1

Giriş
1 - 2 Saygıdeğer Teofilos, İsa'nın yapmaya ve öğretmeye başladığı her şeyi, seçmiş olduğu habercilere Kutsal Ruh aracılığıyla buyruk verip göklere alındığı güne dek geçen olayları ilk incelememde kaleme aldım.
1,1-2 ilk incelememde: Yani Luka’nın incilinde.
1,1-2 Kutsal Ruh aracılığıyla: İsa’nın halk arasındaki eylemlerinin başlangıcında olduğu gibi, Mat 4,1+;Luk 4,1+, havarilerin müjdelemesinin başlangıcında da Ruh’un etkisi vurgulanır, a. 5.8 ve Haİş 2.
Luk 1,1-4
Haİş 1,22 Luk 24,49 Mat 28,19-20 Luk 24,51 1Ti 3,16
3 Çektiği işkencelerden sonra İsa birçok kanıtla kendini diri olarak habercilere gösterdi. Kırk gün süreyle onlara görünerek Tanrı'nın Hükümranlığı'na ilişkin konuştu.
1,3 İsa’nın vaazlerinin ana teması olan “Tanrı’nın Hükümranlığı”, bknz. Mat 3,2+; Mat 4,17;Mar 1,1+, havarilerin vaazlerinin de en önemli konusudur, bknz. Haİş 8,12; Haİş 19,8; Haİş 20,25; Haİş 28,23.31.
Haİş 10,40-41 Haİş 13,31 Mat 28,10
4 Onlarla birlikteyken Yeruşalim'den ayrılmamaları, Baba'nın vaadini beklemeleri için buyruk verdi: "Siz bu vaadi benden duydunuz.
1,4 Luka’ya göre Yeruşalim kurtuluş eserinin önceden seçilmiş merkezi, Luk 2,22+.38+, İsa’nın yeryüzündeki misyonunun bitiş noktası, Luk 24,33d, ve havarilerin evrensel gönderilişlerinin çıkış noktasıdır, Luk 24,47;Haİş 1,8.12; Haİş 6,7; Haİş 8,1; Haİş 11,19; Haİş 15,30.36.
Luk 24,42-43 Luk 24,49 Haİş 2,33+ Gal 3,14 Ef 1,13
5 Bildiğiniz gibi Yahya su ile vaftiz etti, ama birkaç gün içinde siz Kutsal Ruh'la vaftiz edileceksiniz.
1,5 Vaftizçi Yuhanna’nın duyurmuş olduğu, Mat 3,11p, ve burada İsa tarafından yakın zaman içerisinde gerçekleşeceği vaat edilen “Ruh’la Vaftiz”, Pentekost günü Ruh’un gönderişiyle başlar, Haİş 2,1-4. Daha sonra havariler su ile vaftizi İsa’nın adına vermeyi sürdürecekler, Haİş 2,41; Haİş 8,12.38; Haİş 9,18; Haİş 10,48; Haİş 16,15.33; Haİş 18,8; Haİş 19,5. İsa’nın gerçekleştirdiği kurtuluş eserine iman edende vaftiz, bknz. Rom 6,4, günahları bağışlama ve Kutsal Ruh’u verme etkisine sahiptir, Haİş 2,38. Vaftize bağlı el koyma riti de ortaya çıkar: El koyma Pentekost gününe benzer, dikkat çekici olaylarla birlikte Ruh’un dökülüşünü sağlar, Haİş 8,16-19; Haİş 9,17-18; Haİş 19,5-6 (fakat bknz. Haİş 10,44-48). El koyma kuvvetlendirme kutsal gizeminin kaynağıdır. Hristiyan vaftizi ve el koymanın yanı sıra yeterince eğitim görmeyen bazı imanlılar tarafından Yuhanna’nın vaftizi de bir süre daha kullanılmaya devam edildi, Haİş 19,3.
Haİş 11,16 Luk 3,16p
İsa Göklere Yükseliyor
6 "Haberciler bir araya geldiklerinde İsa'ya sordular: "Ya Rab, sen İsrail'e hükümranlığı şimdi mi geri vereceksin?"
1,6 Bu soru, Mesihsel hükümdarlığın kuruluşunu Davut’un krallığının yeniden kuruluşu olarak yanlış anlar, bknz. Mat 4,17+.
7 İsa onları şöyle yanıtladı: "Baba'nın kendi yetkisiyle belirlediği zamanları ve dönemleri siz bilemezsiniz.
1,7 Tanrı’nın ebediyetten beri insanların tarihine koyduğu kurtuluş planının, Rom 16,25;1Ko 2,7;Ef 1,4; Ef 3,9.11;Kol 1,26;2Ti 1,9, bknz. Mat 25,34; “zaman ve dönemleri” var, bknz. Dan 2,21;1Se 5,1: 1.) Önce hazırlanma, İbr 1,2; İbr 9,9;1Pe 1,11 ve tahammül dönemi, Rom 3,26;Haİş 17,30. 2.) Sonra zamanlar dolduğunda, Gal 4,4+, Mesih’in gelişi için seçilen ve böylece kurtuluş dönemini başlatan belli bir zaman dilimi, Rom 3,26+. 3.) Sonra Parusya’ya (Mesih’in tekrar gelişine) kadar yayılan süre, 2Ko 6,2+. 4.) Ve son olarak eskatolojik “gün”, 1Ko 1,8+, ve son yargı, Rom 2,6+. Bunların öncesinde “son zamanlar” yaşanır, 1Ti 4,1+.
Dan 2,21 Mat 24,36p 1Se 5,1-2
8 Ama Kutsal Ruh üzerinize geldiğinde güç ile donatılacaksınız. Yeruşalim'de, tüm Yahudiye'de, Samiriye'de ve dünyanın en uzak köşesine dek benim tanıklarım olacaksınız."
1,8 Luka’nın severek işlediği konulardan biri olan “Kutsal Ruh”, Luk 4,1+, öncellikle kurtuluş müjdesinin yayılması için Tanrı’nın Mesih aracılığıyla gönderdiği, Haİş 2,33, bir kuvvettir, Luk 1,35; Luk 24,49;Haİş 10,38;Rom 15,13.19;1Ko 2,4-5;1Se 1,5;İbr 2,4. Ruh müjdelemeyi tescillendiren karizmaları verir, 1Ko 12,4d: dillerde konuşma, Haİş 2,4+, mucizeler gerçekleştirme, Haİş 10,38, peygamberlik etme, Haİş 1,27+; Haİş 20,23; Haİş 21,11, ve bilgelik, Haİş 6,3.5.10, armağanlarını. Bütün zulümlere rağmen Mesih İsa’yı ilan etme, Haİş 4,8.31; Haİş 5,32; Haİş 6,10, bknz. Flp 1,19, ve O’nun isminde tanıklık etme, Mat 10,20p;Yuh 15,26;Haİş 1,8+;2Ti 1,7d, gücünü verir. Temeli kararlarda müdahalesini eksik bırakmaz: Putperestlerin kiliseye kabul edilmesi, Haİş 8,29.39; Haİş 10,19.44-47; Haİş 11,12-16; Haİş 15,8, putperestleri yasanın gerekliliklerinden serbest bırakılmaları, Haİş 15,28, elçi Pavlus’un putperest dünyasındaki misyonu, Haİş 13,2d; Haİş 16,6-7; Haİş 19,1 (batılı metin), bknz. Mat 3,16+. Haİş bunun yanı sıra vaftizde teslim alının ve günahların affını sağlayan Ruh armağanını da tanır, Haİş 2,38, bknz. Rom 5,5+.
1,8 benim tanıklarım: Havarilerin misyonunun özü, dirilmiş İsa’nın, Luk 24,48;Haİş 2,32; Haİş 3,15; Haİş 4,33; Haİş 5,32; Haİş 13,31; Haİş 22,15, ve İsa’nın halk arasındaki eylemlerinin tümünün, Haİş 1,22; Haİş 10,39d;Luk 1,2, bknz. Yuh 15,27, ayrıca Rom 1,1+, tanıklığını yapmaktır.
1,8 Yeruşalim’de ... dünyanın en uzak köşesine dek: Gönderiliş tüm dünyayı kapsar, Yşa 45,14+. Söz edilen aşamalar ise kabaca Haİş’in çoğrafyasını çizer: İncil’in bitiş noktası olan Yeruşalim artık çıkış noktasıdır, bknz. Luk 2,38+.
Yşa 32,15 Luk 24,47-48 Mat 28,19
9 Bunları söyledikten sonra, onlar bakarken, yukarıya yükseltildi. Bir bulut bakanların gözleri önünden O'nu alıp götürdü.
1,9 Bulut hem EA, Çık 13,22+, hem de YA’teki, Luk 9,34-35p, Tanrı görünümlerinde mevcuttur. İnsanoğlu’nun gelişini, Mat 24,30+;Haİş 1,11, bknz. 1Se 4,17;Va 1,7; Va 14,14-16, bir belirtisidir, Dan 7,13.
Luk 24,50-51 Mar 16,19 Yuh 20,17+
10 İsa giderken dikkatle göğe baktıkları sırada, ansızın yanlarında beyaz giysilere bürünmüş iki adam belirdi.
Rom 10,6 Ef 4,8-10 1Pe 3,22 2Kr 2,11
11 "Ey Galileliler!" dediler, "Neden durmuş göğe bakıyorsunuz? Sizin aranızdan göğe alınan İsa’nın göğe gittiğini nasıl gördünüzse, aynı biçimde geri gelecektir."
1,11 geri gelecektir: Parusya’da İsa’nın şanlı gelişi, bknz. Mat 16,27p; Mat 24,30p+; Mat 25,31;1Se 4,16;2Se 1,7d.
Luk 24,4 Haİş 3,20 Zek 14,4
1. Yeruşalim’deki Kilise
Havariler Grubu
Mattias’ın Seçilmesi
12 Bundan sonra Zeytinlik diye bilinen dağdan Yeruşalim'e döndüler. Bu dağ Yeruşalim'e bir Şabat Günü yolculuğu uzaklıktadır.
13 Öğrenciler kente girince kaldıkları evin üst katına çıktılar: Petrus, Yuhanna, Yakup, Andreas, Filipus, Tomas, Bartolomeos, Matta, Alfeos'un oğlu Yakup, Partizan Simun ve Yakup'un oğlu Yahuda.
1,13 Buradaki havari Yahuda ile İsa’nın ve Yakup’un kardeşi olan Yahuda aynı kişi değiller, bknz. Mat 13,55;Mar 6,3Yah 1,1. Aynı şekilde Alfeos oğlu Yakup olan havari ile İsa’nın kardeşi Yakup da aynı kişi değiller, Haİş 12,17; Haİş 15,13 vs., bknz. Haİş 1,15+.
Luk 6,14-16p
14 Bunların tümü, kadınlar, İsa'nın annesi Meryem ve kardeşleri hep birlikte sürekli kendilerini duaya adamışlardı.
1,14 Haİş’de İsa’nın öğrettiği, Mat 6,5+, ve ettiği, Mat 14,23+, sürekli duanın birçok örnekleri bulunur: Havarilerin önderliğinde, Haİş 4,24-30; Haİş 6,4, merkezi “ekmeğin bölünmesi” olan cemaatsel dua, Haİş 2,42.46; Haİş 20,7-11; önemli olaylar öncesinde dua (seçimlerde ve kilise hizmeti için görevlendirilmelerde, Haİş 1,24; Haİş 6,6; Haİş 13,3; Haİş 14,23, Samiriye’deki imanlıların Ruh’u armağan almalarından önce, Haİş 8,15, ve zulümler döneminde, Haİş 4,24-31; Haİş 12,5.12). Aynı şekilde bireysel duanın örnekleri de var: İstefanos kendisi ve idamcıları için, Haİş 7,59d, Pavlus Şam yolunda Mesih’le karşılaşmasının sonrasında, Haİş 9,11, Petrus ve Pavlus mucizeler gerçekleştirmeden önce, Haİş 9,40; Haİş 28,8, Petrus Tanrı tarafından Kornelius’a gönderildiğinde, Haİş 10,9; Haİş 11,5, dua adamı olarak betimlenen Kornelius’un kendisi de, Haİş 10,2.4.30d, Pavlus ve Silas zindanda, Haİş 16,25, Pavlus Millet’te Efes’in ihtiyarlarıyla, Haİş 20,36, ve Sur cemaatiyle vedalaştığında, Haİş 21,5, dua eder. Dua sıkça bir yalvarıştır veya af dileyen duadır, Haİş 8,22-24, fakat övgü, Haİş 16,25, ve şükran duaları da, Haİş 28,15, mevcuttur. Dua her zaman bir iman tanıklığıdır: “Mesih İsa’nın ismini çağırmak”, Hristiyanların belirtisidir, Haİş 2,21.38; Haİş 9,14.21; Haİş 22,16.
1,14 kardeşleri hep birlikte: Kavram genel anlamda erkek akrabalar için kullanılabilir, Yar 9,25; Yar 13,8, bknz. Mat 12,46+.
Haİş 2,42.46 Haİş 6,4 Rom 12,12 Luk 23,49
15 Birkaç gün sonra kardeşler arasında Petrus ayağa kalkarak, şunları söyledi --orada bulunan kardeşlerin sayısı yaklaşık yüz yirmi kişiydi-:
1,15 Kardeş kelimesi Kutsal Kitap’ta akrabalık bağlantıları adlandırabildiği gibi daha geniş anlamlı da kullanılabiliniyor ve aynı halktan mensupları belirtebiliyordu, Yar 16,12;Çık 2,11;Yas 2,4; Yas 15,2;Mez 22,22. Halkın birlikte antlaşmaya bağlılığından dolayı kavram daha derin bir bağlantının anlamını üstler. YA’te kardeş kavramı sıkça Hristiyanlar için kullanılır: Onlar İsa’nın öğrencileridir, Mat 28,10;Yuh 20,17;Haİş 6,3; Haİş 9,30; Haİş 11,1; Haİş 12,17;Rom 1,13 vs., İsa gibi Baba’nın isteğini yaparlar, Mat 12,50p, ve Baba’nın evlatlarıdırlar (aralarında ilk doğan Mesih İsa’dır, Mat 25,40;Rom 8,29;İbr 2,11.17), ve kardeş sevgisi içerisinde yaşarlar, Rom 12,10;1Se 4,9;1Pe 1,22;1Yuh 3,14 vs.
16 "Kardeşlerim, Kutsal Ruh Davut'un ağzıyla Yahuda'ya ilişkin daha önce konuşmuştur. İsa'yı tutuklayanlara yol gösteren bu adamla ilgili Kutsal Yazı'nın yerine gelmesi gerekliydi.
Haİş 1,20 Luk 22,47
17 Çünkü Yahuda bizden sayıldı ve bu hizmette onun da bir payı bulundu.
18 "Bu adam kötülüğü karşılığında elde ettiği parayla bir tarla satın aldı. Tarlaya düşerek bedeni yarıldı ve tüm bağırsakları dışarı döküldü.
1,18-19 Yahuda’nın ölümünün bu anlatımı Mat 27,3-10’ da anlatılandan farklıdır. Artık Ahitofel gibi, 2Sa 17,23, kendisini asarak değil, Bil 4,19’ daki sadıklar gibi düşerek ve bazı halk efsanelerinin katilleri gibi iç organlarının dışarı çıkmasıyla ölür. “Kan tarlası” kavramı artık İsa’nın kanıyla değil, Yahuda’nın kanıyla bağdaştırılır. Değişik gelenekler arasındaki bu farklarla inkârcının ani ve alçak ölümü vurgulanır. Bu ölüm sonradan Yeruşalim’in itibarsız yerlerinden biri olan “Akeldama” (kan tarlası) ile bağdaştırılırdı.
Mat 27,3-10 Bil 4,19
19 Olay Yeruşalim'de yaşayan herkesçe duyuldu. Öyle ki, bu tarla kendi dillerinde Akeldama adını aldı. Bu sözcük. Kan Tarlası anlamına gelir.
20 Mezmurlar Kitabı'nda şöyle yazılmıştır:"'Onun evi ıssız kalsın, orada oturan olmasın.' “Yine “ 'Onun Gözetmenlik görevini bir başkası üstlensin.'
Mez 69,25 Mez 109,8
21 - 22 "Bu nedenle, Rab İsa'nın aramızda geçirdiği günler boyunca bizlerle bir arada bulunanlardan birini Yahya'nın vaftiz etmesi olayından başlayarak İsa'nın aramızdan göklere alınmasına dek, O'nun dirilişine bizlerle birlikle tanıklıkta bulunması için seçmemiz gerekir."
Haİş 1,8+
23 Bunun ardından iki kişiyi, Barsabba denen ve Yustos adıyla bilinen Yusuf ile Mattias'ı aday gösterdiler.
1,23 aday gösterdiler: Bazı metinlerde “aday gösterdi” ve a. 24’de “dua etti”, bununla Petrus’un rolü vurgulanır.
Haİş 13,9+
24 Dua ederek, "Ya Rab!" dediler, "Herkesin yüreğini tanırsın sen. Bu iki kişiden hangisini seçtiğini açıkla.
Haİş 15,8 Luk 16,15 Yer 11,20+ Va 2,23
25 Kendine yaraşan yere gitmek için Yahuda'nın boş bıraktığı hizmeti ve haberciliğe ilişkin görevi kim üstlenecek?"
26 Bunun ardından, iki kişi arasında kura çektiler. Kura Mattias'a düştü ve on bir haberciye o katıldı.
1,26 Antik seçim şekli olan kura yerine, Çık 33,7+;1Sa 14,41+;Luk 1,9, ilkel kilisede kısa zaman içerisinde yeni bir yöntem geçer, bknz. Haİş 6,3-6; Haİş 13,2-3.
1,26 on bir: Batılı metinde “on iki”
Çık 33,7+ 1Sa 14,41+

2

Pentekost
1 Pentekost günü geldiğinde, hepsi bir aradaydılar.
2,1 Pentekost günü geldiğinde: Aslında Yahudilerin bir hasılat bayramı olan Pentekost, Çık 23,14+, da ha geç dönemlerde “Antlaşma’yı Yenileme Bayramı” olur, bknz. 2Ta 15,10-13. Bayram’ın bu yeni manası Luka’nın anlatım şeklini etkileyip etkilemediği bilinmiyor, ancak rüzgar sesi ve ateş Sina dağındaki Antlaşma’nın verilişini hatırlatır olabilirler.
2,1 hepsi: Bunlar, Haİş 1,15-26’ daki 120 kişilik grup değil, Haİş 1,13-14’ de geçen havariler grubudur.
Çık 23,14+
2 Bir anda, gökten sanki hızla esen rüzgarın sesiymiş gibi bir ses geldi, oturdukları evi doldurdu.
2,2 rüzgar: Yunanca ve İbranice’de “rüzgar; soluk; nefes” ve “ruh” aynı kelimeyle ifade edilir, bknz. Yuh 3,8+.
Haİş 4,31 Yuh 3,8+ Mez 33,6 Mez 104,30 Yuh 20,22
3 Gözlerinin önünde ateşe benzer diller göründü. Bunlar dağılarak onların her biri üzerine indi.
2,3 ateşe benzer diller: Ateşin şekli ( Yşa 5,24; bknz. Yşa 6,6-7) burada diller armağanıyla bağdaştırılır.
4 Tüm Mesih inanlıları Kutsal Ruh'la doldu. Ruhun kendilerine verdiği biçimde başka dillerde konuşmaya başladılar.
2,4 Pentekost mucizesinin bir açısı, a. 4.11.13, kilisenin başlangıç yıllarında sıkça görülen “glosolali” (“dil konuşma”) karizmasıyla ilgilidir, bknz. Haİş 10,46; Haİş 11,15; Haİş 19,6;1Ko 12-14, ayrıca Mar 16,17. Eski İsrail’in peygamberlerinde ön aşamaları bulunur, bknz. Say 11,25-29;1Sa 10,5-6.10-13; 1Sa 19,20-24;1Kr 22,10, bknz. Petrus’un da atıf yaptığı (a. 17d) Yoel’in vaadi, Yoe 2,28-5. a. 6’nın gösterdiği gibi Lukas havarilerin konuşmasını anlaşılamayan bir konuşma olarak değil, bknz. 1Ko 14,2+, fakat değişik yabancı dillerde konuşma olarak anlaşılmasını ister.
Haİş 1,5+ Luk 1,15+ Haİş 1,8+
5 Orada dünyanın her ülkesinden gelip Yeruşalim'de yaşayan tanrısayar Yahudiler bulunuyordu.
Luk 24,47 Mat 28,19 Kol 1,23
6 Gökten gelen sesin duyulması üzerine halk bir araya toplandı. Kendi dillerinde konuşulduğunu duyduklarında kulaklarına inanamadılar.
2,6 kendi dillerinde konuşulduğunu duyduklarında: Luka, o dönemin coğrafyasında tanınan dünyanın tüm dillerinde Tanrı’nın büyük işlerinin övgüsünde Babil’de kaybedilmiş birliğin yeniden kuruluşunu görür, bknz. Yar 11,1-9. Havarilerin tanıklık ettikleri imanın evrensel müjdelemesinin bir sembolü ve mucizesel öne alınışıdır.
Yar 11,1-9+
7 Hayranlık ve şaşkınlık içinde soruyorlardı: "Bu konuşanların tümü Galileli değil mi?
8 Nasıl oluyor da her birimiz kendi dilimizi duyuyoruz
9 "Partlar, Medler, Elamlılar, Mezopotamya'da yaşayanlar, Yahudiye’de, Kapadokya'da, Pontos'ta, Asya’da,
2,9-11 Akdeniz halklarının bu sıralanışı eski coğrafyacı ve tarihçilerin ülke ya da halklar listelerine benzer ve halkları çeşitli burçlarla bağdaştıran eski bir astroloji listesinden etkilenmiştir. Luka da o dönemin tanınmış dünyasını betimlemek amacıyla buna benzer eski bir liste kullanmıştır.
10 Frikya'da, Pamfilya'da, Mısırda, Kirine'ye yakın Libya yörelerinde oturanlar, Roma'dan kalkıp gelenler
2,10-11 Roma’dan kalkıp gelenler - hem Yahudiler hem de Yahudilerin inancını benimseyenler -, Giritliler ve Araplar: Aslında “burada bulunan Romalılar, Yahudiler ve Proselitler, Giritliler ve Araplar”.
11 -hem Yahudiler hem de Yahudilerin inancını benimseyenler-, Giritliler ve Araplar... Hepimiz bu insanların bizim dilimizde Tanrı'nın büyük işlerini konuştuklarını duyuyoruz!"
2,11 Yahudilerin inancını benimseyenler: Harfiyen “Proselitler”: Uyruk bakımından Yahudi olmayıp sonradan Yahudi dini ve sünneti kabul edip böylece seçilmiş kavmin uzuvları haline gelenlerdir, bknz. Haİş 6,5; Haİş 13,43;Mat 23,15. Yahudilikle ilgilenip sinagogları ziyaret eden, ancak sünnet ve tüm yasaları kabul etme noktasına gelmeyen “Tanrı’dan korkanlar”, Haİş 10,2+, ile aynı grup değiller. Yahudiler ve Proselitler ayrıdan eklenen halklar olmayıp önceden sıralanan halkları nitelendirirler.
12 Tümü şaşkınlıktan donakaldı, merakla birbirlerine, "Bu da ne demek oluyor?" diye sordular.
1Ko 14,23
13 Bazıları da onları alaya alarak, "Taze şarapla sarhoş olmuşlar!" dediler.
Petrus’un Konuşması
14 Bunun üzerine, Petrus on bir öğrenciyle birlikte ayağa kalkarak sesini yükseltti ve kendilerine şöyle bir açıklamada bulundu: "Yahudi arkadaşlar ve Yeruşalim'de yaşayan herkes! Sözlerime kulak verin, sizleri bu konuda aydınlatayım.
2,14 Petrus havariler grubunun başı olarak hareket eder ve Haİş’in genelinde olduğu gibi burada da ilk sırada durur, bknz. Haİş 1,15; Haİş 2,37; Haİş 3,4.6.12; Haİş 4,8.13; Haİş 5,3.8.9.15.29; Haİş 10-11, ayrıca Luk 22,32+ ve Mat 16,19+. Haİş’nde sıkça beraberinde Yuhanna ismi geçse de Yuhanna daha çok bir yardımcı karakter olarak gözükür, Haİş 3,1.3.4.11; Haİş 4,13.19; Haİş 8,14, bknz. Luk 22,8.
15 Sandığınız gibi bu insanlar sarhoş değiller. Bakın, saat daha sabahın dokuzu.
16 Bu olay, Yoel Peygamber'in ağzından önceden bildirilen olaydır.
17 "'Son günlerde, diyor Tanrı, bütün insanların üzerine Ruhum'u dökeceğim, oğullarınız, kızlarınız peygamberlikte bulunacaklar. Gençleriniz görümler, yaşlılarınız düşler görecek.
2,17 son günlerde: Tanrı’nın yargıda ve yeni yaratılıştaki kuvvetli belirlenmesinden önce tarihin son dönemi, bknz. Haİş 1,7+. Bu “son zaman” Kutsal Ruh’un inişi işaret ettiği gibi şimdiden başladı bile.
Haİş 2,33+ Yoe 2,28-5 Yşa 2,2 Rom 7,5+ Haİş 11,27+
18 O günler kadın erkek kullarımın üzerine Ruhum'u dökeceğim, onlar da peygamberlik edecekler.
19 Yukarıda, gökyüzünde harikalar yaratacağım. Aşağıda, yeryüzünde belirtiler, kan, ateş ve duman bulutları görülecek. Rab'bin büyük ve görkemli günü gelmeden önce
2,19 Rab’bin büyük ve görkemli günü: Aslında a. 20’ye dahildir. Rab’bin şanlı gelişinin günü, “Yahve’nin günü”, Amo 5,18+. YA’in ilanında İsa’nın tekrar gelişinin günüdür, Mat 24,1+;1Ko 1,8+.
Haİş 5,12
20 Güneş kararacak, ay kan rengine dönecek.
Mat 24,29p
21 O zaman Rab'bin adını anan herkes kurtulacak.'
2,21 Rab’bin adını anan: aslında “Rab’bin adını çağıran”, bknz. Yoe 2,32: Hristiyanlar kendilerini “Rab’bin adını çağıranlar” diye adlandırırlar, Haİş 9,14.21; Haİş 22,16;1Ko 1,2;2Ti 2,22. “Rab’bin ismi” artık “Yahve’nin ismi” artık Tanrı için değil, İsa için kullanılır, Haİş 2,36+; Haİş 3,16+; Haİş 4,12, bknz. Flp 2,11. Bu ismi çağıran, yani İsa’yı Rab olarak kabul eden, kurtulacak, bknz. Haİş 4,12 ve Rom 10,9.
Rom 10,9-13
22 "İsrailli arkadaşlar! Bu sözleri dinleyin. Nasıralı İsa, Tanrı'nın sizlere güçlü, göz kamaştırıcı işler ve mucizelerle kimliğini kanıtladığı kişidir. O'nun aracılığıyla Tanrı'nın aranızda yaptığı işleri kendiniz biliyorsunuz.
2,22 bu sözleri dinleyin: Burada ilk kez ifade edilen havarilerin müjdesinin (kerigmanın) ana hatları Petrus’un beş konuşması, Haİş 2,14-39; Haİş 3,12-26; Haİş 4,9-12; Haİş 5,29-32; Haİş 10,34-43 ve Pavlus’un bir konuşması, Haİş 13,16-41, ile bizlere iletildi: Merkezde her zaman Mesih’in ölümünün, dirilişinin, Haİş 2,24+, ve yükseltilmesinin, Haİş 2,33+; Haİş 2,36+, tanıklığı durur. Bunun yanında Vaftizçi Yuhanna tarafından önceden duyurulan, Haİş 10,37; Haİş 13,24, Rab’bin öğretisi ve mucizeleriyle hazırlanan, Haİş 2,22; Haİş 10,38, dirilmiş olanın görünümleriyle, Haİş 10,40.41; Haİş 13,31, ve Ruh’un dökülmesiyle tamamlanan, Haİş 2,33; Haİş 5,32, İsa’nın misyonunun bazı ayrıntılarını içerirdi. Ayrıca EA’in peygamberlikleri kullanarak geçmişe, Haİş 2,23+; Haİş 2,25+, ve geleceğe de bakarak daha büyük bağlantılar açığa çıkartır: Mesihsel Çağ başlamıştır, Mesih’in şanlı gelişini hızlandırmak için, Haİş 3,20-21, Yahudi ve putperestler tövbeye çağrılır, Haİş 2,38+. İlk ilanın genişletilmesi olan inciller de bu şemayı takip ederler.
Mat 2,23+ Luk 5,17 Luk 24,19 Haİş 10,38
23 Tanrı'nın amacı ve ön bilgisi uyarınca O sizin ellerinize verildi ve sizler de yasaya saygısı olmayanların eliyle kendisini çarmıha gerip öldürdünüz.
2,23 Tanrı’nın amacı ve önbilgisi uyarınca: EA’in peygamberlikleri Tanrı’nın bu amacını kanıtlar: Haİş 3,18; Haİş 4,28; Haİş 13,29, bknz. Haİş 8,32-35; Haİş 9,22; Haİş 10,43; Haİş 17,2-3; Haİş 18,5.28; Haİş 26,22-23.27; Haİş 28,23;Luk 18,31+; Luk 22,22; Luk 24,25-27.44.
2,23 yasaya saygısı olmayanların eliyle: Yani Romalılar. Yahudi dinleyicilerin gözleri önüne Tanrı’nın olaylara müdahale ettiği serilir: O İsa’yı diriltti, Haİş 2,32.36; Haİş 3,13-17; Haİş 4,10; Haİş 5,30-31; Haİş 7,52; Haİş 10,39-40; Haİş 13,27-30; Haİş 17,31, bknz. Rom 1,4+;1Se 2,14+.
24 Ama Tanrı ölüm acılarını çözerek O'nu diriltti. Çünkü O'nun ölümün gücüyle tutsak edilmesi olanaksızdı.
2,24 ölüm: Bazı metinlerde “ölüler diyarı” diye geçer. Yunanca “hades” kelimesi ile ifade edilen “ölüler diyarı” Yahudiler’de “şeol” diye adlandırılırdı, bknz. Say 16,33+;Bil 2,1+;Mat 16,18+.
Mez 18,5 Haİş 13,34-37
25 "Davut O'na ilişkin şunu vurgular: "'Rab'bi her an önümde gördüm, sağımda durduğu için sarsılmam.
Mez 16,8-11
26 Bu nedenle yüreğim mutlu, dilim sevinçlidir. Umut içinde yaşayacak.
27 Çünkü sen canımı ölüler diyarına terk etmeyeceksin, Kutsalının çürümesine izin vermeyeceksin.
28 Yaşam yollarını bana bildirdin; Varlığınla beni sevinçle dolduracaksın.'
29 "Kardeşler, sizlerle ulu atamız Davut'a ilişkin apaçık konuşmam gerekiyor. Kendisi öldü ve gömüldü. Mezarı da bugüne dek buradadır.
2,29 mezarı da bugüne dek buradadır: Tapınağın dibindeki Siyon tepesinde, 1Kr 2,10. Bu ayetin ters bir yorumu Davut’un mezarının rivayetinin çıkmasına neden oldu. Günümüzde “Son akşam yemeği salonunun” geleneksel mekânın yakınında, ilk Hristiyan yüzyıllardan beri Siyon ismi alan batı tepede anılır.
30 O bir peygamber olduğundan, kendi soyundan birini onun tahtına oturtacağına ilişkin Tanrı'nın kendisine ant içerek verdiği sözü biliyordu.
Mez 132,11 2Sa 7,12 Mat 9,27+
31 Mesih'in ölülerden dirilişini önceden gördü ve şunları söyledi: 'O ölüler diyarına terk edilmedi, bedeni çürümedi.'
32 "Tanrı İsa'yı ölümden diriltti. Hepimiz bu olayın tanıklarıyız.
Haİş 1,8+
33 O, Tanrı'nın sağına yükseldi. Baba'dan aldığı Kutsal Ruh'u tanrısal vaat uyarınca gördüğünüz ve duyduğunuz biçimde döktü.
2,33 Tanrı’nın sağına yükseldi: “Tanrı’nın sağ eli sayesinde yükseltildikten sonra” diye tercüme edilebilir: Havarisel vaazlerin Mesihsel olarak gördüğü ve buna bağlı olarak kullandığı Mez 118( Mez 118,16 bazı metinlerde “Tanrı’nın sağ eli beni yükseltti” diye geçer) bu sözleri etkilemiştir, bknz. Haİş 4,11;1Pe 2,7;Mat 21,9p; Mat 21,42p; Mat 23,39;Luk 13,35;Yuh 12,13;İbr 13,6. “Tanrı’nın sağına yükseltilerek” diye tercüme edilebilir, o zaman havarisel ilanın bir diğer konusunu vurgulayan Mez 110’ un Haİş 2,34-35’ deki alıntısına giriş niteliğindedir, bknz. Mat 22,44p; Mat 26,64p;Mar 16,19;Haİş 7,55.56;Rom 8,34;1Ko 15,25;Ef 1,20;Kol 3,1;İbr 1,3.13; İbr 8,1; İbr 10,12; İbr 12,2;1Pe 3,22.
2,33 Baba’dan aldığı Kutsal Ruh’u tanrısal vaat uyarınca gördüğünüz ve duyduğunuz biçimde döktü: Aslında “vaat edilen Kutsal Ruh’u Baba’dan aldı ve gördüğünüz ve duyduğunuz biçimde döktü”. Ruh’un armağanı peygamberler tarafından Mesihsel çağ için vaat edilmişti, Hez 36,27+. Petrus dinleyicilerinin tanık olduğu mucizenin nedeninin, Yoe 2,28-2’ nin vaadi uyarınca dirilmiş Mesih tarafından dökülen bu Ruh olduğunu açıklar.
Hez 36,27+ Haİş 1,4-5+ Yuh 15,26 Ef 4,8-11
34 Çünkü Davut göklere yükselmediyse de şunları söyledi:"'Rab Rabbim'e, düşmanlarını ayaklarının altına basamak yapıncaya dek sağımda otur, dedi.'
2,34 çünkü Davut göklere yükselmediyse de: Düşünce şudur: Davut mezara konuldu, fakat göğe yükselmedi. Tanrı’nın “sağıma otur” daveti buna göre ona değil, fakat mezardan çıkıp göğe çıkana, yani Mesih’e yapılır.
Mez 110,1
36 "Bu nedenle, bütün İsrail halkı kesin olarak bilsin ki, Tanrı O'nu --sizin çarmıha gerdiğiniz İsa'yı-- Rab ve Mesih olarak atadı."
2,36 Yazılar aracılığıyla yapılan bu kanıtlamanın sonuç bölümü: İsa dirilişi sayesinde Mez 110’ da bahsedilen “Rab” (kirios) ve Mez 16’ da bahsedilen “Mesih” (christos) kılındı. Buna benzer bir kanıtlama şekli Mez 27’ den (“Tanrı’nın Oğlu”) yola çıkar, bknz. Haİş 13,33+;İbr 1,5; İbr 5,5;Rom 1,4+, bknz. ayrıca Haİş 5,31 (egemen ve kurtaran); Haİş 10,42 ve Rom 14,9 (ölüler ve dirilerin yargıcı ve efendisi); Flp 2,9-11 (yücelmiş Rab).
Flp 2,11+ Haİş 2,23+
İlk Tövbe Belirtileri
37 Bu sözleri duyduklarında yüreklerine hançer saplanmış gibi oldu. Petrus'a ve öbür habercilere: "Kardeşler, öyleyse biz ne yapmalıyız?" diye sordular.
Haİş 16,30 Luk 3,10
38 Petrus onları şöyle yanıtladı: "Tövbe edin ve günahlarınızın bağışlanması için her biriniz İsa Mesih'in adıyla vaftiz edilsin. Böylece Kutsal Ruh armağanını alacaksınız.
2,38 Havarilerin tüm uzun konuşmaları dinleyicileri günahların affına yönlendiren tövbe çağrısıyla, bknz. Mat 3,2+, sonlanır, Haİş 3,19.26; Haİş 5,31; Haİş 10,43; Haİş 13,38, bknz. Haİş 17,30; Haİş 26,20;Luk 1,77; Luk 3,8; Luk 5,32; Luk 13,3.
2,38 Vaftiz “Mesih İsa’nın adıyla” verilirdi (bknz. Haİş 1,5+). “Rab İsa’nın ismi çağrılarak” alınıyordu (bknz. Haİş 2,21+; Haİş 3,16+):Haİş 8,16; Haİş 10,48; Haİş 19,5; Haİş 22,16;1Ko 1,13.15; 1Ko 6,11; 1Ko 10,2;Gal 3,27;Rom 6,3, bknz. Yak 2,7. Bu kalıplaşmış ifade vaftiz ritinin öz sözlerinden çok, bknz. Mat 28,19, bu ritin anlamıyla ilgilidir: Vaftiz Mesih’e olan imanın ikrarıdır. Mesih o andan itibaren O’na adanmış olanları sahiplenir.
Mat 3,2+ Haİş 1,5+
39 Çünkü bu vaat sizlere, çocuklarınıza ve uzakta olan herkesedir; Tanrımız Rab'bin kendisini çağırdığı herkese."
2,39 bu vaat sizlere: Vaat önce Yahudiler’e verilmişti, Haİş 3,25-26; Haİş 13,46;Rom 1,16+; Rom 9,4+.
2,39 uzakta olan herkese: Yani putperestler, Yşa 57,19.Ef 2,13-17 bu ayeti açıklar, bknz. ayrıca Haİş 22,21.
Haİş 2,33+ Yşa 57,19
40 Petrus daha birçok sözle tanıklıkta bulundu. "Bu sapkın kuşaktan kurtulun" diyerek onlara öğüt verdi.
2,40 öğüt verdi: bknz. Haİş 8,25; Haİş 28,23.
Yoe 2,32 Luk 9,41 Yas 32,5 Mat 17,17 Flp 2,15
41 Onun sözünü benimseyenler vaftiz edildiler. Böylece o gün yaklaşık üç bin kişi inanlılara katıldı.
2,41 yaklaşık üç bin kişi imanlılara katıldı: Luka’nın kilisenin sayıca büyümesine kayda aldığı sıkça görülür, a. 47; Haİş 4,4; Haİş 5,14; Haİş 6,1.7; Haİş 9,31; Haİş 11,21.24; Haİş 16,5, bknz. Haİş 12,24; Haİş 13,48-49; Haİş 19,20.
Haİş 1,5+
İlk Hristiyan Cemaati
Haİş 4,32-35 Haİş 5,12-16
42 Bunlar habercilerin öğretisini dinlemekte, ruhsal paydaşlıkta, ekmek bölmekte ve dualara katılmakta sürekli bağlılık gösterdiler.
2,42-47 bknz. Haİş 4,32-35 ve Haİş 5,12-16. Bu üç “özet” ilk Hristiyan cemaatlerin yaşam şekillerini birbirine benzer hatlarla anlatırlar.
2,42 habercilerin öğretisini: Havarilerin tanıklık ettikleri iman öğretisi her Hristiyan cemaatinin imanının temelidir. Luka’nın iki kitabının (Luk, Haİş) ana hedeflerinden biri de bu iman öğretisidir. Luk 1,4’ e göre incilinin güvenilirliği İsa tanıklarının ilanına dayanır. Haİş’de “öğreti” ile kastedilen artık sırf havarisel kerigma değil, fakat Hristiyan cemaati içerisinde yeni Hristiyan olmuşlara verilen öğretidir: Yazılar Mesih’in yaptıkları ışığında açıklanılıyordu, Haİş 15,35.
2,42 ruhsal paydaşlıkta: “comunio” (“birlik; cemaat”), 1Ko 1,9+. Burada eklemesiz geçer, bknz. Gal 2,9. Burada kalplerin birliğini güçlendiren bir işaret olarak, a. 46; Haİş 4,32; mallar birliği de düşünülmeli, a. 44; Haİş 4,32-35. Bu birlik, cemaat içerisinde incili ve Tanrı tarafından Mesih İsa sayesinde verilen kurtuluş armağanları paylaşmanın sonucudur. Bu “birlik” karşılıklı yardımseverliğin ya da cemaat ideolojisinin ya da birliktelik duygusunun ötesine geçer.
2,42 ekmek bölmekte: bknz. a. 46; Haİş 20,7.11; Haİş 27,35;Luk 24,30.35. İfade aslında bir Yahudi yemeği anımsatır. Bu yemeklerde başkanlık eden kişi ya da evin büyüğü, ekmeğin dağıtılmasından önce bir takdis duası sunardı. Hristiyan dilinde ise “ekmek bölünmesi” ifadesi Efkaristiya kutlaması için kullanılır, 1Ko 10,16; 1Ko 11,24;Luk 22,19d; Luk 24,35+. Bu kutlama tapınakta, a. 46, değil, evlerde yapılırdı ve ilk zamanlar normal yemekten ayrı değildi, bknz. 1Ko 11,20-34.
2,42 dualara: Cemaatsel dualar hakkında bknz. Haİş 1,14+.
43 Herkesi korku sardı. Haberciler aracılığıyla birçok harikalar ve mucizeler yapılıyordu.
Haİş 5,11-12a Luk 1,12+
44 İnananların tümü bir aradaydı, her şeylerini ortaklaşa kullanıyorlardı.
Haİş 4,32.34-35
45 Topraklarını, mallarını satarak, parayı herkese gereksinmesi oranında dağıtıyorlardı.
Haİş 6,1
46 ''Günden güne hep birlikte tapınak toplantısında sürekli bağlılık gösteriyor, evle-rinde ekmek bölüyor, sevinçle ve temiz yürekle yemek yiyor,
Haİş 5,12 Luk 24,53
47 Tanrı'ya övgü sunuyor, bütün halkın gözünde beğeni kazanıyorlardı. Rab de her gün yeni kurtulanları onlara katıyordu.
2,47 Tanrı’ya övgü sunuyor: bknz. Haİş 3,8.9; Haİş 4,21; Haİş 21,20;Luk 2,20+.
2,47 kurtulanları: “Rab’bin ismini çağıranlar” cemaatine dahil olanlara yargı gününde kurtuluş güvencesi verilir, bknz. Haİş 2,21+; Haİş 4,12; Haİş 13,48 ve Pavlus’un mektupları. Böylece kilise “İsrail’in kalanına” özdeş gösterilir, Yşa 4,3+; bknz. Rom 9,27.
Haİş 4,21.33 Haİş 5,13 Haİş 2,41+

