her yandan saldıracaklar ona.
9 'Babil'i iyileştirmek istedik, ama iyileşmedi. Bırakalım onu, hepimiz kendi ülkemize dönelim. Çünkü onun yargısı göklere erişiyor, bulutlara kadar yükseliyor.
12 Babil surlarına karşı sancak kaldırın! Muhafızları pekiştirin, nöbetçileri yerleştirin, pusu kurun! Çünkü RAB Babil halkı için söylediklerini hem tasarladı hem de yerine getirdi.
13 Ey sizler, akarsuların kıyısında yaşayan, hazinesi bol olanlar, sonunuz geldi, zamanınız doldu.
14 Her Şeye Egemen RAB varlığı hakkı için ant içti: Seni çekirge sürüsüyle doldurur gibi askerlerle dolduracağım. Sana karşı zafer çığlıkları atacaklar."
27 "Ülkeye sancak dikin! Uluslar arasında boru çalın! Ulusları Babil'le savaşmaya hazırlayın. Ararat, Minni, Aşkenaz krallıklarını ona karşı toplayın. Ona karşı bir komutan atayın, çekirge sürüsü kadar at gönderin üzerine.
28 Ulusları -Med krallarını, valilerini, bütün önderlerini, yönetimi altındaki bütün ülkeleri- onunla savaşmaya hazırlayın.
29 Ülke titreyip kıvranıyor! Çünkü RAB'bin Babil diyarını ıssız bir viraneye çevirme amacı yerine gelmeli.
30 Babil yiğitleri savaştan vazgeçti, kalelerinde oturuyorlar. Güçleri tükendi, ürkek kadınlara döndüler. Oturdukları yerler ateşe verildi, kapı sürgüleri kırıldı.
31 - 32 Babil Kralı'na ulak üstüne ulak, haberci üstüne haberci geldi. 'Kent bütünüyle düştü, ırmak geçitleri tutuldu, bataklıklar ateşe verildi, askerler dehşete kapıldı' diye haber verdiler."
33 İsrail'in Tanrısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "Zamanı gelince harman yeri nasıl çiğnenirse, Babil kızı da öyle olacak. Kısa süre sonra onun da biçim zamanı gelecek."
34 - 35 Siyon halkı, "Babil Kralı Nebukadnessar yuttu bizi, ezdi, boş bir kaba çevirdi" diyecek, "Canavar gibi yuttu bizi, güzel yemeklerimizle karnını doyurdu, sonra bizi kustu. Bize ve yurttaşlarımıza yapılan zorbalık Babil'in başına gelsin." Yeruşalim, "Dökülen kanımızın hesabı Kildaniler'den sorulsun" diyecek.
46 Ülkede duyacağınız söylentiler yüzünden cesaretinizi yitirmeyin, korkmayın. Bir yıl bir söylenti duyulur, ertesi yıl bir başkası; ülkedeki zorbalıkla, önderin öndere karşı çıktığıyla ilgili söylentiler yayılır.
54 "Babil'den çığlık, Kildan ülkesinden büyük yıkım sesi duyuluyor.
55 Çünkü RAB Babil'i yıkıma uğratıyor; şamatasını susturuyor. Düşman engin sular gibi kükrüyor, seslerinin gürültüsü yankılanıyor.
56 Çünkü Babil'e karşı bir yok edici çıkacak; yiğitleri tutsak olacak, yayları paramparça edilecek. Çünkü RAB karşılık veren bir Tanrı'dır, her şeyin tam karşılığını verir.
57 Babil önderlerini, bilgelerini, valilerini, kaymakamlarını, yiğitlerini öyle sarhoş edeceğim ki, sonsuz bir uykuya dalacak, hiç uyanmayacaklar" diyor adı Her Şeye Egemen Yahve olan Kral.
58 Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "Babil'in kalın surları yerle bir edilecek, yüksek kapıları ateşe verilecek. Halkların çektiği emek boşuna, ulusların didinmesi ateşe yarayacak."
59 Yahuda Kralı Sidkiya'nın krallığının dördüncü yılında, baş görevli Mahseya oğlu Neriya oğlu Seraya Sidkiya'yla birlikte Babil'e gittiğinde Peygamber Yeremya ona şu buyruğu verdi.
60 Yeremya Babil'in başına gelecek bütün felaketleri, Babil'e ilişkin bütün bu sözleri bir tomara yazmıştı.
61 Yeremya Seraya'ya şöyle dedi: "Babil'e varır varmaz bütün bu sözleri okumayı unutma.
62 De ki: 'Ya RAB, burayı yıkacağını, içinde insan da hayvan da yaşamayacağını, ülkenin sonsuza dek viran kalacağını söyledin.'
63 Okumayı bitirince tomarı bir taşa bağlayıp Fırat'a fırlat.
64 Sonra de ki: 'Babil başına getireceğim felaket yüzünden batacak, bir daha kalkamayacak. Bitkin düşecekler.'" Yeremya'nın sözleri burada son buluyor.
1 Sidkiya yirmi bir yaşında kral oldu ve Yeruşalim'de on bir yıl krallık yaptı. Annesi Livnalı Yeremya'nın kızı Hamutal'dı.
2 Yehoyakim gibi Sidkiya da RAB'bin gözünde kötü olanı yaptı.
3 RAB öfkelendiği için Yeruşalim'le Yahuda'ya böyle yaptı, sonunda da onları huzurundan attı. Sidkiya Babil Kralı'na karşı ayaklandı.