3

Kötürümün İyileştirilmesi
Haİş 14,8-10
1 Petrus'la Yuhanna öğleden sonra saat üçte --dua zamanında-- tapınağa çıkıyorlardı.
3,1 Akşam kurbanının saatiydi, bknz. Çık 29,39-42;Luk 1,8-10+;Sir 50,5-21;Haİş 10,3.30.
Luk 8,51+
2 Doğuştan kötürüm bir adam her gün oraya getirilir, tapınağın Güzel adındaki kapısına bırakılırdı. Tapınağa gelen gidenden yardım dilerdi.
3,2 Güzel adındaki kapısına: Büyük olasılıkla “Korint” kapısı, Korint tuncundan yapıldığı için böyle adlandırılıyordu. Konumu tam olarak bulunamıyor: ya putperestler avlusunu kadınlar avlusuna bağlardı, ya da kadınlar avlusunu İsrailliler (erkekler) avlusuna bağlıyordu.
3 Adam Petrus'la Yuhanna'nın tapınağa girdiklerini görünce, yine yardım diledi.
4 Petrus'la Yuhanna gözlerini ona çevirip, "Bize bak" dediler.
Haİş 2,14+
5 Adam onlardan bir yardım alacağını umarak dikkatle onlara baktı.
6 Petrus, "Bende ne gümüş var, ne de altın" dedi, "Ama sana bende olanı veriyorum. Nasıralı İsa Mesih adıyla kalk ve yürü!"
3,6 kalk ve yürü: bknz. Luk 5,23-24 vs.
Haİş 3,16+ Mat 2,23+
7 Sonra adamı sağ elinden tutarak ayağa kaldırdı. O anda adamın ayaklarıyla ayak bilekleri sapasağlam oldu.
Haİş 9,41 Mat 8,15+
8 Yerinden sıçrayarak ayağa kalktı ve yürüdü. Onlarla birlikte tapınağa girdi. Bir yandan sevinçle sıçrayarak yürüyor, bir yandan da Tanrı'ya övgü sunuyordu.
Yşa 35,6 Luk 7,22p Haİş 2,47+
9 Bütün halk onun yürüdüğünü ve Tanrı'yı övdüğünü gördü.
10 Onun tapınağın Güzel denen kapısında oturup yardım isteyen kişi olduğunu anlayınca, adamdaki bu değişiklikten ötürü gözlerine inanamadılar, çok şaşırdılar.
Luk 1,12+
Petrus Yeniden Konuşuyor
Haİş 2,22+
11 Adam Petrus'la Yuhanna'ya yapışmıştı. Bütün halk bir arada, şaşkınlık içinde onlara koştu. Süleyman'ın eyvanı diye bilinen yere geldiler.
3,11 Süleyman’ın eyvanı: Tapınak meydanının doğu tarafında uzanan sütun holü.
Yuh 10,23 Haİş 5,12
12 Petrus bunu görünce halka şöyle dedi: "İsrailli arkadaşlar, bu işe neden şaşırıyorsunuz? Sanki kişisel gücümüz ya da dindarlığımız nedeniyle bu insanın yürümesini kendi başımıza sağlamışız gibi neden bize dikkatle bakıyorsunuz?
13 "'İbrahim'in, İshak'ın ve Yakup'un Tanrısı, Atalarımızın Tanrısı Kulu İsa'yı yüceltti.' "Sizler O'nun yargılanmasına neden oldunuz ve Pilatus'un O'nu Salıverme kararına karşın, Pilatus'un önünde kendisini yadsıdınız.
3,13 Hristiyanlar Yşa 52,13-53,12’ de bahsedilen ( Haİş 8,32-33 bu metin parçalarından alıntı yapar) gizemli “kulu” ve İsa’yı özdeş olarak görürler, bknz. Yşa 42,1+;Haİş 3,26; Haİş 4,27.30. Tanrı’nın O’na sağladığı “yüceltme” ise ölülerden dirilişidir, a. 15, bknz. Yuh 17,5+.
3,13 yargılanmasına neden oldunuz: bknz. Yşa 53,12. “Tanrı’nın Kulu İlahisi’ne” buna benzer atıflar Rom 4,25; Rom 8,32;Gal 2,20;Ef 5,2.25;Haİş 7,52’ de de bulunur.
3,13 yadsıdınız: Musa gibi, Haİş 7,35. Musa da hemşerileri tarafından reddedilen Mesih’in bir ön resmidir.
Çık 3,6.15 Yşa 52,13 Haİş 2,23+ Luk 23,22+
14 Sizler Kutsal Olan'ı, Doğru Kişi'yi yadsıdınız ve bir katilin bağışlanmasını dilediniz.
3,14 Kutsal Olan’ı: İsa Tanrı’nın “kutsal Kulu’dur”, bknz. Haİş 4,27.30. O “Tanrı’nın Kutsalı” ve “Kutsal Olan”dır, Haİş 2,27;Luk 1,35; Luk 4,34;Mar 1,24+;Yuh 6,68;Va 3,7.
Luk 23,2.5.19.25
15 Öte yandan da yaşam veren önderin canına kıydınız. Tanrı O'nu ölüler arasından diriltti. Biz bu olayın tanıklarıyız.
3,15 yaşam veren önderin: İsa yaşamın önderidir: Ona ait olanları hayata götürür, kendi sahip olduğu hayata paydaş kılar. Paskalya ayinin ilahisi de bu ifadeyi kullanır: “Hayatın egemeni, ölen: yaşayan olarak egemenliğini sürdürür”. Aynı “önder” (başkan) ünvanı Haİş 7,27.35’ de İsa’nın ön resmi olan Musa’ya verilir, bknz. Haİş 5,31+;İbr 2,10.
Haİş 2,23+
16 "Şu gördüğünüz ve tanıdığınız adamı İsa'nın adı bütünüyle iyileştirdi. Çünkü o, İsa'nın adına iman etti. Hepinizin gözü önünde onu iyileştiren İsa aracılığıyla olan imandır.
3,16 Antik düşüncesinde isim ve şahıs ayırt edilemez, isim şahsın haklarına ortaktır, bknz. Çık 3,14+. Böylece İsa’nın ismi çağrıldığında, Haİş 2,21+.38+, İsa’nın kuvveti çağrılır, Haİş 3,6; Haİş 4,7.10.30; Haİş 10,43; Haİş 16,18; Haİş 19,13;Luk 9,49; Luk 10,17, bknz. ayrıca Yuh 14,13.14; Yuh 15,16; Yuh 16,24.26; Yuh 20,31. Böyle bir yalvarışın etkili olabilmesi için yalvaran kişide iman mevcut olmalı, bknz. Haİş 19,13-17;Mat 8,10+.
Haİş 1,8+
17 "Şimdi, ey kardeşler, biliyorum ki, yöneticileriniz gibi siz de bunu bilmeyerek yaptınız.
3,17 bunu bilmeyerek yaptınız: Muhtemelen Luk 23,34’ e atıf, bknz. Haİş 7,60.
Haİş 13,27 1Ti 1,13 1Ko 2,8
18 Ama Tanrı tüm peygamberlerin ağzından kendi Mesihi'nin işkence çekeceğini önceden bildirdi ve bunu böyle yerine getirdi.
Luk 18,31
19 Bu nedenle kötülüklerinizden vazgeçin ve Tanrı'ya dönün ki, günahlarınız silinsin.
3,19 kötülüklerinizden vazgeçin ve Tanrı’ya dönün: Bazı metinlerde “dönün ve hayatlarınızı değiştirin” “dönün ve tövbe edin” diye geçer. Tövbe edip Tanrı’ya dönmekle insan ruhsal bir “dönme” ve “dönüş” hareketinde bulunur, bknz. Mat 3,2+. Putperestler putlarını bırakarak Tanrı’ya dönmeliler, bknz. 1Se 1,9;Gal 4,9;1Ko 10,7.14;Haİş 14,15; Haİş 15,19; Haİş 26,18.20, Yahudiler ise İsa’yı Rab olarak kabul ederek Rab’e dönmeliler, bknz. 2Ko 3,16;Haİş 9,35.Luk 1,16 ve Haİş 11,21’ de iki kavram (“dönmek” ve “tövbe etmek”) birbirleriyle değiştirildiler, 1Pe 2,25, bknz. ayrıca Haİş 28,27;Mat 13,15 ve Mar 4,12’ de atıf yapılan Yşa 6,10, ayrıca Yuh 12,40.
Mat 3,2+ Haİş 2,38+
20 Böylece Rab'bin katından yenilenme dönemleri gelsin ve çok öncelerden belirlenen Mesih İsa’yı sizlere göndersin.
3,20 yenilenme dönemleri: “teselli dönemleri” ya da “soluk alma dönemleri” diye de geçer. “Soluk alma dönemleri” ile Mesih’in gelişinin ve evrensel yenilenmenin dönemleri eş zamanlıdır, bknz. Haİş 1,7+;Rom 2,6+. Tövbe edip Tanrı’ya dönmekle bu dönemlerin gelişi hızlandırılır, 2Pe 3,12.
2Pe 3,11-13
21 Tanrı'nın çok önceki çağlarda kutsal peygamberleri ağzıyla bildirdiği gibi yenilenme zamanı gelinceye dek, O'nun göklerde kalması gerekir.
3,21 yenilenme zamanı gelinceye dek: Tutuklanıp sürgün edilen ve dünyaya dağılan İsrail’in dönüşü peygamberler tarafından Mesihsel çağın ön aşaması olarak duyurulmuştu, Yer 16,15; Yer 23,8;Hoş 11,10-11, vs. Bu çağda barış ve sevinç son bulmayacak, Yşa 11,1-9+; Yşa 65,17-25;Hoş 2,16+;Mik 5,7-9. Buna göre Tanrı, zamanı geldiğinde dirilişinden sonra Mesihsel Kral olarak tesis edilen, Haİş 2,36+, İsa’yı gönderecek, İsa da nihai bir şekilde krallığının egemenliğini kuracak ve peygamberlerin vaatleri doğrultusunda tüm yaratılışı yenileyecektir, bknz. Rom 8,19+;1Ko 15,24-25.
3,21 çok önceki çağlarda: Bazı metinlerde eksiktir.
Mal 4,5-24 Mat 17,11
22 Nitekim Musa şöyle demişti: "'Tanrınız Rab size kendi kardeşleriniz arasından benim gibi bir peygamber çıkaracak. O'nun size söyleyeceği her sözü dinleyin.
Yas 18,15.19 Haİş 7,37 Mat 16,14+ Yuh 1,21+ Mat 17,5p
23 O peygamberi dinlemeyen herkes Tanrı'nın halkından koparılıp yok edilecektir.'
Lev 23,29
24 "Samuel'den başlayarak, ondan sonra konuşan peygamberlerin tümü bu günleri bildirdiler.
3,24 En eski müjdeleme İsa’nın EA’in vaatlerini gerçekleştirdiğini gözler önüne sermeyi sever: Davut’un soyundan olmasıyla, Haİş 2,30; Haİş 13,34, Musa’nın halefi ve “peygamber” olarak gönderilişiyle, Haİş 3,22d; bknz. Mat 16,14+;Yuh 1,21+, ıstıraplarıyla, Haİş 2,23+, yapıcılar (Yahudiler) tarafından atılan köşe taşı olmasıyla, Haİş 4,11, Baba’nın sağına yükseltilmesiyle, Haİş 2,34d.
Rom 9,4
25 Sizler peygamberlerin ve Tanrı'nın atalarımıza verdiği Antlaşma'nın çocuklarısınız. Tanrı İbrahim'e şöyle demişti: "'Senin soyun aracılığıyla yeryüzündeki bütün halklar kutsanacak.'
Yar 12,3+ Yar 22,18 Gal 3,8-29 Haİş 2,39+
26 "Tanrı ilkin Kulu'nu sizler için yükseltti; O'nu her birinizi kötülüklerinizden ayırmak, böylelikle sizi kutsamak için gönderdi."
3,26 yükseltti: aslında “diriltti”. Bununla a. 22’de bahsedilen vaat (“peygamber çıkaracak”) gerçekleşmiş oldu; Yunanca’da her iki kelime için aynı fiil kullanılır. Mesih’in dirilişiyle Tanrı, atalara verilen vaatleri gerçekleştirdi, Haİş 13,32-34; Haİş 24,14-15; Haİş 26,6-8.
3,26 kutsamak: bknz. Haİş 26,23;2Ti 1,10;Gal 3,14. Dirilişiyle Mesih, İbrahim’e vaat edilen takdisi dünyaya vermiş oldu, a. 25.

4

Petrus’la Yuhanna Yüksek Kurul’un Önünde
1 Petrus'la Yuhanna halkla konuşurken, kâhinler, tapınak komutanı ve Sadukiler onların üstlerine yürüdüler.
4,1 Sadukiler: Kâhin soylularının grubu, dindar ve halk yanlısı olan Ferisilerin aksine, bknz. Mat 3,7+. Sadukiler hep ölülerin dirilişi hakkındaki öğretinin karşıtları olarak gösterilirler, Haİş 23,6-8;Luk 20,27-38p. Ferisiler ve Sadukiler arasındaki gerginlikler nedeniyle Ferisiler bir kezden fazla Hristiyanların müttefiki olurlar, bknz. Haİş 5,34; Haİş 23,8-9; Haİş 26,5-8;Luk 20,39.
Luk 22,4+
2 Onların halka öğretmeleri ve İsa aracılığıyla ölülerin dirilişini bildirmeleri onları çileden çıkardı.
Haİş 23,6-8 Haİş 24,15.21 1Ko 15,20-23
3 Onları tutukladılar ve akşam olduğu için ertesi güne dek hapiste tuttular.
4 Sözü işitenlerin birçoğu iman etti, böylece inanlı erkeklerin sayısı yaklaşık beş bine yükseldi.
Haİş 2,41+
5 Ertesi gün Yüksek Kurul başkanlarıyla ileri gelenler ve dinsel yorumcular Yeruşalim'de bir araya geldiler.
Luk 22,66+ Luk 3,2+
6 Başkâhin Hanna oradaydı. Kayafas, Yuhanna, İskender ve başkâhinin ailesinden herkes toplanmıştı.
7 Öğrencileri ortada durdurup sordular: "Siz bu işi hangi güç ile yada hangi adla yaptınız?"
Luk 20,2
8 Bunun üzerine Kutsal Ruh'la dolan Petrus onlara şöyle dedi: "Halkın yöneticileri ve ileri gelenler!
Haİş 1,8+ Haİş 2,14+ Haİş 2,22+ Luk 1,15+
9 Eğer biz bugün bir insana ettiğimiz iyilik ve onun nasıl iyileştiği konusunda sorguya çekiliyorsak,
10 hepinizce ve tüm İsrail halkınca bilinsin ki, çarmıha gerdiğiniz, Tanrı'nın ise ölüler arasından dirilttiği Nasıralı İsa Mesih adıyla, evet O'nun adıyla, bu adam sizin önünüzde sapasağlam duruyor.
Haİş 3,6.16+ Haİş 2,23-24+
11 O, yapıcılar tarafından hiçe sayılan, ama baş köşeye konulan Taş'tır.
Mez 118,22 Mat 21,42p 1Pe 2,4.7
12 "Başka hiç kimsede kurtuluş yoktur. Çünkü göğün altında, insanlar arasında bizi kurtarabilecek verilmiş başka hiçbir ad yoktur."
4,12 bizi kurtarabilecek: İsa isminin anlamı “Tanrı kurtarır”dır, Mat 1,21.
Haİş 2,21+ Yoe 2,32
13 Onlar Petrus'la Yuhanna'nın yürekliliğini görünce ve onların okul bitirmemiş, sıradan kişiler olduklarını anlayınca şaşırıp kaldılar. Bu insanların İsa ile birlikte bulunduklarını anladılar.
Luk 12,11-12p Luk 21,12-15p Yuh 7,15
14 Öte yandan iyileşen kişinin de onlarla birlikte durduğunu görünce verilecek yanıtları kalmadı.
15 Onlara Kurul'dan çıkmalarını bildirdiler. Kendi aralarında tartışmaya başladılar.
16 "Bu insanlara ne yapalım?" diyorlardı, "Onların aracılığıyla göze görünür bir belirti yapıldığı tüm Yeruşalim'de yaşayanlarca kesinlikle biliniyor. Bunu yadsıyamayız.
Yuh 11,47-48
17 "Ama bunun halk arasında daha geniş çapta yayılmasını önlemek için, kendilerine gözdağı verelim; bundan böyle İsa adıyla kimseye bir şey söylemesinler!"
18 Onları çağırdılar ve buyruk verdiler: "İsa adıyla ne bir söz söyleyeceksiniz, ne de bir şey öğreteceksiniz.
4,18 Bu yasak, mahkemenin yasal bir uyarısı gibi gözüküyor. Bu tür olaya benzeyen durumlarda yasaya karşı gelenler ancak aynı sucu tekrar işlediklerinde tutuklanabiliniyordu: bu önümüzdeki bölümde yaşanacak, bknz. Haİş 5,28.
19 Petrus'la Yuhanna onları şöyle yanıtladılar: "Tanrı'nın huzurunda sizleri mi, yoksa Tanrı'yı mı dinlemek doğrudur? Bunun yargısını kendiniz verin.
Haİş 5,29
20 Biz gördüklerimizi, duyduklarımızı bildirmekten geri duramayız."
Haİş 1,8+ Yer 20,9 1Ko 9,16 2Ko 13,8 2Ti 1,7-8
21 Kurul üyeleri yeniden gözdağı vererek onları serbest bıraktılar. Onları cezalandıracak hiçbir gerekçe bulamadılar. Çünkü olay nedeniyle tüm halk Tanrı’yı yüceltiyordu.
22 İyileştirme belirtisinin kendisinde gerçekleştiği adam kırkını aşkındı.
Haİş 2,47+
Yüreklilik için Tanrı’ya Dua
23 Petrus'la Yuhanna serbest bırakılınca arkadaşlarının yanına gittiler ve başkâhinlerle ileri gelenlerin söylediklerini ilettiler.
24 Onlar bunu duyunca hep birlikte seslerini yükselterek Tanrı'ya dua ettiler: "Ey Egemen Rab! Yeri göğü, denizi ve onlarda bulunan her şeyi yaratan sensin.
Haİş 14,15+
25 Kutsal Ruh aracılığıyla bizim atamız ve senin kulun Davut'un ağzından bildir-dim 'Uluslar neden hiddetlendi? Halklar neden boş düzenler kurdu?
Mez 2,1-2
26 Dünyanın kralları saf bağladı, hükümdarlar birleşti Rab'be ve Mesihi'ne karşı.'
4,26 Rab’be ve Mesih’ine karşı: Aslında “Rab’be ve meshettiği kişiye (krala) karşı”, Yunanca “hristos” (“mesh edilen”) kelimesiyle ifade edilir, bknz. a. 27.
27 "Gerçekten bu kentte, Herodes ve Pontios Pilatus'la birlikte uluslar ve İsrail halkının tümü senin Mesih atadığın Kutsal Kulun İsa'ya karşı bir araya geldi.
4,27 Mesih atadığın Kutsal Kulun: Aslında “mesh ettiğin Kutsal Kulun”: O’nu “Mesihsel hükümdar”, “Mesih” yapan mesh edilişi sayesinde, Haİş 10,38;Luk 4,18, bknz. Mat 3,16+.
4,27 Herodes ve Pontius Pilatus: Mezmur 2’den alınan alıntının “kralları” ve “hükümdarları”. Herodes hakkında bknz. Luk 23,6-16.
Haİş 3,13+ Haİş 10,38
28 Senin elinin ve isteğinin öncelerden kararlaştırdıklarını uygulamak için bir araya geldiler.
4,28 senin elinin ve isteğinin: Yani kuvvetin ve kararların.
Haİş 2,23+
29 Şimdi, Ya Rab, onların gözdağı verişine bak! Ve senin sözünü yüreklilikle bil-dirmeleri için kullarına yardım et.
Haİş 18,9-10 Haİş 28,31 Ef 6,19
30 Elini uzat, böylece Kutsal Kulun İsa’nın adı aracılığıyla insanları iyileştir, belirtiler ve mucizeler yapılmasını sağla."
31 Onlar dua edince toplandıkları yer sarsıldı. Tümü Kutsal Ruh'la doldu ve Tanrı'nın sözünü yüreklilikle bildirdiler.
4,31 Pentekost Günü yaşananlara benzeyen ve dışarıdan da gözüken yan etkileriyle, Haİş 2,1d, Kutsal Ruh, tehdit altındaki cemaate kuvvetlendirici mevcudiyetini özel bir şekilde hissettirir.
Haİş 1,8+
İlk Hristiyan Cemaati
Haİş 2,42-47 Haİş 5,12-16
32 İman eden topluluğun yüreği ve düşüncesi birdi. İçlerinden hiçbiri sahip olduğu şeylere kendi malı gözüyle bakmıyordu. Tersine, her şeyi ortaklaşa kullanıyorlardı.
4,32-35 Haİş 2,42-47’ ye benzeyen bir özet. Buradaki konu mallar birliğidir. Bundan sonraki Barnabas, Hananya ve Safira örneklerine giriş niteliğindedir. Lukas malların satılmasını kuvvetle vurguluyor olması teolojisinin özelliklerinden biridir, bknz. Luk 12,33+.
Flp 1,27 Yuh 17,11.21 Haİş 2,44-45
33 Haberciler büyük bir güçle Rab İsa'nın dirilmesine ilişkin tanıklık ediyorlardı. Tümü üzerinde yüce kayra bulunuyordu.
4,33 kayra: Lütuf. Burada kast edilen Tanrı’nın lütfu değil, halktan gördükleri saygıdır: bknz. Haİş 2,47; Haİş 4,21; Haİş 5,13.
Haİş 1,8+ Haİş 4,30
34 Aralarında yoksul yoktu. Tarlaları ya da evleri olanlar bunları satıyor, satıştan sağlanan karşılığı getirip
Yas 15,4 Luk 12,33
35 habercilerin ayakları dibine bırakıyorlardı. Sonra da gereksinimleri oranında herkese dağıtıyorlardı.
Barnabas’ın Cömertliği
36 Yusuf adında Kıbrıs'ta doğmuş Levi soyundan biri vardı. Haberciler onu Barnabas diye adlandırdılar. Bu adın anlamı, Yüreklendirenoğlu'dur.
4,36 Yüreklendirenoğlu: Harfiyen “tesellinin oğlu”, yani “teselli verebilen kişi”. Yunancada “teselli” için kullanılan kelime cesaretlendirme, yalvarış ve uyarıyı kapsardı, bknz. Haİş 11,23. Barnabas hakkında bknz. Haİş 9,27; Haİş 11,22-30; Haİş 12,25; Haİş 13-15;1Ko 9,6;Gal 2;Kol 4,10.
37 Bu kişi bir parça toprağa sahipti. Onu sattı, parasını getirip habercilerin ayakları dibine koydu.

5

Hananya ile Safira’nın Hilesi
Yşu 7
1 Öte yandan, Hananya adında başka bir adam vardı. Eşinin adı Safira idi. Hananya bir parça toprak sattı.
2 Satış bedelinin bir bölümünü kendine sakladı. Karısı da bunu biliyordu. Paranın kalanını ise getirip habercilerin ayakları dibine koydu.
3 Petrus ona, "Hananya!" dedi, "Şeytan niçin senin yüreğini böyle doldurdu da Kutsal Ruh'a yalan söyleyerek tarladan elde edilen paranın bir bölümünü kendine sakladın?
Luk 22,3 Yuh 13,2.27
4 Onu satmadan önce mal senin değil miydi? Satıldıktan sonra yine senin yetkin altında değil miydi? Nasıl oldu da yüreğinde böyle bir iş düzenledin? Sen insanlara değil, Tanrı'ya yalan söylemiş oldun."
Yas 23,21-23
5 Hananya bu sözleri duyduğunda yere yıkılıp can verdi. Olayı duyanların tümünü büyük bir korku sardı.
Luk 1,12+
6 Topluluğun gençleri kalktı, onun cesedini sarıp götürdüler, gömdüler.
7 Aradan yaklaşık üç saat geçince, Hananya'nın hiçbir şeyden haberi olmayan karısı içeri girdi.
8 Petrus dönüp ona sordu: "Söyle bana, tarlayı bu fiyata mı sattınız?" O da, "Evet, bu fiyata" dedi.
Haİş 2,14+
9 Petrus, "Nasıl oldu da siz kendi aranızda Rab'bin Ruhu'nu sınamak amacıyla sözbirliği ettiniz?" dedi, "İşte kocanı gömenlerin ayak sesi kapıdadır. Onlar seni de alıp götürecekler."
Haİş 15,10+ 1Ko 10,9 1Ko 11,30-32
10 Kadın o anda Petrus'un ayakları dibine yıkılıp can verdi. Gençler içeri girdiklerinde kendisini ölü buldular. Onu da götürüp kocasının yanına gömdüler.
5,10 Hananya ve Safira’nın sucu, para bağımlılıkları nedeniyle havarileri kandırmaya çalışıp kardeşlerde mevcut olan Kutsal Ruh’a yalan söylemiş olmalarıdır.
11 Bundan sonra bütün kiliseyi ve olayı duyanların hepsini büyük bir korku sardı.
5,11 kilise: EA’te Mesihsel cemaat için kullanılan bu ifade, Mat 16,18+,Haİş 7,38, Hristiyanlığın yayılmasıyla daha geniş anlamlar almaya başlar. Önce Yeruşalim’in ilk cemaatini belirtir, Haİş 8,1; Haİş 11,22 vs; sonra ise Yahudiye’deki cemaatler, Gal 1,22;1Se 2,14, bknz. Haİş 9,31, ve putperestlikten gelenlerde oluşan cemaatler, Haİş 13,1; Haİş 14,23; Haİş 15,41; Haİş 16,5;Rom 16,1.4;1Ko 1,2+ vs.; Yak 5,14;3Yuh 1,9;Va 1,4; Va 2,1 vs. için kullanılırdı. Onların “toplantıları”, 1Ko 11,18; 1Ko 14,23.34, vs., bknz. Haİş 19,32 ve “toplanma yerleri” için de kullanılmaya başlandı, Rom 16,5;Kol 4,15;Flm 1,2. Ayrıca kilisenin teolojik birliği, Haİş 20,28;1Ko 10,32; 1Ko 12,28 vs., Mesih’in gelini ve bedeni olarak kilisenin şahsiyeti, Kol 1,18+;Ef 5,23-32, ve Mesih’in evrensel egemenliği için kilisenin anlamı da bu kavramla ifade edilir, Ef 1,23+.
Luk 1,12+
Belirtiler, Mucizeler
Haİş 2,42-47 Haİş 4,32-35
12 Haberciler aracılığıyla halk arasında birçok belirti ve mucize yapılıyordu. Hep birlikte Süleyman'ın eyvanı denen yerde toplanıyorlardı.
5,12-16 Bu üçüncü özet, bknz. Haİş 2,43; Haİş 4,33, havarilerin mucizeler yapabilme kuvvetinin konusunu işler. a. 12b-14 ise konunun dışına çıkarlar.
5,12 hep birlikte: Bahsedilen artık havariler değil, tüm imanlılardır.
Haİş 2,19 Haİş 2,46 Haİş 3,11
13 Başka hiç kimse onlara katılmayı göze alamıyordu. Ama halk kendilerinden derin saygıyla söz ediyordu.
14 Rab'be iman eden çok sayıda erkek, kadın sürekli olarak onlara katılmaktaydı.
5,14 bknz. Haİş 11,24.
Haİş 2,47 Haİş 2,41+
15 Öyle ki, insanlar hastalarını sokaklara çıkararak onları yataklarda, şiltelerde yere yatırıyor, Petrus geçerken hiç olmazsa gölgesi bazılarının üstüne düşsün diyorlardı.
Mar 6,56 Haİş 19,12
16 Yeruşalim çevresindeki kasabalardan da halk hastaları ve kötü ruhların saldırısı altında bulunanları getiriyordu. Bunların tümü iyileşti.
Luk 4,40-41 Haİş 8,6-8
Havariler Tutuklanılıyor ve Özgürlüğe Kavuşurlar
17 Başkâhinle Saduki mezhebine bağlı iş arkadaşlarının hepsi kıskançlıkla dolarak ayaklandılar.
5,17 Başkahin: Bazı metinlerde “başkâhin olan Hanna” diye geçer, bknz. Haİş 4,6.
Haİş 4,6 Haİş 4,1+
18 Habercileri yakalayıp cezaevine kapattılar.
19 Gece vakti Rab'bin meleği cezaevinin kapılarını açtı, onları dışarı çıkarıp,
Mat 1,20+ Haİş 12,7-10 Haİş 16,25-26
20 "Gidin, tapınakta durun, bu yaşam sözlerinin tümünü halka bildirin" dedi.
5,20 yaşam sözlerinin tümünü: bknz. a. 32; Haİş 10,37. Yani yaşamla ilgili olan her şey. Aynı manada “bu kurtuluş bildirisinden” bahsedilir, Haİş 13,26. Hristiyan müjdesinin içeriği “Rab’bin isimini çağıranlara” vaat edilen, Haİş 2,21.40.47; Haİş 4,12, “kurtuluş”, Haİş 4,12; Haİş 11,14; Haİş 15,11; Haİş 16,17.30-31, ve ”yaşamdır”, bknz. Haİş 3,15; Haİş 11,18; Haİş 13,46.48.
Haİş 13,46+
21 Onlar bu buyruğu duyarak sabahın çok erken saatinde tapınağa girdiler, öğretmeye başladılar.
5,21 Yüksek Kurul: Yeruşalim’in Yüksek Kurulu, bknz. Luk 22,66+.
Yüksek Kurul Önünde
21b Başkâhinle iş arkadaşları gidip Yüksek Kurul’u, İsrail halkının tüm temsilcilerini toplantıya çağırdılar. Ardından, tutukluları getirmek için cezaevine adamlar gönderdiler.
22 Görevliler gittiklerinde onları cezaevinde bulamadılar. Geri dönüp şu haberi verdi-ler:
23 "Cezaevini tam güvenlik içinde ve kilitlenmiş bulduk. Nöbetçiler de kapılarda bekliyorlardı. Ama açıp içeriye girdiğimizde orada hiç kimseyi bulamadık."
24 Tapınak komutanıyla kâhinler bu sözleri duyunca, habercilerle ilgili bu işin sonu nereye varacak diye şaşkınlığa düştüler.
Haİş 4,1+
25 Yanlarına birisi geldi, kendilerine bilgi verdi: "İşte sizin cezaevine kapattığınız adamlar! Tapınakta durmuş halka öğretiyorlar."
26 Bunun ardından tapınak komutanı görevlilerle birlikte koşup onları getirdi. Ama zor kullanmadı. Çünkü halkın kendilerini taşa tutmasından korkuyorlardı.
Luk 20,19p
27 Onları getirip Kurul'un önüne çıkardılar. Başkâhin kendilerini sorguya çekti.
Haİş 22,2p
28 "Bu adla ilgili bir şey öğretmeyeceksiniz diye size kesin buyruk vermiştik" dedi, "Yeruşalim'in her yerinde öğretinizi duyurdunuz. Üstelik bu adamın kanının sorumluluğunu bizim üzerimize yıkmak istiyorsunuz."
Haİş 4,18+ Mat 27,25
29 Petrus'la öbür haberciler, "İnsanları değil Tanrı'yı dinlememiz gerekir" dediler,
5,29 dinlememiz: itaat etmemiz.
Haİş 2.14+.22+ Haİş 4,19
30 "Sizlerin bir tahtaya asıp ölüm cezasına çarptırdığınız İsa’yı atalarımızın Tanrısı diriltti.
5,30 bir tahtaya asıp: İfade Haİş 10,39’ da tekrarlanır, bknz. Haİş 13,29.Yas 21,13’ ü hatırlatır, bknz. Gal 3,13;1Pe 2,24.
Haİş 2,23+
31 Tanrı O'nu İsrail'in tövbe etmesini ve günahların bağışlanmasını sağlasın diye kendi sağına önder ve kurtarıcı olarak yükseltti.
5,31 önder ve kurtarıcı: “Yaşam veren önder”, Haİş 3,15+, ve Musa’nın Mesih’in ön resmi olma olgusuna yönelik kullanılan ”başkan ve kurtarıcı”, Haİş 7,35, bknz. Haİş 7,25, ifadeleriyle bir paralellik vardır. Haİş 7,2-53’ de ayrıntılı bir şekilde geçer.
Mez 118,16 Haİş 2,33+ Haİş 4,12+ Haİş 2,38+
32 Biz bu olayların tanığıyız. Tanrı'nın kendisini dinleyenlere verdiği Kutsal Ruh da bizlerle birlikte tanıklık etmektedir."
5,32 Kutsal Ruh da bizlerle: “biz ve Kutsal Ruh”, bknz. Mat 10,20p;Luk 12,12;Yuh 15,26-27;Haİş 1,8, bknz. Luk 21,15.
Yuh 15,26-27 Haİş 1,8+ Yuh 7,39
33 Bu sözleri duyan Kurul üyeleri çok öfkelendi, onları öldürmek istediler.
Gamaliel’in Tavsiyesi
34 Ama Kurul üyelerinden tüm halkın saydığı Kutsal Yasa öğretmeni Gamaliel adında bir Ferisi ayağa kalkıp adamların kısa bir süre için dışarıya çıkarılmasını buyurdu
5,34 Gamaliel, Hillel’in manevi mirasçısı ve yasa yorumunda insani yönü savunanların en önemli temsilcisiydi, Pavlus’un da hocasıydı, Haİş 22,3. Konuşması Ferisiler grubunun genel zihniyetiyle uyuşuyordu, bknz. Haİş 4,1+.
35 ve üyelere şunları söyledi: "Ey İsrailliler! Bu insanlara bir şey yapmaya kalkmadan önce dikkat edin.
Haİş 23,9 Yuh 7,50d
36 Çünkü bir süre önce kendisini çok önemli birisi olarak ortaya atan Tevdas ayaklandı. Yaklaşık dört yüz kişi ona katıldı. Ama Tevdas öldürüldü, onu dinleyenlerin tümü de dağıldı, kaybolup gitti.
5,36-37 Tevdas ve Celileli Yahuda tarafından başlatılan ayaklanmalar Yahudi tarihçisi Flavius Yosefus’un kitaplarında geçerler. Yahuda’nın etrafında gelişen olaylar muhtemelen İsa’nın çocukluk yılları sırasında geçerken, Tevdas ise vali Cuspius Fadus’un döneminde (İ.S 44-46) ortaya çıktı, yani Haİş’in bu bölümünde anlatılan Petrus’un ve Yuhanna’nın Yüksek Kurul ile mücadelesinden yıllar sonrası. Lukas burada kullandığı kaynakların tarihi sıralamasını yaparken yanılmış olabilir.
37 Onun ardından nüfus sayımı günlerinde Galileli Yahuda ayaklandı ve halkı ardına taktı. Ama o da yok oldu ve katılanların hepsi darmadağın oldu.
Luk 2,2+
38 "Şimdi ben size bildiriyorum: Bu insanlardan uzak durun, onları kendi başlarına bırakın. Çünkü bu erek veya eylem insanlara özgü bir şeyse, buhar gibi dağılıp gidecek.
5,38-39 Daha geç metinlerin bazılarında Gamaliel dünya çapındaki kiliseye bakış atar: “Tanrı’dan geliyorsa, onu yok edemezsiniz, ne siz, ne krallar, ne hükümdarlar. Bu nedenle bu insanlarda uzak durun, yoksa Tanrı’ya savaş açanlar durumunda olacaksınız.”
Luk 20,4 Mat 15,13
39 Ama Tanrı’dan esinleniyorsa, siz onları dağıtamayacaksınız. Üstelik Tanrı'ya karşı savaş açanlar durumuna düşeceksiniz."
2Ta 13,12 2Mak 7,19
40 Kurul üyeleri Gamaliel'in öğüdünü dinlediler. Habercileri çağırıp onlara dayak attılar. İsa adıyla konuşmamalarını kesinlikle belirttikten sonra onları salıverdiler.
Haİş 22,19 Mat 10,17 Mat 4,18
41 Haberciler İsa'nın adı uğruna baskı görmeye layık sayılmalarından sevinç duyarak Kurul'un önünden ayrıldılar.
5,41 Uğruna baskı gördükleri, bknz. Haİş 21,12;1Pe 4,14;3Yuh 1,7, ilan ettikleri; Haİş 4,10.12.17-18; Haİş 5,28.40, bknz. Haİş 3,6.16; Haİş 8,12.16; Haİş 9,15.16.27.28, Hristiyanların çağırdığı, Haİş 2,21; Haİş 4,12; Haİş 9,14.21; Haİş 22,16, isim İsa’nın şahsiyetinden ayırt edilemeyen, Haİş 3,16+, ismidir. Dirilişte aldığı, Haİş 2,36+, “her addan üstün olan ad”dır: O ana kadar sırf Tanrı’ya ait olan “Rab” ismi, Flp 2,9-11+.
Mat 5,10-11+ 1Ko 4,9d
42 Her gün tapınakta ve evlerde İsa'nın Mesih olduğunu öğretmekten ve Sevindirici Haber'i müjdelemekten geri kalmadılar.
5,42 Havariler tarafından ilan edilen Tanrı’nın hükümdarlığının müjdesi (“Evangelium”, Mar 1,1+), yani müjde olarak ilan ettikleri söz (“evanjelizasyon ettikleri söz”), Haİş 8,4.25.40; Haİş 14,7.15.21; Haİş 16,10, ya da incil (“Evangelium”), Haİş 15,7; Haİş 20,24, ilk Hristiyanlık için İsa’nın şahsında somutlaşır, Haİş 8,35. O Tanrı tarafından diriltildi, Haİş 13,32d; Haİş 17,18, bknz. Haİş 2,23+; Haİş 9,20 ve Tanrı’nın kuvvet sahibi “Oğul’u”, bknz. Rom 1,1+, “Mesih”, Haİş 5,42; Haİş 8,12, bknz. Haİş 9,22, ve “Rab” oldu, Haİş 10,36; Haİş 11,20; Haİş 15,35, bknz. Haİş 2,36+.
Haİş 18,5+

6

2. İlk Müjdeleme Gezileri
Seçilen Yedi Görevli
1 Bu günlerde öğrencilerin sayısı çoğalıyordu. Grekçe konuşan Yahudiler arasında, İbranice konuşan Yahudiler'e karşı eleştiriler başladı. Çünkü günlük hizmette onların dul kadınlarına önem verilmiyordu.
6,1 öğrencileri: Haİş’in bazı bölümlerinde Hristiyanlar için kullanılan bu ifade ile imanlılar, incillerde aynı kavramla belirtilen İsa’ya bağlı yandaşların küçük grubuyla özdeşleştirilirler.
6,1 “Grekçe konuşan Yahudiler”, İsrail topraklarının dışında yaşayıp belli bir Yunan eğitimi kabul etmiş, Yeruşalim’de Kutsal Yazılar’ın Yunanca okunduğu ayrı sinagoglara sahip olan bir gruptu. “İbranice konuşan Yahudiler” ise yerli Yahudilerdi, Aramice konuşuyorlardı, sinagoglarda ise Kutsal Kitap’ı İbranice okurlardı. Bu ayrılık ilk Hristiyan cemaatlere de taşınır. Müjdeleme hevesi Yunanca konuşanlar grubundan doğacak.
Haİş 2,41+
2 On İkiler, bütün öğrencileri bir araya çağırarak, "Tanrı'nın sözünü duyurma görevini bir yana bırakıp bakımla ilgili hizmet görmek bizim için doğru değildir" dediler,
Çık 18,17-23 Say 27,16-18 1Ti 3,8-10
3 "Bu nedenle, kardeşler, siz kendi aranızdan iyilikleriyle tanınmış, Ruh ve bilgelikle dolu yedi kişi bulun. Kendilerini bu gerekli işe atayalım.
6,3 yedi kişi bulun: “yedi kişi seçin”; “yedi kişi arayın” diye de geçer. On iki İsrail oymaklarının sayısıydı, Mar 3,14+, yedi ise Kenan’da yaşayan putperest kavimlerdi, Haİş 13,19.
Yşa 11,2+ Haİş 1,8+
4 Biz kendimizi duaya ve Tanrı'nın sözünü yayma hizmetine adayacağız."
6,4 Cemaatler toplandığında havarilerin çift görevi: dualar edip iman eğitimini vermek.
Haİş 1,14 Haİş 2,42
5 Bu öneri tüm topluluk tarafından beğenildi. İmanla ve Kutsal Ruh'la dolu bir adam olan İstefanos'u seçtiler. Onun yanı sıra da Filipus'u, Prohoros'u, Nikanor'u, Timon'u, Parmena’yı ve Yahudiler'in inancını benimseyen Antakyalı Nikolaos'u seçtiler.
6,5 Lukas seçilen yedi adama “diakon” ünvanı vermez, ancak “hizmet” (Yunanca “diakonia”) kelimesini tekrarlar, bknz. Flp 1,1+;Tit 1,5+. Yedisi de Yunanlı bir isim taşırlar, sonuncusu “proselit’dir”, bknz. Haİş 2,11+.
6 Bunları habercilere sundular ve dua ettikten sonra ellerini onların üstüne koydular.
Haİş 13,3 1Ti 4,14+
7 Tanrı'nın sözü giderek yayılıyor, Yeruşalim'de öğrencilerin sayısı gitgide çoğalıyordu. Kâhinlerden oluşan büyük bir topluluk da imana uydu.
6,7 Tanrı’nın sözü giderek yayılıyordu: Öncekine, bknz. Haİş 2,41+, eklenen yeni bir ana tema, bknz. Haİş 12,24; Haİş 19,20, bknz. Luk 1,80+.
Haİş 2,41+ Rom 1,5+
İstefanos Tutuklanıyor
8 Kayrayla ve ruhsal güçle dolu olan İstefanos, halk arasında mucizeler ve güçlü belirtiler yapıyordu.
9 Ama Özgürler Sinagogu adındaki gruba üye bazı kişiler, bunların yanı sıra da Kirindiler, İskenderiyeliler, Kilikyalılar ve Asyalılar İstefanos'la tartışmaya giriştiler.
6,9 özgürler sinagogu: Bu “özgürler” büyük olasılıkla İ.Ö 63 yılında Pompeius tarafından Roma’ya götürülüp köle olarak satılan, ancak sonra serbest bırakılan Yahudilerin torunları tarafından oluşturulan bir grup.
10 Ancak bu insanlar İstefanos'un konuşmasındaki bilgeliğe ve Ruh'a karşı koyamadılar.
Luk 21,15 Haİş 1,8+
11 Bunun üzerine bazı kişileri kışkırtarak onlara şöyle dedirttiler: "Biz bu adamın Musa’ya ve Tanrı'ya karşı küfür dolu sözler söylediğini duyduk."
12 Böylelikle halkı, ileri gelenleri ve dinsel yorumcuları ayaklandırdılar. İstefanos'un üzerine yürüdüler, onu yakalayıp Yüksek Kurul'a götürdüler.
13 Yalancı tanıklar göstererek, "Bu adam sürekli Kutsal Yer'e ve Kutsal Yasa'ya karşı konuşuyor" dediler.
6,13-14 İsa’nın yargılanmasında da “yalancı tanıklar” Tapınağı “yıkacağı” öne sürerek O’nu suçlarlar. İstefanos’un taşlandırılarak öldürülmesinin anlatımı da, Haİş 7,54-60, bazı hatlarıyla İsa’nın ıstıraplarını hatırlatır, bknz. Luk 22,69; Luk 23,34; Luk 23,46. Musa’nın buyruklarına bağlanan suçlamalar daha sonra Pavlus’a da yöneltilecektir, Haİş 21,21.28; Haİş 25,8; Haİş 28,17.
14 "Onu, Nasıralı İsa'nın orayı yıkacağını ve Musa'nın bize vermiş olduğu töreleri değiştireceğini söylerken duyduk."
Mat 2,23+ Mat 26,59-61p
15 Kururda oturanların tümü dikkatle İstefanos'a bakınca, yüzünün bir melek yüzüne benzediğini gördüler.
Luk 4,20

7

İstefanos’un Konuşması
1 Başkâhin, "Doğru mu bu?" diye sordu.
7,1-54 İstefanos’un konuşması önce İbrahim’in ve Yusuf’un hayat hikâyelerini özetler, a. 2-16, sonra Musa’nın hayatını anlatır, a. 17-43 (bknz. İstefanos’a yönelik suçlamalar, Haİş 6,11). İstefanos Tanrı’nın Musa’ya emanet ettiği yüce kurtuluş misyonunun karşısına İsrailliler’in tutumunu koyar: Red ediliş, itaatsizlik, sadıksızlık. Bu konular biliniyordu (bknz. Yas), ancak burada Mesih olaylarıyla bağlantı kurularak anlatılırlar. İstefanos, Mesih’in ön resmi olan Musa hakkında konuştuğunda Mesih’i göz önünde bulundurur: Yahudilerin Mesih karşısındaki tutumları İsraillilerin Musa karşısındaki tutumlarının aynısıdır. İstefanos Tanrı’nın İsrail’le yaptığı hikâyesini anlatırken özellikle şu olguları vurgular: Tanrı’nın kurtuluşu tek bir halk ya da ülkeyle sınırlı kalmaz, a. 2-6, insanlar tarafından inşaat edilen bir tapınağa da bağlı değildir, a. 44-50, bknz. Haİş 6,13’ ün suçlamaları. Konuşma, ilk Hristiyan vaazlerinin bir konusunu işleyen, bknz. Mat 5,12; Mat 23,30d.37;Luk 13,33-35, sert bir saldırıyla sonuçlanır, a. 51-53.
2 İstefanos şöyle yanıtladı: "Kardeşler, büyükler, beni dinleyin! Yüce Tanrı, atamız İbrahim'e daha o Harran'a yerleşmeden önce, Mezopotamya'da göründü.
7,2 Mezopotamya’da: Yar 11,31d’ e göre Tanrı İbrahim’e Haran’da gözüktü. Belki Luka’nın kaynağı, Kutsal Kitap’tan tanımadığımız bir geleneği kullanır.
Mez 29,3
3 Tanrı kendisine şöyle dedi: "'Ülkeni, akrabalarını bırak, sana göstereceğim ülkeye git.'
Yar 12,1
4 "Bundan sonra o Kildaniler'in ülkesinden ayrılarak Harran'da yaşadı. Babasının ölümünden sonra Tanrı onu oradan bugün sizin yaşadığınız yere getirdi.
5 Ama kendisine burada miras olarak bir karış yer bile vermedi. İbrahim'in o dönemde hiç çocuğu olmadığı halde Tanrı burayı ona ve kendisinden sonra gelecek soyuna mülk olarak vereceğini vaat etti.
Yar 12,7+ Yar 15,2
6 "Tanrı ona soyunun yabancı bir ülkede yaşayacağını, dört yüz yıl süreyle köle edileceğini ve baskı göreceğini bildirdi.
Yar 15,13
7 Tanrı şöyle dedi: 'Onların kölelik ettiği ulusu ben yargılayacağım. Bundan sonra oradan çıkacaklar ve bana burada ruhsal hizmet sunacaklar.'
7,7 Çık 3,12’ den alınan bu alıntının “bu dağda” (Horev dağında) kısmı “burada” (Yeruşalim tapınağında) diye değiştirildi.
Yar 15,14 Çık 3,12
8 Bunun ardından Tanrı ona sünnet antlaşmasını verdi. Sonra İbrahim İshak'a baba oldu ve sekizinci gün onu sünnet etti. İshak Yakup'a, Yakup da on iki ataya baba oldu.
Yar 17,10+ Yar 21,4
9 "Atalar Yusuf'u kıskanarak onu bir köle gibi Mısır ülkesine sattılar. Ama Tanrı onunla birlikteydi.
Yar 37,11.28 Yar 39,2.3.21.23
10 Onu tüm acılarından kurtardı ve Mısır kralı olan firavunun karşısında kayra ve bilgelikle donattı. Firavun onu Mısır ülkesine ve bütün saray halkına yönetici olarak atadı.
Yar 41,40-41 Mez 105,21
11 "Bu olaylardan sonra tüm Mısır'da ve Kenan bölgesinde kıtlık oldu, büyük sıkıntılar başladı. Atalarımız yiyecek bulamaz oldular.
Yar 41,54-55 Yar 42,5
12 Yakup Mısır'da buğday bulunduğunu duyunca, ilkin atalarımızı oraya gönderdi.
Yar 42,2
13 İkinci kez gidişlerinde, Yusuf kendisini kardeşlerine açıkladı. Böylece firavun Yusuf’un hangi soydan geldiğini anladı.
Yar 45,1
14 Yusuf haber gönderip babası Yakup'la toplamı yetmiş beş kişi olan bütün akrabalarını çağırdı.
15 Yakup Mısır'a indi. Kendisi de atalarımız da orada öldüler.
Yar 46,27+
16 Bedenleri Şekem'e götürülerek, İbrahim'in Şekemli Hamor oğullarından para karşılığı satın almış olduğu mezara gömüldü.
Yar 50,13
17 "Tanrı'nın İbrahim'e verdiği vaadin gerçekleşeceği dönem yaklaştığında Mısır'da yaşayan halkımız büyüyüp kalabalıklaşmıştı.
Çık 1,7.8
18 Ülkede başka bir kral tahta çıktı. Bu kralın Yusuf'tan haberi bile yoktu.
19 Bu adam soyumuza karşı sinsice davrandı. Atalarımıza acımasızlık ederek onları çocuklarını ölüme terk etmeye zorladı.
Çık 1,10.11 Çık 1,22
20 "Musa bu dönemde doğdu, çok güzel bir çocuktu. Üç ay babasının evinde kaldı.
Çık 2,2 İbr 11,23d
21 Onu ölüme terk ettiklerinde firavunun kızı buldu ve öz oğlu gibi yetiştirdi.
Çık 2,5.10
22 Musa Mısırlılar'ın bilgeliğine yaraşır bir eğitim gördü. Böylece gerek söz söylemede, gerekse iş görmede güçlü birisi oldu.
Luk 24,19
23 "Musa kırk yaşına gelince gidip kardeşleri İsrailoğulları'nı görme düşüncesi içine doğdu.
7,23 kırk yaşına gelince: Yas 34,7’ ye göre 120 yıl yaşayan Musa’nın hayatı Yahudi geleneklerine göre kırkar yıllık bölümlere ayrılır, bknz. a. 30.36.
Çık 2,11
24 Bunlardan birinin haksızlığa uğradığını görünce, onu savunmaya koştu; canı yananın öcünü aldı, Mısırlı'yı öldürdü.
Çık 2,12
25 Tanrı'nın onun eliyle kurtardığını kardeşlerinin anlayacağını sandı. Ama onlar bunu anlamadılar.
26 Ertesi gün dövüşmekte olan iki Yahudi'ye rastladı. Onları barışmaya çağırarak, 'Arkadaşlar' dedi, 'Siz kardeşsiniz. Neden birbirinize karşı haksız davranıyorsunuz?'
Çık 2,13
27 "Ama komşusuna karşı haksızlıkta bulunan, şu sözlerle Musa'yı bir yana itti: 'Seni başımıza kim başkan ve yargıç atadı?
7,27 Tanrı İsa’yı dirilterek O’nu “başkan; önder”, bknz. Haİş 5,31, ve “yargıç”, bknz. Haİş 10,42; Haİş 17,31, olarak atadı.
Çık 2,14
28 Yoksa, dün o Mısırlı'yı öldürdüğün gibi beni de mi öldürmek istiyorsun?'
29 Musa bu sözler üzerine kaçtı ve Midyan bölgesinde gurbette yaşadı. Orada iki oğul babası oldu.
7,29 Çık 2,15’ e göre Musa firavundan korktuğu için kaçtı, burada ise kaçış nedeni olarak hemşerileri tarafından reddedilişi gösterilir.
Çık 2,15
30 "Aradan kırk yıl geçince çölde, Sina Dağı yakınında bir çalılıkta, Musa'ya alevin içinde bir melek göründü.
Çık 3,1-2
31 Musa bu görümle karşılaşınca şaşırdı. Daha yakından bakmak için yaklaşırken Rab'bin sesi duyuldu:
Çık 3,4.6
32 'Ben atalarının Tanrısı'yım; İbrahim'in, İshak'ın ve Yakup'un Tanrısı.' Musa korkuyla sarsıldı ve bakmayı göze alamadı.
33 "Rab ona, 'Ayaklarındaki çarıkları çıkar' dedi, 'Çünkü durduğun yer kutsal topraktır.
Çık 3,5
34 Halkımın Mısır'da karşılaştığı acımasızlığa baktım, durumu gördüm. Onların yakarışını duydum ve onları kurtarmak için geldim. Şimdi gel, seni Mısır'a göndereceğim.'
Çık 3,7-8.10
35 "Bu, 'Seni kim başkan ve yargıç atadı?' diye reddettikleri aynı Musa’ydı. Çalılıkta kendisine görünen meleğin desteğiyle Tanrı onu başkan ve kurtarıcı olarak gönderdi.
7,35 Kutsal Kitap “reddetmek” (“yadsımak; inkâr etmek”) ifadesini Musa’yla ilgili kullanmaz, ancak Haİş 3,13-14’ de İsa’ya atfen kullanılır. Burada Musa’ya verilen “kurtarıcı” ünvanı için de aynı şey geçerlidir. Musa İsa’nın ön resmiydi, burada ise İsa’nın bazı özellikleri Musa’ya atfen kullanılır.
7,35 çalılıkta kendisine görünen meleğin desteğiyle: Eski metinlerde “Yahve’nin meleği” Tanrı’nın kendisidir, Yar 16,7+, bknz. Mat 1,20+. Daha ileri bir dönemde Yahve ile meleği ayırt edilerek Tanrı’nın erişilemez ululuğu vurgulanmaya başlandı.
Çık 2,14
36 Mısır ülkesinde ve Kızıldeniz'de mucizeler ve belirtiler yaparak halkı oradan o çı-kardı. Kırk yıl boyunca çölde aynı işleri yapmayı sürdürdü.
Çık 7,3 Say 14,33 Amo 5,25
37 "İsrailoğulları'na şu sözleri söyleyen Musa'dır: "'Tanrı size kendi kardeşlerinizin arasından benim gibi bir peygamber çıkaracak.'
7,37 Haİş 3,22’ de de geçen Mesihsel bir metin. Bir başkası (yani Mesih) Musa’nın sahip olduğu göreve benzer bir misyon üstlenecek, Mat 16,14+;Yuh 1,21+.
Yas 18,15
38 "Çölde toplananlar arasında bulunan, Sina Dağı'nda kendisiyle konuşan melekle ve atalarımızla birlikte olan, bizlere iletmek üzere diri tanrısal sözleri alan kişi odur.
7,38 toplananlar: Yunanca “ekklesia” (“kilise”) kelimesi ( Haİş 5,11+;Mat 16,18+)Yas 4,10+’ da kutsal halkın çöldeki toplantıları için kullanılırdı, bknz. “kutsal toplantı”, Çık 12,16;Lev 23,3;Say 29,1. Kutsalların yeni kavmi olan Kilise, Haİş 9,13+, eski kavmin mirasçısı olacak.
7,38 Musa “melek” ile halk arasında arabuluculuk hizmetini gerçekleştirir, bknz. Haİş 7,35+. Bu düşüncenin izleri Gal 3,19 ve İbr 2,2’ de bulunur.
7,38 diri tanrısal sözleri: aslında “yaşam sözleri”. Yasa’ya uymak yaşam verirdi, Yas 4,1; Yas 8,1.3; Yas 30,15-16.19-20; Yas 32,46-47;Lev 18,5Gal 3,12);Rom 10,5. Yasa’dan “hayat buyrukları” diye bahsedilirdi, Hez 33,15;Bar 3,9. Hristiyanlar için incilin ilanı “yaşam sözü” olacak, Flp 2,16, bknz. Haİş 5,20, yani “kurtuluş sözü”, Haİş 13,26. Yaşamın kaynağı olarak “Tanrı sözünün” kendisi de “canlıdır”, bknz. İbr 4,12;1Pe 1,23. Mesih İsa’nın kendisi “yaşam sözüdür”, 1Yuh 1,1. Ayrıca bknz. Yuh 5,39.
Yas 4,10 Yas 9,10 Yas 18,16 Gal 3,19+ Yuh 1,17
39 Atalarımız onun sözünü dinlemek istemediler. Tam tersine, onu reddettiler ve yüreklerinde Mısır'a geri dönmeyi arzuladılar.
7,39 yüreklerinde Mısır’a geri dönmeyi arzuladılar: bknz. Say 14,3 ve Çık 16,3, ayrıca Hez 20,8-14.
Say 14,3
40 Harun'a, 'Bizleri yöneltecek ilahlar yap' dediler, 'Çünkü bizi Mısır ülkesinden çıkaran Musa'ya ne oldu bilmiyoruz.'
Çık 32,1.23
41 "O günlerde buzağıya benzer yalancı bir put yaptılar ve ona sunu sundular. Kendi elleriyle yaptıkları bu işten mutluluk duydular!
Çık 32,4.6
42 Tanrı onlardan ayrıldı ve onları gök ordusuna hizmet sunmaya bıraktı. Peygamber-ler kitabında yazılı olduğu gibi: "'Ey İsrail halkı! Çölde kırk yıl boyunca Bana mı kurbanlar ve sunular sundunuz?
7,42 gök ordusuna hizmet sunmaya: sıkça tanrılaştırılan yıldızlar böyle belirtilirdi, bknz. Yas 4,19; Yas 17,3;2Kr 21,3-5;Yer 8,2; Yer 19,13;Sef 1,5.
Amo 5,25-27
43 Siz Moloh'un çadırını, İlahınız Refan'ın yıldızını taşıdınız. Tapınmak için yaptığınız putlardı bunlar. Bu yüzden sizleri Babil'in ötesine süreceğim.'
44 "Çölde atalarımızın Tanıklık Çadırı vardı. Bu çadır Musa ile konuşanın verdiği buyruklara göre yapılıp Musa'nın gördüğü örneğe benzer kurulmuştu.
Çık 25,40 İbr 8,5
45 Bir kuşak sonra gelen atalarımız Yeşu ile birlikte uluslardan ülkeyi aldıklarında --Tanrı bu ulusları atalarımızın önünden kovdu-- Tanıklık Çadırı'nı beraberlerinde getirdiler. Çadır Davut'un günlerine dek kaldı.
46 "Davut Tanrı'nın önünde kayra buldu ve Yakup'un Tanrısı'na bir konut kurmak için izin istedi.
7,46 Yakup’un Tanrısı: Bazı metinlerde “Yakup’un evi (soyu)”.
Mez 132,5
47 Ama O'na Ev'i Süleyman yaptı.
1Kr 6,2
48 Ne var ki, Yüce Olan elle yapılmış evlerde yaşamaz. Tıpkı peygamberin dediği gibi:
Haİş 17,24 İbr 9,11.24
49 "'Gök benim tahtımdır, yeryüzü de ayaklarımın altında basamak. Siz benim için nasıl bir ev yapacaksınız diye buyuruyor Rab. Ya da dinleneceğim yer nerede?
Yşa 66,1-2
50 Bunların tümünü yaratan benim elim değil mi?'
51 "Enseleri sertleşmiş, yürekleri ve kulakları sünnet edilmemiş insanlar! Siz her zaman tıpkı atalarınız gibi Kutsal Ruh'a karşı direnirsiniz.
7,51 Kutsal Ruh’a: Musa ve peygamberlerin ağzından konuşan.
Yas 9,13+ Yer 4,4+ Yşa 63,10 2Ta 30,7-8
52 Atalarınız hangi peygambere saldırmadılar ki? Adil Olan'ın gelişini önceden bildirenlerin canına kıydılar. Sizler de şimdi O'nu ele verdiniz ve öldürdünüz.
2Ta 36,14-16 Mat 23,34-35 Haİş 2,23+ Haİş 3,14+
53 Kutsal Yasa'yı melekler aracılığıyla alan sizler onu tutmadınız."
Haİş 7,38+ Haİş 13,38d Haİş 15,10 Gal 6,13
İstefanos Taşa Tutuluyor
54 Bu sözleri işitince yürekleri kızgınlıkla doldu, İstefanos'a karşı dişlerini gıcırdattılar.
55 Ama Kutsal Ruhla dolu olan İstefanos gözlerini dikkatle göğe doğrulttu. Tanrı'nın yüceliğini ve O'nun sağında duran İsa'yı gördü.
7,55 Haİş 6,15’ in anlatılışına tekrardan devam edilir.
Luk 1,15+ Çık 24,16+ Haİş 2,33+ Mat 26,64p+
56 "İşte görüyorum" dedi, "Gökler açılmış, insanoğlu da Tanrı'nın sağında duruyor."
7,56 duruyor: Luk 22,69p’ deki gibi “oturuyor” değil, belki İstefanos’un tanığı olarak.
7,56 Yüksek Kurul’un infaz etmesi gereken hüküm yerine halk onu linç ederek adalet arar. Belki tarihi gerçek bu olup Luka birinci iman şehidinin ölümünü İsa’nın ölümüne benzetmek adına onu düzgün bir mahkeme süreci olarak anlatmıştır.
Dan 7,13 Mat 8,20+
57 Onlar yüksek sesle bağırarak kulaklarını tıkadılar ve hep birlikte ona saldırdılar.
58 Onu kentten dışarıya sürükleyip taşa tuttular. Olaya tanık olanlar giysilerini çıkarıp Saul adlı bir gencin ayakları dibine koydular.
7,58 tanık olanlar: Haİş 6,13-14’ de bahsedilen yalancı tanıklar. Suçlayıcıların tanıkları hükmü ilk olarak infaz etmeleri gerekiyordu, Yas 17,7.
7,58 Saul: Gelecekte ulusların müjdeleyicisi olacak Pavlus, Haİş 13,9+.
İbr 13,12+ Haİş 22,20 Haİş 26,10 Gal 1,13+
59 İstefanos'u taşa tuttuklarında o, "Ya Rab İsa, ruhumu al" diye yalvardı.
7,59 “Rab’bin ismini çağırmanın” etkileyici bir örneği, Haİş 2,21+. Lukas bu iki dua sözüyle, a. 59-60, İsa’nın ıstırapları ve ölen İstefanos arasındaki benzerliği vurgular.
Mez 31,5 Luk 23,46
60 En sonunda diz çöküp yüksek sesle bağırdı: "Ya Rab, bu günahı onlara sayma!" Bunu söyledikten sonra uyudu.
Luk 23,34

8

1 Saul da onun öldürülmesini onaylamıştı. O gün Yeruşalim'de kiliseye karşı büyük saldırı başladı. Haberciler dışında inanlıların tümü Yahudiye ve Samiriye bölgelerine dağıldılar.
8,1-4 Bu ayetler bir kaç kısa nottan oluşur: önceki olayların anlatımını kapatan İstefanos’un gömülüşü, a. 2; İstefanos’un taşlandırılma olayını, bknz. Haİş 7,58b, ile Saul’un dönüşünün anlatımını, Haİş 9,1-30, birleştirmek adına Hristiyanlara eziyet eden Saul’un yaptıkları, a. 1.3; Filipus, Haİş 8,5-40, ve Petrus’un, Haİş 9,32-11,18, müjdelemesinin anlatımına giriş sağlamak amacıyla da cemaatin zulüm edilişinden ve dağılmasından bahsedilir (a. 1b.4); a. 4 ise Haİş 11,19’ da tekrarlanır. Böylelikle a. 1-4 arasında Haİş 8-12’ ye kadar anlatılan konular ilk kez açığa çıkmış oldular.
8,1 tümü: Basitleştirme. Saldırı özellikle Yunanca konuşan Yahudiler grubundan Hristiyanlığa dönmüş olanlara, Haİş 6,1.5, karşıydı, onların bu zulüm nedeniyle dağılanların arasından kilisenin ilk müjdeleyicileri çıkar, a. 4; Haİş 11,19-20.
8,1 Yahudiye ve Samiriye bölgelerine: Kilisenin yayılmasının ikinci aşaması, bknz. Haİş 1,8. Üçüncü aşama Antakya cemaatinin kuruluşuyla başlayacak, Haİş 11,20.
Haİş 22,20 Haİş 7,58 Yuh 16,2
2 Dindar insanlar İstefanos'u gömdüler ve onun için büyük yas tuttular.
3 Bu arada Saul kiliseyi altüst ediyordu. Evden eve dalıyor, erkekleri, kadınları sürükleyerek götürüyor, cezaevine atıyordu.
Haİş 9,1-2 Haİş 22,4 Haİş 26,10-11 Gal 1,13 1Ko 15,9 Flp 3,6 1Ti 1,13
Filipus Samiriye’ye
4 Böylece dağılan inanlılar her yere gidip Tanrı sözünün Sevindirici Haberi'ni yaydılar.
Haİş 11,19
5 Filipus da Samiriye Kenti'ne varıp onlara Mesih'i bildirdi.
8,5 Samiriye kentine: Bazı metinlerde “Samiriye’nin bir kentine”. Büyük bir olasılıkla kastedilen kent Helenistik bir kente dönüşmüş Samiriye kenti değildi. Anlatılan uyruk ve din açısından kardeş, ancak İsrail’in cemaatinden ayrı duran ve Yahudiler’e göre doğru iman ve hayat şeklinden uzaklaşmış “Samiriyelilere”, bknz. Yuh 4,9+;Mat 10,5-6+, incilin ilan edilmesidir.
8,5 Mesih: Samiriyeliler de Yahudilerin Mesih diye adlandırdıkları kurtarıcıyı bekliyorlardı, bknz. Yuh 4,25.
Haİş 6,5 Haİş 21,8
6 Filipus'u dinleyip yaptığı belirtileri gören kalabalıklar hep birlikte onun sözlerine dikkat kesildiler.
Haİş 18,5+
7 Çünkü cine tutsak olanların birçoğundan kötü ruhlar haykırarak çıktı. Birçok inmeli ve kötürüm de iyileşti.
Mat 8,29+
8 Böylece kenti büyük sevinç kapladı.
Haİş 2,46+
Büyücü Simun
9 Bu kentte epey zamandan beri Simun adlı bir büyücü vardı. Bu adam yaptıklarıyla Samiriye halkını şaşırtıyor, kendisinin çok önemli biri olduğunu söylüyordu.
10 Büyük küçük herkes, "Bu kişi Yüce Güç denen Tanrının gücüdür" diyerek onu ilgiyle dinlemekteydi,
8,10 yüce güç denen: Yani Simun’un içinde en yüce Tanrı’nın bir kuvveti etkin olduğu düşünülüyordu. Onun doğaüstü güçleri de buna bağlanılıyordu.
11 Onu böylesine ilgiyle dinlemelerinin nedeni, uzun süredir büyücülükle onların gözlerini boyamasıydı.
12 Ama Filipus'un Tanrı'nın Hükümranlığı'na ve İsa Mesih'in adına ilişkin Sevindirici Haber'i yayması üzerine iman ettiklerinde erkek kadın vaftiz edildiler.
Haİş 5,42+ Haİş 1,5+
13 Simun bile iman etti ve vaftiz edildikten sonra Filipus'un yanından ayrılmadı. Belirtiler ve mucizelerin gerçekleştiğini görerek gözleri kamaştı.
14 Yeruşalim'deki haberciler Samiriye'nin Tanrı'nın sözünü benimsediğini duyunca, Petrus'la Yuhanna'yı oraya gönderdiler.
Haİş 11,1.22 Luk 8,51+
15 Bu ikisi gelip Kutsal Ruh'u alsınlar diye Samiriyeliler için dua ettiler.
Haİş 1,5+ Haİş 10,44
16 Çünkü Kutsal Ruh daha onların hiçbirine gelmemişti. Onlar yalnızca Rab İsa'nın adına vaftiz edilmişlerdi.
Haİş 1,5+ Haİş 2,38+
17 Petrus'la Yuhanna ellerini onların üstüne koyunca onlar da Kutsal Ruh'u aldılar.
1Ti 4,14+
18 Habercilerin elleri bir insanın üstüne konunca Ruh'un verildiğini gören Simun onlara para sundu.
19 "Bu gücü bana da verin" dedi, "Öyle ki, ellerimi her kimin üstüne koysam o kişi Kutsal Ruh'u alsın!"
20 Ama Petrus onu şu sözlerle azarladı: "Gümüşün de, sen de yok olun! Çünkü sen Tanrı'nın armağanını parayla satın alabileceğini sandın.
8,20 Tanrı’nın asıl ve en önemli armağanı Kutsal Ruh’tur, bknz. Haİş 2,38; Haİş 10,45; Haİş 11,17;Luk 11,9.13. “Veni Creator” (“Gel ey Yaratıcı Ruh”) ilahisinde işlenen bir konudur.
Yşa 55,1 Mat 10,8
21 Bu hizmette sana ne bir hisse, ne de pay vardır. Çünkü yüreğin Tanrı önünde doğru değildir.
22 Bu kötülükten dön. Yüreğindeki bu düşünce bağışlansın diye Rab'be yalvar.
23 Çünkü ben sende acı bir kök ve kötülüğe tutsaklık görüyorum."
Yas 29,18 Yer 4,18 Özd 5,22
24 Simun şöyle yanıtladı: "Ne olur, siz benim için dua edin de, söylediklerinizin hiçbiri başıma gelmesin!"
8,24 Bazı metinler ayetin sonuna “ve durmadan hüngür hüngür ağlıyordu” diye ekler. Bununla Simun yaptıklarından pişman bir günahkâr olarak betimlenir, bknz. Luk 22,62.
25 Petrus'la Yuhanna Rab'bin sözüne tanıklık ederek onu yaydıktan sonra Yeruşalim'e döndüler. Giderken Samiriye'nin birçok kasabasına Sevindirici Haber'i müjdelediler.
Haİş 1,8+
Filipus Etiyopyalı Hadım’ı Vaftiz Eder
26 Rab'bin bir meleği Filipus'la konuşarak, "Kalk, güneye yönel" dedi, "Yeruşalim'den Gaza'ya giden yola git." (Bu yol çölden geçer.)
8,26 Rab’bin bir meleği: Melekler, bknz. Tob 5,4+;Ef 1,21+, incillerde İsa’nın ve gönderilişinin hizmetindeler, Mat 4,11p+; Mat 26,53;Yuh 1,51 vs. Haİş’de ise birden fazla kez Hristiyan cemaatine hizmet ederler, Haİş 1,10; Haİş 5,19; Haİş 10,3; Haİş 12,7-10.23; Haİş 27,23. Anlatımın daha sonraki ayetlerinde ise Filipus’u yönlendiren olgu “Ruh” diye geçer, a. 29.39.
Mat 1,20+
27 Filipus kalkıp oraya yöneldi. Giderken gözü, hadım edilmiş bir Etiyopyalı'ya ilişti. Etiyopyalıların kraliçesi Kandaki'nin bir bakanı olup onun bütçesini yöneten bu kişi Yeruşalim'e tapınmaya gelmişti.
8,27 bir Etiyopyalı: Günümüz Etiyopya ülkesi değil, antik çağların “Kuş Krallığı”, Nil ırmağının ilk şelalesinin gerisinde başlıyordu, yani Nubiya ya da Mısır’lı Sudan bölgesidir. “Kandaki” ise onların krallık ünvanıydı.
Mez 68,31 Yşa 56,3-7 Yşa 18,7+ Yuh 12,20
28 Geri dönerken arabada oturmuş, Yeşaya Peygamber'in yazdıklarını okuyordu.
29 Ruh Filipus'a, "Yaklaş, bu arabaya yetiş" diye buyruk verdi.
Haİş 1,8+
30 Filipus hemen koştu, Etiyopyalının Yeşaya Peygamber'den okumakta olduğunu duydu. Kendisine, "Okuduğunu anlıyor musun?" diye sordu.
31 Etiyopyalı yanıt verdi: "Bana birisi yol göstermezse nasıl anlayabilirim?" Sonra Filipus'tan arabaya atlayıp kendisiyle birlikte oturmasını istedi.
Rom 10,14
32 Kitaptan okumakta olduğu ayetler şunlardı: "Bir koyun gibi kesime götürüldü, kırkıcının önünde kuzu nasıl ses çıkarmazsa O da öylece ağzını açmadı.
8,32-33 Haİş’in burada Yşa’dan aldığı bu metin alıntısı karanlık ve muhtemelen kırık bir İbrani metninin bozuk Yunanca tercümesidir. Yşa 53’ ün ilk Hristiyan müjdelemesindeki kullanılışı hakkında bknz. Haİş 3,13+ ve Luk 4,17-21p.
Yşa 53,7-8 Luk 18,31+
33 Aşağılandığında adalet O'ndan esirgendi. O'nun soyunu kim anacak? Çünkü yeryüzündeki yaşamına son verildi."
34 Hadım Filipus'a sordu: "Lütfen söyle, peygamber bunları kime ilişkin söylüyor? Kendisine mi, yoksa başka birine mi?"
35 Filipus Kutsal Yazıların bu bölümünden başlayarak konuştu, İsa'ya ilişkin Sevindirici Haber'i ona müjdeledi.
Luk 24,27 Haİş 5,42+
36 Yolda ilerlerken bir suya vardılar. Hadım, "İşte su" dedi, "Benim vaftiz edilmemi önleyen bir sorun var mı?"
37 (Filipus, "Eğer bütün yüreğinle iman ediyorsan vaftiz edilebilirsin" dedi. O da, "İsa Mesih'in Tanrı'nın Oğlu olduğuna iman ediyorum" diye yanıtladı.)
8,37 Birçok metinde eksik bırakılan bu ayet vaftiz litürjisinden etkilenmiş çok eski bir eklemedir.
38 Sonra arabanın durması için buyruk verdi. Filipus ile hadım birlikle suya indiler; Filipus onu vaftiz etti.
39 Sudan çıktıklarında Rab'bin Ruhu Filipus'u alıp götürdü ve hadım artık onu görmedi. Ama sevinç içinde yolunu sürdürdü.
8,39 Rab’bin Ruhu Filipus’u alıp götürdü: Bazı metinlerde “Kutsal Ruh hadımın üzerine döküldü, Rab’bin meleği ise Filipus’u alıp götürdü” diye geçer.
Haİş 1,5+ Haİş 2,46+ 1Kr 18,12+ Luk 24,31-32
40 Filipus ise kendini Azotos'ta buldu ve Sezariye'ye gelinceye dek geçtiği kentlerin tümüne Sevindirici Haber'i müjdeledi.
Haİş 21,8

9

Saul’un Çağrısı
Haİş 22,5-16 Haİş 26,9-18
1 Saul Rab'bin öğrencilerine gözdağı vererek onları ölümle korkutmaktan geri durmuyordu. Bu arada başkahinin yanına gitti.
9,1-19 Lukas, Saul’un kilise tarihi için bu kadar önemli olacak çağrılmasını üç anlatımla aktarır: Aralarındaki farklar değişik anlatım türleriyle açıklanabilir: öbür iki anlatım Pavlus’un konuşmalarının parçalarıdır, bknz. ayrıca Gal 1,12-17. Olayın tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte en erken ihtimal İsa’nın ölümü ve dirilişinden bir ya da birçuk yıl sonrası, en geç ihtimal ise İ.S 36 yılıdır (“Yeruşalim Konsilin’in” on iki yıl öncesinde, Gal 2,1d; bknz. Haİş 15).
Gal 1,12-17 Haİş 8,3
2 Mesih'in yolunda yürüyen kadın, erkek kimi bulursa tutuklayıp Yeruşalim'e getirsin diye, başkâhinden Şam'daki sinagoglarda kendisini yetkili kılan mektuplar istedi.
9,2 Mesih’in yolunda yürüyen kadın, erkek ...: Harfiyen “Bu (yeni) Yol’un yandaşlarını, kadın, erkek ...”. “Yol” insanın yaşam şeklini ya da buradaki gibi imanlılar cemaatini belirten bir kavramdır. EA’in dil kullanımı, Mez 119,1+, “Mesih’le özdeş olma” manasında yeni bir anlam kazanır, Mat 7,13-14+; Mat 22,16;1Ko 4,17; 1Ko 12,31;İbr 9,8; İbr 10,19-22;2Pe 2,2. İsa’nın kendisi “yol” diye adlandırılır, Yuh 14,6+. Kavramın tek başına kullanılışı Haİş’e özgüdür, burası ve Haİş 18,25.26; Haİş 19,9.23; Haİş 22,4; Haİş 24,14.22.
9,2 Yeruşalim’e: Romalı makamların Başkâhin önderliğindeki Yüksek Kurul’a verdikleri yargılama yetkisi Roma İmparatorluğu’nda yaşayan tüm Yahudileri kapsıyordu ve 1Mak 15,21’ e göre buna iade hakkı bile dahildi.
3 Ama yolculuğu sırasında Şam'a yaklaşırken, ansızın gökten parlayan bir ışık onun çevresini sardı.
Hez 1,28
4 Saul yere düştü ve kendisiyle konuşan bir ses duydu: "Saul, Saul, neden bana eziyet veriyorsun?"
9,4 Saul: Genellikle Yunancalaştırılmış şekliyle (“Saulos”) kullanılan Aramiçe “Şa’ul” ismi, Haİş 26,14.
Dan 8,17
5 Saul, "Sen kimsin, Ya Rab?" diye sordu. O da, "Ben senin eziyet verdiğin İsa'yım" dedi,
9,5 ben senin eziyet verdiğin İsa’yım: İsa’nın adına uğruna havarilere karşı yapılan her şey İsa’ya yapılmıştır, Mat 10,40+.
6 "Şimdi ayağa kalk ve kente gir. Ne yapman gerektiği sana bildirilecektir.
7 Saul ile birlikte giden adamlar şaşkınlıkla durakladılar. Sesi duyuyor, ama hiç kimseyi görmüyorlardı.
8 Saul yerden kalktı. Gözlerini açtığında görmüyordu. Elinden tutup onu Şam'a getirdiler.
Dan 10,7
9 Üç gün ne gördü, ne yedi, ne de içti.
10 Şam'da Hananya adlı bir öğrenci vardı. Rab bir görüm aracılığıyla ona, "Ey Hananya" dedi. O da. "Buradayım, Ya Rab" diye yanıtladı.
Yar 22,1+
11 Rab ona, "Kalk, 'Doğru' diye bilinen sokağa git" dedi, "Yahuda'nın evinde Tarsuslu Saul'u sor. Kendisi şu anda dua ediyor.
1Sa 9,15-17
12 Gözleri yine görsün diye, Hananya adlı bir adamın gelip üstüne ellerini koyduğunu gördü."
9,12 gördü: Bazı metinlerde “bir görünümde gördü” diye geçer. İki paralel görünüm, biri Pavlus’a, biri de Hananya’ya, bknz. Haİş 10,11d ve Haİş 10,30d.
Haİş 9,17 Haİş 28,8 1Ti 4,14+
13 Hananya şöyle yanıt verdi: "Ya Rab, bu adamın Yeruşalim'de senin kutsallarına karşı yaptığı kötülükleri birçoklarından duydum.
9,13 Asıl “Kutsal Olan” Tanrı olduğundan dolayı, Yşa 6,3, O’na özel bir şekilde bağlı olanlar da “kutsallar” diye adlandırılır, Lev 17,1+. İlk olarak İsrail halkı, Çık 19,6+, ve özellikle de Mesihsel çağın cemaati, Dan 7,18+, için kullanılan kavram, Hristiyanlar için de en yüksek derecede geçerlidir: Onlar yeni “kutsal kavimdir”, 1Pe 2,5.9, vaftizin kutsanmasıyla, Ef 5,26d, pak bir hayata, 1Ko 7,34;Ef 1,4; Ef 5,3;Kol 1,22, çağrıldılar, Rom 1,7;1Ko 1,2;Ef 1,4;2Ti 1,9;Mat 3,1. Bu hayat onları Tanrı, 1Pe 1,15d, bknz. 1Yuh 3,3, ve “Tanrı’nın Kutsalı” olan İsa gibi, Mar 1,24+, kutsal kılar, çünkü kutsallık Tanrı’nın eseridir, 1Se 4,3+; 1Se 5,23. Bu nedenle ilkel kilisede “kutsallar” Hristiyanların olağan ismiydi, önce Filistin topraklarında, Haİş 9,13.32.41;Rom 15,26.31;1Ko 16,1.15;2Ko 8,4; 2Ko 9,1.12, ve sonra tüm cemaatlerde, Rom 8,27; Rom 12,13; Rom 16,12.15;1Ko 6,1d; 1Ko 14,33;2Ko 13,12;Ef 1,15; Ef 3,18; Ef 4,12; Ef 6,18;Flp 4,21d;Kol 1,4;1Ti 5,10;Flm 1,5.7;İbr 6,10; İbr 13,24;Yah 1,3 (bknz. ayrıca mektup “adresleri”, 2Ko 1,1 vs.). Va 5,8; Va 8,3’ de ise kavram iman şehitleri için kullanılır. Bazen sırf havariler (ve peygamberler için) kullanılırdı, Ef 3,5;Va 18,20. Ayrıca EA’teki gibi melekler için de kullanılabilir, Eyü 5,1+;Mar 8,38;Luk 9,26;Haİş 10,22;Yah 1,14;Va 14,10. Bazı metinlerde ise bir melekten ya da yüceliğe ulaşmış bir insandan bahsedildiğini ayırt etmek zordur, Kol 1,12+;1Se 3,13+;2Se 1,10.
14 Üstelik şu anda senin adına bağlılığıyla bilinenlerin tümünü tutuklasın diye, başkâhinlerden yetki almıştır."
Haİş 2,21+
15 Rab ona, "Sen oraya git" dedi, "Çünkü o ulusların, kralların ve İsrailoğulları’nın önünde adıma tanıklık etmek için seçilmiş aracımdır.
9,15 bknz. Yer 1,10. Pavlus’un misyonu “tüm insanları”, putperest halkları, kapsar, Haİş 22,15; Haİş 26,17. Pavlus’un kendisinin Gal 1,16’ da yazdıkları da buna uyar, bknz. Rom 1,5; Rom 11,13; Rom 15,16-18;Gal 2,2.8.9;Ef 3,8;Kol 1,27;2Ti 2,7. “Krallar” hakkında bknz. Haİş 2,62+.
Haİş 22,21
16 Adıma bağlılığı yüzünden çekeceği işkencelerin tümünü kendisine göstereceğim."
Haİş 15,16 Haİş 21,13 1Ko 4,9-13+ Mat 10,22+
17 Bunun üzerine Hananya kalkıp o eve gitti. Saul'un üstüne ellerini koyarak, "Saul kardeş" dedi, "Yolda gelirken seninle karşılaşan Rab İsa gözlerin yeniden görsün ve Kutsal Ruh'la dolasın diye beni gönderdi."
9,17 Kutsal Ruh’la dolasın: Luka’nın tipik ifadelerinden biri, Luk 1,15.41.67;Haİş 2,4; Haİş 4,8.31; Haİş 7,55; Haİş 9,17; Haİş 13,9, bknz. Luk 4,1+.
Haİş 22,14 Haİş 26,16 1Ko 9,1 1Ko 15,8
18 O anda Saul'un gözlerinden balık puluna benzer kabuklar düştü. Yeniden gördü. Ayağa kalkıp vaftiz edildi
Tob 11,10-15 Haİş 1,5+
19 ve yemek yedikten sonra güç kazandı.
Saul Şam’da
Gal 1,16-17
19b Saul birkaç gün Şam'daki öğrencilerle birlikte kaldı;
20 hiç zaman geçirmeden İsa'nın Tanrı'nın Oğlu olduğunu sinagoglarda yaydı-
9,20 Tanrı’nın Oğlu: a. 22’deki “Mesih” ile özdeştir, bknz. Mat 4,3+. “Tanrı’nın Oğlu” ünvanı Haİş’de bundan başka sırf Haİş 13,33’ de geçer. Fakat Pavlus’un ilan ettiği Mesih öğretisinin önemli özelliklerindendir, Gal 1,16; Gal 2,20; Gal 4,4.6;Rom 1,3-4.9;1Se 1,10, bknz. Rom 9,5+.
21 Onu duyanların tümü şaşkına döndü. "Yeruşalim'de bu adı ağzına alanları kırıp ge-çiren aynı adam değil miydi?" diyorlardı, "Buraya gelmesinin nedeni, inanlıları tutuklayıp başkâhinlere götürmek değil mi?"
Haİş 9,2
22 Ama Saul günden güne güçleniyordu. Mesih'in kimliğine kanıtlar göstererek Şam'da yaşayan Yahudiler'i şaşkınlığa düşürüyordu.
Haİş 2,36+ Haİş 18,5.28
23 Aradan günler geçti, Yahudiler onu ortadan kaldırmak için anlaştılar.
9,23 aradan günler geçti: Gal 1,17-18’ de daha ayrıntılı bir şekilde “üç yıl” diye geçer, Pavlus bu süre boyunca Arabistan’daydı. Haİş bu olayları sadeleştirerek anlatır.
24 Ama Saul onların tasarısını anladı. Yahudiler onu ortadan kaldırmak için gece gündüz kent kapılarını gözlediler.
2Ko 11,32-33
25 Bir gece öğrencileri Saul'u alıp kale duvarından sarkıttıkları bir sepet içinde aşağı indirdiler.
9,25 öğrencileri: Pavlus’un vaazleriyle, a. 20-22, sinagoglarda İsa imanına yandaşlar kazandığı düşüncesinden oluşan bir ifade.
Saul Yeruşalim’de
Gal 1,18-19
26 Saul Yeruşalim'e varınca Öğrencilere katılmak istedi. Ama herkes kendisinden kuşkulanıyordu. Saul'un da Öğrenci olduğuna bir türlü inanamıyorlardı.
9,26-30 Pavlus Gal 1,18-19’ da Yeruşalim ziyaretini anlatır ve Yahudiye cemaatlerinin onu o vakit henüz yüz yüze tanımadıklarını vurgular, ancak Barnabas’ın yaptıklarından konuşmaz. Havarilerden sırf Petrus, ayrıca da Rab’bin kardeşi olan Yakup ile karşılaştığını aktarır.
27 Barnabas onu alıp habercilerin yanına götürdü. Kendilerine Saul'un yolda giderken Rab'bi gördüğünü, Rab'bin kendisiyle konuştuğunu, Saul'un Şam'da hiç çekinmeksizin İsa'nın adını yaydığını anlattı.
Haİş 4,36-37
28 Saul artık onlarla birlikteydi. Yeruşalim'de her yere girip çıkıyor, çekinmeksizin Rab'bin adını yayıyor,
Haİş 5,41+
29 Grekçe konuşan Yahudilerle söyleşip tartışıyordu. Onlar ise kendisini ortadan kaldırmanın bir yolunu arıyorlardı.
9,29 Grekçe konuşan Yahudiler: Burada kastedilen Yunanca konuşan Yunan kültürlü Yahudilerdir, bknz. Haİş 6,1+. Kilisenin içerisinde en aktif grubu onlar olduğu gibi Yahudilik içerisinde de Hristiyan müjdesine en şiddetli karşılığı verenler yine onlardır, Haİş 6,9d; Haİş 7,58; Haİş 9,1; Haİş 21,27; Haİş 24,19.
Haİş 22,17-21
30 Ama kardeşler bunu öğrenince Saul'u Sezariye'ye götürdüler, oradan da Tarsus'a gönderdiler.
9,30 Tarsus’a: bknz. Haİş 22,17-21 ve Gal 1,18-21. Barnabas Pavlus’u Tarus’tan Antakya’ya getirecek, Haİş 11,25d.
Huzur Dönemi
31 "Tüm Yahudiye, Galile ve Samiriye'de kilise esenliğe kavuştu, gelişti ve Rab korkusu içinde ilerledi. Kutsal Ruh'un desteğiyle sayıca çoğaldı.
9,31 kilise: Bazı metinlerde “kiliseler”.
9,31 Kutsal Ruh’un desteğiyle sayıca çoğaldı: “Kutsal Ruh’un tesellisi (ya da cesaretlendirmesi) ile” diye de tercüme edilebilir. Kutsal Ruh’un desteği, imanın sevincidir, Haİş 2,46+.
1Ko 8,1 Haİş 2,41+
Petrus İnmeli Eneas’ı İyileştiriyor
32 Petrus bütün ülkeyi kapsayan bir gezi sırasında Lidda'da yaşayan kutsallara uğradı.
33 Orada Eneas adlı birine rastladı. Eneas sekiz yıldan beri inmeli bir yatalaktı.
34 Petrus ona, "Eneas" dedi, "İsa Mesih seni iyileştiriyor. Ayağa kalk ve yatağını topla!" Adam o anda ayağa kalktı.
35 Lidda ve Şaron'da yaşayanların tümü onu görerek Rab'be döndüler.
Petrus Yafa’da Bir Ölüyü Diriltiyor
36 Yafa'da Tabita adlı bir kadın öğrenci vardı. Bu adın çevirisi Dorkas'tır. Bu kadının yaşamı iyi işlerle ve yoksullara yardımla doluydu.
Haİş 13,9+ Luk 12,33+
37 İşte o günlerde Dorkas rahatsızlandı, sonra da öldü. Cesedini yıkayıp üst katta bir odaya koydular.
1Kr 17,19
38 Lidda Kenti Yafanın yakınında olduğundan, öğrenciler Petrus'un orada bulunduğunu öğrenince ona iki adam gönderdiler. "Gecikmeden yanımıza gel" diye yalvardılar.
39 Petrus kalkıp iki adamla birlikte yola çıktı. Oraya vardığında kendisini üst kattaki odaya çıkardılar. Bütün dul kadınlar yanına gelip ağladılar; Dorkas'ın kendileriyle birlikteyken diktiği gömlekleri, üstlükleri gösterdiler.
40 Ama Petrus onların tümünü dışarıya çıkardı ve diz çöküp dua etti. Cesede yönelerek, "Tabita, ayağa kalk!" dedi. Kadın gözlerini açtı, Petrus'u görünce oturdu.
Mar 5,40-41
41 Petrus ona elini verdi, kendisini kaldırdı. Sonra kutsalları ve dul kadınları çağırdı, Dorkas'ı diri olarak onlara gösterdi.
Luk 7,15 Haİş 3,7
42 Olay tüm Yafa'da yayıldı, birçok kişi Rab'be iman etti.
Haİş 9,13+
43 Petrus bir süre Yafa'da dericilikle uğraşan Simun adlı birinin yanında kaldı.