4 Sidkiya'nın krallığının dokuzuncu yılında onuncu ayın onuncu günü, Babil Kralı Nebukadnessar bütün ordusuyla Yeruşalim üzerine yürüyüp karşısında ordugah kurdu. Kentin çevresine rampalar yaptılar.
5 Kral Sidkiya'nın krallığının on birinci yılına kadar kent kuşatma altında kaldı.
6 Dördüncü ayın dokuzuncu günü kentte kıtlık öyle şiddetlendi ki, halk ekmek bulamaz oldu.
7 Sonunda kent surlarında bir gedik açıldı. Kildaniler kenti çepeçevre kuşatmış olmasına karşın, gece kralın bahçesine yakın iki duvarın arasındaki kapıdan kaçan askerler Arava yoluna koyuldular.
8 Ama Kildani ordusu Kral Sidkiya'nın peşine düşerek Eriha ovalarında ona yetişti. Sidkiya'nın bütün ordusu dağıldı.
9 Sidkiya'yı yakalayıp Hama topraklarında, Rivla'da bulunan Babil Kralı'na götürdüler. Orada Babil Kralı onun hakkında hüküm verdi.
10 Sidkiya'nın gözü önünde oğullarını, sonra da bütün Yahuda önderlerini öldürttü.
11 Bunun ardından Sidkiya'nın gözlerini kör etti ve onu zincire vurup Babil'e götürdü. Sidkiya öldüğü güne dek cezaevinde tutuldu.
12 Babil Kralı Nebukadnessar'ın krallığının on dokuzuncu yılında, beşinci ayın onuncu günü, muhafız birliği komutanı Babil Kralı'nın görevlisi Nebuzaradan Yeruşalim'e girdi.
13 RAB'bin Tapınağı'nı, sarayı ve Yeruşalim'deki bütün evleri ateşe verip belli başlı binaları yaktı.
14 Muhafız birliği komutanının önderliğindeki Kildan ordusu Yeruşalim'i çevreleyen bütün surları yıktı.
15 Muhafız birliği komutanı Nebuzaradan yoksullardan bazılarını, kentte sağ kalıp Babil Kralı'ndan yana geçen kaçakları ve zanaatçıları sürgün etti.
16 Ancak bağcılık, çiftçilik yapsınlar diye kimi yoksulları orada bıraktı.
18 Tapınak törenlerinde kullanılan kapları, kürekleri, fitil maşalarını, leğenleri, tabakları, bütün tunç eşyaları aldılar.
19 Muhafız birliği komutanı saf altın ve gümüş tasları, buhurdanları, leğenleri, kapları, şamdanları, tabakları, dökmelik sunu taslarını alıp götürdü.
20 RAB'bin Tapınağı için Kral Süleyman'ın yaptırmış olduğu iki sütuna, havuza ve altındaki on iki tunç boğa heykeliyle ayaklıklara hesapsız tunç harcanmıştı.
21 Her sütun on sekiz arşın yüksekliğinde olup çevresi on iki arşındı. Her birinin kalınlığı dört parmaktı, içi boştu.
22 Üzerinde tunç bir başlık vardı. Başlığın yüksekliği beş arşındı, çevresi tunçtan ağ ve nar motifleriyle bezenmişti. Öbür sütun da nar motifleriyle süslenmişti ve ötekine benziyordu.
23 Yanlarda doksan altı nar motifi vardı. Başlığı çevreleyen ağ motifinin üzerinde toplam yüz nar motifi bulunuyordu.
Yahuda Halkı Babil’e Sürülüyor
24 Muhafız birliği komutanı Nebuzaradan Başkâhin Seraya'yı, Başkâhin Yardımcısı Sefanya'yı ve üç kapı nöbetçisini tutsak aldı.
25 Kentte kalan askerlerin komutanını, kralın yedi danışmanını, ayrıca ülke halkını askere yazan ordu komutanının yazmanını ve ülke halkından kentte bulunan altmış kişiyi tutsak aldı.
26 Muhafız birliği komutanı Nebuzaradan hepsini Rivla'ya, Babil Kralı'nın yanına götürdü.
27 Babil Kralı Hama ülkesinde, Rivla'da onları idam etti. Böylece Yahuda halkı ülkesinden sürülmüş oldu.
28 Nebukadnessar'ın sürgüne götürdüğü halkın sayısı şudur: Yedinci yıl 3.023 Yahudi;
29 Nebukadnessar'ın on sekizinci yılında Yeruşalim'den 832 kişi;
30 yirmi üçüncü yılında, muhafız birliği komutanı Nebuzaradan'ın sürdüğü 745 Yahudi. Hepsi 4.600 kişiydi.
Kral Yehoyakin Serbest Bırakılıyor
31 Yahuda Kralı Yehoyakin'in sürgündeki otuz yedinci yılı Evil-Merodak Babil Kralı oldu. Evil-Merodak o yılın on ikinci ayının yirmi beşinci günü, Yahuda Kralı Yehoyakin'e lütfederek onu cezaevinden çıkardı.
32 Kendisiyle tatlı tatlı konuştu ve ona Babil'deki öteki sürgün krallardan daha üstün bir yer verdi.
33 Böylece Yehoyakin cezaevi giysilerini üstünden çıkardı ve yaşadığı sürece Babil Kralı'nın sofrasında yer aldı.
34 Yaşamı boyunca Babil Kralı tarafından günlük yiyecek gereksinimi sürekli karşılandı.