10

Petrus ve Yüzbaşı Kornelius
1 Sezariye'de İtalyan birliği diye bilinen birlikte Kornelius adlı bir yüzbaşı vardı.
10,1-48 Luka’nın görüşüyle Kornelius’un tövbesi, bknz. Haİş 3,19+, sadece onla sınırlı tek bir olay değildir. Olayın genel önemi, hem anlatımın kendisinden, hem Petrus ve Kornelius’un görünümlerinin vurgulanmasından, hem de yazarın bu olay ile “Yeruşalim Konsili’nin” kararları arasında kurduğu bağlantıdan, bknz. Haİş 15,7-11.14, anlaşılabilir. İki temeli düşünce açığa çıkar: 1.) Tanrı’nın kendisi putperestlerin kiliseye kabul edilmeleri gerektiğini göstermiştir, onları Yasa’nın buyruklarını yerine getirmeye zorlamadan, bknz. Haİş 10,34-35.44-48; Haİş 11,1.15-18; Haİş 15,7-11.14;Gal 2,1-10. 2.) Tanrı’nın kendisi Petrus’a sünnetsiz birinin konukseverliğini kabul etmesi gerektiğini göstermiştir. Burada Yahudilik’ten gelen Hristiyanlar ile putperestlikten gelen Hristiyanlar arasındaki ilişkilerdeki sorunlar hissedilir, bknz. Haİş 10,10-16.28-29; Haİş 11,2-14 ve Gal 2,11-21.
Luk 7,2.4-5
2 Hem kendisi hem de tüm ailesi dindardı, Tanrı korkusuyla yaşardı. İsrail halkına bol bol bağışta bulunur, Tanrı'ya her zaman dua ederdi.
10,2 “Tanrı’dan korkanlar”, Haİş 10,2.22.35; Haİş 13,16.26, ve “Tanrı’ya tapanlar” (bazen “Tanrı korkusuyla yaşayanlar” diye tercüme edilir), Haİş 13,43.50; Haİş 16,14; Haİş 17,4.17; Haİş 18,7, ifadeleri terimlerdir ve Yahudilik’ten hoşlanan, ancak sünnet edilip Yahudi halkına katılma noktasına kadar gitmeyenler için kullanılır, bknz. Haİş 2,11+.
Haİş 2,11+ Luk 12,33+ Luk 18,1
3 Bir gün saat on beş sularında bir görümde açıkça Tanrı'nın bir meleğinin onun yanına gelerek, "Kornelius!" dediğini duydu.
Haİş 3,1+ Mat 1,20+ Haİş 9,10+
4 Kornelius korkuyla gözlerini meleğe çevirerek, "Ne var, ya Rab?" diye sordu. Melek, "Duaların ve bağışların anılmak üzere Tanrı katına ulaştı" dedi,
10,4 Tanrı katına ulaştı: Harfiyen “Tanrı’nın anısına yükseldiler”. İfade “anma” sunusunu hatırlatır, bknz. Lev 2,2.9.16 ve bununla duayı bir tutan Tob 12,12.
Luk 1,12+
5 "Şimdi Yafa'ya adamlar gönder, öbür adı Petrus olan Simun adlı kişiyi çağır.
6 Dericilikle uğraşan Simun adlı birinin deniz kıyısındaki evinde konuk olarak bulunuyor."
Haİş 2,14+
7 'Kendisiyle konuşan melek gidince, Kornelius evinde çalışan iki kişiyi ve yanında görev yapan dindar bir askeri çağırdı;
8 Onlara tüm olup bitenleri anlattı, sonra da Yafa'ya gönderdi.
9 Ertesi gün onlar yolda gitmekte ve kente yaklaşmaktayken, saat on iki sularında Petrus dua etmek için dama çıktı.
Yud 8,5 Dan 6,10
10 Çok acıkmıştı, bir şey yemek istedi. İçeride yemek hazırlarlarken kendinden geçti.
11 Göğün açıldığını, çarşafa benzer koca bir nesnenin indiğini gördü. Bu nesne dört köşesinden yere sarkıtılmıştı.
12 İçinde yeryüzünün tüm dört ayaklı yaratıklarıyla sürüngenleri ve gökyüzünün kuşları bulunuyordu.
13 Bir ses ona şöyle buyurdu: "Kalk, Petrus, kes ve ye!"
14 Ama Petrus, "Hayır, Ya Rab" dedi, "Çünkü ben hiçbir zaman sıradan ya da murdar bir şey yemedim."
10,14 Kutsal Kitap’ta “tanımak”, bknz. Hoş 2,20+, sırf mantıksal bir olgudan oluşmaz, fakat bir tecrübeden, bir mevcudiyetten doğar (bknz. Yuh 14,20; Yuh 17,21-22, ayrıca Haİş 14,17; Haİş 17,3;2Yuh 1-2). Böyle bir “tanıma” mutlaka “sevgi” halini alır, bknz. Hoş 6,6+ ve 1Yuh 1,3+. Tanrı ve İsa tarafından “tanınma” sıkça seçilmişlik niteliğini de taşır, Rom 8,29d, bknz. 1Ko 8,2.3; 1Ko 13,12;Gal 4,9.
Hez 4,14 Lev 11
15 Bunun üzerine ses bir kez daha duyuldu: "Tanrı'nın temiz kıldığı şeyleri sen sıradan sayma."
10,15 Petrus’tan, yasal paklık ile ilgili kuşkularından vazgeçmesi talep edilir, Haİş 11,9, bknz. Mat 15,1-20p;Rom 14,14.17. Uygulama Haİş 15,9’ da gerçekleşir: Tanrı iman aracılığıyla putperestlerin kalplerini pak kılmıştır, her ne kadar bedenleri sünnetsiz olduğundan Yasa bakımından murdar sayılsalar bile. Petrus sünnetsizlerle karşılaşıp konuşmaktan artık korkmamalıdır, Haİş 10,27-28.
Yar 1,31+
16 Bu olay üç kez yinelendi ve o nesne hemen göğe çekildi.
17 Petrus bu görümün ne anlama gelebileceğini düşünüp taşınırken, Kornelius'un gönderdiği adamlar da Simun'un evi nerede diye soruşturarak kapının önüne vardılar.
18 Petrus adıyla bilinen Simun burada mı kalıyor, diye yüksek sesle soruyorlardı.
19 Petrus görümü düşünürken Ruh ona, "Bak seni arayan üç adam var" dedi,
10,19 Ruh’un görevi Rab’bin meleğinin rolüne paraleldir, bknz. Haİş 8,26.29.
10,19 üç adam: Bazı metinlerde “iki adam” ya da “adamlar”.
Haİş 1,8+
20 "Şimdi kalk, aşağıya in, hiç kuşku duymadan onlarla birlikte git. Çünkü onları ben gönderdim."
21 Petrus aşağıya inip adamlara, "İşte aradığınız kişi benim" dedi, "Sizi buraya getiren nedeni anlatır mısınız?"
22 Onlar anlatmaya koyuldular: "Doğru bir adam olan ve Tanrı korkusuyla yaşayan Kornelius, tüm Yahudi ulusunca hakkında iyi konuşulan bir yüzbaşıdır. Kutsal bir melek, ağzından bildirilecek sözleri duymak için seni evine çağırmasını ona söyledi."
Luk 7,4-5
23 Petrus onları içeriye alıp konuk etti. Petrus ertesi gün kalkıp onlarla birlikte yola çıktı. Yafa'dan bazı kardeşler de yanına katıldılar.
24 Ertesi gün Sezariye'ye ulaştılar. Kornelius kendilerini bekliyordu. Akrabalarını, yakın arkadaşlarını da çağırmıştı.
25 Petrus içeriye girince onu Kornelius karşıladı. Ayaklarına kapanıp ona tapındı.
26 Ama Petrus onu çekip ayağa kaldırdı. "Kalk" dedi, "Ben de bir insanım."
Haİş 3,12 Haİş 14,15 Va 19,10
27 Kendisiyle konuşarak içeriye girdi. Birçok kişinin toplanmış olduğunu gördü.
28 Onlara şöyle dedi: İyi bilirsiniz: Bir Yahudi'nin başka bir toplumdan biriyle ilişki kurması ya da onu görmeye gelmesi Kutsal Yasa'ya uygun değildir. Ne var ki, Tanrı bana hiç kimseye sıradan ya da murdar dememeyi öğretti.
Haİş 15,9 Gal 2,12.15-16
29 Bu nedenle, çağrıldığımda hiç direnmeden geldim. Beni neden çağırdığınızı sorabilir miyim?"
30 Kornelius onu şöyle yanıtladı: "Dört gün önce bu saatlerde evimde öğleden sonra yapılması gereken duayı yapıyordum. Birdenbire önümde parlak giysiler kuşanmış bir adam durdu.
10,30 duayı: Bazı metinlerde “orucu ve duayı”.
Haİş 3,1+
31 'Kornelius!' dedi, 'Duan duyuldu ve yaptığın bağışlar Tanrı önünde anımsandı.
Luk 1,13
32 Yafa'ya adamlar gönder, öbür adı Petrus olan Simun'u buraya çağır. Kendisi deniz kıyısında dericilikle uğraşan Simun'un evinde konuktur.'
33 İşte onun için zaman yitirmeden adamları sana gönderdim. Sen de geldiğine çok iyi ettin. Şimdi hepimiz Tanrı'nın önünde Rab'bin sana buyurduğu her şeyi dinlemek için buradayız."
Kornelius’un Evinde Petrus’un Konuşması
34 Petrus konuşmaya başladı: "Gerçekten, Tanrı'nın adam kayırmadığını anlıyorum.
Haİş 2,22+ Yas 10,17+ Gal 2,6
35 Tam tersine. Tanrı'dan korkan ve doğru yaşayan herkes hangi ulustan olursa olsun O'nun tarafından kabul edilir.
10,35 kabul edilir: Tanrı kusursuz bir sunudan ya da onu sunandan hoşnuttur, Lev 1,3; Lev 19,5; Lev 22,19-27.Yşa 56,7’ de zamanların sonunda Yahve’nin putperestlerin sunularından hoşnut kalacağı duyurulmuştu, bknz. Mal 1,10-11, ayrıca Rom 15,16;Flp 4,18;1Pe 2,5.
Rom 2,11 1Pe 1,17
36 Kutsal sözünü İsrailoğulları'na gönderdi, herkesin Rabbi olan İsa Mesih aracılığıyla esenliği müjdeledi.
Yşa 52,7 Nah 1,15 Rom 10,12
37 "Yahya'nın vaftiz konusunda verdiği vaazların ardından, Galile'den başlayarak tüm Yahudiye bölgesinde geçen görkemli olayları biliyorsunuz.
10,37-42 Bu ayetler dört incilde anlatılanların özetidir, bknz. Haİş 1,21-22; Haİş 2,22+. Luka’nın kendi incilinde vurguladığı noktalar ön plandadır.
Luk 4,44+
38 Tanrı'nın Kutsal Ruh'la ve büyük güçle meshettiği Nasıralı İsa'yı da biliyorsunuz. O iyilik yaparak ve iblisin egemen olduğu insanların hepsini iyileştirerek her yeri dolaştı. Çünkü Tanrı O'nunla beraberdi.
Yşa 61,1 Mat 3,16+ Haİş 1,8+ Haİş 4,27+ Haİş 2,22 Mat 4,1+ Mat 8,29+
39 Bizler Yahudiler'in ülkesinde ve Yeruşalim'de O'nun yaptığı tüm işlere tanıklık edi-yoruz. O'nu bir tahtaya asarak öldürdüler.
Haİş 1,8+.22 Haİş 2,23+
40 Ama Tanrı O'nu üçüncü gün ölümden diriltti ve açıkça görünmesini sağladı.
10,40 üçüncü gün ölümden diriltti: Hristiyan imanının ve vaazlerinin kalıplaşmış ifadelerinden. 1Ko 15,4’ ün tohum şeklindeki iman ikrarında “yazılar uyarınca” eklentisiyle bulunur. İfade Yun 1,17’ in yankısıdır, bknz. ayrıca Mat 12,40 ve Hoş 6,2;Mat 16,21; Mat 17,23; Mat 20,19; Mat 27,64;Luk 9,22; Luk 18,33; Luk 24,7.46.
41 O'nu tüm halka değil, ama Tanrı'nın önceden atadığı tanıklar olan bizlere gösterdi. Ölüler arasından dirilmesinden sonra O'nunla birlikte yedik, içtik.
Haİş 1,3-4 Haİş 13,31 Yuh 14,22 Luk 24,41-43
42 Halka bu haberi yayalım, Tanrı'nın ölüleri ve dirileri yargılamaya atadığı kişinin O olduğunu kanıtlayalım diye kendisi bize buyruk verdi.
10,42 halka: İsrail halkı, Haİş 10,2; Haİş 21,28.
10,42 ölüleri ve dirileri: “Diriler”, Mesih’in tekrar gelişi sırasında hayatta olacak olanlardır, “ölüler” ise ölmüş olup yargı için diriltilecek olanlardır, bknz. 1Se 4,13-5,10. Tanrı İsa’yı diriltip O’nu en yüksek yargıç olarak atadı, Haİş 17,31;Yuh 5,22.27;2Ti 4,1;1Pe 4,5. Dirilişin ilanı böylece insanlar için aynı zamanda bir tövbe çağrısıdır, bknz. Haİş 17,30-31.
Haİş 2,36+
43 "Tüm peygamberler O'nun için tanıklık ediyor, O'na iman eden herkesin O'nun adı aracılığıyla günahlarının bağışlanacağını bildiriyorlar."
Haİş 3,16+ Haİş 2,38+
Putperestler Vaftiz Ediliyor
44 Petrus daha bu sözleri söylerken Kutsal Ruh konuşmayı dinleyenlerin tümü üzerine indi.
10,44 tümü üzerine indi: “Putperestlerin Pentekostu’dur”. Petrus’un a. 47’de belirttiği gibi ilk Pentekost’a benzemektedir, Haİş 11,15; Haİş 15,8.
Haİş 1,8+ Haİş 8,16
45 Petrus'la birlikte oraya gelmiş olan sünnetli inanlılar, Kutsal Ruh armağanının uluslara da dökülmesi karşısında şaşkına döndüler.
Haİş 2,33
46 Çünkü onların yabancı diller konuştuklarını ve Tanrı'yı yücelttiklerini duydular. Bunun üzerine Petrus şöyle dedi:
Haİş 2,4+.11
47 "Bizler gibi Kutsal Ruh'u alan bu insanların vaftiz edilmesini önlemek için onların suya girmesini kim engelleyebilir?"
Haİş 11,17 Haİş 8,36
48 Sonra onların İsa Mesih adıyla vaftiz edilmeleri için buyruk verdi. Onlar Petrus'un birkaç gün orada kalmasını istediler.
10,48 buyruk verdi: Vaftiz genellikle havarilerin kendileri tarafından verilmiyordu, bknz. Haİş 19,5;1Ko 1,14.17.
10,48 bir kaç gün orada kalmasını: Yahudilikten gelen Hristiyanların gözünde skandal ve yasadışı olan olay sırf Petrus’un sünnetsizleri vaftiz ettirmesi değil, fakat daha da fazlası, onların evlerinde kalmasıdır, Haİş 11,2-3, bknz. Haİş 10,28. Aynı sorun daha sonra Antakya’da da yaşanacaktır, Gal 2,11d.
Haİş 1,5+ Haİş 2,38+

11

Petrus’un Yeruşalim’deki Kiliseye Açıklanması
1 Yahudiye'de bulunan haberciler ve kardeşler ulusların da Tanrı'nın sözünü kabul ettiklerini duydular.
Haİş 1,15+ Haİş 8,14 Haİş 15,7
2 Petrus Yeruşalim'e çıktığında sünnet yanlısı olanlar kendisini eleştirdi.
3 Ona, "Sen sünnete önem vermeyen insanlarla içlidışlı oldun" dediler, "Onlarla birlikte yemek yedin."
Haİş 10,28.48+
4 Petrus onlara olayın nasıl geliştiğini anlattı:
Haİş 10,10-48
5 "Yafa Kenti'ndeydim. Dua ediyordum. Kendimden geçtim ve bir görüm gördüm: Çarşafa benzer kocaman bir nesne iniyordu. Dört köşesinden gökten sarkıtılmıştı. Benim yanıma kadar geldi.
6 Dikkatle gözlerimi çevirip baktığımda, yeryüzünün dört ayaklı yaratıklarıyla yabanıl hayvanlarını, sürüngenlerini ve gökyüzünün kuşlarını gördüm.
7 Bunun ardından bir sesin bana şöyle dediğini duydum: 'Kalk, Petrus, kes ve ye!'
8 Ben, 'Hayır, Ya Rab' dedim, 'Çünkü ağzıma hiçbir zaman sıradan ya da kirli sayılan bir şey girmemiştir.'
9 Ama o ses bir kez daha gökten yanıt verdi: 'Tanrı'nın temiz kıldığı şeyleri sen sıradan sayma.'
10 Bu olay üç kez yinelendi, sonra her şey yeniden göğe çekildi.
11 "O anda, kaldığımız evin önünde üç adam belirdi. Bunlar Sezariye’den benim yanıma gönderilmişti.
12 Ruh bana, hiç kuşku duymadan onlarla birlikte gitmemi söyledi. İşte bu altı kardeş de benim yanım sıra geldi. O adamın evine girdik.
Haİş 1,8+
13 "O bize, evinde durup kendisiyle konuşan meleği nasıl gördüğünü ve meleğin kendisine neler söylediğini anlattı: 'Yafa'ya adamlar gönder, öbür adı Petrus olan Simun'u buraya çağır.
14 Kendisi sana senin ve aile üyelerinin kurtuluşunu sağlayacak sözler bildirecek.'
Haİş 2,47+ Haİş 16,15+
15 "Ben konuşmaya başlayınca, Kutsal Ruh başlangıçta bizlere geldiği gibi onların da üzerine geldi.
Haİş 10,44+
16 Rab’bin sözünü anımsadım. Şöyle demişti: 'Bildiğiniz gibi Yahya su ile vaftiz etti, ama siz Kutsal Ruh'la vaftiz edileceksiniz.'
Haİş 1,5+
17 Bizler Rab İsa Mesih'e iman ettiğimizde bize verdiği aynı armağanı Tanrı onlara da verdiyse, ben kim oluyorum ki, Tanrı'ya karşı çıkayım?"
11,17 Petrus bir putpereste verilen vaftiz hakkında açıklamalarda bulunur, bir sünnetsizin konukseverliğini kabul ettiğine dair eleştirileri cevaplamaz, bknz. a. 3, ayrıca Haİş 10,1+. Luka’nın anlatımına göre putperestleri kiliseye ilk Petrus kabul etmiştir (Etiyopyalı hadımın vaftizinin genel etkisi olup olmadığı sorusunu, Haİş 8,26-39, ve Antakya cemaatinin kurulma tarihinin belirlenilmesindeki sorunları bir kenara bırakırsak). Bu bakış açısından Yeruşalim Konsili, Haİş 15,5-29, belli bir anlamda Haİş 11,1-18’ in düşüncelerinin devamı ya da tekrar ele alınışı olacaktır.
Haİş 15,8-9 Haİş 10,47 Mat 16,23+
18 Bu sözleri duyunca yatıştılar ve Tanrı'yı yücelttiler. "Demek ki, Tanrı uluslara da günahlardan dönerek yaşama kavuşmayı sağladı" dediler.
Haİş 2,47+ Haİş 13,46d Haİş 14,27 Haİş 17,30 Haİş 26,20
Antakya Cemaati’nin Kuruluşu
19 İstefanos'tan dolayı yapılan baskılar sonucunda dağılanlar Finike'ye, Kıbrıs'a ve Antakya'ya kadar gittiler. Tanrı'nın sözünü Yahudiler'den başka hiç kimseye bildirmiyorlardı.
11,19 Haİş 8,1 ve Haİş 8,4’ ün devamı gibi gözüken bu ayette Antakya cemaatinin kuruluşu İstefanos’un iman şehitliğinin sonucu olarak anlatılır. Anlatım, Filipus’un hikâyesi, Haİş 8,5-40 ve Petrus’un hikâyesinin, Haİş 9,31-11,18, araya girmesiyle bölünür.
11,19 Antakya: Roma İmparatorluğun Suriye bölgesinin başkenti ve Roma ve İskenderiye şehrinden sonra İmparatorluğun üçüncü önemli şehri.
Haİş 8,1.4
20 Ama onlardan Kıbrıslı ve Kirineli bazı kişiler Antakya'ya gelip Yunanlılar'a da Rab İsa'nın Sevindirici Haberi'ni bildirdiler.
11,20 Yunanlılar’a: Yahudilerin karşısında, a. 19, sünnetsizler, yani Yahudi olmayanlar için kullanılır.
11,20 Rab İsa’nın: Putperestlere ilan edilirken İsa’ya Yahudilerin özel beklentilerini karşılayan “Mesih” ünvanından çok “Rab” ünvanı verilir, bknz. Haİş 25,26+. İsa “Rab’dir”, Tanrı’nın sağına yükselerek son zamanların hükümranlığının en üstün efendisi oldu, bknz. Haİş 2,21.36; Haİş 7,59-60; Haİş 10,36;1Se 4,15-17;2Se 1,7-12;Rom 10,9-13.
21 Rab'bin eli onları destekliyordu. Çok sayıda insan iman ederek Rab'be döndü.
Luk 1,66 Haİş 2,41+ Haİş 3,19+
22 Bu olaylara ilişkin haber Yeruşalim'deki kilisenin kulağına gitti. Barnabas'ı Antakya'ya gönderdiler.
11,22 Yeruşalim cemaati ilkel kilisenin merkezi ve başlangıç noktası olarak kendisini doğru öğretinin sorumlusu olarak görür ve bu nedenle diğer cemaatler üzerine bir tür denetim hakkına sahiptir, bknz. Haİş 8,14; Haİş 11,1, ayrıca Gal 2,2+.
Haİş 4,36+
23 O gidip Rab'bin kayrasını görünce sevinç duydu, hepsine yürekten Rab’be bağlı kalmaları için öğüt verdi.
11,23 öğüt verdi: “Tesellinin oğlu; öğütün oğlu” anlamına gelen Barnabas ismiyle kelime oyunu.
Haİş 13,43 Haİş 14,22
24 Çünkü kendisi iyi bir insandı. Kutsal Ruh'la ve imanla dolu biriydi. Böylece büyük bir kalabalık Rab'be katıldı.
Haİş 6,5 Haİş 2,41+
25 Barnabas Saul'u aramak için Tarsus'a gitti.
Haİş 9,30
26 Onu bulunca Antakya'ya getirdi. İkisi bir yıl süreyle kilisede bir araya gelerek o büyük topluluğa öğrettiler. Öğrencilere ilk kez Antakya'da Hristiyanadı verildi.
11,26 Hristiyan: Yani “Hristos” (Mesih) yandaşları. Antakya’nın putperestleri “Hristos” ünvanının bir şahıs ismi olduğunu düşünerek bu isimden (belki de dalga geçmek amacıyla) “Hristiyan” kelimesini türettiler.
Barnabas ve Saul Yeruşalim’e Gönderiliyor
27 O günlerde Yeruşalim'den Antakya'ya peygamberler geldi.
11,27 EA’in peygamberleri gibi, Yas 18,18+;2Pe 1,21;Mat 5,12, YA’in peygamberleri de Ruh’un karizmalarını taşıyıp, 1Ko 12,1+, Rab’bin adına konuşurlar. Bu karizma yeni antlaşmada daha da geniş bir şekilde dökülüverir, Haİş 2,17-18, bazen tüm imanlılar ona paydaş olurlar, Haİş 19,6;1Ko 11,4-15; 1Ko 14,26.29-33.37. Ancak bazıları bu lütfu özel bir şekilde armağan alırlar, böylelerine “peygamber” ünvanı hakkıyla verilir, Haİş 11,27; Haİş 13,1; Haİş 15,32; Haİş 21,9.10. Karizmaların sıralanmasında “peygamberler” genellikle havarilerden sonra ikinci sırada dururlar, 1Ko 12,28-29;Ef 4,11, fakat bknz. 1Ko 12,10;Rom 12,6;Luk 11,49. Ruh’un tanıkları olmaya çağrıldılar, Va 1,3; Va 2,7, vs.; 1Se 5,19-20 ve onun “vahiylerini” aktarırlar, 1Ko 14,6.26.30;Ef 3,5;Va 1,1. Dirilmiş Rab’bin tanıkları olan ve kerigmayı ilan eden, Haİş 2,22+, “elçilere”, Rom 1,1+;Haİş 1,8+, benzerler. Görevleri gelecek hakkında vaatlerde bulunmakla, Haİş 11,28; Haİş 21,11, ya da kalpleri okumakla, 1Ko 14,24-25, bknz. 1Ti 1,18; 1Ti 4,14, sınırlı kalmaz, “yapılandırır; cesaretlendirir ve teselli verirler”, 1Ko 14,3, bknz. Haİş 4,36; Haİş 11,23-24, Ruh’un verdiği vahiyler sayesinde. Bununla da “dil konuşanlara” benzerler, Haİş 2,4+; Haİş 19,6, ancak sözleri anlaşılabilir olduğundan onlardan üstünlerdir, 1Ko 14. Peygamberlerin ana görevi, Yazılar’ın ve özellikle eski peygamberlerin vaatlerini Ruh’un ışığıyla yorumlamak, 1Pe 1,10-12, ve böylece tanrısal kurtuluş planının gizemini açıklamaktır, 1Ko 13,2;Ef 3,5;Rom 16,25+. Bu nedenle havarilerle birlikte kilisenin temelini oluştururlar, Ef 2,20+. Yuhanna’nın “apokalipsis’i” YA’in bu peygamberliğinin tipik bir örneğidir, Va 1,3; Va 10,11; Va 19,10; Va 22,7-10.18-19. Peygamberlik karizması ne kadar yüce olursa olsun imanla bağlantılı, Rom 12,6, şimdilik sınırlı bir “tanıma” sağlar, ki bu “tanıma” yüz yüze sağlanan tanımanın karşısında ortadan kalkacaktır, bknz. 1Ko 13,8-12.
Mat 16,14+
28 Bunların arasında Agabos adında biri ayağa kalkarak, tüm dünyada büyük bir kıtlık olacağını Ruh aracılığıyla bildirdi. (Bu kıtlık Klavdius'un günlerinde oldu.)
11,28 Klavdius’un yönetimi (İ.S 41-54) sırasında 49-50 yıllarında İmparatorlukta önce Yunanistan, sonra Roma’da olmak üzere ağır bir kıtlık yaşandı.
Haİş 21,10 Haİş 1,8+
29 Öğrenciler --her biri kendi gücü oranında-- Yahudiye'de yaşayan kardeşlere yardım göndererek hizmette bulunmak üzere anlaştılar.
30 Tasarladıkları işi uyguladılar. Barnabas ve Saul'un eliyle İhtiyarlar'a bu yardımı gönderdiler.
11,30 Haİş 9,26; Haİş 11,29d ve Haİş 15,2’ ye göre Pavlus iki kez Galatya’yı ziyaret etmeden önce ( Haİş 16,6; Haİş 18,23) üç kez Yeruşalim’e seyahat etmiştir, ancak Pavlus’un kendisi sırf iki seyahatten bahseder, Gal 1,18; Gal 2,1d, bknz. Haİş 4,13. Haİş’deki değişiklikler muhtemelen Luka’nın kaynaklarını kullanma şeklinden kaynaklanabilir. Belki Haİş 11,29’ un seyahati ile Haİş 15,2’ ninki aynı seyahattir, seyahatin amacı olan toplanan “yardımların” götürülmesi, Pavlus’un bir dönem sonra, Haİş 24,17, Yeruşalim cemaatinin yardım dileğiyle toplanan bağışları teslim etmesinden ayrıdır, Gal 2,10, bknz. 1Ko 16,1+;2Ko 8,4; 2Ko 9,1.12.13;Rom 15,31.
11,30 ihtiyarlara: burada ilk kez geçer, bknz. Haİş 15,4; Haİş 21,18.
Tit 1,5+

12

Yakup’un İdam Edilişi ve Petrus’un Tutuklanışı
1 Bu dönemde Kral Herodes kiliseden bazı kişilere karşı kaba kuvvet kullandı.
12,1-19 Burada anlatılan Petrus’un tutuklanması ve özgürlüğüne kavuşması Haİş 11,30 ve Haİş 12,25’ e göre Barnabas ve Pavlus’un Yeruşalim ziyaretiyle eş zamanlı gözükse de büyük olasılıkla bu ziyaretten önce gerçekleşti. Amcası olan Antipaslı Herodes’den (Mesih’in ıstırapları anlatımındaki Herodes) ayırt etmek amacıyla “kral” diye adlandırılan I. Herodes Agripa, İ.S 41 yılında Yahudiye ve Samiriye kralı olur, 44 yılında ise ölür. Buna göre burada anlatılan olaylar bu yıllar arasında geçmiş olmalı. Anlatım şekli bakımından bu bölüm Haİş’in geri kalan bölümlerinden farklıdır ve Markos’un anlatım şekline benzer.
Mat 20,22-23
2 Yuhanna'nın kardeşi Yakup'u kılıçla öldürttü.
12,2 Yakup: On ikilerden olan Zebedey oğlu Yakup.
3 Kral bu davranışın Yahudiler'ce beğenildiğini görünce, daha da ileri giderek Petrus'u tutuklattı. Bu, Mayasız Ekmek Bayramı'nda oldu.
Çık 12,1+
4 Onu yakalatıp cezaevine kapattı; onu beklemeleri için her biri dörder kişilik dört kol askere teslim etti. Fısıh Bayramı'ndan sonra Petrus'u halkın önüne çıkarmayı tasarlıyordu.
5 Petrus cezaevinde tutuluyordu ama, kilise Tanrı'ya onun için içtenlikle dua etmekteydi.
Tanrı Petrus’u Kurtarıyor
6 Herodes'in onu halkın önüne çıkaracağı günden bir önceki gece, Petrus çift zincirle bağlı olarak iki asker arasında uyuyordu. Kapının önündeki askerler de cezaevini koruyordu.
12,6 bağlı: Zincirlerle yanındaki iki askere bağlanmıştı.
Haİş 5,18-24 Haİş 16,25-40
7 Birden Rab'bin meleği orada durdu, oda ışıkla doluverdi. Melek Petrus'un böğrüne dokunarak onu uyandırdı. "Çabuk kalk!" dedi. O anda Petrus'un ellerinden zincirler düştü.
Mat 1,20+ 1Kr 19,5-7
8 Melek, "Kemerini bağla, ayakkabını giy" dedi. Petrus buyrulanı yaptı. Sonra melek, "Üst giysini kuşan, ardımdan gel" dedi.
Çık 12,11
9 Petrus çıkıp onun ardından gitti. Ama meleğin yaptıklarının gerçek olduğunu bilmiyor, bir görüm gördüğünü sanıyordu.
10 Önce ilk nöbetçi yerini, sonra ikinciyi geçtiler; kente çıkan demir kapıya vardılar. Kapı önlerinde kendiliğinden açıldı. Oradan çıkıp bir sokağı geçince, melek hemen ondan ayrıldı.
12,10 çıkıp: Bazı metinlerde “ve yedi basamak aşağı indiler” diye eklenir.
11 Petrus kendine gelince şöyle dedi: "Şimdi gerçekten biliyorum ki, Rab meleğini gönderip beni Herodes'in elinden ve Yahudi halkının düşündüğü her kötülükten kurtardı."
Dan 3,95
12 Petrus durumu anlayınca Meryem'in evine gitti. Bu Meryem, Markos diye bilinen Yuhanna'nın annesiydi. Orada birçok kişi dua etmekteydi.
12,12 “Markos diye bilinen Yuhanna’nın” ismi Haİş 12,25; Haİş 13,5.13; Haİş 15,27-39’ da da geçer. Pavlus, tutukluluğu sırasında Filimon’a mektubunu yazarken, bu Markos yanındaydı, Flm 1,24. Kol mektubunda Barnabas’ın yeğeni diye geçer, Kol 4,10. Pavlus, Markos’un yardımcı olarak yanına gelmesini ister, 2Ti 4,11.1Pe 5,13 ise Markos’u Petrus’un bir “oğlu” olarak adlandırır, yani onu Petrus’un öğrencisi olarak göstermek ister. Daha geç gelenekler ise Markos’u ikinci incilin yazarı olarak görür.
Haİş 13,9+
13 Petrus dış kapıyı çalınca Roda adlı hizmetçi kız kapıyı açmaya gitti.
14 Petrus'un sesini tanıdıysa da duyduğu sevincin coşkusuyla kapıyı açmadı. Hemen içeriye koşup Petrus'un kapı önünde durduğunu bildirdi.
Luk 24,41
15 Onlar kıza, "Sen çıldırmış olmalısın" dediler. Ama kız doğru söylediğinde ısrar etti. Bunun üzerine, "Görünen, Petrus'un meleğidir" dediler.
16 Petrus ise kapıyı sürekli çalıyordu. Kapıyı açıp onu görünce çok şaşırdılar.
17 Petrus elini sallayarak onlara ağızlarını açmamalarını belirttikten sonra, Rab'bin kendisini cezaevinden nasıl çıkardığını anlattı. "Bunu Yakup'a ve kardeşlere bildirin" dedi. Sonra onlardan ayrılarak başka yere gitti.
12,17 Yakup: İsmi daha yakından belirtecek başka bir eklenti yapılmadığından “Rab’bin kardeşi” olan Yakuptur. Pavlus’un ilk Yeruşalim ziyaretinin döneminden beri, Gal 1,19 (İ.S. 38-39, bknz. Haİş 9,1+), Yakup Yeruşalim Hristiyanlarının “İbrani” grubunun önderidir. Petrus’un Yeruşalim’den ayrılmasından sonra bu ilk cemaate önderlik edecek, bknz. Haİş 15,13; Haİş 21,18;1Ko 15,7.
Haİş 13,16 Haİş 1,15+
18 Sabah olunca, Petrus'a ne olduğunu merak eden askerler arasında kargaşa çıktı.
19 Herodes de onu aradı; bulamayınca askerleri sorguya çekti, öldürülmeleri için buyruk çıkardı.
12,19 öldürülmeleri için buyruk çıkardı: Tutuklular için sorumlu olan askerler, kaçmalarını engelleyemedikleri tutukluların cezalarını üstlenmek zorundaydılar, bknz. Haİş 16,27; Haİş 27,42.
Herodes’in Ölümü
2Mak 9,5-28
19b Sonra Herodes Yahudiye'yi bırakıp Sezariye'ye gitti ve orada kaldı.
20 Herodes Sur ve Saydalılar'a karşı çok öfkeliydi. Bu insanlar hep birlikte kendisine geldiler. Kralın başdanışmanı Vlastos'un desteğini sağlayarak barış aradılar. Çünkü ülkeleri yiyecek yönünden kralın ülkesine bel bağlamıştı.
21 Kararlaştırılan gün Herodes krala özgü giysiler kuşandı, yargı kürsüsüne kuruldu, onlara bir söylev verdi.
22 Halk, "Bu Tanrı sesidir, insan sesi değil!" diye bağırdı.
23 O anda Tanrı'nın meleği onu vurdu, çünkü yüceliği Tanrı'ya vermemişti. Kurtçuklar bedenini kemirdi ve öldü.
Mat 1,20+
24 Bu arada Tanrı'nın sözü yayılıp çoğalıyordu.
Haİş 6,7+
25 Barnabas ile Saul hizmetleri sona ermiş olarak Yeruşalim'den döndüler. Markos diye bilinen Yuhanna'yı da beraberlerinde getirdiler.
Haİş 11,29-30 Haİş 12,12+

13

3. Barnabas ve Pavlus’un Müjdeleme Gezisi. Yeruşalim Konsili
Gönderilme
1 Antakya'daki kilisede peygamberler ve öğretmenler vardı: Barnabas, Siyah adıyla bilinen Simeon, Kirineli Lukius, Manaen --ülkenin dörtte birini yönelen, Herodes'in süt kardeşi-- ve Saul.
13,1 Peygamberler hakkında bknz. Haİş 11,27+. “Öğretmen’in” (“didaskalos”) sahip olduğu Ruh karizması, iman ve Hristiyanca yaşam hakkında genellikle Yazılar temelindeki öğretiyi kardeşlere aktarmasını sağlar, bknz. 1Ko 12,1+. Burada sıralanan beş peygamber ve öğretmen Antakya cemaatinin önderleriydi, bknz. On ikiler’in, Haİş 1,13, ve Yedilerin listesi, Haİş 6,5. Antakya’nın beşlisi, Yediler gibi, Yunan Yahudileriydiler.
Haİş 11,27+ Haİş 4,36+ Haİş 13,9+
2 Bunlar Rab'be karşı ruhsal görevlerini yapıp oruç tutarken Kutsal Ruh, "Barnabas'la Saul'u kendilerini çağırdığım işe ayırın" dedi.
13,2 Rab’be karşı ruhsal görevlerini yapıp: “ruhsal hizmet; ayin”. Kullanılan kavram Hristiyanların duaları ve eski Yasa’nın sunu ritleri arasında bir benzerlik kurar, bknz. Rom 1,9+.
Haİş 1,8+
3 Bunun üzerine oruç tutup dua ettiler, ellerini Barnabas'la Saul'un üstüne koydular ve onları gönderdiler.
13,3 ellerini ... üstüne koydular: Haİş 14,26’ ya göre (bknz. Haİş 15,40) cemaat bu işaretle Kutsal Ruh tarafından seçilen, a. 2, ve gönderilen, a. 4, yeni müjdeleyicileri Tanrı’nın lütfuna sunar. Bu işaretin anlamı Haİş 6,6’ dakinden farklıdır: orada yediler bu işaret sayesinde havariler tarafından görevlendirilirler, bknz. 1Ti 4,14+.
Kıbrıs’ta
4 Böylece, Barnabas ile Saul Kutsal Ruh'un buyruğuyla gönderildikten sonra Selefke'ye geldiler, oradan da Kıbrıs'a yelken açtılar.
13,4 Kıbrıs: Barnabas’ın memleketi, Haİş 4,36.
5 Salamis'e ulaştıklarında Tanrı'nın sözünü Yahudiler'in sinagoglarında bildirdiler. Yuhanna'yı da yardımcı olarak beraberlerinde götürüyorlardı.
13,5 Barnabas’la ortaklaşa gerçekleştirdiği müjdelemelerde de, daha sonralarda Barnabas’tan ayrı yaptığı müjdelemelerde de Pavlus her zaman, Haİş 17,2, önce Yahudiler’e yönelir, Haİş 13,14; Haİş 14,1; Haİş 16,13; Haİş 17,10.17; Haİş 18,4.19; Haİş 19,8; Haİş 28,17.23. Bunun temelinde bir ilke durur: Öncellik Yahudilerindir, bknz. Haİş 3,26; Haİş 13,46;Rom 1,16; Rom 2,9-10;Mar 7,27. Onlar müjdeyi red ettikleri takdirde putperestlere yönelir, bknz. Haİş 13,46; Haİş 18,6; Haİş 28,28.
Haİş 12,12+
6 Pafos'a kadar tüm adayı baştan başa aştılar. Orada Yahudiler'in yalancı bir peygamberiyle karşılaştılar. Büyücülükle uğraşan bu kişinin adı Bar Yeşu idi.
7 Kendisi vali Sergius Pavlus'un yakınıydı. Vali akıllı bir adamdı. Barnabas'la Saul'u yanına çağırdı. Tanrı'nın sözünü dinlemek istedi.
8 Ancak büyücü anlamına gelen diğer adıyla Elimas onlara karşı koydu. Valiyi imandan saptırmaya çalışıyordu.
9 Ama Pavlus adıyla da bilinen Saul Kutsal Ruh'la doldu; gözlerini ona çevirerek,
13,9 Pavlus adıyla da bilinen: O dönemin Yahudileri ve genel bakımdan tüm “orta doğulular” sıkça Yunan-Roma dünyasında kullanılan bir isim alırlardı: Yuhanna “Markus” diye adlandırılır, Haİş 12,12, Barsabba denen Yusuf “Yustos” ismiyle, Haİş 1,23, Simeon “Niger” (siyah) ismiyle, Haİş 13,1, Tabita “Dorkas (ceylan)” ismiyle bilinir, Haİş 9,37, vs. Lukas elçiye burada ilk kez Pavlus ismini verip bundan sonra sırf onu kullanır. Ayrıca Pavlus’u ilk sıraya koyar: Artık Barnabas’ın yardımcısı değil, müjdelemenin asıl önderidir, bknz. a. 13.
10 "Ey iblis oğlu!" dedi, "Her tür düzenbazlıkla ve hileyle dolu insan, her gerçeğe düşman kesilen! Rab’bin düz yollarını saptırma çabasını bırakmayacak mısın sen? ''
Haİş 8,20-23 Yuh 8,44
11 Bak, şu anda Rab'bin eli seni yargılıyor. Gözlerin kör olacak ve belirli bir süre güneşi görmeyeceksin." O anda Elimas'ın üzerine bir sis ve karanlık çöktü. Elinden tutacak birisini bulmaya çalıştı.
12 Olaya tanık olan vali Rab'bin öğrettikleri karşısında hayranlık duyarak iman etti.
Luk 4,32 Mat 22,33
Pisidya Antakya’sına Geliş
13 Pavlus'la yol arkadaşları Pafos’tan denize açılıp Pamfilya'nın Perge Kenti'ne geldiler. Yuhanna onlardan burada ayrılarak Yeruşalim'e döndü.
Haİş 15,38
14 Diğerleriyse Perge'yi aşıp Pisidya’da bulunan Antakya'ya vardılar. Şabat Günü sinagoga girip oturdular.
Haİş 13,5+
15 Kutsal Yasa'yla peygamberlerin yazıları okunduktan sonra, sinagogun ileri gelenleri onlara haber iletti: "Arkadaşlar, kardeşler! Halka verilecek bir öğüdünüz varsa çekinmeden söyleyin."
13,15 öğüdünüz: Yazılar’dan yola çıkarak yapılan uyarıcı ve cesaretlendirici vaazler, bknz. Rom 15,4. Burada gözüken bu sinagog geleneği Hristiyanların litürjilerinde de ortaya çıkar, bu uyarı konuşmaları “peygamberler” ya da “öğretmenler” tarafından yapılırdı, bknz. 1Ko 14,3.31;1Ti 4,13;İbr 13,22;Haİş 11,23; Haİş 14,22; Haİş 15,32; Haİş 16,40; Haİş 20,1.2.
Pavlus’un Yahudilere Konuşması
16 Pavlus ayağa kalkıp elini sallayarak şunları söyledi: "İsrailli arkadaşlar ve Tanrı'dan korkan insanlar! Kulak verin.
13,16-41 Pavlus’un ilk büyük konuşmasıdır. Luka burada Pavlus’un Yahudiler’e müjdelemesinin özünü sunmak anlatmak ister. İki bölümden oluşur: Birincisi a. 16-25 arasında kurtuluş hikâyesinin bir özetini (bknz. İstefanos’un konuşması, Haİş 7) ve Vaftizci Yuhanna’nın tanıklığını içerir, sonrasında ise a. 26-39 arasındaki ikinci bölüm: Haçlandırılan ve dirilen İsa gerçekten uzun zamandır beklenen Mesih’tir! (Petrus’un konuşmalarına benzeyen bir vaaz, a. 39 ise Pavlus’un “iman aracılığıyla aklanma” öğretisini hatırlatır). Konuşma Yazılar’dan alınan ciddi bir uyarı ile sonlanır (a. 40-41), bknz. Haİş 28,26-27.
13,16 İsrailli arkadaşlar ve Tanrı’dan korkan insanlar: Dinleyicilerin iki grubu: doğuştan Yahudiler ve “Tanrı’dan korkanlar”, bknz. Haİş 10,2+.
13,16 elini sallayarak: “eliyle bir işaret yaptı”. Antik çağlarda konuşmacıların dinleyicilerinin dikkatini çekmek adına yaptıkları olağan bir hareket: iki küçük parmak bükük, diğer ücü uzatılmış şekilde sağ el havaya kaldırılırdı, bknz. Haİş 19,33; Haİş 21,40; Haİş 26,1.
Haİş 2,22+ Haİş 10,2+
17 Bu İsrail halkının Tanrısı bizim atalarımızı seçti ve Mısır'da yabancı olarak ya-şadıkları dönemde halkı yükseltti. Sonunda güçlü eliyle onları oradan çıkardı.
Yşa 1,2 Çık 1,7 Çık 3-15
18 Yaklaşık kırk yıl boyunca çölün ortasında onlara katlandı.
13,18 çölün ortasında onlara katlandı: Bazı metinlerde “onları taşıyarak çölden geçirdi” ya da “çölde besledi” diye de geçer.
Yas 1,31
19 Kenan bölgesinde yedi ulusu ortadan kaldırıp toprağı miras olarak kendilerine verdi.
Yas 7,1+
20 Yaklaşık dört yüz elli yıllık bir süreydi bu. "Bundan sonra onlara Samuel Peygamber'in dönemine dek hakimler verdi.
Yar 15,13 Çık 12,40-41
21 Ardından onlar bir kral istediler. Ve Tanrı kendilerine kırk yıl krallık süren Kiş oğlu Saul'u verdi. Saul Benyamin soyundandı.
13,21 Saul: Pevlus da Benyamin oymağından olup, Rom 11,1;Flp 3,5, aynı ismi taşır.
1Sa 8-10
22 Sonra onu tahttan indirdi, kral olarak kendilerine Davut'u yükseltti. Ona ilişkin şu tanıklığı bildirdi: 'İşay oğlu Davut'u gönlüme uygun bir adam olarak gördüm. O her istediğimi yapacak.'
13,22 yükseltti: Harfiyen “uyandırdı; diriltti”. Kullanılan Yunanca kavram çift anlamlıdır. Takibindeki kanıtlama şekli bu çift anlamı Haİş 3,20-26’ daki gibi değerlendirir: “Vaat” İsa’nın diriltilişinde gerçekleşti, a. 32-33, bknz. ayrıca Haİş 26,6-8. Diriltilişi ile İsa kurtarıcı olarak atanmış oldu, bknz. Haİş 5,31, ayrıca Haİş 2,21; Haİş 4,12;Rom 5,9-10;Flp 3,20. a. 22’ deki “uyandırma” fiili a. 30’dan itibaren “diriltmek” anlamını taşır.
Mez 89,20 1Sa 13,14 Yşa 44,28
23 "Tanrı vermiş olduğu söz uyarınca İsrail'e Davut'un soyundan İsa'yı kurtarıcı olarak gönderdi.
13,23 kurtarıcı olarak gönderdi: Bazı metinlerde “kurtarıcı olarak uyandırdı”, fiilin çift anlamıyla, bknz. Haİş 13,22+.
24 Yahya O'nun gelişinden önce tüm İsrail halkına tövbe edip vaftiz edilmelerini bildirdi.
Mal 3,1-2 Luk 1,76
25 Yahya hizmetini tamamlamak üzereyken, 'Benim kim olduğumu sanıyorsunuz?' dedi, 'Beklediğiniz kişi ben değilim. Ama benden sonra gelen biri var; ben O'nun ayaklarındaki çarıkların bağını çözmeye bile layık değilim.'
Mat 3,11p+ Yuh 1,20-27
26 "Arkadaşlar, kardeşler! İbrahimoğulları ve aranızda bulunan Tanrı'dan korkan insanlar. Bu kurtuluş bildirisi bizlere gönderildi.
Haİş 5,20+
27 Çünkü Yeruşalim’de yaşayanlar ve yöneticileri İsa'yı reddettiler ve O'nu yargılayarak her Şabat Günü okunan peygamberlerin sözlerini yerine getirdiler.
Haİş 2,23 Haİş 3,17+ Haİş 13,14d Haİş 15,21 Luk 18,31+
28 Ölümü gerektirecek hiçbir suçlama bulamadılar, yine de Pilatus'tan O'nun idamını istediler.
13,28 Hristiyan savunmasının bir konusu: İsa suçsuzdur ve haksızca mahkûm edildi, bknz. Haİş 3,13-14;Luk 23,14.22.47;Mat 27,3-10.19.23-24.
13,28 Pilatus’tan O’nun idamını istediler: Ya “Pilatus’tan O’nun idamını buyurmasını istediler” ya da “Pilatus’un O’nu kendileri tarafından idam edilmesine izin vermesini istediler” anlamına gelebilir.
29 "O'na ilişkin yazılı olan her şeyi yerine getirdikleri zaman, O'nu çarmıhtan indirip bir mezara koydular.
Haİş 5,30
30 Ama Tanrı O'nu ölüler arasından diriltti.
Haİş 1,3
31 Kendisiyle birlikte Galile'den Yeruşalim'e gelenlere günlerce göründü. Bu insanlar bugün halka O'nun tanıklığını yapıyorlar.
13,31 Pavlus’un Celileli havarilerin tanıklığını hatırlatması biraz şaşırtıcıdır, genellikle kendi tanıklığı ile onlarınkini birbirinden ayırmazdı, 1Ko 9,1d; 1Ko 15,3-11.
Haİş 1,8+
32 Biz de atalara verilen sözü. Sevindirici Haber'i sizlere müjdeliyoruz.
Haİş 2,24-31 Haİş 13,23
33 Tanrı İsa'yı ölümden diriltmekle, onların çocukları olan bizler için bu sözünü yerine getirdi. Tıpkı ikinci Mezmur'da yazılı olduğu gibi: "'Sen benim Oğlum'sun, Bugün ben sana Baba oldum''
13,33 İsa’nın dirilişi Mesih olarak tahta çıkarılmasıydı. Böylece İsa’nın insanlığı, Tanrı’nın Oğlu’nun tüm haklarının tam sahipliğine ulaşmış olur, bknz. Rom 1,4+.
Mez 2,7 Haİş 2,36+ Haİş 9,20+
34 "Tanrı O'nu artık çürümeye göndermemek amacıyla dirilttiğini şöyle kanıtladı: "'Size Davut'a söz verdiğim kutsal ve güvenilir nimetleri vereceğim."
13,34 kutsal ve güvenilir nimetleri: Günahların bağışlanmasının ve aklanmanın vaat edilişi, a. 38d, Mesihsel çağa ait bu armağanlar yeni Davut olan Mesih tarafından verilecek.
Yşa 55,3
35 "Nitekim başka bir Mezmur'da da şunları söylüyor: "'Kutsalının çürümesine izin vermeyeceksin.'
Mez 16,10
36 "Davut Tanrı'nın isteği üzerine kendi kuşağına hizmet ettikten sonra uyudu ve atalarının yanına giderek çürüdü.
37 Ama Tanrı'nın dirilttiği kişi çürümeye bırakılmadı.
38 "Bu nedenle arkadaşlar, kardeşler, şu gerçek sizlerce bilinsin: İsa aracılığıyla sizlere günahların bağışlanacağı bildiriliyor. Musa'nın yasası aracılığıyla kötülüklerin tümünden doğrulukla donatılamadınız.
Haİş 2,38+
39 İsa'ya iman eden herkes doğrulukla donatılacak.
Rom 3,20+ Rom 1,16+ Haİş 15,11
40 Dikkat edin, peygamberlerin söylediği söz sizlerin başına gelmesin:
41 "'Bakın, siz alay edenler, şaşırıp kalın, yıkılıp gidin! Çünkü ben sizin gününüzde bir iş yapıyorum. Öyle bir iş ki, biri size anlatsa inanmazsınız.'"
Haİş 28,26-27 Hab 1,5
42 Pavlus'la Barnabas giderken, oradakiler bir sonraki Şabat Günü aynı konuların yine kendileriyle konuşulmasını istediler.
43 Sinagogtaki toplantı dağılınca, Yahudiler'in ve uluslardan Yahudiliği benimseyip Tanrı'ya tapanların birçoğu Pavlus'la Barnabas'ın ardından gittiler. Pavlus'la Barnabas onlarla konuştular, Tanrı kayrasında süreklilik göstermeleri için onları teşvik ettiler.
13,43 Yahudiliği benimseyip Tanrı’ya tapanlar: Yunanca “proselitler”. “Tanrı’dan korkanlar” ya da “Tanrı’ya tapanlar”, bknz. Haİş 10,2+.
Haİş 10,2+ Haİş 17,4 Haİş 11,23 Haİş 14,22
Putperestlere Yöneliş
44 Öbür Şabat Günü neredeyse tüm kent Tanrı'nın sözünü dinlemek için bir araya geldi.
45 Yahudiler bu büyük kalabalığı görünce kıskançlıkla doldular. Pavlus'un söylediklerine karşı çıktılar, onlara birçok aşağılayıcı söz söylediler.
Haİş 5,17 Haİş 17,5 1Se 2,14+
46 Pavlus'la Barnabas ise cesaretle karşılık verdiler. "Tanrı sözünün önce sizlere bildirilmesi gerekiyordu" dediler, "Ama onu bir yana ittiğiniz ve kendinizi sonsuz yaşama uygun saymadığınız için, biz artık uluslara yöneliyoruz.
13,46 cesaretle: Bu “açık sözlülük”, “cesaret”, “yüreklilik”, havariler ve ilk cemaatlerden başlayarak vurgulanılıyordu, Haİş 4,13.29.31, Pavlus’tan bahsedildiğinde ise tekrardan altı çizilir, Haİş 9,27-28; Haİş 14,3; Haİş 19,8; Haİş 26,26; Haİş 28,31. Bu düşünce Pavlus’un kendisinde de bulunur, 1Se 2,2;2Ko 3,12; 2Ko 7,4;Flp 1,20, bknz. Ef 3,12; Ef 6,19-20.
13,46 Yahudilerin imansızlığı ve onların reddi Haİş’de sıkça tekrarlanan bir konudur, bknz. Haİş 13,5+. Lukas Haİş’nin sonlarında tekrar bu konuya döner, Haİş 28,26-27.
Haİş 13,5+
47 Çünkü Tanrı bizlere şu buyruğu vermiştir: "'Yeryüzünün dört bucağına Kurtuluş götürmen için Seni uluslara ışık yaptım.' "
13,47 Yşa’nın Yunanca tercümesinden alıntı. Metin ya putperestlerin havarisi ve öğretmeni olan, bknz. Rom 11,13;1Ti 2,7;Ef 3,8, vs., Pavlus’un kendisiyle, bknz. Haİş 26,17-18, ya da dirilmiş Mesih’le bağdaştırılabilir (bknz. aynı şekilde Yşa 49,6’ ya bağlı gözüken Haİş 26,23 ve Yşa 49,6.9’ dan alınan Luk 2,32). O halkların ışığıdır, fakat onları ancak havarilerin tanıklıklarıyla gerçekten aydınlatacaktır, bknz. Haİş 1,8+. Bu nedenle bu peygamberlik havariye verilen bir buyruktur, havari de bu peygamberliğin gerçekleşmesi için çalışmalı.
Haİş 1,8 Yşa 49,6 Yuh 8,12+
48 Uluslar bunu duyunca sevindiler ve Tanrı'nın sözünü yücelttiler. Sonsuz yaşama atanmış olan herkes iman etti.
13,48 “Sonsuz yaşam”, bknz. a. 46, gelecek dünyanın yaşamıdır, bknz. Haİş 3,15+. Ona sırf isimleri “Yaşam Kitabı’nda”, Flp 4,3;Va 20,12+, “gökte yazılmış olanlar”, Luk 10,20, erişecekler. “Gelecekteki dünyanın yaşamı için belirtilmiş” Rabbi’lerin tanınan bir ifadesidir.
Haİş 2,46+.47+ Haİş 3,15+ Haİş 6,7+
49 Böylece Rab'bin sözü tüm bölgede yayıldı.
50 Ama Yahudiler saygıdeğer, Tanrı'ya tapan kadınlarla kentin ileri gelenlerini kışkırttılar. Pavlus'la Barnabas'a karşı saldırı düzenleyip onları bölgelerinden dışarıya attılar.
Haİş 10,2+
51 Haberciler tanıklık etmek için ayaklarının tozunu onlara karşı silkeleyerek Konya'ya gittiler.
Luk 9,5 Luk 10,11p Haİş 18,6
52 Öğrencilere gelince, onlar sevinçle ve Kutsal Ruh'la dolmaktaydılar.
Haİş 2,46+

14

Konya’da İncil’in Müjdelenmesi
1 Konya'da Pavlus'la Barnabas birlikte her zaman yaptıkları gibi Yahudiler'in sinagoguna girerek etkili bir şekilde konuştular. Bunun sonucunda Yahudiler'den ve Yunanlılardan pek çok kişi iman etti.
Haİş 13,5+
2 Ama iman etmemekte direnen Yahudiler, uluslardan olanları ayaklandırdılar, kar-deşlere karşı onların yüreklerini zehirlediler.
14,2 İmanı reddetmeleri kısa zaman içerisinde şiddetli direniş şeklinde olacak, bknz. Haİş 19,19; Haİş 28,24 ve Haİş 9,23; Haİş 13,45.50; Haİş 14,19; Haİş 17,5-8.13; Haİş 18,6.13.
1Se 2,14+
3 Haberciler uzunca bir süre orada kalarak cesaretle Rab adıyla konuştular. Rab de kayrasıyla ilgili söze tanıklıkta bulundu. Onların eliyle belirtiler ve göz kamaştırıcı işler yapılmasını sağladı.
Haİş 4,29-30 Haİş 13,46+ Haİş 20,24.32 Mar 16,17-20
4 Kentin insanları ikiye ayrıldı: Bir kesimi Yahudiler'den yanaydı, bir kesimi de habercilerden yana.
14,4 a. 2’nin devamı.
5 Uluslardan olanlarla Yahudiler ve bunların yöneticileri habercileri aşağılayıp taşa tutmak için bir düzen kurdular.
2Ti 3,11
6 Düzeni anlayan haberciler, Likaonya'nın kentleri olan Listra ile Derbe'ye ve çevre bölgeye kaçtılar.
14,6 Listra: Romalıların bir askeri üs bölgesi, Timoteos’un memleketi, bknz. Haİş 16,1-2. a. 18-19’ da anlatılan olaylar Listra’da geçer (Konya’nın güney batısındaki Kilistra kenti). Pavlus a. 20’de Derbe’ye (bugünkü Karaman yakınlarında) ulaşacak.
7 ''Burada da Sevindirici Haber'i müjdelediler.
Listra’da
Haİş 3,1-10
8 Listra'da ayakları sakat bir adam yerde oturuyordu. Doğuştan kötürümdü, hiç yürüyemiyordu.
9 Pavlus konuşurken bu adam kulak kesildi. Pavlus da gözlerini ona çevirdi. İyileştirilebileceğine imanı olduğunu görünce,
14,9 iyileştirilebileceğine: “kurtarılabileceğine” diye de geçer. İman mucizenin ön koşuludur, bknz. Mat 8,10+.
10 yüksek sesle, "Kalk, ayakta dur!" dedi. Adam yerinden sıçrayıp yürümeye başladı.
11 Kalabalıklar Pavlus'un yaptığı işi görünce, seslerini yükseltip Likaonya diliyle, "Tanrılar insan görünümüne bürünüp aramıza indiler!" diye bağırdılar.
Haİş 28,6
12 Barnabas'ı Zeus diye adlandırdılar, sözcü olan Pavlus'a da Hermes dediler.
14,12 Hermes: Antik Yunan Tanrılarının haber ileticisi.
13 Kentin girişindeki Zeus Tapınağı'nın kâhini kent kapılarına boğalarla çelenkler getirdi, kalabalıklarla birlikte kurban kesmek istedi.
14 Haberciler --Barnabas'la Pavlus-olayı duyunca, giysilerini yırtarak kalabalığa yaklaştılar ve,
14,14 giysilerini yırtarak: Öfke işareti olarak, bknz. Mat 26,25.
15 "Ey insanlar!" diye bağırdılar, "Nedir bu yaptığınız işler? Biz de sizin gibi ademoğullarıyız. Bu değersiz şeylerden diri Tanrı’ya dönesiniz diye sizlere Sevindiri-ci Haber'i müjdeliyoruz. "'Göğü, yeryüzünü, denizi ve onlarda bulunan her şeyi yaratan O'dur.'
14,15-17 Tek Tanrılığı vurgulayan bir vaaz. Böylesi vaazlerde gerçek Tanrı ile yalancı tanrılar, diri Tanrı ile ölü ilahlar karşılaştırılıp tövbe çağrısı yapılırdı, bknz. Pavlus’un putperestlerdeki vaazlarının özeti olan 1Se 1,9-10 ve Gal 4,9, bknz. Haİş 15,19; Haİş 26,18.20.
14,15 Göğü, yeryüzünü ...: Gerçek Tanrı evreni yaratarak canlılığını kanıtladı. Yahudiliğin iman ikrarlarında bulunan bir ifadeydi, bknz. Çık 20,11;Neh 9,6;Mez 146,6;Haİş 4,24; Haİş 17,24;Va 10,6; Va 14,7.
Haİş 3,12 Haİş 10,26 Haİş 3,19+ Haİş 2,38+ Haİş 17,22-30+ 1Se 1,9 Yas 5,26
16 "Önceki çağlarda Tanrı bütün ulusların kendi yollarından gitmesine izin verdi.
17 Yine de kendisini tanıksız bırakmadı: İyiliğini gösterdi. Sizlere gökten yağmur ve verimli mevsimler gönderdi. Karınlarınızı yiyecekle, yüreklerinizi de mutlulukla dol-durdu."
Yer 5,24
18 Bu sözleri söyleyerek kendilerine kurban kesmek isteyen kalabalığı güçlükle durdurabildiler.
19 Bu arada Antakya'dan, Konya’dan Yahudiler gelip dayandı. Bunlar halkı kandırdı. Pavlus'u taşa tuttular. Onu ölü sanarak kentten dışarıya sürüklediler.
1Se 2,14+ 2Ko 11,25 2Ti 3,11
20 Öğrenciler çevresinde toplanınca, Pavlus ayağa kalkıp kente girdi. Ertesi gün Barnabas'la birlikte oradan ayrılıp Derbe'ye gitti.
Antakya’ya Dönüş
21 Derbe'de Sevindirici Haber'i müjdeleyip birçok öğrenci kazandıktan sonra Listra'ya, Konya'ya ve Antakya'ya döndüler.
Haİş 15,41 Haİş 18,23
22 "Öğrencileri cesaretlendirip imanda durmaları için onlara öğüt verdikten sonra, "Bizim Tanrı'nın Hükümranlığına birçok sıkıntıdan geçerek girmemiz gerekiyor" dediler.
14,22 öğrencileri cesaretlendirip: bknz. Rom 1,11;1Se 3,2.13;Luk 22,32.
Haİş 11,23 Haİş 13,43 Haİş 15,32 Mat 10,22 Mat 24,13 Rom 5,3-4 2Se 1,4d 2Ti 2,12 2Ti 3,12 İbr 10,36
23 Kiliselerin her birine ihtiyarlar atadıktan sonra, oruç tutarak dua ettiler ve onları iman edip güvendikleri Rab'be emanet ettiler.
14,23 İhtiyarlar, bknz. Haİş 11,30+, burada cemaat tarafından seçilmez, Pavlus ve Barnabas tarafından atanırlardı, bknz. Tit 1,5.
Haİş 13,3
24 Pisidya'dan geçerek Pamfilya'ya geldiler.
25 Perge'de Tanrı'nın sözünü bildirdikten sonra Antalya'ya indiler.
26 Oradan da artık yerine getirmiş oldukları göreve başlamadan önce Tanrı'nın kayrasına teslim edildikleri yere, Antakya'ya doğru yelken açtılar.
Haİş 13,2-3
27 Antakya'ya ulaşınca, inanlılar topluluğunu bir araya getirdiler. Tanrının kendileri aracılığıyla yaptığı işlerin tümünü onlara bildirdiler; O'nun iman kapısını uluslara nasıl açtığını anlattılar.
14,27 iman kapısını: Pavlus’ta da buna benzer benzetmeler bulunur, 1Ko 16,9;2Ko 2,12;Kol 4,3.
Haİş 15,4.12 Haİş 21,19
28 Orada öğrencilerle birlikte uzun süre kaldılar.

15

Antakya’daki Tartışma Konusu
Gal 2,11-14
1 Yahudiye'den Antakya'ya bazı kimseler gelip kardeşlere şöyle diyorlardı: "Eğer Musa'nın bildirdiği töreler uyarınca sünnet edilmezseniz kurtulamazsınız."
15,1-35 “Elçiler Konsili” ya da “Yeruşalim Konsili” diye adlandırılan toplantıyla ilgilenen bu bölümün olayları bir bakımdan 8-14 bölümlerinde geçenlerin sonuçlandırılmasıdır: genç kilisenin müjdeleme tecrübelerini teolojik yönleriyle ele almak gerekiyordu. Diğer bakımdan ise bu bölüm yeni bir müjdeleme aşamasına geçiş niteliğindedir. Bundan sonra havarilerin onayıyla putperestlere, Yahudi Yasası’ndan bağımsız bir şekilde müjdelemede bulunulacak, Haİş’in sonraki bölümlerinde özellikle de Pavlus’un bu konudaki çabalarını takip edebileceğiz (16-28). Luka, müjdelemenin bu kadar önemli bir sorusu üzerinde tartışan iki zihniyetin uzlaşıp anlaşmasını Kutsal Ruh’un eseri olarak algılar, a. 28. Anlatımda bir ikilem açığa çıkar: Bir yandan Mesih’e iman etmeye başlayan putperestlerin sünnet olma gerekliliği (yani tüm Yahudi Yasası’nı kabul etme zorunluluğu) hakkındaki tartışma konusunun Tanrı’nın kendisi tarafından çözüme kavuşturulduğu belirtilir, a. 7-12, çünkü O putperestlere de Kutsal Ruh’unu vermişti, Haİş 10,44-45. Diğer yandan yine de Yasa’nın bazı buyrukları önemli olarak vurgulanır, a. 20d. Gal 2,6’ da Pavlus’un kendisi, Yeruşalim anlaşmasında putperestlere müjdeleme konusunda kendisine herhangi bir sınırlandırılmanın konulmadığını belirtir. Buna benzer sorunların işlendiği 1Ko 8-10 ve Rom 14’ de de böylesi kurallardan bahsedilmez. Buna göre Pavlus sanki Haİş 15,23-29’ da geçen kararları bilmiyor. Luka’nın Haİş 15’ de iki ayrı sorunun çözümlerini özetleyerek anlattığını anladığımızda bu ikilem çözülür: Birinci tartışma konusu Petrus ve Pavlus arasında geçer ve Tanrı’ya dönmüş putperestlerin Yahudi Yasası’nı tutmakla yükümlü olup olmadıkları sorusuyla ilgilidir, bknz. Gal 2,1-10. Yakup’un önemli bir rol aldığı diğer tartışma konusu ise daha geç bir döneme ait olup Yahudi kökenli Hristiyanların ve putperest kökenli Hristiyanların aynı cemaatte birlikte yaşamaları hakkındadır, bknz. Gal 2,11-27. Yahudi kökenli Hristiyanlardan putperest kökenlileriyle toplanırken Yasa’nın açısından murdar duruma düşme korkusunu yenmelerini istemek Mesih’e olan ortak bağlılıkları nedeniyle geçerlidir, ancak görülüyor ki Yahudi Hristiyanların aşması zor engeller mevcuttu, bknz. Haİş 15,20+. Bu nedenle putperest kökenli Hristiyanlardan da bazı noktalarda sağduyulu davranmaları istemek doğal karşılanılmalı. Alınan kararların temeli budur. Lukas’ın vurgulamak istediği her iki tartışma konusunda da alınan kararların yetkililer ve Yeruşalim’in ilk cemaatinin onayıyla alınmış olmasıdır. Bu nedenle onları bu bölümde birlikte anlatır. “Havariler Konsili” diye de adlandırılan Yeruşalim’deki bu toplantı muhtemelen 47-49 yılları arasında gerçekleşti.
15,1 Yahudiye’den ... bazı kimseler: Gal 2,12’ de “Yakup’un yanından bazı kişiler” diye adlandırılırlar.
Haİş 15,5.24 Yar 17,10+
2 Pavlus'la Barnabas onlarla çekişip uzun boylu tanıştılar. En sonunda Pavlus'la Barnabas'ın ve başka bazı kişilerin Yeruşalim'e gidip bu konuda habercilerle ve ihtiyarlarla görüşmelerine karar verildi.
15,2 başka bazı kişilerin: Gal 2,1-3’ de putperest kökenli olan Titus’un ismi geçer.
15,2 Paralel olan Haİş 11,30’ da ve Haİş 21,18’ de havarilerden bahsedilmezken burada “havariler” ve “ihtiyarlar” birlikte geçerler. Bu da Yakup’u, Petrus’u ve Yuhanna’yı Yeruşalim cemaatinin yetkilileri olarak gösteren Gal 2,2-9 ile uyumludur.
Gal 2,1-2
3 ''Kilise onları yolcu etti. Finike ve Samiriye yörelerinden geçerek ulusların Tanrı'ya dönüşünü anlattılar. Bu haberler bütün kardeşlere derin sevinç getirdi.
15,3 yolcu etti: bknz. 1Ko 16,11;Tit 3,13.
Haİş 20,38 Haİş 21,5
4 Yeruşalim'e ulaştıklarında kiliseyle haberciler ve ihtiyarlar kendilerini iyi karşıladılar. Onlar da Tanrı'nın kendilerini kullanarak yaptığı işlerin tümünü anlattılar.
Haİş 14,27+
Yeruşalim’deki Tartışma
Gal 2,1-9
5 Ama Ferisiler'den olup da iman etmiş bazı kişiler ayağa kalkıp, "Onları sünnet etmek ve Musa'nın yasasını uygulamaları için kendilerine buyruk vermek gerekir" diye konuştular.
15,5 Gal 2,3-5’ e göre bu talepler Pavlus’a Yeruşalim yolculuğunda eşlik eden Titus’a yönelikti.
Haİş 2,14+
6 Habercilerle İhtiyarlar bu sorunu görüşmek amacıyla bir araya geldiler.
15,6 ihtiyarlar: Bazı metinler “toplulukla birlikte”, bknz. a. 12.
7 Uzun süren bir tanışmadan sonra, Petrus ayağa kalkıp onlara şöyle dedi:
Petrus’un Konuşması
Haİş 10,1-11,18+
7b Arkadaşlar, kardeşler! Biliyorsunuz ki, bundan önceki dönemde Tanrı beni uluslar benim ağzımdan Sevindirici Haber'e ilişkin sözü duysunlar ve iman etsinler diye sizlerin arasından seçti.
8 İnsan yüreğini bilen Tanrı, bizlere verdiği gibi onlara da Kutsal Ruh'u vererek kendilerini onayladı.
15,8-9 Haİş 10’ da anlatılanların özeti, bknz. özellikle Haİş 10,15.28; Haİş 11,9.
Haİş 1,24 Haİş 10,44-47 Haİş 11,15-17
9 Bizlerle onlar arasında hiçbir ayrım gözetmedi. İman etmeleri üzerine onların yüreğini arıttı.
Haİş 11,17+ Haİş 10,34+
10 Şimdi siz neden öğrencilerin boynuna boyunduruk takarak Tanrı'yı deniyorsunuz? Bunu ne atalarımız, ne de biz taşıyabildik.
15,10 Tanrı’yı “denemeye tabi tutmak” veya “denemek” ya O’ndan kanıtlar, belirtiler veya müdahalesini istemektir, Çık 17,7;Yas 6,16;Yud 8,12-17;Mez 95,9;Yşa 7,11-12;Mat 4,7p, ya da Tanrı’nın lütuf dolu sabrını zorlamaktır, burası ve Haİş 5,9;Çık 17,2;Say 14,22;1Ko 10,9.
Gal 5,1 Mat 23,4
11 Hayır. Onlar gibi biz de Rab İsa'nın kayrası aracılığıyla kurtulduğumuza iman ediyoruz."
15,11 a. 1’de öne sürülene somut cevap. Öğreti Gal 2,15-21; Gal 3,22-26;Rom 11,32;Ef 2,1-10’ da kilerle aynıdır. Bu bakış açısından Yahudi’nin herhangi bir ayrıcalığı yoktur, bknz. Haİş 13,38;Gal 5,6; Gal 6,15.
Gal 3,10-12 Rom 7
12 Bütün topluluk sustu ve uluslar arasında Tanrı'nın onlar aracılığıyla yaptığı mucizeleri ve harikaları anlatan Barnabas'la Pavlus'u dinlediler.
Haİş 14,27
Yakup’un Konuşması
13 Onlar susunca Yakup konuştu: "Arkadaşlar, kardeşler! Beni dinleyin.
15,13 Gal 2,9 Yakup’un Yeruşalim uzlaşmasındaki önemli rolünü onaylar.
Haİş 12,17+
14 Simun Tanrı'nın kendi adıyla anılan bir halk seçmek için uluslara ilk kez yöneldiğini anlattı.
Haİş 13,47 Haİş 18,10 Rom 9,26 Rom 15,9-12 Rom 16,26
15 Peygamberlerin sözleri de bu olayı doğrulamaktadır. Tıpkı yazılı olduğu gibi:
16 "'Bundan sonra ben geri dönüp Davut'un yıkık konutunu yeni baştan yapacağım. Onun kalıntılarını yeniden kurup Onu tekrar ayağa kaldıracağım.
15,16-17 Amos’un Yunanca tercümesinden alındığı için İbranice orijinalinden farklar içerir.
Amo 9,11-12
17 Öyle ki, geriye kalan insanlarla bana ait olan bütün uluslar Rab'bi arasınlar.
15,17 bana ait olan: harfiyen “ismimin üzerine çağrılmış olan”. Yahve’nin ismini bir ulus, bknz. 2Ta 7,14 ya da bir mekân üzerine, bknz. 2Ta 6,34, söylemek (ya da: çağırmak) onu Yahve’ye adamak anlamına gelir.
18 Bunları ta başlangıçtan bildiren Rab işte böyle diyor.'
19 Yakup konuşmasını şöyle sona erdirdi: "Bu nedenle bence uluslar içinden Tanrı'ya dönenleri tedirgin etmeyelim.
15,19 bu nedenle bence: Yakup tartışmaya noktayı koyar, havariler ve ihtiyarların mektubu da, a. 23-29, Yakup’un açıklamasını tekrarlar. Bu dönemde Yeruşalim cemaatinin ilk sırasında Yakup’un bulunduğu izlenimini Gal 2,9 da verir, bknz. Haİş 12,17+.
Haİş 3,19+
20 "Yalnız kendilerine mektup yazarak, putlara sunulup murdar hale gelen etlerden, zinadan, boğularak öldürülmüş hayvanlardan ve kandan uzak durmalarını belirtelim.
15,20 putlara sunulup murdar hale gelen etlerden: Putperest kurban törenlerinde kurban edilen hayvanların etleri, bknz. a. 29 ve Haİş 21,25, ayrıca 1Ko 8-10.
15,20 zina: Bu kavram, Lev 18’ de sıralanan tüm yasadışı ilişkileri kapsar.
15,20 boğularak öldürülmüş hayvanlar: Yakup’un önerdiği sınırlandırmalardan bu kuralların, Haİş 11,3 ve Gal 2,12-14’ de ortaya çıkan bir soruya bağlı oldukları belli olur: Yahudi kökenli Hristiyanlar ile putperest kökenli Hristiyanların cemaat içerisinde aynı masaya oturabilmeleri için putperest kökenlilerin sağduyusu ne derecede olmalı? Yani artık tartışılan “Kurtuluş için Mesih’e iman etmek yeterli midir, yoksa ayrıcadan sünnet edilerek Yahudi Yasası’nı da kabul etmek mi gerekiyor?” sorusu değildir. Tartışma, putperest kökenli Hristiyanların Yahudilikten gelen Hristiyan kardeşlerine göstermesi gereken ve sevginin bir buyruğu olan sağduyudur. Yakup, sayısız paklık kurallarından sadece Yahudiler’in gözünde özel önemde olanlarını devam ettirmek ister: “Putlara sunulan kurbanların etini” yemek bir şekilde putperest törenlerle paydaşlıktır, bknz. 1Ko 8-10. “Kan” sadece Tanrı’ya ait olan yaşamın ifadesidir ve Yasa’nın bu konudaki yasağı, Lev 1,5+, mutlak bir yasak olduğundan Yahudilerin bu yasağın kaldırılmasına karşı direnci anlaşılabilir. “Boğularak öldürülen hayvanların” konusu da buna benzerdir. “Yasadışı ilşkiler” ise burada, ahlaksız olmalarından dolayı değil, fakat törensel murdarlıklara yol açtıklarından konu edinirler.
21 Nasıl olsa, eski zamanlardan bu yana her kentte Musa'nın duyurduğu sözü ya-yanlar var. Bu söz her Şabat Günü sinagoglarda açık açık okunmaktadır."
Haİş 13,27
Havarilerin Mektubu
22 Bundan sonra habercilere, ihtiyarlar'a ve inanlılar topluluğunun tümüne kendi aralarından adamlar seçip onları Pavlus ve Barnabas'la birlikte Antakya'ya göndermek uygun göründü. Kardeşler arasında ileri gelenlerden iki adam seçtiler: Barsabas diye bilinen Yahuda'yla Silas.
15,22 Müjdelemede Pavlus’un yoldaşı olan Silas, Haİş 15,40-18,5, ve 1Se 1,1;2Se 1,1;2Ko 1,19;1Pe 5,12’ de ismi geçen Silvanos aynı kişilerdir.
23 Bunların eliyle şu mektubu ilettiler: "Habercilerle İhtiyarlar'dan oluşan kardeşlerimiz Antakya'da, Suriye’de ve Kilikya'da uluslar arasından gelen kardeşlere selam ederler.
24 Bizden bazı kişilerin söyledikleri belirli sözlerle aklınızı karıştırarak sizi sarstıklarını duyduk. Kaldı ki, onları biz göndermedik.
Gal 2,12 Haİş 15,1
25 Bu nedenle, bir araya gelip seçtiğimiz adamları yanınıza göndermeyi uygun gördük. Onlar sevgili kardeşlerimiz Barnabas ve Pavlus'la birliktedirler.
26 Rabbimiz İsa Mesih'in tanıkları olma yolunda canlarını hiçe saydılar.
27 Bunu bilerek Yahuda’yla Silas'ı gönderdik. Kendileri yazdıklarımızı size sözlü olarak da bildirecekler.
28 "Kutsal Ruh ve bizler gerektiğinden daha ağır bir yükü size yüklememeyi uygun gördük.
Haİş 1,8+ Haİş 5,32
29 Putlara sunulan sunulardan, kandan, boğularak öldürülmüş hayvanlardan ve zinadan uzak durun. Bunlardan sakınırsanız iyi edersiniz. Esen kalınız."
Yahuda ve Silas Antakya’da
30 Bu yolculuğa atananlar Antakya'ya ulaştılar, tüm topluluğu bir araya çağırıp mektubu verdiler.
31 Onlar mektubu okuyunca, içindeki yüreklendirici sözlere sevindiler.
32 Yahuda’yla Silas --kendileri de peygamber olduklarından-- kardeşlere geniş çapta öğüt vererek onları yüreklendirip desteklediler.
Haİş 11,27+
33 Bir süre orada kaldıktan sonra, kardeşler esenlik dileğiyle onları kendilerini göndermiş olanlara yolcu ettiler.
35 Pavlus'la Barnabas ise bir süre Antakya'da kaldılar. Birçoklarıyla birlikte Rab'bin sözünü öğrettiler ve Sevindirici Haber'i müjdelediler.
Haİş 14,28 Haİş 2,42+ Haİş 5,42+
4. Pavlus’un Müjdeleme Gezileri
Pavlus Barnabas’tan Ayrılıp Silas’la Yoluna Devam Ediyor
36 Bir süre sonra Pavlus Barnabas'a, "Rab'bin sözünü bildirdiğimiz her kente dönelim, kardeşlerin durumunu öğrenelim" dedi.
37 Barnabas Markos diye bilinen Yuhanna'yı da yanlarına almak istedi.
Haİş 12,12+
38 Ama Pavlus Pamfilya'da kendilerini yüzüstü bırakıp birlikte hizmete gitmekten kaçman Markos'u yanlarına almanın uygun olmayacağını savundu.
Haİş 13,13
39 Aralarında büyük bir anlaşmazlık çıktı ve sonunda birbirlerinden ayrıldılar. Barnabas Markos'u alarak Kıbrıs'a yelken açtı.
40 Pavlus da Silas'ı seçti; kardeşlerce Rab'bin kayrasına emanet edildikten sonra yola çıktı.
Haİş 15,22+ Haİş 13,3
41 Suriye ve Kilikya'dan geçerek kiliseleri desteklediler.
Haİş 14,22+

16

Timoteos Haber Gezisine Katılıyor
1 Pavlus Derbe ve Listra'ya uğradı. Listra'da Timoteos adlı bir öğrenci vardı. İman etmiş Yahudi bir kadınla Yunanlı bir babanın oğluydu.
16,1 Timoteos: Bundan böyle Pavlus’a bağlı olacak, Haİş 17,14d; Haİş 18,15; Haİş 19,22; Haİş 20,4;1Se 3,2.6;1Ko 4,17; 1Ko 16,10;2Ko 1,19;Rom 16,21, ve sonuna kadar en sadık öğrencilerinden biri olacak. Bu yakınlık 1Ti ve 2 Ti’ta da yankılanır.
2Ti 1,5 2Ti 3,15 Mar 7,26
2 Listra'da ve Konya'da bulunan kardeşler onun için olumlu tanıklık ediyorlardı.
3 Pavlus onun kendisiyle birlikte gelmesini istedi. Yörede yaşayan Yahudiler Timoteos'un babasının Yunanlı olduğunu bildiklerinden, Pavlus onu sünnet ettirdi.
16,3 Pavlus putperest kökenli Hristiyanların sünnet edilmesine karşıydı, Gal 2,3; Gal 5,1-12. Fakat Timoteos Yahudi bir annenin oğlu olduğundan Yahudilerin Yasası’na göre Yahudi sayılıyordu, bknz. 1Ko 9,20.
4 Yolları üzerindeki kentlerden geçerken, inanlılara Yeruşalim'deki haberciler ve İh-tiyarlar tarafından kararlaştırılan temel kuralları bildirdiler, bunları uygulamalarını istediler.
16,4 Anlatıcının bu açıklaması Yeruşalim Konsili’nin Haİş 15’ teki anlatımından kaynaklanır: Orada alınan kararların Petrus ve Pavlus’un huzurunda açıklandığı farz ediliyor, fakat bknz. Haİş 15,1+.
Haİş 15,23-29
5 Böylece kiliseler giderek imanda güçlendi, sayıları günden güne arttı.
Haİş 14,22+ Haİş 2,41+
Makedonya’ya Doğru
6 Onlar Frikya ve Galatya bölgesinden geçtikten sonra. Kutsal Ruh Tanrı'nın sözünü Asya bölgesinde yaymalarını engelledi.
16,6 Bahsedilen Galatya bölgesidir. Pavlus Konya’dan yola çıktığında batıya, Efes’e gitmek istiyordu. Kutsal Ruh bunu engellediğinden kuzeye yönelip Frikya’ya ulaşır, ve oradan geçerek Galatya bölgesine ulaşır. Bir hastalık nedeniyle bir süre burada bulunur, Gal 4,13-15. Pavlus bu bölgelerde müjdeyi yayar ve daha ilerde öğrencilerini ziyaret etmek için tekrar döner, Haİş 18,23.
Gal 4,13-15
7 Misiya sınırlarına ulaşınca, Bitinya bölgesine girmek istedilerse de, İsa'nın Ruhu onları bırakmadı.
Flp 1,19
8 Misiya'yı geçerek Troas'a indiler.
16,8 Misiya
Rom 8,9 1Pe 1,11
9 Geceleyin Pavlus'a bir görüm geldi. Makedonyalı bir adam Önünde durmuş ona yalvarıyor, "Makedonya'ya gel, bize yardım et!" diyordu.
Haİş 10,9-23
10 Pavlus bu görümü alınca, biz hemen Makedonya'ya gitmenin yolunu aradık. Tanrı'nın Sevindirici Haber'i onlara müjdelemek için bizleri çağırdığı sonucuna vardık.
16,10 biz: Anlatım aniden birinci çoğul şahısa geçer, Haİş’in ilk “biz-bölümüdür”.
Filipi’ye Varış
11 Troas'tan açılıp Samotrakya doğrultusunda denizi aştık. Bir gün sonra Neapolis'e ulaştık.
12 Buradan Filipi’ye gittik. Burası Makedonya bölgesinin önde gelen bir kenti ve Romalılar'ın kurduğu bir kolonidir. Bu kentte birkaç gün kaldık.
16,12 Filipiye: Roma’nın askeri üs bölgesi olan Makedonya ilinin önemli şehirlerinden. Yönetim şekli Roma şehrine benziyordu ve ağırlıklı olarak bir latin şehriydi.
13 Şabat Günü kent kapısından çıkıp ırmak kıyısına gittik. Burada bir dua toplantısı olabileceğini düşündük. Oturup orada toplanan kadınlarla konuştuk.
16,13 dua toplantısı olabileceğini düşündük: Filipiye’deki Yahudilerin sinagogu yoktu, törensel yıkanmalar nedeniyle nehrin yakınında toplanırlardı.
Haİş 13,5+
14 Dinleyicilerden biri Tanrı'ya tapan, Lidya adında, mesleği mor kumaş satıcılığı olan Tiyatiralı bir kadındı. Rab onun yüreğini Pavlus'un söylediği sözlere önem vermesi için açtı.
Haİş 10,2+
15 Lidya ev halkıyla birlikte vaftiz edilince, yalvararak şöyle dedi: "Eğer beni Rab'be iman etmiş sayıyorsanız, evime buyurun, orada kalın." Ve üsteleyerek dileğini kabul ettirdi.
16,15 Lidya ev halkıyla birlikte: Lidya’nın vaftizi evine bağlı herkesin (aile ve hizmetçilerin) imanı kabul etmesine neden olur, bknz. Haİş 10,44; Haİş 16,31.34; Haİş 18,8;1Ko 1,16.
16,15 evime buyurun orada kalın: Pavlus’un alışkanlığının aksine, bknz. Haİş 20,33-35;1Se 2,9;2Se 3,8;1Ko 9. Daha ileride de Filipililer, Pavlus’a, başka cemaatlerden kabul etmeyeceği yardımlarda bulunurlar, bknz. Flp 4,10-18.
Haİş 1,5+ Haİş 10,48
Pavlus ve Silas’ın Tutuklanması
16 Bir gün dua etmeye giderken falcılık ruhu taşıyan köle bir kıza rastladık. Kız falcılık ederek efendilerine bol para kazandırıyordu.
16,16 falcılık ruhu: Harfiyen “Piton (yılan) ruhu”. Kullanılan kavram Antik Yunanistan’da kehanet merkezi olarak tanınan Delfi’nin yılan heykelini hatırlatır.
17 Pavlus'u ve bizleri izleyerek, "Bu insanlar yüce Tanrının kullarıdır" diye bağırıyordu, "Size kurtuluş yolunu bildiriyorlar!"
Haİş 19,15 Mat 8,29+
18 Günlerce böyle bağırdı durdu. Buna sıkılan Pavlus dönüp ruhu azarladı: "İsa Mesih'in adıyla sana buyuruyorum, ondan ayrıl!" Ruh o anda kızdan ayrıldı.
Haİş 3,16+ Mar 1,25-26+ Mar 16,17
19 Kızın efendileri kazanç kaynaklarını yitirdiklerini görünce, Pavlus'la Silas'ı tuttukları gibi çarşı meydanına, yöneticilerin önüne sürüklediler.
Haİş 19,24-27
20 Onları yargıçlara getirerek, "Bu insanlar Yahudi'dir" dediler, "Kentimizde kar-gaşalık çıkarıyorlar.
Haİş 24,5+
21 Romalı olan bizlerin benimseyip uygulayamayacağımız töreler bildiriyorlar."
16,21 Burada bahsedilen “töreler” Yahudi gelenekleridir, bknz. Haİş 6,14; Haİş 15,1; Haİş 21,21; Haİş 26,3; Haİş 28,17;Yuh 19,40. Pavlus ve Silas’ı suçlayanlar Hristiyanlık ve Yahudiliği ayırt etmezler. Karışıklık çıkartmakla suçlanılıyorlar. Törelerin hangisinin Romalı vatandaşlar için kabul edilemez olduğu açıklanmıyor. Bazı bulgular Romalı vatandaşlar için Yahudiliğe geçmenin yasak olduğunu işaret eder. Buna göre Hristiyanlığa çekme çabaları yasadışı sayılmış olur.
22 Halk da onlara karşı saldırıya katıldı. Yargıçlar Pavlus'la Silas'ın giysilerinin çıkartılmasını ve sopayla dövülmelerini buyurdu.
1Se 2,2 Flp 1,30
23 Onları amansızca dövdükten sonra cezaevine attılar. Gardiyana onları sıkı gözetim altında tutması için kesin buyruk verdiler.
2Ko 11,25
24 Gardiyan buyruğu duyunca adamları hücreye tıktı, ayaklarını delikli ağır tahtalarla kenetledi.
Mucizevi Bir Şekilde Özgürlüğe Kavuşurlar
25 Gece yarısı dolaylarında Pavlus’la Silas dua ediyor, Tanrı'ya ilahi söylüyorlardı. Tutuklular da onları dinliyordu.
Kol 3,16
26 Ansızın cezaevinin temellerini sarsacak kadar güçlü bir deprem oldu. Bir anda tüm kapılar açıldı, tüm tutukluların bağlı olduğu bağlar gevşedi.
Haİş 4,31 Haİş 12,6-11
27 Gardiyan uyandı. Cezaevinin kapılarını açılmış görünce kılıcını çekti, kendini öldürmek istedi. Çünkü tutukluların kaçtığını sanmıştı.
Haİş 12,18-19 Haİş 27,42
28 Ama Pavlus yüksek sesle, "Kendine kötülük etme" diye bağırdı, "Çünkü hepimiz buradayız."
29 Gardiyan ışık istedi ve içeriye koştu. Korkudan tir tir titreyerek Pavlus'la Silas'ın önünde yere kapandı.
16,29 tir tir titreyerek: Göğün elçilerine kötü davrandığı için.
30 Onları dışarıya çıkarıp, "Efendiler" dedi, "Kurtulmak için ne yapmalıyım?"
31 Onlar, "Rab İsa'ya iman et, kurtulacaksın" dediler, "Sen de, ev halkın da."
Haİş 2,21+
32 Ona ve evindeki herkese Tanrı’nın sözünü söylediler.
Haİş 16,15+
33 Gardiyan gecenin o geç saatinde onları alıp yaralarını yıkadı. Hem kendisi hem de tüm ev halkı hemen vaftiz edildi.
Haİş 8,36.38 Haİş 1,5+
34 Bundan sonra onları evine getirdi, sofra kurdu. Tüm ailesiyle birlikte Tanrı'ya iman etmenin sevincini yaşadı.
Haİş 2,46+
35 Sabah olunca yargıçlar görevlileri göndererek, "O adamları salıverin" dediler.
36 Gardiyan bu haberi Pavlus'a iletti: "Yargıçlar salıverilmeniz için haber gönderdi. Onun için artık kalkın, esenlikle yolunuza koyulun."
37 Ama Pavlus görevlilere şunları söyledi: "Roma uyruklu olan bizleri suçlu bulmamalarına karşın, herkesin gözü önünde dövüp cezaevine attılar. Şimdi de gizlice bizi dışarıya çıkarmak istiyorlar. Hayır! Böyle iş olmaz. Kendileri gelip bizi serbest bıraksınlar."
16,37 “Lex Porcia” diye adlandırılan yasaya göre, Roma vatandaşlarının kırbaçlanması yasaktı. Bu yasağa karşı gelenlere ağır cezalar verilirdi.
Haİş 22,25 Haİş 22,29
38 Görevliler bu sözleri yargıçlara ilettiler. Yargıçlar adamların Roma uyruklu olduklarını duyunca korktular.
39 Gelip onlardan özür dileyerek serbest bıraktılar ve kentten gitmeleri için yal-vardılar.
40 Pavlus'la Silas cezaevinden çıkınca Lidya'nın evine uğradılar. Orada kardeşleri gördüler, onlara öğüt verdikten sonra Filipi'den ayrıldılar.

17

Selanik’te. Yahudilerle Sorunlar
1 Amfipolis ve Apolonya'dan geçerek Selanik'e vardılar. Burada Yahudiler'in bir sinagogu vardı.
2 Pavlus her zaman yaptığı gibi yine onların toplantısına katıldı. Üç Şabat Günü boyunca Kutsal Yazılar üzerinde kendileriyle tartıştı.
Haİş 13,5+
3 Mesih'in işkence çekmesinin ve ölüler arasından dirilmesinin gerekli olduğunu kanıtlayan bilgileri açıkça önlerine serdi. "İşte size bildirdiğim İsa O Mesih'tir" diyerek tanıklık etti.
Luk 24,25-27.44-47 Haİş 2,23+ Haİş 18,5+
4 Yahudiler'den bazıları, Tanrı'ya tapan Yunanlılardan büyük bir topluluk ve kentin ileri gelen birçok kadını iman ederek Pavlus'la Silas'ın yanında yer aldı.
17,4 Tanrı’ya tapan Yunanlılar’dan: Bazı metinlerde geçen “Tanrı’ya tapanlar ve Yunanlılar” Tanrı’ya tapanları, bknz. Haİş 10,2+, ile Yahudilikle henüz teması olmamış Yunanlıları birbirinden ayırır. Selanik’in Hristiyan cemaati çoğunlukla putperestlikten dönmüş Hristiyanlardan oluşacaktır, 1Se 1,9-10.
Haİş 10,2+
5 Ne var ki, Yahudiler bunu kıskandılar. Çarşı pazardan topladıkları bazı kötü adamlardan bir kalabalık oluşturdular ve kentte kargaşa çıkardılar. Yason’un evine saldırdılar. Onları dışarıya, halkın önüne çıkarmak istiyorlardı.
17,5 Yason: Yunan Yahudilerde yaygın bir isim, belki Rom 16,21’ deki Yason.
Haİş 13,45+ 1Se 2,14+
6 Ama onları bulamayınca, Yason'la bazı kardeşleri yaka paça kent yöneticilerinin önüne sürüklediler. Avaz avaz bağlıyorlardı: "Dünyayı altüst eden bu insanlar şimdi de buraya geldiler.
Haİş 24,5
7 Yason onları evinde konuk etti. Bu insanların tümü Sezar'ın yasalarını çiğniyorlar. 'Başka bir kral vardır. O'nun adı İsa'dır' diyorlar."
17,7 kral: Aslında Hristiyanlar İsa’ya imparatora ait olan “basileus” (“kral”) ünvanını vermekten kaçınıyorlardı. Bunun yerine “hristos” (“Mesih”) ve “Rab” ünvanı tercih edilirdi.
Haİş 25,8 Luk 23,2 Yuh 19,12-15
8 Bu sözleri dinleyen kalabalık ve kent yöneticileri çok şaşırdı.
9 Yetkililer, Yason'la öbür adamları kefaletle serbest bıraktılar.
Veriya’da Yeni Zorluklar
10 Gece bastırınca kardeşler Pavlus'la Silas'ı hemen Veriya'ya gönderdiler. Pavlus'la Silas oraya gidince Yahudiler'in sinagoguna girdiler.
17,10 Ancak bununla Selanik’teki zulümler bitmedi, bknz. 1Se 2,14.
Haİş 13,5+
11 Bu insanlar Selanik halkından daha aydın görüşlüydü. Yayılan sözü göze görünür bir içtenlikle benimsediler. Bildirilen konular gerçekten böyle midir diye her gün Kutsal Yazılar'ı araştırdılar.
Yuh 5,39
12 Böylece aralarından birçoğu iman etti. Bazı saygın Yunanlı kadınlarla önemli sa-yıda erkek de onların yanı sıra iman etti.
13 Ne var ki, Selanik'te yaşayan Yahudiler, Tanrı'nın sözünün Pavlus aracılığıyla bu kez Veriya'da bildirildiğini duyunca, oraya da gittiler, halkı kışkırtıp ortalığı karıştırdılar.
Haİş 14,2+
14 Kardeşler Pavlus'u hemen denize giden yola götürdüler. Ama Silas'la Timoteos orada kaldı.
15 Pavlus'u götürenler kendisini Atina'ya kadar ulaştırdılar. Silas'la Timoteos hemen yanına gelmeleri için Pavlus'tan buyruk aldıktan sonra ondan ayrıldılar.
17,15 Lukas anlatımı kısaltır ve sadeleştirir. Timoteos muhtemelen Pavlus’a eşlik etmeye devam ediyordu. Pavlus onu sonra Atina’dan Selanik’e geri gönderecek, 1Se 3,1d, Timoteos ise Silas’la birlikte dönüp Korint’te Pavlus’la tekrardan buluşacaktı, Haİş 18,5.
Pavlus Atina’da
16 Pavlus Atina'da Silas'la Timoteos'u beklerken, kentin bir uçtan öbür uca putlarla dolu olduğunu görünce, ruhu çok tedirgin oldu.
17,16 Pavlus’un konuşmasının gösterdiği gibi putperest Yunan kültürünün merkezi olan Atina Luka’nın gözünde bir semboldür. Bu konuşma Haİş’de Pavlus’un putperestler (yani “Tanrı’dan korkanlara” bile dahil olmayanlar, Haİş 10,2+) önünde vaaz yaptığının tek örneğidir. Aynı zamanda putperestlikle savaşmak adına dünyasal bilgeliği araç olarak kullandığının tek belgesidir.
17 Sinagogla Yahudiler'le ve Tanrı'ya tapanlarla, çarşı meydanında da her gün gelip geçenlerle tartışıyordu.
Haİş 13,5+ Haİş 10,2+
18 Epikurosçu' ve Stoacı filozoflardan bazıları da kendisine rastladılar. Bazı kim-seler, "kulaktan dolma bilgi getiren bu adam da ne demek istiyor yani?" diyorlardı. Başkaları ise, "Yabancı tanrıların propagandasını yapan biri olsa gerek!" dediler. Çünkü Pavlus İsa'ya ve ölülerden dirilişe ilişkin Sevindirici Haber'i yayıyordu,
17,18 Epikurosçu ve Stoacı filozoflardan bazıları: O dönemlerdeki felsefenin iki ana akımı.
17,18 yabancı tanrıların propagandasını yapan biri: Ünlü filozof Sokrates’in yargılanmasında aynı kelimeler kullanılmıştı.
17,18 İsa’ya ve ölülerden dirilişe: bknz. a. 32. Belki bazıları “diriliş” kelimesini bir tanrıçanın (“Anastasis”) ismi olarak algılarlar.
19 Kendisini tuttukları gibi Ariopagos'a getirdiler. "Yaydığın bu yeni öğretinin ne olduğunu öğrenebilir miyiz?" diye sordular,
17,19 Ariopagos’a: Agora denilen toplantı meydanının güneyindeki tepeciğin ismi. Bazen orada toplanan Atina mahkemesini de belirtebilir. Metin iki şekilde anlaşılabilir: Filozoflar Pavlus’u daha sakin bir yerde dinleyebilmeleri için onu Ariopagos’a götürürler, ya da, ki bu daha muhtemelen, onu Ariopagos’un Mahkeme Kurulu’na götürüler.
20 "Çünkü sen bizim kulaklarımıza yabancı gelen bazı sözler söylüyorsun! Bunların ne demek olduğunu bilmek isteriz."
Haİş 28,22
21 Tüm Atinalılar da, bu kentteki yabancılar da yeni görüşler üzerine konuşmaktan ve dinlemekten başka hiçbir işle uğraşmazlardı.
Pavlus’un Ariopagos’taki Konuşması
22 Pavlus Ariopagos'un orta yerinde durup şunları söyledi: "Atinalı arkadaşlar! Sizin her bakımdan dini bütün kişiler olduğunuzu görüyorum.
17,22-34 Mevcut durumu anlatan bir giriş kısımdan, a. 22-23, sonra Pavlus gerçek Tanrı’nın müjdesini putperest düşüncelerle karşılaştırır: 1.) Tanrı evreni yarattı: Buna göre bir tapınakta oturduğu ya da ona sunulan ayinlere ihtiyaç duyduğu düşünülemez (a. 24-25). 2.) Tanrı insanı yarattı ve onu iyiliklerle çevreledi: Buna göre onu maddi bir cisme ya da cisimlere (yani putlar) benzer düşünmek mantıksızıdır, a. 26-29. Konuşma yargıya yönelik bir tövbe çağrısıyla sonlanır, a. 30-31. Konuşmanın her iki bölümünde de putlara karşı bir eğilim vardır. Pavlus’un vaazı, Yunanlılar’a tek tanrılığı ilan eden bazı Yahudi akımlarının düşüncelerinden esinlenir, bknz. Haİş 14,15-17;Bil 13-14;Rom 1,19-25;Ef 4,17-19.
23 Çünkü dolaşırken sizce dinsel önemi olan yerlere bakıyordum. Bu arada bir sunak gördüm. Üstünde bir yazı vardı: "BİLİNMEYEN TANRI'YA. "İşte bilmeden saygı gösterdiğiniz bu Tanrı'yı sizlere bildiriyorum.
17,23 bilinmeyen Tanrı’ya: Tanımadıkları herhangi bir Tanrı’nın öfkesine maruz kalma korkusuyla putperestler bazı sunak yerlerini “bilinmeyen tanrılara” adarlardı. Pavlus, bu adamaya değişik bir anlam katıp onu, Tanrı’yı tanımayan putperestlerin bilgisizliğinin ifadesi olarak yorumlar, 1Se 4,8;2Se 1,8;Gal 4,8;1Ko 15,34;Ef 4,17-19;1Pe 1,11;Yer 10,25;Eyü 18,21;Bil 13,1; Bil 14,22. Bu şekilde “yabancı bir tanrının propagandasını yapma” suçlamasını da boşa çıkarır.
24 "Dünyayı ve onda bulunan her şeyi yaratan Tanrı, yerin ve göğün Rab’bi olduğundan, elle yapılmış tapınaklarda yaşamaz.
Yşa 42,5 Haİş 7,48-50 Haİş 14,15+ 1Kr 8,27
25 Bir şeye gereksinmesi varmış gibi O'na insan elleriyle hizmet de sunulamaz. Herkese yaşam, soluk ve daha başka her şeyi veren O'dur.
17,25 bir şeye gereksinmesi varmış gibi O’na insan elleriyle hizmet de sunulamaz: Yunan düşüncesinde ve Yunanlı Yahudilerde yaygın bir fikir, Kutsal Kitap’ın eski bir düşüncesiyle de örtüşür, bknz. Amo 5,21d;1Ta 29,10d;Mez 50,9-13 vs.
2Mak 14,35 Mez 50,12
26 Her ulusa bağlı insanları tek atadan yaratmış ve yeryüzünün her yanında yaşamalarını sağlamıştır. Onlara ilişkin belirlenmiş tarih dönemlerini ve yaşam sınırlarını O çizmiştir.
17,26 belirlenmiş tarih dönemlerini ve yaşam sınırlarını O çizmiştir: “zamanların düzenini ve alanlarının sınırlarını kurdu” ya da “belirlenmiş zamanlar ve oturdukları yerlerin sınırlarını çizmiştir” diye de geçer. Anlaşılması zor bir metin. “Belirlenmiş zamanlar” düzenli değişimi sayesinde insanların geçimini sağlayan mevsimler olabilir, Haİş 14,17, bknz. Yar 1,14;Bil 7,18;Sir 33,8. İnsanların yerleşim yerlerinin “sınırları” ise muhtemelen yerleşik dünyayı ilkel denizden ayıran sınırlardır, Yar 1,9-10 ve Mez 104,9;Eyü 38,8-11;Özd 8,28-29. “Sınırlar” ile “zamanlar” konusu Yer 5,22-24 ve Mez 74,17’ de de birbirine bağlantılıdır. Başka bir yoruma göre ise anlatılmak istenen Tanrı’nın değişik halklara verdiği zamanlar ve sınırlardır, bknz. Yar 10;Yas 32,8d. Her iki durumda da vurgulanmak istenen evrenin düzenidir, ki bu düzen insanı Tanrı’yı tanıyabilmeye yöneltir.
Yar 2,7+ 2Mak 7,23 Yar 1,27d Yar 10 Yas 32,8
27 Bunu Tanrı'yı aramalarını, araştırarak O'nu bulmalarını sağlamak için yaptı. O hiçbirimizden uzak değil.
Yas 4,29 Yşa 55,6 Mez 145,18 Rom 1,19
28 Çünkü yaşamımız, hareketlerimiz ve varlığımız O'ndandır. Ozanlarınızdan bazılarının da dediği gibi: "'Bizler de O'nun soyuyuz.'
17,28 bizler de O’nun soyuyuz: Bazı antik şairlerde de bulunan bir düşünce. Yahudi tek tanrılık inancının vaazları da putlara tapınmanın manasızlığını göstermek için insanın Tanrı’nın resmine göre ve O’nun benzerliğinde yaratıldığını vurgular, Yar 1,26-27;Bil 2,23;Sir 17,1-8.
2Pe 1,4 Yuh 1,12+ 2Ko 3,18
29 "Tanrı'nın soyu olduğumuza göre, Tanrı'nın öz varlığının insan sanatı ve düşüncesiyle işlenmiş altına, gümüşe ya da taşa benzetilebileceği sanısına kapılmamalıyız.
17,29 Pavlus putlara karşı polemiğin bilinen bir konusunu kullanır, bknz. Yşa 40,20+.
Haİş 19,26 Rom 1,22-23
30 Tanrı bu türden bilgisizlik dönemlerini görmemezlikten geldi. Ama şimdi her yerde bütün insanların tövbe etmesini buyuruyor.
Rom 3,25-26 Luk 24,47 Haİş 2,38+
31 Çünkü görevlendirdiği bir adam aracılığıyla dünyayı adaletle yargılayacağı günü saptadı. O'nu ölüler arasından dirilterek tüm insanlığa kanıt sağladı."
17,31 dünyayı adaletle yargılayacağı günü saptadı: bknz. Mez 9,8; Mez 96,13; Mez 98,9. Havariler yargıya bakarak tövbeye çağırırlar, bknz. özellikle Haİş 10,42-43;1Se 1,10.
17,31 Mesih’in zamanların sonunda yargıç ve kurtarıcı olarak gönderileceğine dair imanın güvencesi Mesih’in dirilişidir, bknz. Rom 14,9;2Ti 4,1;1Pe 4,5.
Haİş 10,42+
32 Ölülerin dirilmesi konusunu duyunca kimisi alay etti; kimisi de, "Bu konuda seni başka bir kez yine dinlemek isteriz" dedi.
17,32 Yunan dünyasında diriliş öğretisine karşı yöneltilen ön yargıların üstesinden gelmek Hristiyanlarda bile oldukça zor bir süreçti, bknz. 1Ko 15,12d. Yeruşalim’in Yüksek Kurulu İsa’nın dirilişine imanı yargılayıp zulüm ettiriyor, Atina’nın Ariopagos Kurulu ise bu imanla alay etmekle yetiniyor. Pavlus’un Atina’daki başarısızlığı neredeyse tamdı. Buna benzer tecrübeler Pavlus’un insansal bilgeliğine yönelik kuşkulu duruşuna neden olmuştur, bknz. örneğin 1Ko 2; 1Ko 3,18-21.
Haİş 24,25
33 Böylece Pavlus onların arasından çıkıp gitti.
34 Ama bazı kimseler ona katılarak iman ettiler. Bunların arasında Ariopagos'tan Diyonisiyos, Damaris adlı bir kadın ve başkaları da vardı.
17,34 Diyonisiyos: Lukas’ın okuyucuları onu büyük olasılıkla tanıyorlardı.

18

Korintos Cemaatinin Kuruluşu
1 Bu olaylardan sonra Pavlus Atina'dan ayrılıp Korintos'a gitti.
18,1 İmparator Sezar’ın yeniden inşaat ettirdiği Korint şehri Roma İmparatorluğunun Ahai ilinin başkentiydi. Romalı ve latin özellikler ağırlıkta olsa da, ticaret merkezi olarak değişik ülkelerden insanları çekiyordu. Bu şehirde önemli bir Yahudi grubu vardı. Serbest ahlak anlayışı nedeniyle Korint hüzünlü bir üne ulaşmıştı.
2 Bu kentte Akila adında Pontoslu bir Yahudi'yi buldu. Akila Priskila adındaki eşiyle birlikte İtalya'dan yeni gelmişti. Çünkü Klavdius tüm Yahudiler'in Roma'dan gitmeleri için buyruk çıkarmıştı. Pavlus kendilerini görmeye gitti.
18,2 Priskila: Priska diye de adlandırılırdı, Rom 16,3;1Ko 16,19;2Ti 4,19.
18,2 tüm Yahudiler’in Roma’dan gitmeleri için buyruk çıkarmıştı: Sueton’un yazılarında belgelenen bu gerçeğin, 49 ya da 50 yılında geçtiği düşünülüyor. Bunun sırf geçici bir etkisi oldu, bknz. Rom 16,3;Haİş 28,7.
3 Aynı meslekten olduğu için onlarla kaldı, birlikte çalıştılar. Meslekleri çadırcılıktı.
18,3 Pavlus her ne kadar müjdeleyicilerin, geçimleri için gereken şeylere hakları olduğunu kabul etse de, 1Ko 9,6-14;Gal 6,6, bknz. 2Se 3,9;Luk 10,7, kendisi kendi elinin işiyle geçinmekte kararlıydı, 1Ko 4,12, kimseye yük oluşturmamak, 1Se 2,9;2Ko 12,13d, bknz. 2Se 3,8, ve şahsi menfaatlerini düşünmediğini kanıtlamak için, Haİş 20,33d;1Ko 9,15-18;2Ko 11,7-12. Sırf Filipililer’den yardım kabul etmiştir, Flp 4,10-19;2Ko 11,8d, bknz. Haİş 16,15+. Aynı şekilde imanlılarına da hem kendilerini geçindirmek, 1Se 4,11d, bknz. 2Se 3,10-12, hem de sıkıntı çekenlere yardım edebilmek için, bknz. Haİş 20,35;Ef 4,28, çalışmayı önerir.
Haİş 20,33-35 1Ko 4,12
4 Her Şabat sinagogta tartışıyor, Yahudiler'le Yunanlılar'ı inandırıyordu.
Haİş 13,5+
5 Silas'la Timoteos Makedonya’dan geldiğinde, Pavlus kendini kutsal sözü yaymaya adamıştı. İsa'nın Mesih olduğuna ilişkin Yahudiler'e tanıklık ediyordu.
18,5 Silas ve Timoteos’un dönüşünden sonra Pavlus Selanik Hristiyanlarına ilk mektubunu yazar, bknz. 1Se 1,1; 1Se 3,6. Silas ve Timoteos Makedonya’dan maddi yardımlarla dönmüşlerdi, 2Ko 11,8-9;Flp 4,15. Bundan sonra Pavlus’a Korint’teki evanjelizasyonda (müjdelemede) destek olurlar, 2Ko 1,19.
18,5 İsa’nın Mesih olduğunu: İsa’nın Mesihselliği Yahudiler’e müjdelemenin en önemli konusudur, bknz. Haİş 2,36; Haİş 3,18.20; Haİş 5,42; Haİş 8,5.12; Haİş 9,22; Haİş 17,3; Haİş 18,28; Haİş 24,24; Haİş 26,23.
Haİş 17,15 1Se 3,5-7
6 Ama onlar direnip aşağılayıcı sözler söyleyince, yakasını silkti ve, "Artık tüm sorumluluk sizindir" dedi, "Sorumluluk benden gitti, bundan böyle uluslara yöneliyorum."
18,6 yakasını silkti: Bu hareket bir kırılma noktasının işaretidir. Akıbetindeki cümle ise Yazılar’dan alındı, bknz. Lev 20,9-16;2Sa 1,16, ve Yahudiler’e, davranışları ve sonuçları için kendilerinin sorumlu olduğunu gösterir. Pavlus sorumluluğunun yükünden kurtuldu, onların “cezalandırılışlarının kanından paklanmıştır”, bknz. Hez 3,17-21.
Haİş 13,51+ Haİş 20,26 Mat 27,24-25 Haİş 13,5+.46-47 Haİş 28,8
7 Oradan ayrılıp Titius Yustus adında, Tanrı'ya tapınan birisinin evine gitti. Adamın evi sinagoga bitişikti.
Haİş 10,2+
8 Sinagog başkanı Krispos'la tüm ev halkı Rab'be iman etti. Kutsal sözü işiten başka birçok Korintoslu da iman ederek vaftiz edildi.
1Ko 1,14 Haİş 16,15+ Haİş 1,5+
9 Bir gece Rab Pavlus'a görüm yoluyla, "Korkma" dedi, "Konuş ve susma.
Yer 1,8 1Ko 2,3 Haİş 23,11
10 Çünkü ben seninle beraberim ve kimse sana saldırmayacak, kaba kuvvet kullanmayacak. Çünkü bu kentte bana ait büyük bir halk topluluğu var."
Yuh 10,16
11 Pavlus bundan sonra bir buçuk yıl orada kalarak bu insanlara Tanrı’nın sözünü öğretti.
Pavlus Mahkeme Önünde
12 Gallio Ahaya'da valilik ederken Yahudiler hep birlikte Pavlus'a karşı ayaklandılar. Onu yargı kürsüsünün önüne götürdüler.
18,12 Delfi’de bulunan bir yazıta göre Gallio’nun valiliği 50/51 ya da 51/52 yıllarına denk gelir. Pavlus’un Gallio önüne çıkartılması Korint’te kaldığı 18 aylık dönemin, a. 11, sonlarına doğru, a. 18, geçtiği düşünülür, büyük olasılıkla 51 ya da 52 yılının ilkbaharında.
1Se 2,14+
13 "Bu adam yasaya ters düşecek biçimde Tanrı'ya tapmaları için insanları kandırıyor" dediler.
18,13 yasaya ters: Bu çok anlamlı kavram hem Roma Yasası’nı, bknz. Haİş 16,21; Haİş 17,7, hem de Yahudi Yasası’nı belirtebilir, ki Yahudi Yasa’sı da o dönemde Roma Yasası’nın koruması altındaydı. Vali Gallio ise bunda sırf Yahudi Yasası’nın yorumlanmasına dair bir tartışma görüp bu konuda sorumluluğu reddeder.
14 Pavlus konuşmaya hazırlanırken Gallio Yahudiler'e şöyle dedi: "Sorun bir yolsuzluk, bir kötülük ya da bir dalavere olsaydı, ey Yahudiler, sözlerinizi dinlerdim.
15 Ama kendinize özgü deyimler, adlar ve yasalarla ilgili bir konu olduğuna göre, bununla kendiniz ilgilenin. Ben bu tür konularda yargıç kesilmek istemem."
Haİş 23,29 Haİş 25,18-19 Yuh 18,31
16 Vali böylece onları yargı yerinden kovdu.
17 Adamların hepsi sinagog başkanı Sostenis'i tutup yargı kürsüsünün önünde tartakladılar. Gallio ise onlar karşısında kılını bile kıpırdatmadı.
18,17 Sostenis: Belki 1Ko 1,1’ de geçen kişidir.
Antakya’ya Dönüş
18 Pavlus bir süre daha Korintos'ta kaldıktan sonra, kardeşlerle vedalaşıp Suriye'ye gitmek için gemiye bindi. Priskila ile Akila da kendisiyle beraberdi. Bir adağı olduğu için Kenhrea’da saçını kesmişti.
18,18 Suriye’ye: Antakya’ya. Bu şehir Pavlus’un ana üssüdür.
18,18 bir adağı olduğu için: Zor bir metin, adağı yapan Pavlus’tur. Bir adak yapan bu adağın süresi boyunca (genellikle 30 gün) bir “nazir” idi, bknz. Say 6,1+. Başka görevler yanında bu süre boyunca saçlarını kestirmesi yasaktı. Pavlus’un adağının Kenhrea’da başladığı mı ya da sonlandığı mı bilinmiyor. Haİş 21,23-27’ de Pavlus dört Yahudi ile birlikte bir adağın bitiğinde yapılan törenleri yaşar.
Rom 16,1
19 Efesos'a ulaştıklarında Priskila ile Akila'dan ayrılıp sinagoga gitti, Yahudiler'le tartıştı.
Haİş 13,5+
20 Onlar daha uzun süre kalmasını istedilerse de kendisi bunu uygun görmedi.
Haİş 10,48 Yak 4,15
21 Ama onlarla vedalaşırken, "Tanrı dilerse yeniden aranıza döneceğim" dedi ve gemiyle Efesos'tan açıldı.
22 Sezariye'ye varınca çıkıp kiliseyi selamladı, sonra Antakya'ya indi.
Üçüncü Haber Gezisi Başlıyor
23 Pavlus bir süre Antakya'da kaldıktan sonra oradan ayrıldı. Galatya ve Frikya bölgesinde sırayla dolaşarak öğrencileri pekiştirdi.
Haİş 16,6+ Haİş 14,22+
Appolos
Haİş 19,1
24 Apollos adında, söz söyleme yeteneği olan İskenderiyeli bir Yahudi Efesos'a geldi. Kutsal Yazılar'ı çok iyi biliyordu.
18,24 Apollos: 1Ko ondan bahseder. Korint’e gelmesi kısa sürede abartılı bir coşku sarhoşluğuna dönüşen büyük bir sevince neden olmuştu, 1Ko 1,12; 1Ko 3,4-11.22; bknz. Tit 3,13. Apollos hakkında söylenenler ile sonraki bölümde Yuhanna’nın Efes’teki öğrencileri hakkında aktarılanların ortak yönleri mevcuttur: Her iki tarafın da henüz tamamlanmamış Hristiyan imanları, dönemin bazı cemaatlerde var olan Hristiyanlık konusundaki belirsizliklere işarettir.
25 Rab yolunda eğitilmişti ve ateşli bir ruhla İsa'ya ilişkin gerçekleri tüm ayrıntılarıyla öğretiyordu. Ancak, yalnız Yahya'nın vaftizini biliyordu.
Haİş 9,2+
26 Bu adam hiç korkmadan sinagogta konuşmaya başladı. Priskila ile Akila konuşmalarını duyunca onu yanlarına aldılar, Tanrı'nın yolunu tüm ayrıntılarıyla ona açıkladılar.
18,26 Tanrı’nın yolunu: Bazı metinlerde “yolu”.
Haİş 19,3-5 Haİş 13,46+ Haİş 9,2+
27 Apollos Ahaya'ya gitmek isteyince kardeşler onu yüreklendirdiler ve onu iyi karşılamaları için öğrencilere mektup yazdılar. Apollos oraya ulaşınca, kayra aracılığıyla iman edenlere büyük yardımlarda bulundu.
18,27 İlk Hristiyan cemaatlerdeki “tavsiye mektubu” geleneği hakkında bknz. Rom 16,1;2Ko 3,1d;Kol 4,10;3Yuh 1,9-10.12.
Haİş 9,22
28 Çünkü Kutsal Yazılar'dan İsa’nın Mesih olduğunu kanıtlayarak, etkili sözlerle herkesin gözü önünde Yahudiler'i susturdu.
Haİş 18,5+

19

Yuhanna’nın Efes’teki Öğrencileri
1 Apollos Korintos'tayken Pavlus iç Anadolu'yu dolaşarak Efesos'a geldi ve orada bazı öğrencilere rastladı.
19,1 O dönemde Efes, İskenderiye ile birlikte Roma İmparatorluğun’un en güzel şehirlerinden biriydi. Dini, siyasi ve ekonomi yönünden merkez olan Efes’in nüfus yapısı karışıktı.
2 Kendilerine, "Siz iman ettiğinizde Kutsal Ruh'u aldınız mı?" diye sordu. Onlar, "Hayır" dediler, "Biz Kutsal Ruh'un varlığını bile duymuş değiliz."
19,2 Kutsal Ruh’un varlığını: EA’i (belki az da olsa) tanıdıklarına göre, Kutsal Ruh’un var olduğunu reddetmezler. Fakat Ruh’un dökülüp Mesihsel vaatleri gerçekleştirdiğini henüz duymamışlardı, bknz. Haİş 2,17-18.33.
Haİş 8,15-17 Yuh 7,39
3 Pavlus, "Öyleyse nasıl vaftiz edildiniz?" diye sordu. "Yahya'nın vaftiziyle" diye karşılık verdiler.
Mat 3,6+
4 Pavlus, "Yahya'nın uyguladığı vaftiz, tövbeyle ilgili vaftizdi" dedi, "Yahya kendisinden sonra gelecek kişiye, yani İsa'ya iman etmenin gereğini halka bildirdi."
Haİş 1,5+ Haİş 2,38+ Haİş 13,24-25+
5 Bunu duyunca Rab İsa'nın adıyla vaftiz edildiler.
6 Pavlus ellerini üstlerine koyunca, Kutsal Ruh onlara geldi ve yabancı diller konuşarak peygamberlik ettiler.
Haİş 8,15-17+ 1Ti 4,14+ Haİş 2,4+ Haİş 11,27+
7 Bu adamlar yaklaşık on iki kişiydi.
Efes Cemaatinin Kuruluşu
8 Pavlus sinagoga girdi ve hiç korkmadan üç ay süreyle Tanrı'nın Hükümranlığına ilişkin kanıtlayıcı tartışmalar yaptı.
19,8d Apollos ve Yuhanna’nın öğrencileri hakkındaki bölümle ( Haİş 18,24-19,7) ara verilen anlatım devam eder, Haİş 18,23 ve Haİş 19,1’ in devamıdır.
Haİş 13,5+.46+ Haİş 1,3+
9 Ama bazıları yüreklerini katılaştırıp iman etmeyince, üstelik halkın önünde Mesih'in yolunu kötüleyince Pavlus onlardan ayrıldı; öğrencileri de ayırdı. Her gün Tiranos'un toplantı salonunda tartışmalar yaptı.
Haİş 9,2+
10 Bu iki yıl sürdü. Sonunda Asya'da yaşayan herkes --Yahudi olsun. Yunanlı olsun-- Tanrı'nın sözünü duydu.
19,10 iki yıl sürdü: Haİş 20,31 üç yıldan bahseder. Pavlus Korintoslular’a Birinci Mektubu, büyük olasılıkla Filipililere Mektubu ve Korintoslular’a İkinci Mektubu’nun bir bölümünü, bknz. Haİş 20,2+, bu dönemde yazmıştır. Belki dönemin sonlarına doğru Galatyalılara Mektubu da.
19,10 Asya’da: Roma İmparatorluğun Asya (Anadolu) ilinin tamamı değil, fakat merkezi Efes ve Va 1,11’ in yedi kilisenin bulunduğu bölge. Kol 1,7; Kol 4,12-13’ e göre Pavlus Kolose’li Epafras’a Kolose’de incili yayma görevi vermişti. Epafras müjdelemesini Laodikya ve Hierapolis’e de yaymıştı. Pavlus’un yanında Timoteos ve Erastos, Haİş 19,22, Gaios ve Aristarhos, Haİş 19,29, ve ismi Haİş’de geçmeyen Titus ve bazı başkaları da bulunuyordu, bknz. 2Ko 12,18. Lukas Pavlus’un önderlik ettiği bu grubun çalışmalarını Pavlus’a atfeder, bknz. Kol 4,10+.
Cin Çıkaranlar
11 Tanrı, Pavlus'un eliyle görülmemiş mucizeler yaptı.
12 Öyle ki, onun bedenine dokunmuş mendiller ya da peşkirler hastalara götürülünce rahatsızlıkları geçiyor, kötü ruhlar çıkıyordu.
Haİş 5,15 Luk 8,44-47p
13 Cin çıkararak dolaşan bazı gezgin Yahudiler, kötü ruhlara tutsak kişileri Rab İsa'nın adını anarak kurtarmaya çalışıyorlardı. "Pavlus'un adını yaydığı İsa aracılığıyla size buyruk veriyorum" diyorlardı.
19,13 Yahudilerdeki cin çıkarma uygulamaları hakkında bknz. Mat 12,27. İsa’nın kendisi ve akabinde havariler, bknz. Haİş 5,16; Haİş 16,18, birçok kez cinlere tutsakları iyileştirdiler, bknz. Mat 8,29+.
Haİş 3,16+ Luk 9,49p
14 Skeva adlı Yahudi bir başkâhin vardı, yedi oğlu da bu işi yapmaktaydı.
15 Kötü ruh onlara şöyle yanıt verdi: "İsa'yı biliyorum, Pavlus'u da tanıyorum. Siz kim oluyorsunuz?"
Haİş 16,17
16 Kendisinde kötü ruh bulunan adam onların üzerine sıçradı. Hepsini alt ederek onları darmadağın etti. Öyle ki, o evden çırılçıplak ve yara bere içinde kaçtılar.
17 Bu olay Efesos'ta yaşayan tüm Yahudiler ve Yunanlılar tarafından duyuldu. Hepsi korkuya kapıldı ve Rab İsa'nın adı yüceltildi.
Haİş 9,35.42 Haİş 3,10 Luk 5,26
18 İman edenlerin birçoğu gelip yaptıkları kötülükleri açık açık söylüyor, her işi olduğu gibi bildiriyorlardı.
19,18 Ayet aslında “imanı kabul edenlerin birçoğu gelip yaptıklarını açıkça itiraf ettiler” diye tercüme edilmeli. “Yaptıkları” ise Efes’te yaygın olan büyücülük uygulamalarıydı.
19 Büyücülükle uğraşanlardan büyük bir kalabalık kitaplarını toplayıp herkesin, gözü önünde yaktılar. Bunların değerini hesap ettiklerinde, elli bin parça gümüş tuttu.
20 Böylece Rab'bin sözü egemenliğinin etkisiyle giderek gelişip güçlendi.
Haİş 6,7+
5. Müjdeleme Gezilerinin Sonu. Mesih İsa’nın Tutuklusu
Pavlus’un Planları
1Ko 16,1-8 Rom 15,22-32
21 Bu olaylar son bulunca, Pavlus Makedonya ve Ahaya'dan geçerek Yeruşalim'e gitmeyi istedi. "Oraya gittikten sonra Roma'yı da görmem gerekir" dedi.
Haİş 11,30+ Haİş 23,11 Rom 1,13 1Ko 4,17
22 Kendisine hizmette bulunanlardan iki kişiyi, Timoteos'la Erastos'u Makedonya'ya gönderdi. Kendisi ise bir süre daha Asya bölgesinde kaldı.
Efes’te. Kuyumcular İsyanı
23 Bu sıralarda, Mesih'in yolu ile ilgili büyük kargaşalık koptu.
19,23-40 Efes’teki kuyumcuların isyanını anlatan hikâye Luka’nın genel anlatım şeklinden farklı olduğundan değişik bir kaynaktan alındı. Lukas onu Efes’teki cemaatin kuruluş hikâyesine bağlar.
Haİş 9,2+
24 Dimitrios adında bir kuyumcu vardı, Artemis Tapınağı'nın gümüş yontularını yapardı. Bununla sanatçılara bol iş olanağı sağlamaktaydı.
Haİş 16,19
25 Dimitrios bu adamları ve benzeri işlerle uğraşanları bir araya toplayıp, "Arkadaşlar" dedi. "Biliyorsunuz, bu işten büyük kazancımız var.
26 Bu Pavlus'un yalnız Efesos'ta değil, neredeyse tüm Asya'da el yapıtı nesneler tanrı değildir dediğini görüyor, duyuyorsunuz. Böylece büyük bir kalabalığı inandırarak akıllarını çeldi.
Haİş 17,29+
27 Yalnız bu sanatımızın yok olma tehlikesi değil, yüce tanrıçamız Artemis'in Tapınağı'nın da hiçe sayılma tehlikesi var. Sonunda tüm Asya bölgesinin ve dünyanın saygı duyduğu Artemis'in yüceliği ortadan kaldırılacak."
28 Halk bunu duyunca Öfkeyle dolarak, "Efesoslular'ın Artemis'i yücedir!" diye bağırdı.
29 Kenti kargaşalık sardı. Pavlus'a yol arkadaşlığı eden Makedonyalı Gaios'la Aristarhos'u yaka paça yakalayıp hep birlikte tiyatroya koştular.
19,29 Aristarhos Selanik uyrukluydu, Haİş 20,4, ve Pavlus’un tutukluluk döneminde onun yoldaşıydı, Haİş 27,2;Flm 1,24, bknz. Kol 4,10. Gaios büyük olasılıkla Haİş 20,9’ taki ile aynıdır, orada farklı bir uyruk belirtilmiş olsa dahi.
30 Pavlus halkın karşısına çıkmak istediyse de, öğrenciler onu bırakmadılar.
31 Pavlus'la arkadaş olan Asya bölgesinin bazı yöneticileri kendisine haber gönderip tiyatroya gelmemesi için yalvardılar.
32 Her kafadan bir ses çıkıyordu. Toplantı karmakarışıktı. Çoğu niçin bir araya gel-diklerini bile bilmiyordu.
33 Kalabalık Yahudiler'in öne çıkardığı İskender adlı birisini ortaya getirdi. İskender elini sallayarak halka karşı kendini savunmak istedi.
Haİş 13,16
34 Ama onun Yahudi olduğunu anlayınca, yaklaşık iki saat süreyle tümü bir ağızdan, "Efesoslular'ın Artemis'i yücedir!" diye bağırdılar.
Haİş 16,20
35 En sonunda kent görevlisi halkı susturarak, "Efesoslu arkadaşlar!" dedi, "Efesos Kenti'nin yüce Artemis Tapınağı'nın ve Zeus'tan indirilen kutsal taşın koruyucusu olduğunu bilmeyen var mı?
36 Bunlar yadsınamaz gerçeklerdir. Onun için susmanız ve ölçüsüz davranıştan kaçınmanız gerekir.
37 Buraya getirdiğiniz bu adamlar ne tapınak hırsızıdır, ne de tanrıçamıza sövmektedirler.
38 Ama Dimitrios'la sanatçı arkadaşları birinden davacı iseler, mahkemeler açıktır, yargıçlar vardır. Birbirlerini suçlasınlar.
39 Yok, eğer sorunu daha ileri götürmeyi istiyorsanız, bu yasal bir toplantıda çö-zülmeli.
40 Çünkü bugün geçen olaylar yüzünden ayaklanma suçuyla yargılanma tehlikesindeyiz. Hiçbir gerekçesi olmayan bu kargaşanın hesabını verebilecek durumda da değiliz."
41 Kent görevlisi bu sözleri söyledikten sonra toplantıyı dağıttı.

20

Pavlus Efes’ten Ayrılıyor
1 Gürültü son bulunca Pavlus öğrencileri çağırdı; onlara öğüt verdikten sonra vedalaştı ve Makedonya'ya gitmek üzere yola çıktı.
Haİş 14,22 Haİş 16,40
2 Bu yörelerden geçerken inanlılara öğüt verici birçok söz söyledikten sonra Yunanistan'a gitti.
20,2 bu yörelerden geçerken: Oradan Pavlus, Korintos’lu Hristiyanlara, günümüzde Korintoslulara İkinci Mektup’un bir bölümünü oluşturan bir mektup yazdırdı. Belki Galatyalılara Mektup da bu seyahatte yazıldı (bknz. Haİş 19,10+).
3 Burada üç ay kaldı. Suriye'ye deniz yoluyla gitmeyi amaçlarken, Yahudiler kendisine karşı düzen kurdular. Bu nedenle, Makedonya üzerinden geri dönmeye karar verdi.
20,3 burada üç ay kaldı: Pavlus nihayetinde 1Ko 16,5-6’ nın planlarını gerçekleştirme olanağını buldu. Korint’te kalırken Romalılara Mektup’u yazdı.
20,3 Suriye’ye: Toplanan yardımları Yeruşalim’e götürmek için, bknz. Haİş 19,21 ve Rom 15,25+.
Haİş 9,23 Haİş 23,12d 1Se 2,14+
4 Veriya'dan Piros oğlu Sopater, Selanikli Aristarhos ile Sekundus, Derbeli Gaios ile Timoteos ve Asyalı Tihikos ile Trofimos ona yoldaşlık etmekteydi.
20,4 ona yoldaşlık etmekteydi: Bazı metinler “Asya’ya kadar” diye ekler.
20,4 Sopater: Belki Rom 16,21’ deki Sosipater isimli bir Yahudi. Trofimos Efesliydi, Haİş 21,29, bknz. 2Ti 4,20, Tihikos ismi ise mektuplarda da geçer, Ef 6,21;Kol 4,7;2Ti 4,12;Tit 3,12.
Haİş 19,29 Haİş 16,1+ Haİş 19,22+
5 Bunlar önden gidip Troas'ta bizleri beklediler.
20,5 bizleri: Anlatım yeniden “biz” şekline geçer, bknz. Haİş 16,10+.
6 Biz de Mayasız Ekmek Bayramı günlerinden sonra Filipi'den gemiye bindik ve beş günde Troas'a vararak onlara katıldık. Burada bir hafta kaldık.
20,6 Mayasız Ekmek Bayramı günlerinden sonra: Fısıh Bayramı’ndan sonra, Çık 12,1+.
20,6 Filipi’den: Neapolis limanından, bknz. Haİş 16,11.
20,6 Troas’a: Pavlus’un Efes’ten Korint’e doğru seyahat ederken, a. 1-2, bu şehirde yaptığı çalışmalar hakkında bknz. 2Ko 2,12.
Troas’ta. Pavlus Ölü Birini Diriltiyor
7 'Haftanın ilk günü ekmek bölmek için toplandığımızda, Pavlus onlara bir konuşma yaptı. Ertesi gün gidecekti. Sözünü gece yansına dek uzattı.
20,7 haftanın ilk günü: Yahudi haftasının ilk günü, Hristiyanların toplanma günü, bknz. Mat 28,1+;1Ko 16,2, “Rab’bin günü” oldu, Va 1,10. Pazar gününün toplantısı, günün “başında”, yani Yahudilerin geleneğine uygun cumartesi akşamı yapılırdı.
Haİş 2,42+
8 Toplandığımız yukarı odada birçok lamba yanmaktaydı.
9 Eftihos adlı bir genç pencerenin eşiğinde oturuyordu. Pavlus'un konuşması oldukça uzadı; genç derin uykuya daldı. Uykuya dalınca da üçüncü kattan aşağı düştü. Kendisini ölü olarak yerden kaldırdılar.
10 Pavlus aşağı inip gencin üzerine eğildi, onu kollarına alarak, "Telaşlanmayın" dedi, "Hâlâ yaşıyor."
Haİş 9,36-42 1Kr 17,17-24 2Kr 4,30-37 Mar 5,39-42p
11 Bundan sonra yukarı çıkıp ekmek bölüp yemek yedi. Sabaha dek uzun uzun konuştuktan sonra gitti.
12 Çocuğa gelince, onu diri olarak içeri getirdiler ve olaydan büyük teşvik aldılar.
Miletos’a Yolculuk
13 Biz gemiye binip Asos'a açıldık. Orada Pavlus'u gemiye alacaktık. Çünkü Pavlus oraya kadar karadan gitmek istiyordu.
14 Asos'ta bizi karşıladı. Onu gemiye alıp Midilli'ye geldik.
15 Oradan da yelken açarak ertesi gün Sakız Adası karşısından geçtik, daha sonraki gün Sisam'ı aştık ve bir gün sonra da Miletos'a ulaştık.
16 Çünkü Pavlus Efesos'a uğramamaya karar vermişti. Asya bölgesinde oyalanmak istememesinin nedeni, olanağı varsa Pentekost günü Yeruşalim'de bulunmak için acele etmesiydi.
Efes Cemaatinin İhtiyarlarıyla Vedalaşma
17 Pavlus Miletos'tan Efesos'a haber gönderip kilisenin İhtiyarları'nı çağırdı.
Haİş 11,30+
18 Onlar yanına gelince şunları söyledi: "Asya bölgesine vardığım ilk günden bu yana, aranızda zamanımın tümünü nasıl geçirdiğimi iyi bilirsiniz.
20,18-35 Haİş’de Pavlus’un üçüncü büyük konuşması. Birincisi Yahudilere, 13, ikincisi putperestlere, 17, yönelikti. Buradaki konuşması ise müjdelemeci olarak vasiyetnamesidir. Pavlus bu konuşmasını kurmuş olduğu cemaatlerin en önemlisi olan Efes kilisesinin önderlerine yöneltir. İçerik bakımından mektuplarıyla birçok ortak nokta bulunur. Konuşmanın havası ve ruhu “Pastoral Mektuplarına” (1 Ti; 2 Ti; Tit) benzer. Pavlus Anadolu topraklarındaki çalışmalarını hatırlattıktan sonra, a. 18-21, nihai bir ayrılık, belki ölüm ayrılığından bahseder, a. 22-27, sonra Efes’in yaşlılarına ve onların sayesinde cemaatlerin tüm çobanlarına son uyarılarını yöneltir: Uyanık kalmak, a. 28-32, kendi menfaatlerini bir kenara bırakmak ve kardeşlik sevgisi, a. 33-35. Bu sözler Pavlus’un kişisel örneğiyle kuvvetlendirilirler, böylece bu “veda konuşması” Pavlus’un müthiş bir resmini oluşturur.
1Se 1,5 1Se 2,10-12
19 Yahudilerin baskıları nedeniyle karşılaştığım denenmelerin ortasında Rab’be her bakımdan alçakgönüllülükle ve gözyaşlarıyla hizmet sundum.
Flp 2,3 Flp 3,18 2Ko 1,8-9 2Ko 11,23-31
20 Gerek herkese açık yerlerde, gerekse evlerde, sizlere yararlı olan hiçbir şeyi bildirmekten ve size öğretmekten çekinmedim.
Haİş 20,27 2Ti 4,2 Haİş 13,5+
21 Yahudiler'e ve Yunanlılar'a tövbe edip Tanrı'ya dönmeleri ve Rabbimiz İsa'ya iman etmeleri için tanıklıkta bulundum.
20,21 Pavlus’un vaazlarının özeti, Haİş 17,30-31; Haİş 26,20;1Se 1,9-10;1Ko 8,4-6’ ya benzer. İman ve tövbe birbirine bağlı olmalıdır, bknz. Mar 1,15.
22 Ve işte şu anda Ruh denetimine teslim olarak Yeruşalim'e gidiyorum. Orada başıma ne gelecek, bilemem.
20,22 Ruh denetimine teslim olarak: Pavlus Kutsal Ruh’un onu tutsaklıkla sonlanacak bir yola yönlendirmesine müsaade eder, kendisini Kutsal Ruh’un “tutsağı” olarak görür. “Ruh’ta zincirlenilmiş” diye de tercüme edilebilir.
23 "Ancak Kutsal Ruh tanıklık ederek, beni her kentte cezaevi bağlarının ve acılar zincirinin beklemekte olduğunu bildiriyor.
Haİş 1,8+ Haİş 21,4.11
24 Ama bunlardan hiçbiri yaşamımı kendi gözümde değerli kılmaz. Tek amacım çalışma dönemimi ve Rab İsa'dan aldığım hizmeti sona erdirmektir. Bu hizmet Tanrı kayrasının Sevindirici Haberi'ne tanıklık etmektir.
20,24 yaşamımı kendi gözümde değerli kılmaz: “yaşamıma hiçbir şekilde önem vermiyorum” anlamında, bknz. Haİş 15,26; Haİş 21,13;1Se 2,8;Flp 1,21-23.
2Ti 4,7 Flp 2,16 Haİş 26,16-18
25 "İşte şu anda, Tanrı'nın Hükümranlığı'na ilişkin bildiriyi yaymak amacıyla aranızda kalmış olduğum sizlerden hiçbirinin bir daha yüzümü görmeyeceğini biliyorum.
20,25 bir daha yüzümü görmeyeceğini: bknz. a. 38. Haİş 19,21’ e göre Roma’yı ziyaret etmeyi planlıyordu, bknz. Rom 15,24-28.
Haİş 1,3+
26 Bu nedenle bugün size tanıklık ediyorum ki, hiç kimsenin kanından sorumlu değilim.
Haİş 18,6+
27 Çünkü Tanrı'nın amacını sizlere tümüyle bildirdim.
Haİş 20,20 1Ti 4,16
28 Kendinize ve Kutsal Ruh'un sizi gözetmen atadığı tüm sürüye dikkat edin. Rab bu kiliseye kendi kanıyla sahip olmuştur.
20,28 Rab bu kiliseye kendi kanıyla sahip olmuştur: Aslında “Tanrı’nın kendi kanıyla satın aldığı kilisesiyle çobanlar olarak ilgilenmeniz için”. 1Pe 2,9-10 Tanrı’nın, kendisine ait olmak üzere satın aldığı halktan bahseder ( Yşa 43,21’ e göre, bknz. Haİş 15,14+). Bu halk, “Tanrı’nın topluluğu” (=kilisesi) olarak mevcudiyetini sürdürür, Haİş 5,11+. Pavlus’un severek kullandığı kavramlardan biridir, bknz. 1Ko 1,2; 1Ko 10,32; 1Ko 11,22, vs.
20,28 kendi kanıyla: Tanrı hakkında böyle bir şeyin söylenmeyeceğine göre “kendi” öznesel olarak anlaşılmalı, “kendisinin (yani: Oğlu’nun) kanıyla”, ya da Baba’nın ve Oğul’un eylemlerinin birbirlerine sıkı bağlılıklarından dolayı, bknz. örneğin Rom 8,31-39, düşüncede hafif bir anlam kayması gerçekleşmiştir, bknz. ayrıca Ef 5,25-27;İbr 9,12-14; İbr 13,12.
1Pe 5,1-3 Yuh 21,15-17 Mez 74,1d Haİş 5,11+ 1Ko 1,2+ Ef 1,14+
29 "Ben gittikten sonra aranıza sürüyü esirgemeyen yırtıcı kurtlar gireceğini biliyorum.
1Pe 2,9+ Yşa 43,21
30 Hatta sizin aranızdan, öğrencileri koparıp arkalarına takmak için saçma sapan sözler söyleyen adamlar çıkacak.
Mat 7,15 2Pe 2,1-2
31 Onun için uyanık olun, üç yıl gece gündüz gözyaşları dökerek her birinize öğüt vermekten hiç usanmadığımı anımsayın.
Haİş 19,10+
32 Şimdi sizleri Tanrı'ya ve O'nun kayrasının sözüne bırakıyorum. O'nun gücü sizi geliştirmeye ve kutsal kılınanların tümü arasında mirası vermeye yeterlidir.
20,32 O’nun gücü: Ya “O’nun kayrasının sözünün gücü” ya da “Tanrı’nın gücü” diye anlaşılabilir, bknz. Rom 16,25.
Haİş 14,23 Haİş 9,31 Ef 2,20-22 Yas 33,3-4
33 "Hiç kimsenin altınına, gümüşüne ya da giysisine göz dikmedim.
Haİş 18,3+
34 Benim ve benimle birlikte olanların gereksinmeleri için şu ellerimle çalıştığımı siz de biliyorsunuz.
35 Her ortamda böyle emek vererek zayıfları desteklemek gerektiğini size gösterdim. 'Vermek almaktan daha büyük mutluluktur' diyen Rab İsa'nın sözlerini anımsayın."
20,35 vermek almaktan daha büyük mutluluktur: İncillerde geçmeyen bir söz.
Ef 4,28 1Ko 11,1
36 Pavlus bunları söyledikten sonra diz çöktü ve hepsiyle birlikte dua etti.
Haİş 21,5
37 Herkes acı acı ağladı; Pavlus'un boynuna sarılarak onu öptüler.
2Ko 13,12+
38 özellikle bundan böyle yüzünü hiç görmeyeceklerine ilişkin sözlerinden ötürü derin üzüntü duydular. Sonra onu gemiye kadar yolcu ettiler.
Haİş 15,3 Haİş 20,25 Haİş 21,5

21

Yeruşalim’e Yolculuk
1 Onlardan ayrılıp denize açılınca dümdüz bir yol tutarak İstanköy'e geldik. Ertesi gün Rodos'a, oradan da Patara'ya vardık.
2 Finikeye giden bir gemi bulunca, ona binip denize açıldık.
3 Kıbrıs görününce adayı solda bırakıp Suriye'ye yöneldik ve Sur'a vardık. Çünkü burada gemideki mallar boşaltılacaktı.
4 Öğrencileri arayıp bulduk. Orada yedi gün kaldık. Öğrenciler Kutsal Ruh'tan esinlenerek, Yeruşalim'e gitmemesi için Pavlus'u uyardılar.
21,4 Kutsal Ruh’tan esinlenerek: Bu peygamberler Pavlus’a Ruh’un bir buyruğunu iletmezler, ama Ruh Pavlus’un başına gelecekleri hakkında onları aydınlattığından havariye duydukları sevgi nedeniyle ondan bu yoldan vazgeçmesini isterler.
Haİş 20,23 Haİş 21,11.12
5 Günlerimiz dolunca oradan ayrılıp yola çıktık. Hepsi eşiyle, çocuğuyla birlikte bizimle geldi ve kentin dışına kadar bizi yolcu ettiler. Kıyıda diz çöküp dua ettik.
Haİş 20,36-38
6 Birbirimizle vedalaştıktan sonra gemiye bindik; onlar da evlerine döndüler.
7 Sur'dan yola çıkıp Ptolemais'e vardık. Kardeşleri selamladıktan sonra. onlarla birlikte bir gün geçirdik.
8 Ertesi gün oradan ayrılıp Sezariye'ye geldik. Sevindirici Haber'i müjdeleyen yedi kişiden biri olan Filipus'un evine gidip orada kaldık.
Haİş 6,5 Haİş 8,4d.40
9 Filipus'un peygamberlik eden evlenmemiş dört kızı vardı.
Haİş 2,4+.17
10 Burada bir kaç gün kalmıştık ki, Yahudiye'den Agabos adında bir peygamber geldi.
Haİş 11,27-28
11 Bizleri görmeye geldiğinde, Pavlus'un kemerini aldı, kendi ayaklarını ellerini bağladı ve, "Kutsal Ruh şunları bildiriyor" dedi, "Bu kemerin sahibi olan adamı Yahudiler Yeruşalim'de böylece bağlayıp ulusların eline teslim edecekler."
21,11 kendi ayaklarını ellerini bağladı: Peygambersel bir belirti, bknz. Yer 18,1+.
21,11 Bu “kehanet”, bknz. Haİş 28,17, sonra yaşanacak tutuklanmayı sırf yaklaşık olarak anlatır, Haİş 21,31-33, ve aslında daha çok Mesih’in ıstıraplarının önceden duyurulmasına benzer, Luk 18,31-34; bknz. Kol 1,24;Flp 3,10.
Haİş 1,8+
12 Bu sözleri işitince biz de, oradakiler de Yeruşalim'e çıkmaması için Pavlus'a yalvardık.
Haİş 21,4
13 Bunun üzerine Pavlus, "Ağlayarak yüreğimi parçaladınız. Bu yaptığınız nedir?" dedi, "Ben yalnız bağlanmaya değil, Rab İsa'nın adı için Yeruşalim'de canımı bile vermeye hazırım."
Haİş 20,24+ Luk 22,33
14 Onu sözlerimize inandıramadık. Bunun üzerine, "Rab'bin istemi olsun" deyip sustuk.
Luk 22,42p Mat 6,10
Yeruşalim’e Varış
15 Bir süre sonra hazırlık yapıp Yeruşalim'e çıktık.
16 Sezariye'den bazı öğrenciler de bizimle birlikte geldiler. Bizi yanında konuk olarak kalacağımız eski öğrencilerden Kıbrıslı Mınason'un evine getirdiler.
17 Yeruşalim'e ulaştığımızda kardeşler bizi sevinçle karşıladılar.
Haİş 1,15+
18 Ertesi gün Pavlus'la birlikte Yakup'a gittik. Kilise İhtiyarları'nın tümü orada hazırdı.
Haİş 12,17+
19 Pavlus onları selamlayıp Tanrı'nın uluslar arasında kendi hizmeti aracılığıyla yaptığı işleri teker teker anlattı.
Haİş 14,27 Haİş 15,4.12
20 Onlar bunu duyunca Tanrı'ya şükrettiler. Bu arada Pavlus'a, "Kardeş" dediler, "Yahudiler arasında iman edenlerin kaç bin kişiye vardığını görüyorsun. Bunların tümü Kutsal Yasa'ya ateşli bir biçimde bağlıdır.
21,20 Yasa’ya ateşli bir biçimde bağlıdır: Kendilerinin ve diğerlerinin gözlerinde, bknz. Haİş 11,2; Haİş 15,1.5;Gal 2,12; Gal 5,1d.
Haİş 11,18+
21 Sana ilişkin bilgi edinmişler; uluslar arasında yaşayan Yahudiler'in tümüne Musa’nın yasasını bırakmalarını öğretiyormuşsun. Onlara çocuklarını sünnet et-memelerini, törelere kulak asmamalarını söylüyormuşsun.
21,21 Pavlus’un ilkelerinden böyle bir sonuç çıkarmak mümkün olsa da (aklanmanın tek kaynağı Mesih’e iman olduğuna göre, bknz. Rom 1,16+; Rom 3,22+, Musa’nın Yasası’na bağlı kalmak artık illaki gerekmez ve Yahudilerin putperestler üzerine herhangi bir avantajları da kalmaz) Pavlus’un amacı, öğretisiyle dindar Yahudileri bu yasalarından saptırmak değil, fakat putperestlikten tövbe edenlerin Yahudiliğin buyruklarından serbest kalmalarını sağlamaktı, bknz. Gal 2,11d.
21,21 çocuklarını sünnet etmemelerini: Sünnet hakkında bknz. Rom 2,25-29; Rom 4,9-12;1Ko 7,17-20.
Haİş 6,11.14 Haİş 15,1 Haİş 28,17 Mar 7,1-13
22 "Bu durumda ne yapmalı? Hiç kuşkusuz, geldiğini duyacaklar.
23 "Sana söyleyeceğimizi yap. Aramızda adak adamış dört adam var.
Haİş 18,18+ Haİş 24,17
24 Onları al, kendileriyle birlikte geleneksel arınma törenini uygula, saçlarını tıraş etmeleri için gerekli parayı öde. Böylece hakkındaki söylentilerin boş olduğunu, tam tersine, senin de Kutsal Yasa'yı uyguladığını herkes bilecektir.
21,24 gerekli parayı: “Nazire adağının” bitiminde öngörülen sunular, Say 6,14-15, oldukça pahalıydı, bknz. ayrıca Haİş 18,18+.
25 Uluslar arasından iman edenlere gelince, kararımızı kendilerine ilettik. Yalancı tanrılara kesilen sunulardan, kandan, boğazı sıkılarak öldürülmüş hayvanlardan ve zinadan sakınsınlar."
Haİş 15,19d.28d Haİş 15,1+
26 Bundan sonra aradan bir gün geçince Pavlus o adamları aldı,onlarla birlikte geleneksel arınma törenini yaptı ve paklanma günlerinin ne zaman dolacağını --her biri için sununun sunulacağı zamanı-- bildirmek için tapınağa girdi.
21,26-27 Anlaşılması zor bir metin. Muhtemelen adağın bitimindeki sunulardan önce belli başlı paklanma törenleri için kullanılan yedi günlük bir süre vardı.
Pavlus Tutuklanıyor
27 Yedi gün dolmak üzereydi ki, Asya'dan gelen Yahudiler Pavlus'u tapınakta görünce tüm halkı kışkırtarak onu yakaladılar.
28 "Ey İsrailli arkadaşlar, yardıma gelin" diye bağırıyorlardı. "İşte her yerde herkese, halka, Kutsal Yasa'ya ve Kutsal Yer'e karşı öğretiş veren adam budur. Üstelik tapınağa Yunanlılar'ı sokarak bu Kutsal Yer'i de kirletti."
21,28 halka, Kutsal Yasa’ya ve Kutsal Yer’e karşı öğretiş: bknz. İstefanos, Haİş 6,11-14+ ve İsa’ya, Mat 26,61; Mat 27,40, karşı yöneltilen suçlamalar.
Haİş 18,13-15 Haİş 21,21 Haİş 24,5d.14 Haİş 25,8 Hez 44,9
29 Çünkü daha önce kentte Efesoslu Trofimos'u onunla birlikte görmüşler ve onu Pavlus'un tapınağa soktuğunu sanmışlardı.
Haİş 20,4
30 Tüm kent ayaklandı. Halk Pavlus'u yakaladığı gibi tapınaktan dışarıya sürükledi. Tapınağın kapıları hemen kapatıldı.
31 Pavlus'u öldürmeyi tasarlıyorlardı ki, Yeruşalim'de kargaşa çıktığı haberi askeri birliğin komutanına ulaştı.
21,31 Tapınağın ön avlularının izlenilebilineceği Tapınak Meydanı’nın kuzeybatı köşesindeki Antonya kalesinde yardımcı askerlerden oluşan Romalı bir askeri birlik konumlandırılmıştı.
Haİş 26,21
32 Komutan hemen askerlerle yüzbaşıları yanına alıp oraya koştu. Halk komutanla askerleri görünce, Pavlus'u tartaklamayı bıraktı.
33 Bunun üzerine komutan yaklaşıp onu tutukladı ve çift zincirle bağlanması için buyruk verdi. Onun kim olduğunu ve ne yaptığını soruşturdu.
Haİş 20,23 Haİş 21,11
34 Kalabalık içinde her kafadan bir ses çıkıyordu. Gürültü yüzünden komutan olayı iyice öğrenemediği için, Pavlus'u kışlaya götürmelerini buyurdu.
35 Pavlus merdivenlere vardığında, halk kaba kuvvete başvurdu; bunun üzerine askerler onu taşımak zorunda kaldılar.
36 Çünkü kalabalık, "Öldürt onu!" diye bağırarak onları izlemekteydi.
Haİş 22,22 Haİş 25,24 Luk 23,18
37 Pavlus kışlaya alınmadan önce komutana, "Sana bir şey söyleyebilir miyim?" dedi. O da, "Yunanca bilir misin?" diye sordu,
38 "Son günlerde ayaklanmaya önayak olup silahlı teröristlerden dört bin adamı çöle yönelten Mısırlı sen değil misin?"
21,38 silahlı teröristlerden dört bin adamı: Aslında “dört bin Sikariye’li adamı”. “Sikariye” ismi, radikal miliyetçi gruplar için kullanılırdı. Ayaklanma, Yosefus Flavius isimli dönemin tarihçisinin yazılarında da geçer.
39 Pavlus, "Ben Tarsuslu bir Yahudi'yim" diye yanıtladı, "Kilikya'nın önemsiz sayılmayan bir kentinin yurttaşıyım. Senden rica ediyorum, halka birkaç söz söylemem için lütfen bana izin ver!"
40 Komutan izin verince, Pavlus merdivenlerde durup halka elini salladı. Derin bir sessizlik çökünce, İbrani diliyle şunları söyledi:
21,40 İbrani diliyle: Sürgün dönüşünden beri İbranice konuşulmadığından Aramice.
Haİş 13,16

22

Pavlus’un Savunma Konuşması
1 "Kardeşler ve büyükler, yapacağım savunmaya kulak verin!"
22,1-21 Pavlus’un vaazlerinin örnekleri teşkil eden üç konuşmadan sonra, 13; 17; 20, Haİş havarinin üç şahsi savunma konuşmalarını da içerir: Yeruşalim’teki Yahudi kalabalığın önünde, 22, vali Feliks önünde, 24, ve Kral Agrippa önünde, 26. Her biri dinleyicilerine göre özenle uyumlandırılmıştı, bknz. Haİş 9,1+. Halkın önünde Pavlus, yaptıklarını çok dindar bir Yahudinin gösterdiği davranış olarak anlatır.
Haİş 7,2
2 Pavlus'un kendileriyle İbranice konuştuğunu duyunca halk daha da suskunlaştı. Pavlus anlatmaya başladı:
Haİş 26,4-5 2Ko 11,22
3 "Ben Kilikya'nın Tarsus Kentinde doğmuş bir Yahudi'yim. Ancak bu kentte, Gamaliel'in dizi dibinde, ataların yasasına sımsıkı bağlılıkla eğitildim. Bugün burada bulunan hepiniz gibi, ben de Tanrı'nın ateşli bir bağlısıydım.
Haİş 5,34+ Haİş 26,5 Gal 1,13-14 Flp 3,5-6 Rom 10,2
4 Mesih'in yolundan gidenlere öldüresiye saldırdım. Erkekleri de, kadınları da bağlayıp cezaevine attırdım.
22,4 Mesih’in yolundan gidenlere: Harfiyen “bu (yeni) Yol’a”, yani kiliseye, bknz. Haİş 9,2+. Zulüm eden Pavlus hakkında bknz. Haİş 7,58; Haİş 8,1.3; Haİş 9,1.21; Haİş 22,19-20; Haİş 26,11;1Ko 15,9;Gal 1,13.23;Flp 3,6;1Ti 1,13.
Haİş 8,3 Haİş 9,2
5 Başkâhinle tüm İhtiyarlar Kurulu buna tanıklık edebilir. Kendilerinden Yahudi kardeşlere yazılmış mektuplar almış, Şam'a gidiyordum. Amacım orada bulunanları da bağlı olarak Yeruşalim'e getirip cezaya çarptırmaktı.
Haİş 9,1-18+ Haİş 26,9-18
6 "Yolda gitmekte ve Şam'a yaklaşmaktaydım ki, öğleyin ansızın gökten güçlü bir ışık parladı çevremde.
7 Yere düştüm ve bir sesin bana, 'Saul, Saul neden bana eziyet veriyorsun?' dediğini duydum.
8 Sordum: 'Sen kimsin, Ya Rab?' O bana, "Ben senin eziyet verdiğin Nasıralı İsa'yım' diye yanıt verdi.
Mat 2,23+
9 Yanımdakiler ışığı gördülerse de benimle konuşanın sesini duymadılar.
10 'Ne yapayım, Ya Rab?' dedim. Rab bana, 'Ayağa kalk, Şam'a git' dedi, 'Orada yapman için belirlenen her şey sana bildirilecektir.'
11 O ışığın görkeminden gözlerim görmez olduğundan, yol arkadaşlarım elimden tutup beni Şam'a götürdü.
12 "Şam'da yaşayan tüm Yahudiler'ce hakkında iyi tanıklık edilen, Kutsal Yasa uyarınca dindar bir adam vardı. Adı Hananya olan bu kişi
22,12 Pavlus Hananya’yı düzgün bir Yahudi olarak gösterip Hristiyan olduğundan, Haİş 9,10, ya da gördüğü görünümden bahsetmez, Haİş 9,10-16.
13 geldi, ayakta durarak bana, 'Saul kardeş' dedi, 'Gözlerin yeniden görsün.' O anda görme yetime kavuştum ve onu gördüm.
14 Bana şunları söyledi: 'Atalarımızın Tanrısı seni kendi istemini tanımaya, Adil Olan'ı görmeye ve kendi ağzının sesini duymaya atadı.
22,14 adil olanı: Mesih, bknz. Haİş 3,14; Haİş 7,52.
Haİş 9,17 Haİş 26,16 1Ko 9,1
15 Çünkü sen gördüklerin ve duyduklarına ilişkin tüm insanlara O'nun için tanıklık edeceksin.
22,15 bknz. Haİş 9,15. Hananya burada ataların Tanrı’sı adına EA’in bir peygamberi olarak konuşur. Pavlus “tüm insanlara” tanıklığını duyurmalı, ancak henüz “putperestler önünde”, a. 21, denilmiyor.
Haİş 1,8+
16 Şimdi neden duraklıyorsun? Kalk, vaftiz ol. O'nun adını anarak günahlardan arın.'
Mat 13,16-17p 1Yuh 1,1.3 Haİş 2,38+
17 "Yeruşalim'e dönüp tapınakta dua ediyordum ki, kendimden geçtim,
22,17 Yeruşalim’e dönüp: Bu Yeruşalim’e dönüşünden önce üç yıl geçmişti, bknz. Haİş 9,23+. Pavlus’un burada bahsettiği “kendisinden geçme” başka yerde geçmiyor ve 2Ko 12,1-4’ de anlatılanla karıştırılmamalıdır.
Haİş 9,26 Gal 1,18
18 Rab'bi gördüm. Bana, 'Çabuk davran, zaman kaybetmeden Yeruşalim’den git' dedi, 'Çünkü bana ilişkin tanıklığını olumlu karşılamayacaklar.'
22,18 bana ilişkin tanıklığını: Pavlus’un elçiliğini anlatmasında Luka’nın ana konusu, bknz. Haİş 13,46-48; Haİş 18,6; Haİş 28,25-28. “Tanıklık” (Yunanca: “martirion”) kavramı henüz “martirium” (“iman şehiti”) anlamında kullanılmıyor, ama buna yakındır. En üstün tanıklık kan tanıklığıdır, bknz. Va 2,13; Va 6,9; Va 17,6.
Haİş 9,29-30
19 Ben, 'Ya Rab' dedim, 'Her sinagogta sana inananları cezaevine kapatıp döven kişinin ben olduğumu biliyorlar.
20 Senin için tanıklıkta bulunan İstefanos'un kanı akıtılırken, ben orada durmuş yapılanı onaylıyor ve onun canına kıyanların giysilerini gözetiyordum.'
Haİş 7,58 Haİş 8,1
21 Rab, 'Git' dedi, 'Çünkü seni uzaklardaki uluslara göndereceğim.' "
22,21 göndereceğim: Yunanca “eksapostelo” fiilin kökü ile “havari” (“elçi; gönderilen”) için kullanılan kavramın kökü aynıdır. Mesih’in bu sözleri Pavlus’un imanı özellikle putperestlere götürmek üzere havari olarak görevlendirilişidir, Gal 1,16; Gal 2,7-8. Pavlus dirilmiş Olan’la karşılaşmasını havariliğe çağrı olarak algılar, bknz. Gal 1,1;1Ko 9,1;2Ko 12,11-12. Haİş’in havari kavramı ise farklıdır, bknz. Haİş 1,8+.
Haİş 2,39+ Haİş 9,15
Roma Vatandaşı Pavlus
22 Bu sözü söyleyene dek Pavlus'u dinlediler. Sonra birden seslerini yükselterek, "Böyle bir insanı yeryüzünden kaldır" dediler, "Yaşaması doğru değil!"
Haİş 21,36+
23 Onlar bağırmakta, giysilerini çıkarıp atmakta ve havaya toz savurmaktayken,
24 komutan Pavlus'un kışlaya getirilmesi için buyruk verdi. Halkın neden kendisine karşı böyle bağırıp çağırdığını öğrenmek için Pavlus'un kamçılanarak sorguya çekilmesini buyurdu.
25 Kendisini sırımla bağladıklarında, Pavlus orada duran yüzbaşıya, "Roma uyruklu bir vatandaşı --hem de yargılanmamış bir insanı-kamçılamak sizce yasaya uygun mudur?" diye sordu.
Haİş 16,37+
26 Yüzbaşı bu sözü duyunca komutana giderek, "Ne yapıyorsun?" dedi, "Bu adam bir Roma vatandaşı!"
27 Komutan Pavlus'un yanına gelip, "Söyle bana, Romalı mısın?" dedi. Pavlus, "Evet" diye yanıt verdi.
28 Komutan, "Ben bu vatandaşlığı çok para karşılığında elde ettim" dedi. Pavlus, "Ben Roma vatandaşı olarak doğdum" diye yanıtladı.
29 Pavlus'u sorguya çekmeye hazırlananlar hemen onu bıraktılar. Onun bir Roma vatandaşı olduğunu kavrayan komutan da korkuya düştü. Çünkü onu bağlamıştı.
22,29 Pavlus yine de bağlanmış kalacak, a. 30; Haİş 23,18; Haİş 24,27; Haİş 26,29. Belki iki tür bağlanma şekli ayırt edilmeli: Ceza gibi kullanılan ağır zincirler, bunlar Pavlus’tan alındı, ve tutukluların gözetilmesi için gereken hafif zincirler.
Haİş 16,37+ Haİş 21,33
Pavlus Yüksek Kurul’un Önünde
30 Yahudiler'in Pavlus'u neden suçladığını iyice öğrenmeyi tasarlayarak, ertesi gün onu serbest bıraktı. Başkâhinlerle Yüksek Kurul'un tümünün toplanması için buyruk verdi ve Pavlus'u aşağıya getirip karşılarına çıkardı.
22,30-23,11 İsa’nın havarilerine duyurduğu şekilde, Mat 10,17-18;Mar 13,9-10;Luk 21,12, Pavlus mahkemeler (Yüksek Kurul), Haİş 22,30-23,10, valiler (Feliks), 24, ve kralların (Agrippa), 25-26, karşısına çıkacak.

23

1 Pavlus Yüksek Kurul'a dikkatle bakarak, "Kardeşler" dedi, "Ben bugüne dek vicdanı temiz biri olarak Tanrı'ya bağlılıkla yaşadım."
23,1 “Temiz vicdan” Pavlus’un ahlak öğretisinin önemli bir kavramıdır, 1Ko 4,4;2Ko 1,12;1Ti 1,5.19; 1Ti 3,9;2Ti 1,3;İbr 13,18.
Haİş 24,16
2 Başkâhin Hananya yanında duranlara onun ağzına vurmalarını buyurdu.
23,2 Nebedeo oğlu Hananya 47 yılında Yüksek Kâhin olarak atanır. Bir süre sonra tutuklanıp Roma’ya götürüldü ve büyük olasılıkla 51 ya da 52 yılında görevden alındı, ancak bir kaç yıl sonra tekrardan görevine atandı. “Yahudi Savaşın” başlarında 66 yılında öldürüldü.
Yuh 18,22
3 Bunun üzerine Pavlus ona, 'Tanrı sana vuracak, ey badanalı duvar!" dedi, "Hem oturmuş Kutsal Yasa'ya göre beni yargılıyorsun, hem de yasaya aykırı olarak bana vurmalarını söylüyorsun."
Mat 23,27 Hez 13,10-15
4 Orada duranlar, "Sen Tanrı'nın başkâhinini mi yeriyorsun?" dediler.
5 Pavlus, "Kardeşler, ben onun başkâhin olduğunu bilmiyordum" dedi, "Çünkü, 'Halkını yönetenleri kötüleme' diye yazılıdır."
Çık 22,28
6 Pavlus oradakilerden bir bölümünün Sadukiler'den, bir bölümünün de Ferisiler'den oluştuğunu anlayınca, Kurul'da sesini yükselterek, "Kardeşler!" dedi, "Ben Ferisi'yim, bir Ferisi oğluyum. Ölülerin dirileceğini umduğum için yargılanıyorum."
Haİş 26,5 Flp 3,5 Haİş 24,15.21 Haİş 26,6d Haİş 28,20 Dan 12,1-3 2Mak 7,9+
7 Pavlus bunu söyleyince, Ferisiler'le Sadukiler arasında bir çekişme oldu ve kala-balık ikiye bölündü.
Haİş 4,1+
8 Çünkü Sadukiler ölülerin dirilişi, melek, ruh diye bir şey yoktur, derler. Oysa Ferisiler bunlara tümüyle inanırlar.
23,8 Ölülerin dirilişi, bknz. 2Mak 7,9+, ve meleklerin varlığı, bknz. Tob 5,4+, Yahudilikte ancak geç dönemlerde kabul edilmeye başlandı. Haİş’in bu bölümüne göre Sadukiler her iki düşünceyi de reddediyorlardı. Ölüm sonrasında insanların yaptıklarının karşılığını alacaklarına dair fikirlerini de kabul etmedikleri biliniyor. Pavlus bu iki konuda Ferisilerde yandaşlar arıyordu, bknz. Haİş 4,1d+.
Mat 22,23
9 Bunun üzerine büyük bir gürültü koptu. Ferisiler'den bazı dinsel yorumcular ayağa fırlayıp bağırmaya başladılar. "Biz bu adamda hiçbir suç bulmuyoruz" dediler, "Belki de gerçekten bir ruh ya da melek onunla konuşmuş olamaz mı?"
23,9 belki de gerçekten bir ruh ya da melek onunla konuşmuş: Bu varsayım Şam yolundaki görünümü açıklamak ister. bknz. ayrıca Haİş 12,15+; Haİş 23,8+.
Haİş 5,34d
10 Tartışma büyüyünce komutan Pavlus'u parçalamalarından korktu; askerlere aşağı inmeleri ve Pavlus'u zorla onların arasından alıp kışlaya götürmeleri için buyruk verdi.
11 Ertesi gece Rab, Pavlus'un yanında durup, "Yüreklen!" dedi, "Yeruşalim'de benim için nasıl tanıklık ettinse, Roma'da da tanıklık etmen gerekiyor."
Haİş 18,9-10 Haİş 27,24 Haİş 19,21
Yahudiler Pavlus’a Karşı Anlaşıyor
Haİş 9,23 Haİş 20,3 1Se 2,14+
12 Gün ağarınca Yahudiler sözbirliği edip Pavlus'u öldürünceye dek hiçbir şey yiyip içmemeye ant içtiler.
23,12 ant içtiler: Görevlerini yerine getirmeyeceklerse Tanrı’nın lanetini üzerlerine çağırarak.
13 Bu anlaşmaya girenlerin sayısı kırkı aşkındı.
14 Bunlar başkâhinlerle ileri gelenlere gelip, "Biz Pavlus'u öldürünceye dek ağzımıza hiçbir şey koymamaya ant içtik" dediler,
15 "Onun için şimdi siz Kurul'la birleşip daha kesin bilgi toplamak içinmiş gibi gö-rünerek, Pavlus'u önünüze getirmesini komutandan isteyin. Kendisi daha buraya yaklaşmadan biz onu öldürmeye hazırız."
16 Ama Pavlus'un kız kardeşinin oğlu onların pusu kurduklarını duydu. Gidip kışlaya girdi ve Pavlus'a bilgi verdi.
17 Pavlus yüzbaşılardan birini çağırarak, "Bu genci komutana götür" dedi, "Ona söyleyecek bir şeyi var."
18 Yüzbaşı genci komutana götürdü ve şöyle dedi: "Tutuklu Pavlus beni çağırdı, bu genci sana getirmemi diledi. Sana bir diyeceği varmış."
19 Komutan onu elinden tutup bir kenara çekti, "Bana diyeceğin nedir?" diye sordu.
20 Genç şöyle yanıtladı: "Yahudiler anlaştılar. Pavlus'a ilişkin sözüm ona daha kesin bir soruşturma yapılsın diyerek yarın onu Kurul önüne çıkarmanı senden isteyecekler.
21 Onların isteğine kulak asma. Çünkü kırk kişiyi aşkın adam ona karşı pusuya yatmış bekliyor. Bunlar onu öldürünceye dek hiçbir şey yiyip içmemeye ant içmişler. Şu anda hazırlar, senin onayını bekliyorlar."
22 Komutan genci salıverdi. Kendisine, "Bunları bana açıkladığını hiç kimseye söyleme" diye buyruk verdi.
Sezariye’ye Doğru
23 Sonra yüzbaşılardan ikisini çağırıp, "Gece saat dokuzda Sezariye'ye gidecek iki yüz asker hazırlayın" dedi, "Ayrıca yetmiş atlı ile iki yüz de kargılı hazırlayın.
24 Bunun yanı sıra binek hayvanları sağlayın. Pavlus'u bindirip güvenlik içinde vali Feliks'e götürsünler."
23,24 Antonius Feliks 52-59 (ya da 60) yılları arasında Yahudiye valisiydi, fakat bknz. Haİş 24,27+; Haİş 27,9+.
25 Komutan şöyle bir de mektup yazdı:
26 "Klavdius Lisias'tan saygıdeğer vali Feliks'e selam!
27 Bu adamı Yahudiler yakalamış, öldürmek üzereydiler. Askerlerimle üzerlerine yürüyüp onu ellerinden kurtardım. Çünkü onun bir Roma vatandaşı olduğunu öğrendim.
Haİş 21,31-33 Haİş 22,25-29
28 Kendisini suçlamalarının nedenini anlamaya çalışarak onu Yahudiler'in Yüksek Kurulu'na çıkardım.
29 Onun kendi yasalarına ilişkin sorunlardan ötürü suçlu gösterildiğini, ama ölümü ya da tutuklanmayı gerektirecek bir suçu olmadığını gördüm.
23,29 ölümü ya da tutuklanmayı gerektirecek bir suçu olmadığını: Pavlus’un suçsuzluğunu dile getiren bu sözler Luka tarafından vurgulanır, bknz. a. 9; Haİş 25,18.25; Haİş 26,31; Haİş 28,18. İsa için de aynı şey geçerliydi, bknz. Haİş 3,13; Haİş 13,28;Luk 23,14-15.22.
Haİş 18,15 Haİş 25,18-19
30 Adama karşı bir düzen tasarlandığını haber alınca da onu hemen sana gönderdim. Onu suçlu çıkaranlara da suçlamalarını sana bildirmeleri için buyruk verdim."
31 Askerler kendilerine verilen buyruğa uyarak Pavlus'u aldılar, geceleyin Antipatris'e getirdiler.
32 Ertesi gün onunla gidecek olan atlıları bırakıp kışlalarına döndüler.
33 Atlılar Sezariye’ye ulaşınca mektubu valiye verdiler ve Pavlus'u onun önüne çıkardılar.
34 Vali mektubu okuyup Pavlus'a hangi yönetim bölgesine bağlı olduğunu sordu. Kilikya'dan olduğunu öğrenince,
35 "Seni suçlayanlar geldiği zaman seni dinleyeceğim" dedi. Pavlus'un Herodes'in sarayında tutulması için buyruk verdi.

24

Feliks’in Önünde Duruşma
1 Beş gün sonra başkâhin Hananya ileri gelenlerden bazıları ve Tertullus adlı bir sözcüyle Sezariye'ye gitti. Bunlar Pavlus'a karşı şikayetlerini valiye açıkladılar.
2 Pavlus'un çağrılması üzerine, Tertullus şu sözlerle onu suçladı: "Saygıdeğer Feliks! Senin aracılığınla sürekli barışa kavuştuk. Sayende bu ulus kalkınmaktadır.
3 Bunları her zaman ve her yerde şükranla karşılıyoruz.
4 Seni uzun boylu oyalamak istemem. Ancak bizleri iyi yürekliliğine yaraşır bir biçimde kısaca dinlemeni dilerim.
5 Gördük ki, bu adam yeryüzünün her yanında, tüm Yahudiler arasında herkese zarar veriyor, halkı ayaklanmaya kışkırtıyor. Nasıralılar tarikatının ele başlarından biridir.
24,5 Nasıralılar tarikatının: Hristiyanlığın karşıtları Hristiyanlığı sırf Yahudilik içerisindeki (gerçek imandan sapmış) bir grup olarak görürler, bknz. Haİş 5,17; a. 14; Haİş 28,22.
Haİş 16,20 Haİş 17,6 Luk 23,2 Mat 2,23+
6 Tapınağı bile kirletmek istedi.
24,6-7 Yahudiler bu vakanın yargısının kendi mahkemelerine verilmesini isterler, bknz. Haİş 25,9;Yuh 18,31+. Birçok metin “Kendi yasamız uyarınca onu yargılayacaktık. Ama komutan Lisias geldi, zorla onu bizim elimizden aldı. Onu suçlayanların sana gelmeleri için buyruk verdi.” diye ekler.
Haİş 21,28
7 Ama biz kendisini tutukladık.
8 Onu sorguya çekersen, kendisini suçladığımız konuların tümünü ondan öğrenebilirsin."
9 Yahudiler de suçlamalara katılarak bunların doğru olduğunu savundular.
Vali’nin Önünde Pavlus’un Konuşması
10 Vali konuşmasını işaret edince Pavlus söz aldı: "Senin yıllardır bu ulusu yönettiğini bildiğim için, savunmamı sevinçle yapıyorum.
11 Tapınmak için Yeruşalim'e varışımdan bu yana on iki günlük bir sürenin bile geçmediğini kendin öğrenebilirsin.
24,11-21 Pavlus karışıklıklar çıkarttığına dair kendisine yöneltilen suçlamaları, a. 5, geri çevirir, a. 11-13. Sonra ise “Nasıralı”, bknz. a. 5, olma özelliği hakkında konuşup bunun Yahudi dinine sadık kalabilmesine engel oluşturmadığını anlatır, a. 14-16. Tapınağı kirlettiğine dair suçlamaya karşı da kendisini savunur, a. 17-19. Sonunda ise Yüksek Kurul karşısına çıktığında kendisinde hiçbir yanlışın bulunmadığını hatırlatır, a. 20-21.
24,11 tapınmak için Yeruşalim’e varışımdan: bknz. Haİş 8,27.
Haİş 11,30+ Haİş 20,16
12 Beni ne tapınakta herhangi bir kimseyle tartışırken, ne de sinagoglarda ya da kentte halkı ayaklandırırken gördüler.
13 Kaldı ki, beni suçladıkları konulara ilişkin sana kanıt da sunamazlar.
14 Sana açıkça tanıklıkta bulunuyorum: Ben onların 'Tarikat' diye nitelendirdikleri yola göre, atalarımızın Tanrısı'na ruhsal hizmet sunmaktayım. Kutsal Yasada ve peygamberlerde yazılı her şeye inanıyorum.
24,14 peygamberlerde yazılı: Hristiyanlık Yahudilikten ayrı bir din değildir. Yüzyıllar boyunca beklediğini alan Yahudiliğin kendisidir. Böylece Yahudiler, Mesih’i reddetmekle kendi dini geleneklerini inkar etmiş olurlar. Bknz. Agrippa’nın karşısında konuşma, 26, peygamberlerden alınan geleneksel Yazı kanıtı, Haİş 2,23+; Haİş 3,24+ ve Pavlus’un açıklamaları, Rom 1,2; Rom 3,31; Rom 10,4; Rom 16,26;1Ko 15,3-4;Gal 3.
Haİş 9,2+ Rom 3,31 Rom 10,4 Mat 5,17+
15 Onların da benimsediği Tanrı'ya umut besliyorum. Doğruların ve doğru olmayanların dirilişi gerçekleşecektir.
24,15 onların: Ferisiler, bknz. Haİş 23,6+.
Haİş 23,6+ Yuh 5,29+
16 İşte bunun için Tanrı'ya ve insanlara karşı her zaman tertemiz bir vicdanım olmasına özenle çalışıyorum.
Haİş 23,1+
17 "Aradan yıllar geçtikten sonra, ulusuma yardım etmeye ve sunular sunmaya geldim.
24,17 ulusuma yardım etmeye: “halkıma yardım etmeye”. Seyahatin amacına (putperest kökenli cemaatlerin topladıkları parayı Yeruşalim’e götürmek) gönderme, bknz. Rom 15,25+.
24,17 sunular sunmaya: bknz. Haİş 21,24.26.
18 Beni tapınakla işte bu işlerle, geleneksel aklanma töreniyle ilgili görevlerimi yapmakla uğraşırken buldular. Asya bölgesinden bazı Yahudiler ortaya çıkana dek yanımda ne bir kalabalık vardı, ne de herhangi bir gürültü çıkarılmıştı.
19 Gerçekte onların burada, senin önünde durup bana karşı ne gibi bir suçlamaları olduğunu bildirmeleri gerekirdi.
Haİş 21,27
20 Ya da bu insanlar ben Yüksek Kurul'un önünde dururken bende ne tür bir yolsuzluk gördüklerini söylesinler!
21 Olsa olsa, aralarındayken, 'Bugün sizlerin önünde ölülerin dirilmesi konusunda yargılanmaktayım' dedim."
24,21 ölülerin dirilmesi: Pavlus akıllıca Hristiyanlığın özünü ile Ferisi teolojisinin bu konusunu bağlamaya çalışır.
Haİş 23,6+
Pavlus’un Sezariye’deki Tutukluluğu
22 Mesih'in yoluna ilişkin oldukça geniş bilgisi bulunan Feliks oturumu erteledi. "Davanızla ilgili kararımı komutan Lisias gelince vereceğim" dedi.
Haİş 9,2+
23 Ardından yüzbaşıya Pavlus'un tutukluluğunu sürdürmeleri, öte yandan onu belirli oranda rahat bırakmaları, yardımına gelen arkadaşlarından hiçbirine engel olmamaları için buyruk verdi.
Dinleyicilerde Bıraktığı Etki
24 Aradan birkaç gün geçince Feliks Yahudi olan karısı Drusila ile geldi. Pavlus'u çağırttı, ondan Mesih İsa ya iman etmenin ne olduğunu dinledi,
24,24 Drusila: Herodes Agrippa’nın, bknz. Haİş 12,1+, en genç kızı. İlk kocası olan Emesa kralını terk edip Feliks’le evlendi.
Haİş 18,5+
Pavlus Sezar’a Başvuruyor
25 Ne var ki, Pavlus doğruluktan, kendini denetlemekten ve gelecek yargıdan söz edince, Feliks ürktü. "Şimdilik git" dedi, "Zamanım olunca seni yeniden buraya getireceğim."
24,25 Feliks: Şehvetli, acımasız ve kararsız olarak tanınıyordu. Bknz. ayrıca Vaftizçi Yuhanna’nın Herodes karşısındaki duruşu, Mat 14,3-5.
Mar 6,17-20 Haİş 17,32
26 Bir yandan da Pavlus'un kendisine rüşvet vereceğini umuyordu. Bu nedenle de onu sık sık yanına çağırarak kendisiyle görüşüyordu.
27 İki yıl dolunca, Feliks'in yerini Porkius Festus aldı. Yahudiler'e hoş görünmek isteyen Feliks, Pavlus'u cezaevinde tuttu.
24,27 iki yıl dolunca: Yunanca “dietia”, Latince “biennium” kelimesi Haİş 28,30’ da da geçer, hukuki bir terim olarak kullanıldığı düşünülüyor, maksimum gözaltı süresidir. Bu sürenin sonunda aslında Pavlus’un (o ana kadar mahkûm olmadığına göre) özgürlüğe kavuşması gerekirdi. Feliks Pavlus’u tutmaya devam etmekle hukuka aykırı davranmıştır.
24,27 Porkius Festus: 59 ya da 60 yılında atandı, ancak bknz. Haİş 27,9+. 62 yılında öldü.
Haİş 25,9

25

1 Vilayete varmasından üç gün sonra, Festus Sezariye'den Yeruşalim'e çıktı.
2 Başkâhinlerle ileri gelen Yahudiler Pavlus'a karşı davalarını kendisine açıkladılar ve ondan dilekte bulundular.
25,2 Haİş 24,12’ deki hukuki girişimlerin aynısı, bknz. Haİş 25,15.
3 Pavlus'u Yeruşalim'e göndermesi için onun yardımını istediler. Amaçları pusuya yatıp onu öldürmekti.
Haİş 23,12-15
4 Festus Pavlus'un Sezariye'de tutuklu bulunduğunu, kendisinin de yakında oraya gideceğini bildirdi.
5 "Onun için, aranızdan yetkili kişiler benimle birlikte gelsin, bu adamın herhangi bir yolsuzluğu varsa onu suçlasınlar" dedi.
6 Onların arasında yalnızca sekiz-on gün geçirdikten sonra Sezariye'ye indi. Ertesi gün yargı kürsüsüne oturup Pavlus'un getirilmesi için buyruk verdi.
7 Pavlus gelince, Yeruşalim'den gelen Yahudiler çevresini sardılar. Ona karşı bir sürü ağır suçlamada bulundular, ama bunlara ilişkin hiçbir kanıt gösteremediler.
Haİş 17,6-7 Mat 26,59-61p Mat 27,12-14p Luk 23,10
8 Pavlus Yahudiler'in yasasına, tapınağa ve Sezar'a karşı hiçbir suç işlemediğini söyleyerek kendini savundu.
Haİş 21,18+ Haİş 24,14+
9 Ama Festus Yahudiler'e hoş görünmek istediğinden, Pavlus'a, "Yeruşalim'e çıkıp orada bu suçlamalara karşı benim Önümde yargılanmak ister misin?" diye sordu.
25,9 Festus bu sorunu kendi sorumluluk alanında değil, fakat Yüksek Kurul’un sorumluluğuna düşen dini bir tartışma olarak algıladı, bknz. a. 19-20. Fakat Pavlus Roma vatandaşı olduğundan ancak kendi onayıyla bu mahkeme önüne çıkartılabiliniyordu. Pavlus’un onayını alması için Festus mahkemede hazır bulunup duruşmayı kontrol altında tutacağına dair söz verir.
Haİş 24,27
10 Pavlus, "Ben Sezar'ın yargı kürsüsü önünde duruyorum ve burada yargılanmam gerekir" dedi, "Senin de çok iyi bildiğin gibi, Yahudiler'e hiçbir haksızlıkta bulun-madım.''
11 Eğer yolsuzluk ya da ölümü gerektirecek herhangi bir iş yapmışsam, ölümden kaçmıyorum. Ama bu insanlar beni boş yere suçluyorlarsa, hiç kimse beni onların eline teslim edemez. Sezar'a başvuruyorum."
25,11 Sezar’a başvuruyorum: Festus konunun kendi sorumluluk alanının dışında kaldığını açıkladığından dolayı Pavlus, Yüksek Kurul tarafından yargılanmayı engellemek için Roma vatandaşlarının sahip olduğu İmparator’un mahkemesi tarafından yargılanma hakkını kullanır.
12 Bundan sonra Festus danışmanlarla görüştü ve şu karara vardı: "Sezar'a baş-vurdun, Sezar'a gideceksin."
Haİş 26,32 Haİş 28,19
Pavlus Kral Agrippa’nın Önünde
13 Birkaç gün sonra Kral Agrippa’yla Berniki Festus'u ziyaret etmek için Sezariye'ye geldiler.
25,13 Agrippa, Berniki ve Drusila Herodes Agripa’nın, bknz. Haİş 12,1+, üç çocuğuydu. Agrippa 27 yılında doğmuştu. Kız kardeşi Berniki’nin burada bahsedilen dönemde onun yanında yaşaması dedikodulara neden oluyordu. Berniki birkaç yıl sonra İmparator Titus’un sevgilisi olur.
14 Bir süre orada kaldılar. Festus Pavlus'la ilgili davayı krala açıkladı. "Feliks'in tu-tuklu bıraktığı bir adam var" dedi,
15 "Ben Yeruşalim'deyken Yahudilerin başkâhinleriyle ileri gelenleri ona karşı davalarını açıklayarak, kendisinin cezaya çarptırılmasını istediler.
16 Onlara, 'Suçlanan kişi suçlayanlarla yüzleştirilmeden ve yüklenen suç konusunda kendisine savunma fırsatı verilmeden bir insanı başkalarının eline teslim etmek Romalılar'ın geleneğine uymaz' dedim.
17 Benimle birlikte Sezariye'ye geldiklerinde de zaman geçirmeden ertesi gün yargı kürsüsüne oturup adamın getirilmesi için buyruk verdim.
18 Suçlayanlar ayağa kalkınca, onu aklıma gelen kötülüklerden hiçbiriyle suçlamadılar.
19 Onunla kendi inançları konusunda çekişmeleri vardı. Bir de ölen İsa'yla ilgili bir konu vardı: Pavlus onun yaşadığını savunuyordu.
Haİş 18,15 Haİş 23,29
20 "Bu sorunlar karşısında şaşırıp kaldığımdan, Pavlus'a Yeruşalim'e gidip orada bu suçlamalara karşı yargılanmayı isteyip istemediğini sordum.
Haİş 23,6+ 1Ko 15,12-20 2Ko 13,4 Luk 24,5.23
21 Ama Pavlus, Avgustus'un kararını beklemek üzere tutuklu kalmayı dileyince, onu Sezar'a gönderinceye dek tutuklu kalmasını buyurdum."
25,21 Avgustus: O dönem Nero Roma İmparatoru’ydu (54-68). “Avgustus” ve “Sezar” ise hükümdarlık süren İmparatorlar’a verilen ünvanlardı.
22 Agrippa Festus'a, "Bu adamı bir de kendim dinlemek isterim" dedi. Festus, "Yarın onu dinlersin" diye karşılık verdi.
25,22 bu adamı bir de kendim dinlemek isterim: Aynı şekilde amcası Herodes Antipas da İsa’yı görmek istemişti, Luk 9,9; Luk 23,8.
23 Ertesi gün Agrippa'yla Berniki gösterişli süsler içinde gelip komutanlarla ve kentin ileri gelenleriyle birlikte duruşma binasına girdiler. Festus’un çağrısıyla Pavlus getirildi.
24 Festus, "Kral Agrippa ve aramızda bulunan herkes!" dedi, "Yeruşalim'de ve burada tüm Yahudi halkın şikayet ettikleri kişiyi karşınızda görüyorsunuz. Onun için, 'Bundan böyle yaşaması doğru değildir' diye bağırıyorlar.
Haİş 21,36+
25 Ama ben onun ölümü gerektirecek hiçbir suç işlemediği sonucuna vardım. Kendisi Avgustus'a başvurunca da onu göndermeye karar verdim.
26 İmparatoruma onun hakkında yazabileceğim bir şey yoktur. Bu nedenle kendisini size, özellikle de sana getirdim, ey Kral Agrippa! Öyle ki, onu sorguya çektikten sonra yazabileceğim bir şey olsun.
27 Çünkü neyle suçlandığını açıklamadan bir tutukluyu göndermek, bana olmayacak bir iş gibi görünüyor."

26

1 Agrippa, Pavlus'a, "Savunma yapabilirsin" dedi. Bunun üzerine Pavlus elini uzatarak savunmasına başladı:
Haİş 13,16
2 "Yahudiler'in beni suçladıkları konuların tümüne karşı bugün senin önünde savunmamı yapabileceğim için kendimi mutlu sayıyorum, Kral Agrippa!
26,2-23 Övücü bir girişten sonra, a. 2-3, bknz. Haİş 24,2-3.10, Pavlus, kendi Hristiyan imanının ile Ferisilerin diriliş imanının birbirleriyle uyumlu olduğunu açıklar, a. 4-8, bknz. Haİş 23,6+. Sonra tövbe tecrübesini anlatır, a. 9-18, bknz. Haİş 9,1-18; Haİş 22,3-16. Konuşmasını, Hristiyanlığı Yazılar’ın gerçekleşmesini olarak duyuran vaazlerinin özetiyle kapatır, a. 19-23, bknz. Haİş 13,15-47. Mevcut tartışma sorusu dışında burada Yahudi-Hristiyan ilişkisinin tüm sorunları açığa çıkar, bknz. Haİş 24,14+.
3 Özellikle sen tüm Yahudi törelerini ve sorunlarını bilen birisin. Bunun için beni sabırla dinlemeni dilerim.
4 "Gençliğimden bu yana ulusum arasında ve Yeruşalim'de geçen yaşamımı Yahudiler'in tümü bilir.
Haİş 22,3+
5 Tanıklıkta bulunmak isterlerse, öteden beri bilirler ki, kendi inancımızın en sadık mezhebine yaraşır biçimde, bir Ferisi olarak yaşadım.
6 Şimdi Tanrı'nın atalarımıza verdiği söze umut bağladığım için yargılanmak üzere burada bulunuyorum.
Haİş 23,6+
7 On iki oymağımızın gece gündüz içtenlikle tapınarak erişmeyi umduğu sözdür bu. Bu umuda bağlılığımdan ötürü Yahudiler'in suçlamasına uğruyorum, ey kral!
26,7 Mesihsel ümit “zamanların sonunda” Hükümdarlığa girecek doğru insanların dirileceğini inanmakla somutlaşır, bknz. Dan 12,1-3;2Mak 7,9+. Bu ümidin gerçekleşmesi Hristiyan ümidin temeli olan Mesih’in dirilişiyle başladı, 1Ko 15,15-22;Kol 1,18.
Dan 12,1-3 2Mak 7,9
8 Tanrı'nın ölüleri diriltmesi hepinizce neden olmayacak bir iş sayılıyor?
Rom 4,17 2Ko 1,9 İbr 11,19
9 "Ben kendim de Nasıralı İsa'nın adına karşı ne yapabiliyorsam yapmam gerektiğini sanmıştım.
Haİş 9,1-18 Haİş 22,5-16
10 Nitekim Yeruşalim'de bunu yaptım: Başkâhinlerden almış olduğum yetkiyle, kutsalların birçoğunu cezaevine kapattım. Üstelik onların öldürülmesi gerekince oyumu da kullandım.
Mat 2,23+ Haİş 9,13+ Haİş 8,1 Haİş 22,20
11 Bütün sinagoglarda onları birçok kez cezaya çarptırdım; üstelik onları sövme-ye zorladım. Öfkeden öylesine deliye dönmüştüm ki, saldırımı dış kentlere dek uzattım.
12 "Bu amaçla başkâhinlerden aldığım yetki ve görevle Şam'a gidiyordum ki,
13 ey kral, öğleyin yolda güneşten daha parlak bir ışığın gökten benim ve benimle birlikte gidenlerin çevresini sardığını gördüm.
14 Hepimiz yere düştük. Bir sesin bana İbranice şöyle dediğini duydum: 'Saul, Saul, neden bana eziyet veriyorsun? Üvendireyi tepmek senin için güç iştir.'
26,14 üvendireyi tepmek: “Başarıya ulaşmayacak direniş; boşuna direnmek” anlamına gelen Yunanca bir deyim. Dikene karşı vurduğunda ancak kendisine zarar veren bir öküz gibi.
Haİş 21,40+ 1Ko 9,16d
15 Ben, 'Sen kimsin, ya Rab?' dedim. Rab, 'Ben senin eziyet verdiğin İsa'yım' diye yanıt verdi,
Hez 2,1
16 'Doğrul ve ayağa kalk. Sana görünmemin nedeni şu: Bende gördüğün ve sana göstereceğim konularda seni hizmet sunmaya ve tanıklıkta bulunmaya atadım.
Haİş 1,8+ Haİş 20,24
17 Seni kendilerine gönderdiğim halktan ve uluslardan kurtaracağım.
Yer 1,5-8 Haİş 9,17-18 Yşa 42,7.16
18 Onların gözlerini açman, onları karanlıktan ışığa ve şeytanın egemenliğinden Tanrı'ya döndürmen için seni gönderiyorum. Öyle ki, günahların bağışlanmasına kavuşsunlar ve bana iman ederek kutsal kılınanlar arasında yer alsınlar.'
26,18 karanlıktan ışığa: Pavlus’un misyonu, Yeremya’nın ve Yahve’nin Kulu’nun misyonuyla ilgili olan ifadelerle betimlenir.
26,18 Haİş 9,17-18’ de Pavlus göz ışığına yeniden kavuşarak karanlıktan ışığa ulaşır. Haİş 22,16’ da ise, bknz. Haİş 9,18, Pavlus vaftiz edilerek günahlarından arınılmalı. Bu şekilde kendi tecrübesi misyonunun sembolü olur.
Yuh 8,12+ Kol 1,12-14 1Pe 2,9 Yas 33,3-4
19 "İşte bunun içindir ki, ey Kral Agrippa, göksel görümü dinlemezlik edemedim.
Gal 1,16
20 Ama önce Şam'da, sonra Yeruşalim'de, tüm Yahudiye ülkesinde ve uluslar arasında tövbe edip Tanrı'ya yönelmeleri, günahtan dönmüş bir yaşama yaraşır işler yapmaları gerektiğini bildirdim.
Haİş 2,38+ Luk 3,8p
21 "Bu yüzden Yahudiler beni tapınakta tutuklayıp öldürmek istediler.
Haİş 21,30-31
22 Ama Tanrı'dan gelen yardımla bugüne dek gerek alt gerek üst tabakadan kişilere tanıklıkta bulundum. Peygamberlerle Musa'nın gerçekleşeceğini bildirdikleri olayların dışında hiçbir şey söylemiyorum.
23 Mesih'in acı çekmesi gerektiğini, ölülerden dirilen ilk kişi olarak halka ve uluslara ışık bildirisini yayacağını söylüyorum."
Haİş 2,23+ 1Ko 15,20-23 Haİş 13,47
24 Pavlus bu biçimde savunmasını yaparken, Festus yüksek sesle onun sözünü kesip şöyle dedi: "Çıldırmışsın sen, Pavlus! Fazla bilgi yüzünden aklını oynatıyorsun."
26,24 Festus Pavlus’un Kutsal Kitap bilgisi ve fikirlerini sunma şekli karşısında şaşkın kalır, Agrippa ise etkilenmiş bir halde suskunluğa bürünür, bknz. a. 28’deki geçiştirici cevabı.
25 Pavlus, "Aklımı oynatmış değilim, saygıdeğer Festus" dedi, "Tam tersine, gerçeğe ve sağduyuya dayanan sözler bildiriyorum.
Yuh 18,37-38
26 Önünde hiç çekinmeden konuştuğum kral da bunları iyi bilir. Çünkü bunlardan hiç-biri gözünden kaçmamıştır. Kanım budur. Çünkü bu işler kuytu bir köşede olmuş değildir.
26,26 bu işler: Yazılar’ın yerine geldiğini gösteren olaylar, a. 23: İsa’nın ıstırapları ve dirilişi, havarisel müjdenin yayılışı. Bütün bunlar herkes tarafından biliniyor.
Haİş 13,46+
27 Peygamberlere inanır mısın, Kral Agrippa? İnandığını biliyorum."
28 Agrippa Pavlus'a, "Beni kısa sürede Mesih inanlısı yapacağını sanıyorsun" dedi.
26,28 beni kısa sürede Mesih inanlısı yapacağını sanıyorsun: “Beni kısa sürede Hristiyan olmaya ikna edeceğini sanıyorsun.” diye de geçer. Belki “Hristiyan” kelimesi o dönemde hala alaycı bir anlam taşıyordu, bknz. Haİş 11,26+.
29 Pavlus yanıtladı: "Tanrı'dan dilerim, kısa ya da uzun süre içinde yalnız sen değil, bugün beni dinleyenlerin tümü şu bağları taşımaksızın benim durumumda bulunsaydınız."
Haİş 28,20
30 Kral, vali, Berniki ve onlarla birlikte oturan herkes ayağa kalktı.
31 Çekilip sorunu tartıştılar. "Bu adam ölümü ya da cezaevine kapatılmayı gerektirecek hiçbir şey yapmış değildir" dediler.
Haİş 23,29+
32 Agrippa Festus'a, "Bu adam Sezar'a başvurmamış olsaydı, özgür bırakılabilirdi" dedi.
Haİş 25,11 Haİş 28,19

27

Roma’ya Doğru
1 İtalya'ya yelken açmamız kararlaştıranca, Pavlus'la başka bazı tutukluları Avgustus birliğinden Yulius adlı bir yüzbaşıya teslim ettiler.
27,1 yelken açmamız: Burada tekrardan “biz” anlatımı başlar. Anlatımın ayrıntıları özenle yazılan bir seyahat günlüğü izlenimi bırakır.
2 Asya kıyılarına uğrayacak olan, Edremit limanına bağlı bir gemiye binip açıldık. Selanik'ten Makedonyalı Aristarhos da bizimle birlikteydi.
Haİş 19,29+
3 Ertesi gün Sayda'ya uğradık. Yulius Pavlus'a iyilikle davranarak gereksinimlerinin karşılanması için arkadaşlarının yanına gitmesine izin verdi.
4 Oradan açılıp Kıbrıs'ın rüzgar altı yanını aştık; çünkü rüzgar bize karşı esiyordu.
5 Kilikya ve Pamfilya açıklarından geçerek Likya'nın Mira limanına ulaştık.
6 Yüzbaşı burada İtalya'ya giden, İskenderiye'ye bağlı bir gemi bulunca, bizleri buna bindirdi.
7 Günlerce ağır ağır yol alarak, güçlük içinde Knidos açıklarına vardık. Ancak rüzgar kıyıya yanaşmamızı önledi. Girit'in rüzgar altı yanından Salmone karşısından geçtik.
8 Bu kıyı boyunca güçlükle yol aldıktan sonra İyi Limanlar denen bir yere vardık. Lasea Kenti oraya yakındı.
9 Çok zaman kaybetmiştik. Güz orucunun geçmiş olması nedeniyle, bu dönemde gemi yolculuğu tehlikeli olduğundan, Pavlus onları uyardı.
27,9 Güz orucu: Yahudi Yasası’nın buyurduğu tek oruç günü olan, Lev 16,29-31, “Yom Kippur” (Barışma bayramı) böyle adlandırılıyordu. Son baharın gün dönümüne yakın kutlanılıyordu. Orucun bile geçtiğinin vurgulanması, o yılda Barışma Bayramı’nın geç kutlanıldığına işarettir. Bu da yolculuğun 59 yılının sonbaharında gerçekleştiğine dair gösterge olabilir.
10 "Arkadaşlar" dedi, "Bu yolculuğun yalnız gemiyle yükü için değil, canlarınız için de çok zararlı olacağını görüyorum."
11 Ne var ki yüzbaşı, Pavlus'un dediklerinden çok, kaptanla gemi sahibinin önerisini dinledi.
12 Liman kışı geçirmeye elverişli olmadığından, çoğunluk buradan açılmak istiyordu. Girit'in Feniks limanına ulaşıp kışı orada geçirmeyi umuyorlardı. Lodosa ve karayele kapalı bir yerdir burası.
13 Güney rüzgarı esince, amaçlarının gerçekleştiğini sanarak, demir alıp Girit kıyısı boyunca yol almaya koyuldular.
Fırtına
Yun 1,4-16 Mat 8,23-27p
14 Ama çok geçmeden karadan esen kuzeydoğu kasırgası bastırdı.
15 Gemi dalgalara kapılıp rüzgara karşı boğuşmanın olanaksızlığı anlaşılınca, kendimizi sürüklenmeye koyuverdik.
16 Klavda adlı küçük bir adanın rüzgar altı yanını aşarken geminin filikasını güçlükle kontrol altına alabildik.
17 Filikayı yukarı çekerek tüm gemiyi alttan güçlendirmesi için halatlar bağladılar. Sirtis'e çarpmaktan korkarak yelken takımlarını indirdiler; böylece sürüklenmeye bıraktılar.
18 Korkunç fırtına üstümüze saldırıyordu. Ertesi gün gemideki yükü denize boşaltmaya başladılar.
19 Üçüncü gün de kendi elleriyle geminin takımlarını attılar.
20 Günlerce ne güneş, ne de yıldızlar göründü. Fırtına tüm hızıyla direnmeyi sürdürdü. Sonunda kurtuluş umudumuzu bütünüyle yitirmiştik.
21 Uzun süre ağızlarına hiçbir şey koymamışlardı. Bunun üzerine Pavlus ortalarında durup, "Arkadaşlar!" dedi, "Beni dinlemeliydiniz; bu yıkımı, bu zararı başınıza getirmemek için Girit’ten açılmamalıydınız.
27,21 uzun süre ağızlarına hiçbir şey koymamışlardı: Pavlus’un gemideki ikinci konuşması (a. 33d) bu cümleyle bağlantılıdır. Birinci konuşması ise (a. 21-26) anlatıma muhtemelen sonradan eklenmiştir.
Haİş 27,33
22 Ama şu anda yürekli olmanızı öğütlerim. İçinizden hiçbirinin canına bir zarar gelmeyecek; yalnız gemi yok olacak.
Haİş 27,34 Haİş 18,9 Haİş 23,11
23 Çünkü bu gece, bağlı olduğum ve kendisine kulluk ettiğim Tanrı'nın bir meleği yanımda durup,
Haİş 10,3+ Yun 1,9
24 'Korkma, Pavlus' dedi, 'Senin Sezar'ın karşısına çıkman gerekiyor. İşte onun için Tanrı seninle gemi yolculuğunda bulunanların tümünü sana bağışladı.'
27,24 Sezar’ın karşısına: İmparatorluk Mahkemesi karşısına, İmparator Nero’nun şahsı karşısına değil.
25 Bu nedenle yüreklenin, arkadaşlar. Çünkü benim Tanrı'ya imanım vardır; her şey bana bildirdiği gibi olacaktır.
26 Ancak bir adaya bindirmemiz gerekiyor."
27 Adriyatik Denizi'nde sürüklenmemizin on dördüncü gecesi, gece yarısı dolaylarında, gemiciler bir karaya yaklaştıklarını anladılar.
27,27 Adriyatik Denizi’nde: O dönemde Akdeniz’in Yunanistan, İtalya ve Afrika kıyıları arasında kalan bölüm bu şekilde adlandırılıyordu.
28 Denizin derinliğini ölçtüler ve yirmi kulaç olduğunu gördüler. Biraz daha ilerle-dikten sonra yeniden denizin derinliğini ölçtüler; on beş kulaç olduğunu gördüler.
29 Kayalıklara bindirmekten korkuyorduk. Bu nedenle kıçtan dört demir attılar ve günün doğması için dua ettiler.
30 Gemiden ayrılmak amacıyla filikayı denize indiren gemiciler, baş taraftan demir atacak gibi davrandılar.
31 Pavlus yüzbaşıya ve askerlere, "Bu adamlar gemide kalmazlarsa siz kurtulamazsınız" dedi.
32 Bunun üzerine askerler filikanın iplerini kesip onu salıverdiler.
33 Günün doğuşundan önce Pavlus herkese yemek yemelerini öğütledi. "Bugün on dördüncü gündür" dedi, "Ağzınıza bir lokma ekmek koymadan, sinirleriniz gergin, bekliyorsunuz. Besinsiz kaldınız.
Haİş 27,21
34 Bu nedenle yemek yemenizi öğütlerim. Çünkü kurtuluşunuz için gerekli bu. Hiç kimsenin başından bir tek kıl eksilmeyecektir."
Haİş 27,22.24
35 Pavlus bunları söyledikten sonra ekmek aldı; herkesin önünde Tanrı'ya şükran sunduktan sonra bölüp yemeye başladı.
27,35 Yemekten önce bir takdis duası söylenmesi yaygın bir Yahudi geleneği olsa da sanki Luka burada Efkaristiya ayinine atıfta bulunmak ister, bknz. Haİş 2,42+;Luk 22,19; Luk 24,30.
36 Hepsi de yüreklendi ve yemeye koyuldular.
37 Bizler --gemideki canların toplamı-- iki yüz yetmiş altı kişiydik.
38 Herkes doyacak kadar yemek yedikten sonra buğdayı denize boşaltıp gemiyi hafiflettiler.
39 Gün doğunca karayı tanıyamadılar. Kumsalı olan bir koy gördüler; gemiyi oraya yanaştırıp yanaştırmayacaklarını düşündüler.
40 Demirleri kaldırıp denize bıraktılar. Bu arada dümenlerin bağlarını gevşettiler; ön yelkeni rüzgara açıp kumsala doğru yöneldiler.
41 Ama gemi ters akımlı bir yere düştü ve baştan kara ettiler. Geminin baş tarafı saplanıp kımıldanmaz oldu, kıçı ise dalgaların gücünden parçalanmaya başladı.
42 Askerler tutuklulardan hiçbiri yüzerek kaçamasın diye onları öldürmeyi tasarlıyordu.
Haİş 12,19+
43 Ama Pavlus'u kurtarmak isteyen yüzbaşı onların bu tasarısına engel oldu. Önce yüzebilenlerin gemiden atlayıp karaya çıkmaları için buyruk verdi.
44 Geriye kalanların ise kiminin bir tahta parçasına, kiminin de geminin başka bir parçasına tutunup onları izlemelerini buyurdu. Böylece herkes sağ salim karaya çıktı.

28

Malta’da
1 Kurtulduktan sonra, adanın Malta olduğunu öğrendik.
2 Yerliler bize görülmemiş ölçüde yakınlık gösterdiler. Ateş yaktılar, hepimizi ağırladılar. Çünkü yağmur yağıyordu, hava da soğuktu.
3 Pavlus bir deste çalı çırpı toplayıp ateşe attı. Sıcaktan kaçan bir engerek yılanı onun eline sarıldı.
4 Pavlus'un elinden zehirli yılanın sarktığını gören yerliler birbirlerine, "Kuşku yok, bu adam bir katil!" dediler, "Denizden kurtulmasına karşın Hak onun yaşamasına izin vermedi!"
28,4 Hak: Harfiyen “Dike”, yani Yunan mitolojisinde tanrısal adaletin kişileştirmesi.
5 Ama Pavlus zehirli yılanı ateşe attı ve hiçbir kötülüğe uğramadı.
Mar 16,18 Luk 10,19
6 Yerliler Pavlus'un şişmesini ya da birden düşüp ölmesini beklediler. Ama uzun süre bekledikten sonra ona hiçbir şey olmadığını görünce, düşüncelerini değiştirip onun bir ilah olduğunu sandılar.
Haİş 14,11
7 Bu yörede adanın yöneticisinin çiftlikleri vardı. Adı Publius olan bu adam bizleri kabul etti ve üç gün süreyle konukseverlik göstererek ağırladı.
8 Publius'un babası yüksek ateşten yanıyordu. Dizanteriye tutulmuş, yatağa düşmüştü. Pavlus onu görmeye gitti. Sağlığı için dua etti, ellerini üstüne koyarak onu iyileştirdi.
Haİş 9,12 Luk 4,40 1Ti 4,14+
9 Bundan sonra adadaki başka hastalar da Pavlus'a gelip iyileştiler.
Haİş 5,15-16 Haİş 8,7-8 Luk 10,9p
10 Bu insanlar bizlere armağanlar vererek saygı gösterdiler, denize açıldığımızda da tüm gereksinmelerimizi karşıladılar.
Malta’dan Romaya
11 Aradan üç ay geçti. Kışı adada geçirmiş, İkiz Tanrılar arması taşıyan İskenderiye'ye bağlı bir gemiyle denize açıldık.
12 Sirakuza'ya uğradık ve orada üç gün geçirdik.
13 Buradan sonra dolaşarak Regium'a ulaştık. Ertesi gün bir güney rüzgarı esti, ikinci gün Puteoli'ye vardık.
28,13 Puteoli: Napoli körfezinin bu liman şehrinde bir Hristiyan cemaati mevcuttu bile.
14 Orada kardeşler bulduk. Aralarında yedi gün geçirmemiz için yalvardılar. En sonunda Roma'ya vardık.
15 Oradaki kardeşler bizlere ilişkin bilgi alınca, bizi karşılamak için Appius Forumu'na ve Üç Taverna'ya kadar geldiler. Pavlus onları görünce Tanrı'ya şükranlarını sundu, yüreklendi.
Roma’ya Varış. Yahudilerle Buluşma
16 Roma'ya girdiğimizde Pavlus'a kendisini gözaltında tutan askerle birlikte kalması için özel izin verildi.
28,16 Romalılar’da “Custodia militaris” diye adlandırılan bu gözaltı şeklinde tutuklu kendi evinde yaşayabiliyordu, ancak sağ kolu daima bir nöbetçi askerin sol koluna zincirliydi.
Haİş 21,21+ Haİş 24,14+
17 Aradan üç gün geçince Pavlus Yahudiler'in ileri gelenlerini çağırdı. Onlar toplanınca, "Kardeşlerim" dedi. "Ben halka ve atalarımızın törelerine karşı bir suç işlemedim. Yeruşalim’den tutuklu olarak Romalılar'ın eline teslim edildim.
18 Onlar soruşturmayı yaptıktan sonra beni özgür bırakmak istediler. Çünkü ölümü gerektirecek hiçbir davranışım olmadı.
Haİş 23,29+
19 Ama Yahudiler karşı çıkınca, Sezar'a başvurmak zorunda kaldım. Yoksa kendi ulu-suma karşı hiçbir suçlamada bulunmuş değilim.
Haİş 25,11 Haİş 26,32
20 Bu nedenle sizleri görmek ve sizinle görüşmek istedim. Çünkü İsrail'in umudu yüzünden ben şu zincirle bağlıyım."
Haİş 23,6+ Haİş 26,6-8.29
21 Onlar şöyle yanıtladılar: "Biz Yahudiye'den seninle ilgili ne bir mektup aldık, ne kardeşler içinden buraya gelen biri bizlere herhangi bir şey anlattı, ne de sana karşı kötü bir söz söyledi.
Luk 4,44+
22 Kaldı ki, biz senin düşünceni öğrenmeyi uygun görüyoruz. Her yerde bu mezhebe karşı konuşulduğunu biliyoruz."
Haİş 17,19-20 Haİş 24,5.14
Romalı Yahudilere Konuşma
23 Pavlus'a bir gün ayırdılar. Büyük bir kalabalık onun konuk kaldığı yere geldi. Pavlus onlara Tanrı'nın Hükümranlığı'nı anlattı ve sabahtan akşama dek İsa'ya ilişkin tanıklıkta bulunarak Musa'nın Kutsal Yasası'ndan, peygamberlerden kendilerine kanıtlar gösterdi.
28,23-28 Pavlus Roma’da da kurtuluş müjdesini önce Yahudiler’e yöneltir, bknz. Haİş 13,5+. Romalı Yahudiler’e verdiği vaazın özeti Pisidya Antakyası’nda yaptığı konuşmasına benzer, Haİş 13,15-41.
Haİş 13,16-41 Haİş 1,3+ Haİş 2,23+
24 Söylenenlere kimi inandı, kimi imansızlık gösterdi.
Haİş 13,46-47
25 Birbirleriyle anlaşmazlığa düşünce ayrıldılar. Pavlus onlara son bir söz söyledi: "Kutsal Ruh Yeşaya Peygamber aracılığıyla atalarınıza çok doğru söylemiştir:
28,25-28 Antakya konuşmasından sonraki açıklamaya, Haİş 13,46-47, paralel olan buradaki açıklamalar Haİş’in sonuna oluşturup Kitap’ın ana konusunu gösterir, bknz. Haİş 13,41+. İsa’nın Nazıra’daki konuşmasının sonunda, Luk 4,23-27, ve havarilerine son sözlerinde, Luk 24,47, açtığı manzarayı da hatırlatırlar. Yşa 6,9-10’ un (Yunanca tercümesinin) metni Mat 13,14-15 (bknz. Mar 4,12p) ve kısmen Yuh 12,40’ da da geçer. Cümleleri ve konusu ilk Hristiyanlıkta iyi biliniyordu.
26 "'Git bu halka bildir, duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksınız, bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz
Yşa 6,9-10
27 Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, kulakları ağırlaştı. Gözlerini de kapadılar. Öyle ki, gözleri görmesin, kulakları duymasın, yürekleri anlamasın ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onları iyileştirirdim.'
28 "Şunu bilin ki, Tanrı'nın kurtarışına ilişkin bildiri uluslara gönderilmiştir. Onlar dinleyeceklerdir."
28,29 Bu ayet sırf bazı metinlerde geçer: “O bunları söyleyince Yahudiler kendi aralarında yoğun tartışmaya girişerek ayrıldılar.”
Son Söz
30 Pavlus tam iki yıl kiraladığı evde oturdu ve yanına gelen herkesi kabul etti.
28,30-31 Pavlus’un Roma’ya gelişi Hristiyanlığın yeni bir yayılma döneminin başlangıcı olarak görülür, bknz. Luk 24,47;Haİş 1,8+.
28,30 tam iki yıl: YA bu dönemden sonra olanlar hakkında kesin bilgiler vermez. Genel kanı, Pavlus’un serbest bırakıldığı yönündedir, belki Nero döneminde açıklanan genel bir af sayesinde. Bu durumda belki de İspanya’ya gitme hedefine bile ulaşmıştır, bknz. Rom 15,24. Geleneklere göre Pavlus, Nero döneminde Roma’da şehit edildi, (64 ya da 67 yılında).
31 Tanrı'nın Hükümranlığı'nı yayıyor ve hiçbir engelle karşılaşmadan, yüreklilikle Rab İsa Mesih'e ilişkin konuları öğretiyordu.
Haİş 13,46+